Şimdi Ara

İcra Dairesi İhalelerinden hiç araba alan var mı? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
620
Cevap
37
Favori
385.334
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj


  • Ahlı mal konusunu biraz daha açarsanız iyi olur. Ayrıca şimdiye kadar her önüne gelenin bu işe girmemesi de acayip...
  • Vallahi sadece sorulara cevap verdim üstad
  • quote:

    Orijinalden alıntı: relicks

    Yakın bir akrabamızın iflasından sonra firma arçalarının icra yoluyla satışına katılarak bir tanesini almış ve satmış bir insan olarak söyliyebileceklerim şunlardır:

    Yukardaki arkadaslarımın dedıklerı dogrudur bu işin mafyası vardır ama biz mafyayla anlaşarak onlarla beraber ihaleye gırdık ve aracı aldık. Tabiki bunun karsılıgında bir bedelide mafyaya taktım etmıs olduk. Ama acık soylıyım aracı 10.500 ytl gıbı bı rakama aldık mafyaya ve harıcı masraflara 3000 ytl gıttı ama aracı bır hafta ıcerısınde de 16.500 ytl ye sattık. Dışarıdan bakıldıgında karlı bır ıs gıbı gorunebılır ama muhatap oldugunuz ınsanlar ve aldıgınız malın ahlı oldugu dusuncesı ınsanı rahatsız edıyor gercı ben bu işi bir kereye mahsus yaptım ve aldıgımız aracta kendı aracımızdı ama genede tavsıye etmem.
    Yediemin otoparkta arac yattıgı ıcın en son her ıslemı bıttıgınde aracı teslım almak ıcın otoparkcıya gıttıgımızde bırde anahtarı kaybolmus numarasıyla karsılastık onada elden verılen bır 200 ytl yı saymıyorum bıle. Prosedure gelınce orası baya ugras gerektırıyo tabı kendınız bu işi halledeceksenız. İcra dairesi vergı daıresı otopark ve trafık subelerde 1 haftanızı rahat yersınız.

    Benim onerım sudurkı bu işe zorda kalmadıkca bulasmayın yada bırı sızden rıca etmedıkce.


    Saygılarımla,


    Sevgili Relicks aracılığı ile herkesin bilgisi olması amacıyla aşağıdaki notu eklemek istedim.
    Eğer herhangi hacizli bir mal yed'iemin ya da mal sahibine imza karşılığında bırakıldıysa, o mala gelebilecek tüm zararlar hapis cezası ile cezalandırılır. Buna "anahtarı kaybetmişiz" numarası da dahildir. O yüzden de haklarınızı bilerek hareket etmenizde fayda var arkadaşlar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: webbie


    quote:

    Orijinalden alıntı: relicks

    Yakın bir akrabamızın iflasından sonra firma arçalarının icra yoluyla satışına katılarak bir tanesini almış ve satmış bir insan olarak söyliyebileceklerim şunlardır:

    Yukardaki arkadaslarımın dedıklerı dogrudur bu işin mafyası vardır ama biz mafyayla anlaşarak onlarla beraber ihaleye gırdık ve aracı aldık. Tabiki bunun karsılıgında bir bedelide mafyaya taktım etmıs olduk. Ama acık soylıyım aracı 10.500 ytl gıbı bı rakama aldık mafyaya ve harıcı masraflara 3000 ytl gıttı ama aracı bır hafta ıcerısınde de 16.500 ytl ye sattık. Dışarıdan bakıldıgında karlı bır ıs gıbı gorunebılır ama muhatap oldugunuz ınsanlar ve aldıgınız malın ahlı oldugu dusuncesı ınsanı rahatsız edıyor gercı ben bu işi bir kereye mahsus yaptım ve aldıgımız aracta kendı aracımızdı ama genede tavsıye etmem.
    Yediemin otoparkta arac yattıgı ıcın en son her ıslemı bıttıgınde aracı teslım almak ıcın otoparkcıya gıttıgımızde bırde anahtarı kaybolmus numarasıyla karsılastık onada elden verılen bır 200 ytl yı saymıyorum bıle. Prosedure gelınce orası baya ugras gerektırıyo tabı kendınız bu işi halledeceksenız. İcra dairesi vergı daıresı otopark ve trafık subelerde 1 haftanızı rahat yersınız.

