Şimdi Ara

Fragman (10. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
450
Cevap
10
Favori
17.426
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 89101112
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Tucker ve Dale İblise Karşı (Tucker and Dale vs Evil-2010)



    Fragman



    Kanada ortak yapımı bir Komedi/Korku filmi. Konusu , Bir grup üniversiteli genç eğlenmek için ormana giderler ve ortalık karışır. Klasik korku filmleri ile dalga geçen bir komedi filmi. Hikayeyi tersyüz eden konusu var. Bu sefer belayı getiren üniversiteli gençler ve beladan kurtulmaya çalışan "Hillbilly" dedikleri taşralı iki arkadaş. Tam bir yanlış anlamalar filmi. Komedi filmi olduğuna bakmayın bol kanlı. Pek korku sayılmaz ama , komedi olarak fena değil (özellikle motorlu testereyle kovalamaca sahnesinde baya güldüm). Bağımsız bir film olarak güzel. Zaten Alan Tudyk oyuncu olarak sevdiğim ve oyunculuğunu beğendiğim bir aktör.


    Not : Dünya sinemalarından biraz bunaldım. Bari "İndie" dedikleri bağımsız sinema ile biraz kafa dağıtayım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arghh -- 28 Kasım 2018; 14:18:27 >




  • Kemik Balta (Bone Tomahawk-2015)



    Fragman


    Amerikan yapımı bir western. Bazı listelerde türü "Korku" olarak geçse de değil. Daha çok Dram/Macera. Konusu ; Kamp yapanları öldürerek soyan iki kişi , kaçarken ilkel yerlilerin topraklarına girerler. Sağ kalan kaçarak bir kasabaya gelir ve peşinden gelen ilkel vahşiler onu , şerif yardımcısını ve kahramanımızın karısını kaçırırlar. Şerif , ihtiyar yardımcısı , kızılderili öldürmekle övünen bir eleman ve ayağı kırık kahramanımız onları kurtarma yolunda maceraya atılırlar.

    Filmin afişinde yazan "The Best Western Since Unforgiven" diyen her kim ise iyi saçmalamış. Tamam iyi film ama o kadar uzun boylu da değil. Filmin temposu yavaş , Tarantino tarzı bol boş muhabbetli , kanlı bir film. Baştaki ayıpcı sahne ve parçalamacalı sahneler nedeniyle ailece izlenmese iyi olur. Ben (Gavurların dedikleri gibi "Mostly") beğendim.




  • Black Mountain Side - 2014



    Fragman



    Kanada yapımı korku(?) filmi. Konusu ; Arkeologlar Kanada'nın kuzeyinde , ilk insanların Amerika ya geçtiği varsayılan tarihten binlerce yıl eskiye dayanan bir yapı bulurlar. Bir fon denetçisinin de aralarına katıldığı gurup garip olayların içinde bulur kendilerini. Ben filmi hatırlıyorum. Daha önce seyretmeye başlayıp sıkılınca bırakmıştım sanırım. Şimdi seyrederken de aynısını yapacaktım da inceleme yazabilmek için zoraki bitirdim. "The Thing-1982" havası yaratmaya çalışmışlar ama olmamış. Olamamasını geçtik son derece sıkıcı bir film ortaya çıkmış. Neredeyse ilk 1 saatte dişe dokunur bir olayla karşılaşmıyoruz. Ha ondan sonra ki yarım saatte karşılaşıyormuyuz ? Hayır. Tamam "İndie" sin , paran yok , imkanların kısıtlı anladık ta post giyip geyik kafası takarak film çekmek nedir yahu. Beğenmedim.




  • At Kafası (Horsehead-2014)



    Fragman



    Adının çağrıştırdığının aksine baya bildiğin konulu film. Buna konu denirse tabi. Anneannesinin cenazesi için evine dönen hamile kızımızın başı rüyalarla derttedir. Eve geldiğinde durum daha da kötü hale gelir. Rüyalarda bir gizem çözme macerası başlar. IMDb puanı 4.9...ki onu bile hak etmiyor.




