Şimdi Ara

Japon Basınında Kurtuluş Savaşı ve Atatürk

Bu Konudaki Kullanıcılar:
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
30
Cevap
6
Favori
4.058
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
56 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • The Osaka Maınıchı - Japonya - 13 Kasım 1938

    Asya'nın yetiştirdiği en büyük insanlardan biri olan Kemal Atatürk öldü. Türkiye Cumhuriyetinin cumhurbaşkanı, 1918 baharında Sultan Abdülhamid'in küçük kardeşi Vahdettin'e (Sonradan Sultan 6. Mehmet adıyla padişah olmuştu.) refakat ettiği, batı cephesine yaptığı bir teftişten dönerken yakalandığı bir böbrek hastalığına yenik düştü. Arkasında yeni kurduğu ve büyüttüğü yeni bir Türkiye bırakarak öldüğünde 60 yaşındaydı.

    Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunu tamamlayıp tamamlamadığını sadece tanrı bilir. Ama biz Kemal Atatürk'ün yaptığı işlere tek bir sıfat atfedilebileceğini söylemek zorundayız: ''Büyük''. Merhum cumhurbaşkanı, Dünya Savaşı öncesi çok ciddi hasta muamelesi gören ve savaşın kendisini bir yokoluşun eşiğine ittiğinde artık kaderinin iyice belli olduğuna hükmedilen Türkiye'yi diriltip tekrar ayağa kaldırdı. Sadece yirmi yıl gibi kısa bir süre içerisinde diplomatik hamlelerle Türkiye'yi sessiz sedasız, Yakın Doğu ulusları içerisinde birinci sıraya yükselten ve İslam ülkeleri arasında emsali bulunmayan gerçek bir refaha kavuşturan kişiydi Cumhurbaşkanı Atatürk.

    İnsanların hayatında iniş çıkışlar vardır. Ama Kemal Atatürk'ünki gibi başarılı bir hayat son derece nadirdir. Parlak meslek hayatına göz attığımızda, orduda subay olarak meslek hayatına başlayanve genç yaşında, Dünya Savaşını takip eden seferberlik yıllarında Yunan ordusunu ülkeden kovduktan sonra sarsılmaz güce ulaşan bir adam görüyor ve bu tek adamın çevresinde ardı arkası kesilmeyen ne çok güçlük, sıkıntı ve mücadelenin dönmüş olduğuna hayret etmekten kendimizi alamıyoruz.

    Binbaşılıktan albaylığa doğru yükseldiği dönemde, kısa sürede, Jön Türk Partisi lideri Enver Paşa'nın dört bir yana dal budak salmış maceracı kollarının, önündeki geçitleri tuttuğunu, yürüyüşünü engellemeye çalıştığını farketti. Savaş sonrası dönemde düşmanlarının büyük bir hızla çoğaldığını gördü. Önce, kazandığı zaferin rehavetiyle mideye indirmek üzere arzulu gözlerle eski Türk imparatorluğunu süzen İngiltere ve kuklası Yunanistan, Kemal Atatürk'ün düşmanları olarak sahnede boy gösterdi. İkincisi, kurduğu Büyük Millet Meclisi ve Ankara Hükümeti, İstanbul'daki İngiltere'nin nüfuzu altına girmiş Babıali ile sürekli çatışma halindeydi. Hatta kendi mesai arkadaşları arasında birçok güçlü ve hırslı adam vardı. Böyle bir ortamda bahtının daha da karanlık görünmesine yol açan bir unsur daha vardı: Tüm bu muhtemel düşmanlarla aynı anda savaşmak zorundaydı.

    Sırf Lloyd George ve yeni Bizans İmparatorluğu sevdasındaki Venizelos'un güçbirliği etmiş kuvvetlerine karşı durmak bile savaştan yenik çıkmış Türkiye için ümitsiz bir çaba olarak görülebilirdi. Dahası, Kemal Paşa sultan ve halifeye layık olduğu dersi vermeye çalışmak gibi olağandışı bir görevi daha vardı. Temelleri henüz oturmamış Ankara hükümetini bekleyen muhtemel iç çekişme ve mücadelelerde cabası ! Bu işin altından sadece Kemal Atatürk gibi yumruğu ve beyni güçlü bir adam kalkabilirdi.