    Benim onerım sudurkı bu işe zorda kalmadıkca bulasmayın yada bırı sızden rıca etmedıkce.


    Saygılarımla,


    Sevgili Relicks aracılığı ile herkesin bilgisi olması amacıyla aşağıdaki notu eklemek istedim.
    Eğer herhangi hacizli bir mal yed'iemin ya da mal sahibine imza karşılığında bırakıldıysa, o mala gelebilecek tüm zararlar hapis cezası ile cezalandırılır. Buna "anahtarı kaybetmişiz" numarası da dahildir. O yüzden de haklarınızı bilerek hareket etmenizde fayda var arkadaşlar.


    tam bende bunu yazacaktım!!! yediemin olarak teslim edilen mal satılamaz,taşınamaz,kaybedilemez vs vs... kısacası adamı oyarlar boşu boşuna gitmiş 200 lira....
  • Ahlı mal olayına katılmıyorum ben. İnsanlar borcunu ödeyemiyorsa tabikide aracı satılcak ve elbet alan olcak.Burada aracı icradan alanın ne günahı var ilgilendirmez adamı önceki sahibinin borca girip araç alıp ödeyememesi sonra üzülmesi.Her olaya duygusal yaklaşmayın.
  • Ben şahsen icradan mal alıpda hayrını gören pek görmedim..
  • Neden rahatça binilmeyecekmiş veya hayır gelmeyecekmiş.Adam borcunu ödeyememiş veya iflas etmiş karşı taraf kendi hakkıyla icraya başvurarak malı almış . Ahı falan tutmaz. Alabilen alsın arkadaşlar.
  • Öncelikle, sadece icra takibi yapan bir hukuk bürosunda çalışıyorum. Her gün satışlarımız oluyor. Dün de bir araç satışına bizzat katılma fırsatım oldu. Durum şöyle arkadaşlar.

    1. Ahlı mal takıntısı: İcrada çok özel mallar dışında çoğu şey değerinin altına gider. Özellikle arabaların değerinin altınsa satılması her zaman karşılaşılan bir durumdur. Bunun değişik nedenleri var, mesajın devam eden bölümlerinde açıklayacağım.

    Arkadaşlar, icra takibi sırasında yapılan tüm masraflar borçlunun borcuna eklenir. Ortalama 400 lira ilan masrafı, günlük 10 liradan otopark masrafı, çekici masrafı derken masraflar da şişer. Araç iki arttırmada da satılmazsa satış düşer. Satışın düşmesi demek, masrafların yine de borçluya yüklenmesi demek. Araba tekrar satışa çıkarılmak istenirse, aynı masraflar bir daha biner borçluya. Bir de borçluların batak olma durumu da göz önüne alınırsa satışa çıkarılan aracın satılması borçlu açısından daha iyidir, yoksa sırtına ciddi bir maliyet binecektir. Her gün işleyen temerrüt faizi ise cabası.

    Diğer yandan, aracı satın alarak borçluyu borcundan da kurtarıyor olmanızı göz ardı etmeyin. Borçlu olmak hiç de iyi bir şey değil. Haciz baskısı nedir bilmiyor olabilir çoğu kişi, ama evinize gelinip buzdolabı hariç tüm eşyaların kaldırılması çok kötü bir olay.

    2. Değerinden düşüğe gittiği için almam diyen arkadaşlar: İcrada mallar arttırma usukü ile satılır. İlk satışta malın satılabilmesi için malın değerinin en az yüzde 60 ve masrafları karşılayan bir pey (teklif) sürülmesi gerekir. İlk satışta böyle bir teklif çıkmazsa 5 gün sonraki (araçlarda) ikinci satış beklenir.

    Malın (aracın) ikinci satışta satılabilmesi için malın değerinin en az yüzde 40'ı ve masrafları karşılayan bir pey (teklif) sürülmesi gerekir. İkinci satışta da bu şartı karşılayan bir teklif olmazsa satış düşer. Yeniden ilan, tebligat masrafı yapmak gerekir. Araç da otoparkta kalmaya devam edeceği için günlük 10 liradan otopark ücreti işlemeye devam eder.