  • Dehşet Odası (Green Room-2015)



    Fragman



    Amerikan yapımı bir gerilim filmi. Konusu ; Şans eseri Amerikalı dazlakların takıldığı mekan da sahneye çıkan Punk Rock gurubu , görmemeleri gereken bir olaya şahit olurlar. Kapalı kaldıkları odadan çıkıp hayatlarını kurtarmak için savaşmaları gerekecektir. Adının (ve türünün) çağrıştırdığının aksine çoğunlukla bir oda da geçmiyor. Bu da filmi birsüre sonra sıkmaya başlayan türdeşlerinden ayırıyor. Konu orijinal olmasa da gerilimi yeterli , oyunculuklar iyi. Patrick Stewart ismini , cismini görüp seyredecek olan varsa şimdiden söyleyeyim , her nekadar önemli bir karakter olsa da rolü çok fazla (Çok az da) değil. Kamera daha çok gençlerin üzerinde. Ben beğendim. 5 Milyon dolar bütçeyle 3.8 Milyon dolar getirmesi üzücü.




  • Öldüren Kelimeler (Pontypool-2008)



    Fragman



    Kanada yapımı korku filmi. Tony Burgess in "Pontypool Changes Everything" Romanından uyarlama. Orta yaşlı , serseri ruhlu radyo spikeri kahramanımız işine giderken garip bir olayla karşılaşır. Sonrasında , yayın sürerken korkunç şeyler olmaya başlar. Dışarıda birşeyler oluyordur. Kahramanımız canlı yayınla bağlandığı kaynaklardan ne olduğunu öğrenip halkı uyarmaya çalışacaktır. Pek anlaşılır bir özet olmadı değil mi ? Ben de farkındayım fakat konusunu daha fazla açık etmeden bukadar oluyor. Filmin tamamı kapalı bir mekanda , çoğu da 3 kişilik bir kadroyla geçiyor. Film den ziyade , sanki Radyo Tiyatrosu izliyoruz. Yeni nesil pek bilmese de ben Radyo zamanında büyüdüğüm için alışığım Radyo tiyatrosuna. Hatta insanın hayal gücünü serbest bıraktığı için Tv den fazla sevdiğimi söylesem yalan olmaz. Yani bana yabancı ve durağan gelmedi o yüzden. Fakat işin açıklama kısmı öyle saçma biryere bağlandı ki , filmi seyretmek için harcadığım zamana acıdım. Açıklamadan bıraksalarmış daha iyi olurmuş. Oyunculuklar kısmında pek sıkıntı yok , çünkü doğrudüzgün oyuncu yok. 3-4 kişi ve birkaç figüran. Film 1.5 Milyon dolar karşılığında 32.188 dolar getirerek büyük batmış , geçmiş olsun.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arghh -- 8 Aralık 2018; 17:49:4 >




  • Vampir Cehennemi (Stake Land-2010)



    Fragman



    Amerikan yapımı bir korku filmi. Konusu "Mister" denilen bir adam tarafından kurtarılan genç kahramanımız , adından da anlaşılacağı üzere vampirler le dolu dünyada , "Cennet" denen kurtarılmış bölgeye ulaşmaya çalışır. İlk birkaç dakikasında , birdaha açmamak üzere kapatmayı düşündüm. Kapatsaymışım da pek birşey kaybetmezmişim. Film "Anlatmaya en başından başlayalım" deyip hiçbirşey anlatmadığı için Vampirlerin nereden nereden , nasıl geldiğini bilmiyoruz. Zaten Vampir filmi dediğine bakmayın , Zombie filminden farkı yok. 625 Bin dolar bütçeyle 33.245 dolar hasılat yapmış. Ben beğenmedim.




