Şimdi Ara

BU ARGÜMANA HİÇBİR YARATILIŞÇI MANTIKLI AÇIKLAMA GETİREMEYECEK (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
59
Cevap
0
Favori
1.618
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
11 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • yaratılış argumanı aslında evrimle at başı- koşut bir arguman. birinin adem dediğine diğeri taş diyor gibi düşünün ki zaten özü bu.

    bana göre kişinin diriltilişi denen fark azımsanmayacak öneme haiz görülüyor. yani diriltilme haşr gibi de düşünülebilir ancak biraz farklı bir konu.

    bana kalırsa insanın duygu durumu fiziksel bütünlüğü gibi halleri bakımından anlayış değişiklikleri de diriltilmenin bir parçası. yani salt bir bedensellik yok duygu durum da mevcut.

    ...............................

    yaratılış tamam manada haşr ise bir nebze öncesi olmayan hallerle ilgili iken diriltilme biraz daha şumullu bir şey. yani öncesinde bir şey yok değilken var olan da o değil gibi.

    ................................
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-F54F98451

    Mackie'nin yaptığı savunu başarısız zaten. Tanrı da özgür iradelidir. Fakat bu Plantinga'nın savunusu için sıkıntı oluşturmaz. Aslında yaptığın eleştiri Mackie'nin yaptığı eleştiriye çıkıyor. Tanrı özgür irade verecekse belli bir seviyede kötülük de vermek zorunda bu mantıksal bir çelişki doğurmuyor. Ancak delilci kötülük problemi başlığı altında incelemeye alabiliriz bunu. Delilci kötülük problemi tanrı ile kötülüğün mantıksal bir çelişki doğurduğunu söylemez. Ancak kötülüklerin teizm ile uyuşmadığını göstermeye çalışır.
    Tanrının özgür iradeli olması insanın özgür iradeli olmasından aynı şey olmayacağı için özgür irade* demeliyiz.Birbirlerinin tasım yapısındaki yerleri özdeş değil




  • Zodion Z kullanıcısına yanıt
    O halde bu iki özgür irade arasında nasıl bir farklılık olduğunu gösterip bunun neden Plantinga'nın argümanına sorun çıkardığını açıklaman lazım.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-F54F98451

    O halde bu iki özgür irade arasında nasıl bir farklılık olduğunu gösterip bunun neden Plantinga'nın argümanına sorun çıkardığını açıklaman lazım.
    İnsanda olanak problemi vardır tanrıda yoktur.Niceliksel olarak sonsuz farklı şey seçebilmesine rağmen nitelik açısından bunu yapamaz
  • Zodion Z kullanıcısına yanıt
    Bu argüman için neden bir sorun doğursun ki? Plantinga sadece hayali bir senaryo gösteriyor bir şeyin mantıksal bir çelişki doğurduğunu söyleyebilmemiz için on hayal dahi edemememiz gerekir. Örneğin 4 köşeli bir üçgen hayal edilemez mantıksal bir çelişki doğurur. Dolayısıyla 4 köşeli üçgen yoktur. Plantinga'nın yarattığı senaryoda olanak problemi bir sorun teşkil etmiyor dolayısıyla. Bu sorun teşkil etse bile Plantinga insan dışı varlıkları örnek gösteriyor. Tanrı farklı varlıklar yaratarak olanak probleminin etkisini de azalatabilir duruyor.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-F54F98451

    Bu argüman için neden bir sorun doğursun ki? Plantinga sadece hayali bir senaryo gösteriyor bir şeyin mantıksal bir çelişki doğurduğunu söyleyebilmemiz için on hayal dahi edemememiz gerekir. Örneğin 4 köşeli bir üçgen hayal edilemez mantıksal bir çelişki doğurur. Dolayısıyla 4 köşeli üçgen yoktur. Plantinga'nın yarattığı senaryoda olanak problemi bir sorun teşkil etmiyor dolayısıyla. Bu sorun teşkil etse bile Plantinga insan dışı varlıkları örnek gösteriyor. Tanrı farklı varlıklar yaratarak olanak probleminin etkisini de azalatabilir duruyor.
    Sorun olmaması için özgür irade ve özgür iradenin* ontolojik değerinin belirtilmesi gerektiğini söylüyorum.Aristonun tür ve cins kuramı tıpkı nimesisi gibi genel olana götürüyor.Bu durumda tanrının bizzat yapmasıyla başka varlıklar yaratması aynı kapıya çıkıyor




  • diri ölü var yok iyi kötü vs kavramları düşünüyorum ve biri varken diğerinin zıtlığını hayal eden kafam büyük bir boşluğa düşüyor ve oluşması mümkün olmayanın varlığı konusundaki hafıza kaybını telafi edemiyor.

    yokun zıttı ne zaman var olacak ya da iyinin zıttının oluşması için kim fedakarlıkta bulunacak. buna rağmen 'ancak var'(yok kötü çirkin vs) denen şey o halde duygu durum bozukluğu olabilir mi?