    3. Abi, arabalar icrada ucuza satılıyor, biz de katılalım ihalelere: İşte bu konu biraz sıkıntılı.

    Perşembe günü Kocaeli'nde bir satışımız vardı. Bankalar malın satılmaması riskine karşılık satışa mutlaka girerler, alıcı olmazsa malı kendileri alıp sonra satarlar. Böylece alacağını tahsil etmeye çalışır.

    Satışın yapılacağı yediemin otoparkına gittim. Dışarıda en az 10 kişi vardı, sürekli telefonlarla konuşuyorlar adamlar. Sonra yanıma otoparkın sahibi geldi, hoşgeldiniz avukat bey geyikleri döndürdü. Benim satışa girme olasılığımın yüksek olduğunu bildiğinden aramızda şöyle bir konuşma geçti.

    Otoparkçı: Satışa girecek misiniz?

    Ben: Bilmiyorum, bakalım.

    Otoparkçı: Söyleyin işte.

    Ben: Satış başlasın bakalım, kimler girecek, kim ne kadar arttıracak göreyim, sonra karar veririm satışa girip girmeyeceğime.

    Otoparkçı: Avukat bey, buradaki arkadaşlar satışa girmeyecekler. Ben satışa girmeyin dediğim zaman kimse satışa girmez burada. Buraya gelen herkese yol paralarını da veririz zaten. Siz de söyleyin ki, eğer satışa girmeyecekseniz ben arabayı ilk satışta alayım, ikinci satışa kalmasın. Zaten biz bu arabaya 6 aydır biniyoruz, otoparkçının 6 ay bindiği arabadan hayır gelmez. (Lan, yedieminliği suistimal bu, hapis cezası var bu hareketin ama adam açıkça söylüyor bunu yaptığını.)

    Ben: (İçimden: Lan bildiğin mafya denk geldi şansıma, ne yapsam ki? Blöf yapsam, ilk satışa girme yetkisi vermedi banka. İkinci satışa kalacak , orada da daha düşük değerden gidecek araba. Girmiyorum demekte yarar var sanki.) Ben para istemem. Tamam, girmiyorum. Hayrını gör.

    Daha sonra yanıma iki genç geldi, biri çok hafif bir sesle dedi ki: "Avukat bey, biz bu ihaleye girip ihaleyi kazansaydık bu arabayı buradan sağlam alamazdık."

    Neyse, arttırma bitti, adamlar arabayı aldı. Ben İstanbul'a gideceğim, otogara nasıl gidebilirim diye sordum. Otoparkçı, ben sizi bırakırım avukat bey dedi. Tamam dedim, eyvallah.

    Otoparkta çekilen arabalar arasında bir de yeni kasa Range Rover HSE TDV8 vardı. Anahtarların olduğu yerde de bunun anahtarını görememiştim zaten. Neyse, işimiz bitti, adam beni otogara götürecek. Doğrudan RR'ye yöneldi, beni otogara kendi otoparkına çekilen araba ile bıraktı.

    Sonuç: Bu işin içinde pislik adamlar var. İşi yürütmek için belirli yerlere avanta da bırakıyorlar, çok açık. Gözünüz kesiyorsa ihaleye girin, yoksa hiç bulaşmayın derim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Polemik -- 28 Şubat 2010; 1:44:01 >
  • ağlayanın malı gülene yar olmazmış derler, kaba kuvvet ve tehditle alıp sürdüğü veya sattığı o arabadan doğrudan veya dolaylı olarak başına gelecekleri düşünseler yeterli aslında...
  • Aslında mafya denen adamlar, ihalelere gire gire, mafya tabiri içinde kendine yer etmiş kişiler topluluğudur. Çoğunun bir biriyle tanışmışlığı yoktur, ihaleleri takip ederler. İhalelerde birbirlerine göz aşinalığı olduğundan kendi aralarında arıza çıkarmazlar. İhaleye toplu halde gelirler, ihale başlamadan önce kendi aralarında malı kimin alacağı hususunda pazarlık yaparlar. Birisi malı almayı diğerlerinede çorba tabir edilen avantalarını vermeyi taahhüt eder. Böylece alan ucuza mal sahibi olur. Çorbacılarda taş atmadan kuş vurur. Havadan gelen parayı cebe atıp başka bir ihaleye yelken açarlar. Dışarıdan tanınmayan birinin gelmesi gelecek avantanın gelmemesi dolayısıyla tekerlerine çomak sokulması demektir. Bu yüzden ya o kişiden avanta almanın yolları gözlenir, yada bunun başarılamayacağı anlaşılırsa o kişiye farklı yöntemlerle göz dağı verilir.