  • Gir Kanıma (Let the Right One In-2008)



    Fragman



    İsveç yapımı bir vampir filmi. Korku filmi yerine Vampir filmi diyorum çünkü korku filmi değil. Daha çok Dram/Romantik Film kategorisinde. John Ajvide Lindqvist'in aynı isimli romanından yine yazarın kendi senaryolaştırdığı bir yapım. Konusu ; 12 Yaşında ezik bir okul öğrencisi çocuğun kendi yaşında Vampir kız ile ilişkisi. Kedi olayını , Stephen King in senaryosunu yazdığı "Sleepwalkers-1992" filmine benzettim ben. Filmin güzel olup olmaması hangi niyetle seyrettiğinize bağlı. "Korku filmi" niyetine seyrederseniz güzel değil. Ama dram veya Romantik film niyetine seyrederseniz güzel. Açıkçası Korku kısmında pek bir beklentim olmadan seyrettiğim için ben beğendim.




  • Salgin (The Crazies-2010)




    Fragman



    Amerikan yapımı bir korku filmi. Konusu ; Kendi halinde sıradan bir amerikan kasabasında insanlar cinayetler işlemeye başlarlar. Kahraman şerifimiz araştırmasında kasabanın içme suyu kaynağına bir uçağın düştüğünü öğrenir. Ve olaylar gelişir. 20 Milyon dolar bütçe ile çok iş yapmışlar ama bu filmin çok iyi olduğu anlamına gelmiyor. Gerilim ve korku dozu düşük. Birkaç ufak ama önemli mantık hatası var. Oyunculuklar kötü denilemezse bile sanki daha iyi oyuncularla çok daha güzel bir film olurmuş izlenimi veriyor. Belki o zaman 55 Milyon dolardan daha fazla gişe yapardı. Çok iyi de diyemem çok kötü de. Ortalama bir film.




  • Bir Noel Hikayesi (Rare Exports-2010)



    Fragman



    Finlandiya yapımı bir "Kötü Noel Baba" filmi. Yaklaşık 2 Milyon Euro ya mal olup 4 Milyon dolar hasılat yapmış. Yani fena iş çıkartmamış. Konusu ; Noel arifesinde birileri Korvatunturi dağını kazıp altında hapsedilen Noel Babayı çıkartma peşindedir. Ve başarırlar da. Yalnız bu bildiğiniz tonton Noel baba değildir. Amerikan ve Avrupa versiyonlarını daha önce gördüğümüz "Kötü Noel Baba" hikayesinin İskandinav versiyonu. Fantastik ve saçma yerleri olması gayet normal. Bu zaten "Noel Hikayeleri" nin doğasında var. Ben beğendim. Özellikle sonunda ki "Eğitim" sahnesi iyiydi. Ülke ekonomisine katkı böyle olur.




  • Yıldız Savaşları (1977 - ????)



    Fragman



    Takvimler 1977 yılını gösterdiğinde , sadece Amerikan değil bütün dünya sinema tarihi değişti. Flash Gordon hikayelerinden etkilenen George Lucas kendi uzay macerasını yazar. 9 Film olarak tasarlanan hikayenin , maddi imkansızlıklar ve teknik yetersizlikten dolayı ortadaki üç bölümü çekilebilecektir. Yapımcıya teklifi ilgi çekicidir , Film haklarından tek kuruş bile istemez Lucas. Okadar aç gözlü değildir. Sadece oyuncak haklarını ister.

    Filmler hala çekilmeye devam ediyor. Daha nekadar devam edecek Allah bilir. Para getirmeye devam ettikçe filmlerde devam edecek gibi görünüyor. Para kısmına gelmişken toplam (12 Film) 1 Milyar 493 Milyon dolar bütçeyle , dünya genelinde 9 Milyar 307 Milyon dolar hasılat yapmış (Enflasyon farkını eklersek yaklaşık 16 Milyar dolar) Kitaplar , diziler , oyuncaklar v.s ile resmen kendi ekonomisini oluşturmuş durumda.