    .........................

    bir kavram şumulu ile diğerini mas etmişse ve bu kavramın dışarı çıkarılması için gidilen yoldaki vara iyiye güzele dair değerler es geçilmişse salt biçimsel manada varlığına delil getirilen mesela kötü olan şey ne kadar örnek değeri kazanır. yani kötüyü buldum ancak iyi güzel hoş vs gibi kavramlar bakımından da kör oldum. artık bu seçimim diğer kavramların varlığını tartıştırma açısından mevcuda geldi. kötüyü çirkini buldum ve dedikten sonra ortaya çıkan şey tartışma unsuru olduğunda artık salt iyi güzel gibi kavramlar bakımından bu kavramların varlığının esasen anlamsızlığını ileri sürmem yani bu kavramlar açısından körlüğü kabul etmem de gerekti.

    ..............................

    kainatın çöplüğünü karıştırıp içinden bir adet kötü buldum ve bu kötü bütün iyileri bir anda anlamsız kıldı. yapılmış onca çaba boşa çıktı. bu kötü nasıl bir kötü olabilir?

    ve bu kötüye ulaşmak için es geçilen onca iyi şeye ne oldu?

    .................................

    bana göre bir şey şumulu ile sairdeki her şeyi anlamsız kılacak halde iken iyi güzel var gibi kavramları es geçebilir. basit bir kötü için bu kadar güzel kavram es geçilmiş olamaz.

    ayrıca bu çabadaki kişinin sorumluluğu da tartışılabilir.

    ...................................

    ancak ne olursa olsun bu çaba hafıza kaybına yol açacaktır. ortaya konulan ve gerçek olarak lanse edilen şey topal sağır dilsiz ve benzeri eksikliklerle bezenmiş olmalı. zira diri ölüyü benzetebilir tam tersi olamaz. yok varlığın zıttı olamazken var yoka şekil verebilir. kötü hiç bir zaman istenmezken varsayılan kötüyü de elimine edecek iyi her daim galip gelecektir.

    ...................................

    bence ortaya konacak şekilselliğin anlam kazanabileceği bir çehresi yokken bu belirsizliğin mevcudiyeti adına ortaya konan düşünsellik total zamandaki hafıza kayıplarımızı oluşturacaktır. salt diri salt iyi salt var olanın yanında zıtları arayan zihin unutma ile malul olmayı ister gibime geliyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HADO77 -- 12 Ocak 2019; 0:54:33 >




  • İnsan ve hayvanı ayıran özellik nedir. Hayvanlar kötülük yapmazlar yani onlar kötülük olsun diye bir canlıyı öldürmez. Ama insanlar kötülük yapabilir işte aradaki fark budur. İnsan hak eder ama hayvan hak edemez.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zodion Z kullanıcısına yanıt
    Bahsettiğin farklılık bir sorun doğurmuyor diyorum ben de. Hocam argümanı anlamıyorsun amaç zaten kötülüğü Tanrı'nın üstünden atıp özgür iradeli başka varlıklara dayandırmak. Tanrı onları kötülük yapsın diye yaratmıyor ki özgür irade veriyor sadece. Doğal kötülükleri çıkarabilecek niteliğe sahip özgür iradeli varlıklar yaratamaz mı?
  • Şu yaşıma kadar o kadar belgesel izledim hiçbirinin konusu "dini anlamda kardeşçe yaşayan hayvanlar" değildi Hayvan bu hayvan,içgüdüsüyle hareket eden doğanın içinde bizimle birlikte yaşayan her biri bir tasarım ve kudret ürünü varlıklar.Allah bilinç,akıl ve irade ile lütuflandırdığı Eşrefi Mahlukat denen,yaratılmışların en şereflisi olan insanı da içgüdüsüyle hareket eden yarım akıllı zombi gibi bir varlık olarak da yaratabilirdi o zaman bunları düşünecek ve yazacak zamanın olmaz,yemek için kendin gibi bir insanı arardın şu an O yüzden kıt fikirle haşâ ve katâ Allahın yaratma düzenini sorgulayacağına binlerce yaratılmışın içinde akıllı düşünebilen bir insan olduğun için şükret.İnançsızlığımı mantıksal bir temele oturtmalıyım diye abidik gubidik şeylere inanarak da vaktini harcama



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi smartboy38 -- 12 Ocak 2019; 1:21:23 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Merak ediyorum koskoca alemde herşey iyi olsa herşey sorunsuz güzel sağlam olsa acaba nasıl Bir yaşam olurdu.?