    Arkadaşın dediği gibi depocular kendilerini ayrıcalıklı gören kişiler topluluğudur. Onlarda gözüne kestirdikleri arabayı alma hakkını bulur kendilerinde. Mafya tabir edilen kişilere bu ihaleye girerseniz bende sizin girdiğiniz ihalelerde fiyat vururum diyerek bir nevi gözdağı verir.

    sonuçta hacizli malların açık artırmayla satışından beklenen yarar çoğu zaman sağlanamaz. Ucuza satılan bi maldan ne alacaklı alacağını tam kurtarır ne borçlunun borcu tam ödenir. Arada parasını tam alan depocu, malı ucuza alan mafyavari insanlar, motorlu taşıtlar vergisini kurtaran maliye, yolluk alan icra memuru kazançlı çıkar. Satışın gerçek tarafları bekledikleri faydayı sağlayamaz.

    Gerçi bu tip araçların tam fiyata gitmesi beklenemez zaten, çünkü servise götürme şansınız yoktur. Depoda incelediğiniz kadarıyla arabayı almak zorundasınızdır. Kapalı kutu bir aracı almak her zaman tehlikeli olduğuna piyasaya göre ucuza almak hakkınızdır. Ancak öldü fiyatına değil.

    Yinede bu tip ihalelere girmenin hayıflanacak bir davranış olmadığına kendimizi inandırmakta fayda var diye düşünüyorum. Ben hiç girmedim ama girilmesine karşı değilim. Zira sizin ihaleye girmeniz demek fiyatın artması ve borçlu-alacaklı tarafın fayda görmesi demek.
  • Ben icradan araba almis birisi olarak,
    1 ihaleye girmek icin bu ihaleleri meslek edinen kisilerle anlasip ihaleye giriyorsunuz. Ornek arac 15 bin tl degerde. Ihale 9.000 tl de bitiyor. Siz anlasma geregi 2.000 tl. Ordaki adamlara veriyorsunuz. Yani mafya arabayi cok ucuza birakmiyor kendi rayicleri var sanirim.

    2- 2006 model getz almistim 2009 haziranda 2.200 mtv ve faizini odedim. Arac kredi borcundan dolayi satildi zaten. Boyle bir adamin ahi tutmaz sanirim onun icin icim rahat. Ayrica hacizli mala verilen her tl. Borctan dusuyor netice olarak.

    3- tavsiye eder miyim?? Etmem.
    Oncelikle arac ucun sure otoparkta bekliyor. Tozu kiri kokusu aylarca cikmiyor. Araci satistan 1 saat once getirdikleri icin degisen ve boyanan yerlerini incelemek kolay degil. Kaldi ki arac kilitli oldugu icin modeline gore degismekle birlikte km. Sine bile bakamiyorsunuz.

    Ben araci aldigimda birisine baktirarak aldim 2 parca boyaliydi sozde. Araci satarken komple boyali oldugunu ogrenmistim. Araba ucuz oldugu icin aldigim fiyatin az ustune sattim. Ama passat veya audi bir arac komple boyali ciksa idi maddi zararim cok fazla olurdu.

    Unutmadan araci ustume almak icin 1 ay ugrastim. Ruhsat kayip muayeneye git, arac sehir disi plaka trafik cezalarini kaldirmak icin kostur derken canim cikti...

    3- benim bu arabayi almama yardim eden kisi dedi ki bmw x5 icin 70-80 kisi birbirine girmis. Yani gercekten karli isleri size bana birakmiyorlar.

    Adamlar kendi alip satsa 3-4 bin kazanacak satis icin uzun sure ugrasmasi ve masraf yapmasi gerekiyor. Ama ben ve benim gibi birisi gelince hic bi sey yapmadan 1.000-2.000
    kazaniyor.