    2012 Yılında George Lucas , şirketi "Lucasfilm" i 4 Milyar dolar karşılığında , Star Wars serisinin tüm haklarıyla beraber Walt Disney Company e satarak "Dünyanın En zenginleri" listesinde yerini aldı. Ondan sonra çekilen filmler de serinin hayranlarına pek yaranamadılar. Nede olsa hayranı oldukları seri Disney adında bir "Evil Corporation" a satılmıştı. Lucas ın kendi bile "Bende karanlık tarafa geçtim" diyerek pişmanlığını dile getirdi.

    12 filmi de izlemiş biri olarak ben aynı fikirde değilim maalesef. Lucas ın kendi yönettiği serinin 4 , 5 ve 6. (I , II , III) bölümleri ortada dururken bunu söylemek biraz tuhaf olur. Aksine Disney devraldıktan sonra 1980 lerdeki orijinal filmlere daha yakın bir atmosfer yaratılmaya çalışılıyor. Serinin hayranlarını anlıyorum , ama ben seriye fazla bir anlam yüklemediğim için benim açımdan çok fark etmiyor. Heyecanlı mı ? Heyecanlı , eğlenceli mi ? Eğlenceli. Ayrıca insanlar illa bir "Günah Keçisi" arama ihtiyacı duyuyorsa Disney den önce para için olur olmaz herşeye "Franchise" dağıtan Lucas , kendi yarattığı seriye daha fazla zarar vermiştir. Para için saçmasapan bir pepsi reklamında Darth Vader ı oynatmak nedir ? Ki Darth Vader belkide sinema tarihindeki en iyi ve en sevilen "Anti-Kahraman" dır.

    Son olarak baştan itibaren izlemeyi düşünüp sıralama soran olursa , çekiliş tarihi sırasına göre izlemelerini öneririm. Zira Lucas ın kendi çektiği I , II ve III bölümleri önce izlerlerse Darth Vader ın o karizması pek kalmıyor.

    Not : Yazdıklarım sıradan bir seyirci olarak kendi fikirlerimdir. Serinin fanatikleri tutup ta "Vay sen Disney in çektiği filmleri nasıl beğenirsin ?" derse ağzına kürekle vururum.

    Not 2 : 150. Film incelemesi için özel bir film seçmek istedim. Ya "2001: A Space Odyssey-1968" olacaktı ya da bu. Aslında Star Wars için her filme ayrı ayrı değinen daha uzun ve kapsamlı bir yazı düşünüyordum ama bu bile 2 saat sürdü. Sandalyede otur otur popom acıdı.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arghh -- 20 Aralık 2018; 23:11:13 >




  • Sicario: Day of the Soldado - 2018




    Fragman




    Amerikan yapımı Suç/Macera filmi. İlki iyi bir performans sergileyince ikincinin gelmesi kaçınılmazdı. Konusu ; Amerikanın göbeğinde yapılan intihar saldırıları sonrası devlet ülkeye kaçak giren eylemcilerin peşine düşer. Ve izler onları Meksika sınırında insan kaçaklığını elinde tutan uyuşturucu kartellerine götürür. Yeni dalga terör saldırısını engellemenin yolu kartelleri birbirine düşürecek bir savaş başlatmaktır. Ben mi yanlış hatırlıyorum ? Alejandro karakteri masum bir kartel kurbanı değil aslında uyuşturucu kaçakçısı çıkmamışmıydı ? İntikamını da almamışmıydı ? Neyse , ilk filmin o kısım unutulmuş ve karakter "ailesi öldürülen avukat" olarak tekrar tasarlanmış. Bu , filmin seri olarak düşünülmemesinden kaynaklanıyor. Bu sefer aynı hataya düşmemişler. Tamamlanmamış işler bize 3. filmin geleceğini söylüyor. Diğer yandan başta ki Amerikan propagandası can sıkıcı. Sen çoluk çocuk binlerce masum sivili bombalayıp öldürürken herşey normal , terör seni vurduğunda "intikamını alacağız" diye ortalığı ayağa kaldıracaksın. Neyse , politik saçmalığını bir kenara bırakırsak iyi bir aksiyon filmi.