    Misal öğrencilerin hepsi Zeki terbiyeli ahlaklı laf dinleyen boş iş yapmayan olsa karşıt hiçbir şey olmasa yada tam tersi herşey berbat kötü olsa iyi diye birşey olmasa neyi neye göre kıyas ederdik?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • çok net anlaşılmayabilir esasen çok da net değil ancak mutlak bir kısım gerçekler var.

    şimdi kitaba göre ölümsüz varlıklar var. adem de bunlardan biri derken ölümsüz olan adem değil ilahın ruhu aslında.

    totalde ruh sorunsalı ile ortaya çıkarsak ademin cennetten gönderilmesi veya kovulması sekansında ayrıca vefat ettirildiği de anlaşılacak.

    bu ayrıntıyı anlamamıştım önce. herkes ölür denir de mi?

    aslında öyle değil. hele ki ruh ilah melek şeytan gibi varlıkların olduğu yerde ölüm bilakis olamaz. şimdi anlaşıldığı ve bilindiği kadarı ile ölüm arızidir denirse ademin vefat ettirilmek üzere dünyaya gönderildiği düşünülürken gerçekten de onun da vefat ettiğine iman da ettiğimizi düşünürsek...

    yazıyoruz ve okuyoruz ancak anlamıyoruz zira ben de anlamamıştım. ruh denen şey ölümlü değil ancak adem ölüyor. dünyada yaşam denen şeyden ne anlamamız lazım.

    ................................

    bir kere ilahi kudretin verdiği ileri sürülen ruhu geri alması hali çok başka bir haldir. yani ilahi kudretin dilemesinden ziyade mutlak haklar kuralı devreye girmişe benziyor. bir emval üzerinde en geniş haklar olarak kısaca söyleyeceğimiz haklar bu meyanda anlamlı olur.

    bu durumu inanan olarak tedris ettik mi? veya inançsız kişi adem ve ilah kısmında bir kısım sorunları yüzeyselden derinlemesine tahlil edebildi mi?

    ..................................

    ortada bir varlık var ve bu ölüyor dedik. ancak bu mesele bu kadar basit değil. normalde ölmemesi lazımdı.

    bu konuyu yani ruh sorunsalını halletmeden ilahi kat hakkında ileri geri konuşmak mantıklı değil. ortada ruhsuz bir varlık mı var? ruh ölmez deniyor ancak ben ölüyorum. karşımdaki mental hala ruh ölmez deyince konu bir anda mecra değiştiriyor aslında. konu demek ki esasen ruh olamaz. fiziksel bütünlüğü olan bir şey olmalı.

    ruh ölmez de bende olduğundan mı yoksa ilahın ruhu layemut olduğundan mı?

    ademe üflenen ruh ebediyen ademde kalmamışken faraza melekler bizden ilahın verdiği ruhu almak için hareket ediyor olabilirler mi? bu da apayrı bir sorun.

    ......................................

    şu elmadan sonrası resmen 'balık karaya çıktı ve insan oldu' gibi evrimsel bir geçişe benziyor. bunu evrimciler yaptı demiyorum koca bir ruh var bu ruhu taşıyan ölümsüz ve dünyaya geliyorsun ve ölüyorsun. cennette de baki bir ömürden bahsediyorsun ve ruh denen şeyi taşıdığını iddia ederken muazzam bir hafıza kaybı mevcut.




  • Konu sahibi din ve yaratilis felsefesini hic anlamamis. Bosa kurek sallamis.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • anlatan kişi mantıklı bir şey söylese cevap vermeye değerdi ama yok işte :)
    muhteşem düzen ile kusursuz düzeni bile ayırt edemiyorsa ona ne anlatacaksın ?
    kaç defa söyledik dünya hayatı bir tür sürgün gibidir ,her türlü dert sıkıntı vardır ,bir tür sanal ortam gibidir
    asıl kusursuz ve mükemmel yaşam ahirette olacak ,tabi hak edenler için :)

    yazık ya bazıları hem bu dünyada bir sürü sıkıntı çekiyor ,ayrıca bu kafayla ölürse kötünün kötüsünü garantileyecek :)
    biz inandık dediğimiz halde ödümüz kopuyor ,günahlarımız ağır basıp cehenneme gidersek diye
    bunlar ise coştukça coşuyor :)
  • şakir hassas dönemlerinde fazla belgesel izleme, sapıtıyorsun. Sorgulamayı seven biriyim lakin zorlama şeyleri sevmiyorum. Buyrun en basitinden alıntı yapalım.