    Yine de ilgilenenler varsa satis surecini detayli olarak anlatabilirim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • @Polemik
    Onur iyi açıklamışsın.Sayende biz de az öğrenelim bu icra vs. işlerini..
  • Bir kez bizde o şekilde bir araç almaya kalkışmıştık;

    Aracın piyasa değeri 12000tl civarıydı, (2-3 sene önce tabi)
    Neyse ihaleyi bir tanıdıktan öğrenip, bu işi yapan birinin ismiyle otoparka gittik, ordan bizi başka bir parka yönlendirdiler, ordan başka bir yere... Akşama kadar bir araba görecez diye dolaşmadığımız yer kalmadı. Zorda olsa bulduk, sonra bize aracı göstermek istemediler, neyse diğer parklardakilerinde isimlerini vererek, gördük arabayı, beğendik... (Orda anladımki herkes birbirini tanıyor, hemen hemen hepsi aynı memleketli, memleketlerini buraya yazmıyorum ama anlamışınızdır...

    İhale günü geldi çattı, ihaleden önce mafyavari şahıslar 6kişi adam başı 500tl talep ettiler. Vermessek veya biraz daha az versek dedik, cevap net: Araba bizim elimizde!... Olur dedik mecburen, 10000e kadar yolu var, ihale 6000tlden başladı, yükseldi yükseldi 7500tl oldu, devam edelimmi diye sordular, biraz daha dedik, 8500 oldu takrar sordular yok dedik pahalı oluyor, diğerleri 9000e aldı.

    Neyse HAYIRLISIYLA (Hayırlısıyla diyorum, iyiki alamamışız, o adamlara para kazandırmış olmak bile sonrasında üzerdi beni. büyük bir hatanın eşşiğinden döndük, girmeseydin kardeşim o zaman, diyebilirsiniz ama iş o boyuta varınca, arabada güzelse, hırs işte. :) ) ihale bitti dışarı çıktık, başlarındaki adama, ya sizle hiç muhatap olmadan bu arabayı alsaydık, ihaleye girmemizi de engelleyemezdiniz herhalde diye, espriyle karışık sorduk, o da aynı esprili tavırla gülerek cevap verdi; daha önce de dedimya, araba bizim otoparkta duruyor, tek parça alamazdın!...

    O gün anladımki yedemin otoparklar yedmafya park olmuş, ama suçu, onlarda değil, onlara o gücü verenlerde görüyorum, maliyecisi, adliyecisi, bilmem necisi.. devlet memurları ve amirleri, bu işin bu hale geldiğini biliyorlar, ve hiç birşey yapmıyorlar...

    Ne derece uygulanabilir olur bilmiyorum ama bir düşüncem var aslında: E devlet e devlet diye reklam yapıp duruyor devlet, bu kadar teknolojiksiniz madem, kaldırın yedemin olayını, satın direk internetten, açık arttırma usulüyle, ihtiyacı olan alsın, müşteri mafyayla değil memurla muhatap olsun, hemde değerinin altına gitmemiş olur, kötü mü olur...
  • Yazılanları okudum ve ne kadar iğrenç bir durum olduğuna karar verdim.

    Açıkcası arabayı 10.000 tl daha ucuza alacağımı bilsem bile, mafya bozuntularına 1.000 TL para vermemek için o aracı almam.

    Biz 3 kuruş için çabalayalım ,yırtınalım üniversitelerde, çakallar cirit atsın yediemin parklarında.
    Zoruma gitti gerçekten. Bu kadar kolay olmamalı. Göz göre göre mayfacılık oynanmamalı bu devirde.
    Bu adamlara dur diyecek biri veya bir mekanizma olsa keşke.