    Not : Ortadoğu ya Amerikan propagandası içermeyen bir bakış açısı ile bakan aksiyon filmi izlemek isteyenlere "Body of Lies-2008" filmini öneririm.




  • Thelma - 2017




    Fragman




    Norveç yapımı Dram/Romantik filmi. IMDb de türü , korku , gerilim , gizem v.s diye gitse de bunlardan pek eser yok. Film çok yavaş ve sıkıcı. Korku gerilim kısmını 10 dakikalık kısa filmde çok daha etkili bir şekilde anlatacak amatör yönetmenlerin sayısı hiçte az değildir. "Sanat filmi olarak izleyeceğim ben" derseniz bir şey diyemem. Derim aslında niye diyemeyeyim , sanat filmlerinde gördüğümüz renkler , insanı düşünmeye sevk eden görüntüler , özenle seçilmiş ve üzerinde çalışılmış sahneler bu filmde pek yok. Ayrıca sonunu beğenmedim. Ne yani baba (Tanrı , Tanrı korkusu) gitti herşey bitti mi ? Olala ne güzel , ozaman içki de içeriz uyuşturucu da. Lezbiyenlik te yaparız adına "Aşk" deyince nasıl olsa herşey mübah.




  • Cadilar Bayrami (Halloween-2018)




    Fragman




    Halloween serisinin bilmem kaçıncı filmiyle beraberiz. İzlemeyi düşünmüyordum açıkcası. Ama John Carpenter adıyla yanyana anılınca seyredeyim dedim. The Fog-1980 , Escape from New York-1981 , Prince of Darkness-1987 The Thing-1982 , Christine-1983 , In the Mouth of Madness-1994 , Big Trouble in Little China-1986 ve elbette Halloween-1978 gibi efsane filmlerin efsane yönetmeni sözkonusu olunca (The Ward-2010 ile hernekadar biraz hayal kırıklığına uğratsa da) izlemek istedim.(Bu arada yazdığım filmler mini bir "İzlenmesi gereken filmleri listesi" gibi oldu)

    Aslında hata bende , adetim olmadığı halde bu sefer araştırmadan filmi seyrettim. Yoksa Carpenter ın yönetmediği bir film için , 4. filminden sonra izlemeyi bıraktığım seriye dönmezdim. 10 Milyon dolar bütçeyle 253 Milyon dolar getirmiş. Bunda bana kalırsa ana yapımcıların özellikle filmi Carpenter adıyla lanse etmelerinin payı da var. Konusu ; Sinema tarihinin en ünlü seri katillerinden (Aslında bazı yönlerden "Seri Katil" tanımına uysa da diğer yönlerden uymuyor. Mesela seri katiller gibi kurban seçmiyor , önüne kim çıkarsa öldürüyor) Michael Myers yine iş başındadır. İlk filmden sonrası tamamen yok sayılmış , ilk filmde işlediği cinayetler sonrası akıl hastanesinde geçirdiği 40 yılın ardından tam da Halloween arifesi başka bir hastaneye nakledilir. Ve bilin bakalım ne olur ?

    Film fena değil , ama sıradan bir devam filmi işte. Laurie karakterini (Jamie Lee Curtis) Sarah Connor tarzı bir karşılaşmaya hazırlanma ve silahlanma içinde görüyoruz. Bu arada Haluk Bilginer in performansı da iyiydi.




