< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi E-Nazmi -- 15 Temmuz 2019; 6:50:24 > |
Bildirim
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi E-Nazmi -- 15 Temmuz 2019; 6:50:24 > |
Ulan gene mi görünmüyor yeni sayfa
|
Üze vamparf basmasar, asra yir telinmeser; Türk bodun, forumu kim artatı udaçı erti
|
Bayanlar baylar! Son tavsiyeler bir önceki sayfada kaldı ama ilk mesajdan da toplu halde inceleyebilirsiniz. Bu hatırlatmayı da bir kere daha yapmış olayım.
|
Evet arkadaşlar. Söz verdiğim üzere kitap tavsiye ediyorum. Başlayalım.
Hermann Hesse'nin en meşhur eseri olur kendisi. Hindu memleketinde geçen bir hikaye. İngilizcesinden okumuştum. Çevirisi nasıldır bilmiyorum. Ama ben kitabı beğenmedim. Peki neden tavsiye ediyorum? Değil mi? Zira bütün bu Osho'dan tutun da The Secret'a, Elif Shafak'lara kadar bütün bu zırva edebiyatın temeli olarak bunu görüyorum. Bunu okursanız diğerlerinin de ne menem şeyler olduğunu anlarsınız. En kralı bu işte, okumaya tahammül edebilirseniz. Bu kitabı tavsiye ettiğimi sanıyordum, meğerse etmemişim. Bir kaç ay önce kaybettiğimiz Daryuş Şayegan büyük bir alimdi. Bilhassa İran Devriminden sonra sürgün yaşadığı Paris'te yazdığı bu kitapta bu Devrimin kendisini ne mertebede etkilediğini iyi anlıyorsunuz. İslamcılara ve Sömürge Aydınlarına verip veriştiriyor. Kesinlikle okunması şart. Kitapta bahsi geçenler birebir Türkiye'ye uyarlanamaz çünkü Muhaberat Devleti dediğimiz bu ülkelerle Türkiye arasında fark var ama çok büyük kesişmeler de mevcut. Bence kesinlikle okunması lazım. Camus'nün Yabancı'sı. 2-3 yıl önce Türkçesini okumuştum. O zaman pek bir etki uyandırmamıştı bende. Ama bugün, az önce, bir kere daha, bu sefer Fransızcasından, bitirdiğimde çok etkiledi. Bu zannedersem kitabın orijinal Fransızcasının çok iyi ve vurucu olmasından kaynaklanıyor. Kitapta iki üç yerde kendimi o anki yerde hissettim. Nerede hissettiğimi söylemeyeyim de spoiler olmasın. Ama plaj, mahkeme ve rahip diyebilirim. Okumuş olanlar anlar. Kısacası Fransızcanız varsa bu güzel eseri mutlaka orijinalinden okuyun. Fransızcanız yoksa da Türkçesinden okuyun, gene de güzel bir kitap. Bir de şunu da söylemeden geçemeyeceğim; Yabancı'yı bizim Atılgan'ın Aylak Adam'ıyla karşılaştırıyorlar ki Aylak Adam C. Meursault'yu her türlü döver xd. Kayahan Özgül'ün burada daha önce de bir kitabını tavsiye etmiştim. Sekmeler kitabı ya da diğer adıyla "Seke Seke Ben Geldim" 4 ciltten oluşan bir kitap. Kitap fragmanlardan müteşekkil. Bu bakımdan kolay okunuyor. Bazı yazılar çok dikkat çekici. Arada sırada serpiştirdiği Yorumsuz beyitlerle "vay arkadaş ya amma intihalci varmış" diyorsunuz eğer bunların basit birer esinlenmeden ibaret olduğuna inanacak kadar saf değilseniz. Kısacası tavsiye ediyorum edebiyat severlere. 4 cilt 100 lira civarı tutuyor ama zaten artık ne ucuz ki? *** Evet, bir tavsiyenin daha sonuna geldik. Bir sonraki tavsiyemiz bir, bir buçuk ya da iki ay sonra olacak. Şimdilik iyi okumalar. |
Konunu pek fazla takip eden birisi değilim ama yorumlarından edindiğim gözlemlere göre kitaplarla aranın iyi olduğunu ve kitap bilginin çokca fazla olduğunu düşündüğüm bir uyesin. Forumun kaybi olur forumdan gitmen. He tabi senin kararındır ama en azından sadece kitap bölümune girip diger bolumleri hiçe saysan(girmesen)olmaz mı ?
|
Hocam söylemeyi unutmuşum; Farsçayı iki kez iyi derecede öğrenmiş, iki kez de okuyacak kitap bulamadığımdan ve konuşacak adam olmadığından unutmuş birisi olarak söylüyorum;
Farsçayı rahat 3-4 ayda halledersiniz. Gramerini en çok 1 ayda oturtursunuz, o kadar bile sürmez. Gerisi de kelime bilgisi zaten. O da Türkçeyle çok ortak kelime olduğu için bir nebze kolaylaşıyor. Benim Farsçadan yana en büyük sıkıntım alfabeyi hızlı okuyamamaktı. Bir sayfayı 2-3 dakikada okuyabiliyordum. Şimdi nasıl olurum bilmiyorum çünkü aradan 3-4 sene geçti. Hala bazen metrobüste, tramvayda İranlılarla denk geldiğimde konuşacak kadar hatırlıyorum. Filhakika çalışsam gene 2 haftada şakır şakır konuşurum. Hatta geçen bundan 2 hafta önce gene 3 İranlıya denk geldim metrobüste, beççe-ye kocayi dediler(nerelisin?). İranlı sandılar. Farsça konuşurken biraz ağzımı yaya yaya yavşak gibi hareket ettirip konuşuyorum da ondan sanmış olabilirler. (Fatih Usluer'in tanımıdır bu, Farsiler biraz yavşakça konuşurlar diye, cidden de öyledir xd). Farsça çok zevkli ve güzel bir dildir. Ama Türkiye'de maalesef canlı tutması oldukça zor. Yıllar önce İran'a gitmeyi kafaya koymuştum ama tek başıma gitmek istemedim, yanıma da kimseyi bulamadım, öyle kaldı (bir de beni yol korkuttu. Uçağa binemiyorum. Otobüsle 35 saat. Trenle iki gün Tebriz. İnsan doğal olarak yola çıkmadan evvel bunalıyor düşününce). Size önce Rusçada başarılar diliyorum sonra da Farside. EK: Gözünüz benimki gibi biraz bozuksa (hipermetrop) internette Farsça okumaya kalktığınız zaman azap çekmeye hazır olun xd. O noktaları görebilmek beni bezdirirdi. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-E767019CA -- 21 Mart 2018; 15:15:3 > |
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Be All My Sins Remembered -- 28 Kasım 2017; 4:54:47 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Be All My Sins Remembered -- 28 Kasım 2017; 17:15:43 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi E-Nazmi -- 1 Aralık 2017; 16:57:28 > |