    Hele arabayı sağlam çıkaramazsın buradan demezler mi birde?
    Onları o arabayla ezmek lazım aslında.
  • Acı ama gerçek bir Türkiye gerçeği.
    Yurtdısında izliyoruz açıkarttırma ihalelerini, onlarda da böyle durumlar oluyormudur. Hiç sanmıyorum..
    Hiç bulaşmamak en iyisi, çivisi çıkmış bu memleketin.
    Heryerden patlıyoruz artık, hayırlısı olsun...
  • Hadi o neyse.Bu ülkede sahibinden araç alsan bile aracını üzerine alırken kimlerle muhattap oluyorsun.Adamler emniyetin içine kadar girmiş.Görseniz hepsi yamyam.Şerefsizler emniyetin önüne kamp kurmuş milletin anasına bacısına laf atıyor.Hele öyle şeyler duydumki...Yaşlı bi amcaya ''SENİN BURADA KAFANI KESERLER KİMSENİN RUHU DUYMAZ'' diyorlardı.Boşuna kurtlar vadisi izliyoruz.Biz olmuşuz zaten kurtlar vadisi.Ben sabah 7 de emniyetin önündeydim.
    sıra numarası veren makinenin önünde sıraya girmek için,sıraya giridim..önümde az kişi olmasına karşın yinede epey gerilerdeydim.Kısacası adamlar oraya bile girmiş.yapacak bir şey yok.
  • arkadaşlar benimde arabam haczedildi malın ahlı olup olmaması konusund şunu diyebilirim eğer mal hakettiği değerinde satılırsa onda ah olmaz sanırım. çünki karşıda parasını alamayan bi mağdur var onunda ah etme hakkı var. ama 20000 tl lik araç 10000 tl ye satılıyosa işte bunda içten içe bi ah olur. ama arkadaşlarında dedikleri gibi yarı fiyata alınacak bir arabayı normal vatandandaşın alabilmesi pek mümkün görünmediği için bence bu ahın altında ezilenler bu işin mafyası olacaktır. ayrıca onlar da öyle ah mah düşündüklerinipek sanmıyorum. ama takip edin bu işten trilyonda kazansalar o paranın bereketini asla göremezler. herşey bir yana yukarda en büyük mer cii ALLAH (c.c.)var en büyük ihale onun katında dönüyor. bundan sonrası içinde bişey yazmaya gerek yok sanırım. ALLAH (c.c) hepimizi kul hakkı yemekten korusun. allaha karşı veremeyeceğimiz tek hesap o.
  • Bu memlekette denetleyen merciler iş yapmadığı sürece, şeffaf olmadığımız sürece, denetleyenleri denetleyenlerin de denetleyeni olmadığı sürece bu olaylara mahkumuz. Adam düşünmüyorki ölümde var diye. Niye ; halkımızın imanıyla uğraşıp uğraşıp yozlaştırdılar. Kişilerde mertlik denen hak yememek denen mufhumu yokettiler. Herkezin başınada bir polis dikemeyeceğimiz gibi, Polisinde başına polis dikmek lazımken bu olaylara alışmamız lazım. En iyisi koruyabileceğimiz bir daire çizip koruyabileceklerimizi içinde bulundurmaktır.
    Doğruyu savunanlarıda yanlız bırakmamaktır.
    Saygılarımla...
  • Arkadaşlar hiç biriniz bu durmu Bimer'e yazdı mı acaba?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Polemik
    Öncelikle, sadece icra takibi yapan bir hukuk bürosunda çalışıyorum. Her gün satışlarımız oluyor. Dün de bir araç satışına bizzat katılma fırsatım oldu. Durum şöyle arkadaşlar.

    1. Ahlı mal takıntısı: İcrada çok özel mallar dışında çoğu şey değerinin altına gider. Özellikle arabaların değerinin altınsa satılması her zaman karşılaşılan bir durumdur. Bunun değişik nedenleri var, mesajın devam eden bölümlerinde açıklayacağım.

    Arkadaşlar, icra takibi sırasında yapılan tüm masraflar borçlunun borcuna eklenir. Ortalama 400 lira ilan masrafı, günlük 10 liradan otopark masrafı, çekici masrafı derken masraflar da şişer. Araç iki arttırmada da satılmazsa satış düşer. Satışın düşmesi demek, masrafların yine de borçluya yüklenmesi demek. Araba tekrar satışa çıkarılmak istenirse, aynı masraflar bir daha biner borçluya. Bir de borçluların batak olma durumu da göz önüne alınırsa satışa çıkarılan aracın satılması borçlu açısından daha iyidir, yoksa sırtına ciddi bir maliyet binecektir. Her gün işleyen temerrüt faizi ise cabası.

    Diğer yandan, aracı satın alarak borçluyu borcundan da kurtarıyor olmanızı göz ardı etmeyin. Borçlu olmak hiç de iyi bir şey değil. Haciz baskısı nedir bilmiyor olabilir çoğu kişi, ama evinize gelinip buzdolabı hariç tüm eşyaların kaldırılması çok kötü bir olay.