  • Enfeksiyon (Infection - Kansen-2004)



    Fragman



    Japon yapımı bir korku filmi. Konusu ; Ekonomik olarak zor durumdaki bir hastahanede yayılan bir enfeksiyon insanların akıl sağlığını etkilemektedir. Ne sayko film la bu. Zaten aklını yitiren insanlarla ilgili filmler sayko olmaya müsait oluyor. Tavsiye edebileceğim bir film değil. Ama yütüp te Türkçe dublajlı çıkınca karşıma izleyeyim dedim. İzleyecek birşey bulamayanlar için.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arghh -- 28 Aralık 2018; 16:7:39 >




  • Soldaki son ev (The Last House on The Left-2009)



    Fragman





    Wes Craven in 1972 yapımı aynı isimli ilk filminin yeniden çekimi. Orijinal film 90 Bin dolar bütçeyle 10 Milyon dolar gişe yapmış. Bu film ise 15 Milyon dolar bütçeyle 45 Milyon dolar. Konusu ; Nakil sırasında kaçırılan suçlu ve arkadaşları iki genç kızı kaçırır. Tecavüz edilip öldürülen(?) kızlardan birinin evine sığındıklarında , kızın ailesiyle aralarında ölümcül bir mücadele başlar. "Pişman oğul" fikrini beğendim. Onun haricinde ortalama bir film. Daha iyi bir yönetmen ve oyuncularla ("Oğul" hariç. O İyiydi) daha iyi bir film olabilirmiş. Tecavüz sahnesi nedeniyle aile ile seyredilmese iyi olur.

    Not : yütüp sağolsun.




  • Yarın (Bugün...aslında gece yarısından sonra yazarsam yine "Yarın" olacak) büyük gün. İzleyeceğim iki film kaldı (ekleme yapmazsam). Onlarla beraber yedi film incelemesi gelecek. İki gündür film seyretmekten kafam patates gibi oldu. Hepsi 2018 yapımı. 2018 yılını bitiriyoruz. Yıl sonu bilançosu gibi birşey olacak. Hem yılbaşı gecesini film seyrederek geçirmek isteyenlere belki fikir verir.
  • Kardaş sen tek başına napıyon buralarda o kadarda yazıyorsun ediyorsun postmu kasıyon ne ediyon adamsın
  • Eski Evdeki Büyülü Saat (The House with a Clock in Its Walls-2018)



    Fragman



    Amerikan yapımı fantastik film. john bellairs in 1974 te yayınladığı aynı isimli romanından uyarlama. Konusu ; Anne ve baba ölünce dayısının yanına yerleşmek zorunda kalan küçük kahramanımızın yaşadığı macera. Harry Potter ın evde eğitim alan versiyonu diyebiliriz. Zira dayısı bir Warlock tur ve ev de büyülüdür. Tarantino tayfasının (Robert Rodriguez , Eli Roth v.s.) yaptığı işler genelde bana pek hitap etmese de (Gitar çantasından fırlayan roketler , Makineli tüfek bacaklı kadınlar falan) Eli Roth bu sefer o tarzın dışına çıkıp ailece seyredilecek bir film ortaya çıkartmış. Bu arada film 42 Milyon dolar bütçeyle 130 Milyon dolar gişe yapmış. Eğlencelik bir film. Beğendim.




  • Gece Yarısı Bir Çığlık Duydum (Down a Dark Hall-2018)



    Fragman



    İspanyol Amerikan ortak yapımı Korku filmi. Lois Duncan ın aynı isimli romanından uyarlama. Konusu ; Problemli genç kızımız özel bir yatılı okulda eğitim görmesi için zorlanır. Kendisi gibi problemli 4 kız ile birlikte okulda yaşadığı korku ve gerilim dolu macera da başlamış olur. Konu fena değil , anlatımda bazı sıkıntılar var ama bağlandığı nokta iyi. Filmin karanlık atmosferini beğendim. Oyunculuklar da kötü sayılmaz. Bütçesini bulamadım ama gişesi 2,4 Milyon dolar. IMDb puanının biraz üzerini hakediyor. Güzel.




  • 
Sayfa: önceki 89101112
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.