Şimdi Ara

FM İLGİNÇ OLAYLAR

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
8
Cevap
0
Favori
565
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Ben de FM 2017'de ilk sezonumda Barış Alıcı ve Berke Özer'i almıştım. Biri 850.000, diğeri 650.000 € idi.

    Fenerbahçe'nin başındaydım. O zamanlar Aziz Yıldırım vardı. Ne kadar kızıp tepki gösterse de bu iki oyuncuyu almayı başarmıştım. Ardından kariyerimin ilk sezonunda, daha fikstür başlamadan antrenör ekibimi, teknik heyeti baştan aşağıya değiştirdim. Biraz araştırma yapıp hepsini yabancılardan kurulu bir ekip oluşturdum. Sonra ne mi oldu? Ligde şampiyon oldum, Avrupa Ligi'nde gruptan çıktım, birkaç önemli takımı yendim. Ama maalesef ki çeyrek finale gelmeden çok kolay bir rakibe, rahat eleriz diye düşündüğüm rakibe, Anderlecht'e elendim.

    Bu süre zarfında, aldığım gençleri sürekli oynattım. Yorgun olmadığı müddetçe ya ilk 11, ya da ikinci yarı oyuna soktum. Antrenörlerim de kaliteli olduğu için, aynı zamanda takım da fena değildi, iyi gidiyordu, bu sayede genç oyuncularım kendini gösterdi, güzel performanslar sergiledi. Takımın vazgeçilmez oyuncularından oldular. Sezonu bitirdim, benim açımdan oldukça iyi geçmişti. Beklentilerin üstüne çıkmıştım.

    Yeni sezon başlamadan önce seçim gerçekleşti, Aziz Yıldırım yerine Ali Koç geldi. Şimdiki gibi, gerçekte de olduğu gibi bir yönetim felsefesi ortaya koydu. Beni kovmalarını bekliyordum ama tam tersi oldu, memnuniyetle devam etmek istediler. Çünkü benim şablonum da tam onlara göreydi, felsefem yeni bir jenerasyon oluşturarak takımı gençleştirmekti. Bir nevi Türkiye'nin Benfica'sı olmaktı.

    Haliyle Ali Koç borçları ödedi, cebinden kaynak girdisi sağladı. Kulübün bütün borçları neredeyse tamamen silinmişti. Üstelik ilk sezon 0 olan bütçe, bu sezon Ali Koç sayesinde 25 milyon olmuştu. Benim aklımda potansiyelli genç yetenekleri alarak Avrupa'da başarılı olmak vardı. Eldeki gençler zaten kendilerini oldukça geliştirmişlerdi, özellikle de Barış Alıcı ve Berke Özer.

    Bütün kontrol benim elimdeydi. 3-5 yeni transfer yaparım, potansiyelli ve yetenekli genç oyuncular alırım, yoluma bakarım diye düşünüyordum. Ne zaman ki genç oyuncularıma teklifler gelene kadar...

    Sezon başında, ilk sezonumda zar zor aldığım bu iki oyuncunun değeri aynen aşağıdaki gibi olmuştu.

    - Barış Alıcı, maliyet 650.000 €, sezon başındaki değeri 350.000 €, sezon bitimindeki değeri 9.500.000 €.
    - Berke Özer, maliyet 850.000 €, sezon başındaki değeri 500.000 €, sezon bitimindeki değeri 8.000.000 €.

    Ne büyük bir sıçrama ama! Bu oyuncuların gelişmesinde tabii ki antrenörlerin etkisi büyüktü. Her neyse, gelen teklifler de aynı şu şekildeydi:

    - Barış Alıcı, gelen teklif 20.000.000 €, teklifi yapan takım PSG, teklif reddedildi.
    - Berke Özer, gelen teklif 15.000.000 €, teklifi yapan takım PSG, teklif reddedildi.

    Bütün bu gelişmelerden sonra Ali Koç benimle görüşmek istedi. Neden kabul etmediğime dair sorular sordu. Kulübün hala borçları bitmemişken, bu kadar yüksek teklifleri reddetmemi anlayamamıştı. Haklı olarak tepki gösterdi.

    Ama ben Ali Koç'tan farklı düşünüyordum, eldeki kadroyu koruyacaktım. Çünkü daha önce de söylediğim gibi, çok daha büyük hedeflerim vardı. Çok geçmeden PSG tekrar teklif yapmıştı, üstelik çok daha fazlaydı:

    - Barış Alıcı, gelen teklif primlerle beraber 50.000.000 €.
    - Berke Özer, gelen teklif primlerle beraber 35.000.000 €.

    Böyle bir teklif gelince kararsız kalmıştım, ama yine de reddetmeyi düşünüyordum. Fakat yönetim benden hızlı davrandı, benimle özel bir görüşme yaptılar. Bu kadar yüksek bir teklifi reddedemeyeceklerini söylediler. Ben de doğal olarak hak verdim, yapacak başka bir şeyim yoktu. Zaten transfer, çoktan yönetim tarafından onaylanmıştı bile.

    Bütün bunların haricinde, hiç bahsetmesem de, diğer genç oyuncular da kendini geliştirmişti:

    - Eljif Elmas, sezon başındaki değeri 5.000.000 €, sezon bitimindeki değeri 12.500.000 €.
    - Yiğithan Güveli, sezon başındaki değeri 2.000.000 €, sezon bitimindeki değeri 6.500.000 €.
    - Uygar Mert Zeybek, sezon başındaki değeri 750.000 €, sezon bitimindeki değeri 5.000.000 €.

    Bu 3 oyuncu da takımda kaldı, biri hariç. Eljif Elmas, başta Manchester City tarafından izlendi, sezon sonunda Barış Alıcı'dan ve Berke Özer'den sonra giden bir diğer isim oldu. Fakat benim için sürpriz değildi, asıl sürpriz olan şey, gelen teklifti:

    - Eljif Elmas, gelen teklif 35.000.000 €, teklifi yapan takım Manchester City, teklif görüşüldü.

    Biraz fiyat yükseltmelerini istedim, nasıl olsa eninde sonunda satılacağını biliyordum. Ama gelen teklif öyle bir teklifti ki, reddetmem mümkün değildi:

    - Eljif Elmas, gelen teklif primlerle beraber 105.000.000 €.

    Böyle bir teklifi görünce hemen kabul ettim, karşılığında yönetim çok mutlu oldu. Beni tebrik ettiler. Medyada manşetlere çıktım, yeni sözleşme önerdiler, borçları bitirdiler, ek olarak transfer ve maaş bütçesini oldukça yükselttiler.

    Kulübe ilk sezonda 190.000.000 € gelir sağladım. Bütün bu gelişmeler dahilinde de Bayer 04'ten teklif aldım. Görüşmeler yaptık, ama orta yolu bulamadık.

    Bu da benim en ilginç FM anımdır...







  • +1
  • Keske SSleride paylassaydin hocam daha iyi olurdu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Haderslev kullanıcısına yanıt
    Aylar öncesinden yapmıştım hocam, ekran görüntüsü hiç almadım...

    Nasıl olsa tekrar yaşarım diye düşündüm, halbuki internetten yazılara göz attığımda böyle şeylerin çok nadir olduğunu yeni anladım.
  • Çok güzel yazmışsınız, okurken inanılmaz keyif aldım.
  • CSB

    Ali koç oyunda bile yok 2017 de nasıl geliyor? no ss no güven borç sıfırlaması da imkansız zaten ya editör ya hikaye



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi YeQiu -- 11 Kasım 2018; 5:42:13 >
  • Kesin yaşanmıştır bunlar..
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.