    2. Değerinden düşüğe gittiği için almam diyen arkadaşlar: İcrada mallar arttırma usukü ile satılır. İlk satışta malın satılabilmesi için malın değerinin en az yüzde 60 ve masrafları karşılayan bir pey (teklif) sürülmesi gerekir. İlk satışta böyle bir teklif çıkmazsa 5 gün sonraki (araçlarda) ikinci satış beklenir.

    Malın (aracın) ikinci satışta satılabilmesi için malın değerinin en az yüzde 40'ı ve masrafları karşılayan bir pey (teklif) sürülmesi gerekir. İkinci satışta da bu şartı karşılayan bir teklif olmazsa satış düşer. Yeniden ilan, tebligat masrafı yapmak gerekir. Araç da otoparkta kalmaya devam edeceği için günlük 10 liradan otopark ücreti işlemeye devam eder.

    3. Abi, arabalar icrada ucuza satılıyor, biz de katılalım ihalelere: İşte bu konu biraz sıkıntılı.

    Perşembe günü Kocaeli'nde bir satışımız vardı. Bankalar malın satılmaması riskine karşılık satışa mutlaka girerler, alıcı olmazsa malı kendileri alıp sonra satarlar. Böylece alacağını tahsil etmeye çalışır.

    Satışın yapılacağı yediemin otoparkına gittim. Dışarıda en az 10 kişi vardı, sürekli telefonlarla konuşuyorlar adamlar. Sonra yanıma otoparkın sahibi geldi, hoşgeldiniz avukat bey geyikleri döndürdü. Benim satışa girme olasılığımın yüksek olduğunu bildiğinden aramızda şöyle bir konuşma geçti.

    Otoparkçı: Satışa girecek misiniz?

    Ben: Bilmiyorum, bakalım.

    Otoparkçı: Söyleyin işte.

    Ben: Satış başlasın bakalım, kimler girecek, kim ne kadar arttıracak göreyim, sonra karar veririm satışa girip girmeyeceğime.

    Otoparkçı: Avukat bey, buradaki arkadaşlar satışa girmeyecekler. Ben satışa girmeyin dediğim zaman kimse satışa girmez burada. Buraya gelen herkese yol paralarını da veririz zaten. Siz de söyleyin ki, eğer satışa girmeyecekseniz ben arabayı ilk satışta alayım, ikinci satışa kalmasın. Zaten biz bu arabaya 6 aydır biniyoruz, otoparkçının 6 ay bindiği arabadan hayır gelmez. (Lan, yedieminliği suistimal bu, hapis cezası var bu hareketin ama adam açıkça söylüyor bunu yaptığını.)

    Ben: (İçimden: Lan bildiğin mafya denk geldi şansıma, ne yapsam ki? Blöf yapsam, ilk satışa girme yetkisi vermedi banka. İkinci satışa kalacak , orada da daha düşük değerden gidecek araba. Girmiyorum demekte yarar var sanki.) Ben para istemem. Tamam, girmiyorum. Hayrını gör.

    Daha sonra yanıma iki genç geldi, biri çok hafif bir sesle dedi ki: "Avukat bey, biz bu ihaleye girip ihaleyi kazansaydık bu arabayı buradan sağlam alamazdık."

    Neyse, arttırma bitti, adamlar arabayı aldı. Ben İstanbul'a gideceğim, otogara nasıl gidebilirim diye sordum. Otoparkçı, ben sizi bırakırım avukat bey dedi. Tamam dedim, eyvallah.

    Otoparkta çekilen arabalar arasında bir de yeni kasa Range Rover HSE TDV8 vardı. Anahtarların olduğu yerde de bunun anahtarını görememiştim zaten. Neyse, işimiz bitti, adam beni otogara götürecek. Doğrudan RR'ye yöneldi, beni otogara kendi otoparkına çekilen araba ile bıraktı.

    Sonuç: Bu işin içinde pislik adamlar var. İşi yürütmek için belirli yerlere avanta da bırakıyorlar, çok açık. Gözünüz kesiyorsa ihaleye girin, yoksa hiç bulaşmayın derim.

    Yazik demekten baska birsey gelmiyor icimden...
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.