    Yükselen yeni Türkiye'nin bu hayat memat meselesini görkemli bir şekilde çözümleyen Atatürk, hiç vakit kaybetmeden iç reformlara el attı ve yıldırım hızıyla ilerledi. Türkiye gibi İslam ülkelerinde sıkı geleneklerle birbirine kaynaşmış olan din ve devleti birbirinden kesinkes ayırarak, erkeklerin kafasındaki fesi ve kadınların yüzündeki peçeyi çekip aldı. Bunlar bir insanın ancak hayatı pahasına yapabileceği, neredeyse bir küfür olarak adlandırılabilecek eylemlerdi. Sonra din adamlarının hakimiyet alanlarını fethetti ve baş döndürücü bir hızla , yeni bir alfabe hazırlayarak ulusal alfabe ve yazıda, ardından uzunluk ağırlık ve zaman ölçülerinde ve takvimde reform yaptı.

    Biz Japonlar, Türkiye'den yaklaşık yarım yüzyıl önce benzeri görülmemiş bir yeniden yapılanmaya giderek tüm dünyayı şaşkınlığa boğmuştuk. O nedenle Türklerin başarısında bu kadar şaşılacak bir yön bulmayabiliriz. Ancak, hiç unutmayalım ki biz yaptıklarımızı İmparatorun saygın kudreti sayesinde yapabildik. Oysa Kemal Atatürk'ün, hatta dünün bir subayından başka birşey olmayan Atatürk'ün ulusu çıplak elleriyle kaderin pençesinden çekip aldığı ve gerçek bir ulusal reform sürecini başarıya kavuşturduğu ortam ve koşullar, bizimkinden baştan aşağı farklıydı. Kemal Atatürk'ün karşı karşıya kaldığı ( ve başa çıkmayı başardığı ) son derece tehlikeli durumu ve giydiği ateşten gömleği, bizim yaşadıklarımızla karşılaştırırsak, bizim çok daha talihli olduğumuzu görerek, ona derin bir sempati duymaktan kendimizi alamayız.

    Giriştiği reformlar sırasında pek çok düşman kazandığını ve doğal olarak sayısız saldırıya maruz kaldığını söylemeye bile gerek yok. Karşı karşıya kaldığı tüm tehlikelere rağmen dimdik ayakta kalmayı başardı, diretti ve sonunda kendi eceliyle öldü.



  • o yılın şartlarına göre mükemmel bir analiz yapmış



    "Biz Japonlar, Türkiye'den yaklaşık yarım yüzyıl önce benzeri görülmemiş bir yeniden yapılanmaya giderek tüm dünyayı şaşkınlığa boğmuştuk. O nedenle Türklerin başarısında bu kadar şaşılacak bir yön bulmayabiliriz. Ancak, hiç unutmayalım ki biz yaptıklarımızı İmparatorun saygın kudreti sayesinde yapabildik. Oysa Kemal Atatürk'ün, hatta dünün bir subayından başka birşey olmayan Atatürk'ün ulusu çıplak elleriyle kaderin pençesinden çekip aldığı ve gerçek bir ulusal reform sürecini başarıya kavuşturduğu ortam ve koşullar, bizimkinden baştan aşağı farklıydı. Kemal Atatürk'ün karşı karşıya kaldığı ( ve başa çıkmayı başardığı ) son derece tehlikeli durumu ve giydiği ateşten gömleği, bizim yaşadıklarımızla karşılaştırırsak, bizim çok daha talihli olduğumuzu görerek, ona derin bir sempati duymaktan kendimizi alamayız"

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Dün öğrendiğimize göre, fırsat tanındığı takdirde, forumumuzun parlak gençlerinden bazıları da aynı başarıları gösterebilirlermiş.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: elonardo