    "mesela guguk kuşlarının diğer kuşların yuvalarına yumurta bıraktığı,o yumurtada çıkan guguk kuşunun diğer kuşun yumurtalarını aşağı atıp o yuvanın yavrusu taklidi yaparak kendini beslettiği,o yuvanın anne kuşunun arada ki dev farkı anlayamadığı görüntüleri yayınlamazlar."

    Anne kuş arada ki dev farkı anlayamazmış. Bugün bilinen en zeki varlık insanlar bile çocuk benden mi, değil mi diye dna testi sayesinde ikna olurken, beyni karıncadan hallice guguk kuşu nasıl anlasın bana bunu izah eder misin? He unutmadan içgüdü ayrı şey, içgüdüden ötürü sevgiyi, korumayı "bildiğine, gördüğüne vermek" ayrı şey ..
  • İnsan gözü kaç fps görüyor. Bu görüş çeşitlenebiliyor mu?



    Bu durum zannedildiğinden çok önemli bir başka ayraç.



    24 asgari olmak üzere 30-60 fps ye kadar dünya algısı başka iken monitör'ün(bu bi kertenkele türünün adı aynı zamanda) tazeleme hızı ile bağlantılı 144 ve üzeri üretici tarafından belirlenmiş hızlarda farklı boyutlar ve anlayışlar oluşur.



    Kutsal denen şeyin oluştuğu fps ile kutsal dan farklı olanın görüldüğü hertz değeri farklılaşmakta ve mesela 24-30 fps görüntünün verildiği yerde aile hayatı kutsallık la açıklanırken bu değer 59 da olsa değişmezler 60+ anında kutsallık ortadan kalkmakta denilebilir.



    Bir eseri 30 fps ile görmek ile 60+ fps ile görmek yorum ve duygu farkına yol açar.



    Mesela kendisi sabit olduğu halde 3d resimler esasen kaç fps gibi gözükür. Min

    60+ fpslik görüntü husule gelmişse benzer. Bu durum yaratıcının görmemizi istediği hız değerleri konusunda daha doğrusu yineleme hızı ile ilgili sorunları ortaya koyuyor.



    A şahsı doktor evli dendi. Sonra aynı şahıs çocuk da sahibi denince yineleme hızı değişti. Ve aynı zamanda iş adamı ya da zengin veya çirkin veya..... Dendiği an kutsallık denen yargıda değişimler oluşur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HADO77 -- 13 Ocak 2019; 19:40:28 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: srcn1905

    şakir hassas dönemlerinde fazla belgesel izleme, sapıtıyorsun. Sorgulamayı seven biriyim lakin zorlama şeyleri sevmiyorum. Buyrun en basitinden alıntı yapalım.

    "mesela guguk kuşlarının diğer kuşların yuvalarına yumurta bıraktığı,o yumurtada çıkan guguk kuşunun diğer kuşun yumurtalarını aşağı atıp o yuvanın yavrusu taklidi yaparak kendini beslettiği,o yuvanın anne kuşunun arada ki dev farkı anlayamadığı görüntüleri yayınlamazlar."

    Anne kuş arada ki dev farkı anlayamazmış. Bugün bilinen en zeki varlık insanlar bile çocuk benden mi, değil mi diye dna testi sayesinde ikna olurken, beyni karıncadan hallice guguk kuşu nasıl anlasın bana bunu izah eder misin? He unutmadan içgüdü ayrı şey, içgüdüden ötürü sevgiyi, korumayı "bildiğine, gördüğüne vermek" ayrı şey ..
    Bu sorgulayan halinse sorgulamayan halinle bizo yorma serefini gonyali kardesimize birak.

    Sizden fazlasiyla var..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ölümün Tanrı için bir şey ifade ettiğini sanmıyorum. İnsan olmayan biri için sadistlik kavramı anlamsız bence. Çünkü ölümün bize korkunç gelmesinin sebebi ölünce ne olacağını bilmememiz ve evrimsel süreçte üreyebilmemiz için ölmekten uzak durma içgüdüsü geliştirmemizdir.



    Bu yüzden ölüm ve yasamin bize ettiği ifade tanrıya bir şey ifade etmeyebilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.