    o yılın şartlarına göre mükemmel bir analiz yapmış



    "Biz Japonlar, Türkiye'den yaklaşık yarım yüzyıl önce benzeri görülmemiş bir yeniden yapılanmaya giderek tüm dünyayı şaşkınlığa boğmuştuk. O nedenle Türklerin başarısında bu kadar şaşılacak bir yön bulmayabiliriz. Ancak, hiç unutmayalım ki biz yaptıklarımızı İmparatorun saygın kudreti sayesinde yapabildik. Oysa Kemal Atatürk'ün, hatta dünün bir subayından başka birşey olmayan Atatürk'ün ulusu çıplak elleriyle kaderin pençesinden çekip aldığı ve gerçek bir ulusal reform sürecini başarıya kavuşturduğu ortam ve koşullar, bizimkinden baştan aşağı farklıydı. Kemal Atatürk'ün karşı karşıya kaldığı ( ve başa çıkmayı başardığı ) son derece tehlikeli durumu ve giydiği ateşten gömleği, bizim yaşadıklarımızla karşılaştırırsak, bizim çok daha talihli olduğumuzu görerek, ona derin bir sempati duymaktan kendimizi alamayız"
    Alıntıyı okuyunca tüylerim diken diken oldu.
  • iki soru var aslında . Atatürk bunları neden yaptı ve neden yaptı .
    neden yaptı . çünkü kendisi halktı . nasıl yaptı . çünkü devrimciydi .
    osmanlı ayakta kalsa ne olurdu . ikinci dünya savaşında yıkılır giderdi.
    bu da benden gelsin .Atatürk 1930 da kendini ziyarete gelen abd genel kurmay başkanı mc artur la görüşür . görüşmeden çıkan general gazetecilere içeride bir dahi olduğunu bilmesem deli derdim der . Atatürk 2. dünya savaşının çıkacağını 9 yıl önceden söylemiştir . almanyanın fransayı işgal edeceğini söylediğinde majino hattının yıllar geçse de geçilemeyeceğini söyleyen generale Atatürk almanların bir haftada geçeceğini söyler. Atatürk ilk defa yanılmıştır . Almanlar 2 günde geçer hattı
  • Yobaza sorsan ingiliz ajani.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • armanac05 A kullanıcısına yanıt
    Kaynak alabilir miyim? Fazla kehanet koktu buralar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: webbie

    Dün öğrendiğimize göre, fırsat tanındığı takdirde, forumumuzun parlak gençlerinden bazıları da aynı başarıları gösterebilirlermiş.
    O zaman onları meydana alalım :)

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GarçonBlanc

    Kaynak alabilir miyim? Fazla kehanet koktu buralar.
    http://ataturkten.blogspot.com/2013/02/ataturk-macarthur-tarihi-gorusme.html.
  • taka61 T kullanıcısına yanıt
    Devletin dini yoktur, bireylerin dini vardır, Türkiye Cumhuriyeti laik bir devlettir, din diye diye hazineden milyonları götürdüler götürüyorlar, nerde bir cemaat varsa, tarikat varsa amacı belli islam falan değil.



    Aradan yüzyıl geçmiş ama hala sizin gibiler devletin laik bir devlet olduğunu kavrayamadı üstüne ülkeyi yaşanamaz hale getirdiniz, ülkeyi suriyeye, arabistana, afganistana, takistana cevirdiniz.



    Müslümanlık derdi olan gündelik hayatında islamı yaşar, kimsenin buna karşı olduğu yok. Ülkeyi araplaştırmaya çalışarak asıl taklayı siz atıyorsunuz, ne zaman kafanız basacak bilmiyorum, sonumuz hayrola.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MağaraAdam -- 7 Kasım 2018; 20:20:9 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • taka61 T kullanıcısına yanıt
    Kuran öğretmeyi kim yasaklamış, kim insanların dini öğrenmesine karışmış ? Ezanın Türkçe okunmasının altında yatan mana da derin, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde Atatürk kadar islam eğitimine önem veren başka bir lider olmamıştır. Kurtuluş savaşı esnasında bile din eğitiminin planlamaları yapılmış, sapık, yozlaşmış, yoldan çıkmış dini tarikatların önüne o zamandan geçilmeye çalışılmıştır, ama maalesef önüne geçilememiş günümüze sizin gibi kafalarla ulaşmıştır.

    Makaleyi de atıyorum, belki bir imkansızı gerçekleştirirde okursun.

    Edit : linkinde sıkıntı var, google da "cumhuriyet dönemi Atatürk'ün islam dini ve din eğitimi" şeklinde aratırsanız aramada ilk çıkan makaleyi okuyabilirsiniz.
    makale



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MağaraAdam -- 7 Kasım 2018; 21:35:25 >
    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • armanac05 A kullanıcısına yanıt
    Eyvallah sağol.

    Valla her yeni şeyde hayret etmemek mümkün değil, bu kadar parlak zekalı, bu kadar ileri görüşlü bir lider çok çok az bulunur.

    Keşke döneminde yaşasaydik diyesi geliyor insanın.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • taka61 T kullanıcısına yanıt
    Tum dunyadaki muslumanlar ayni sekilde surunuyor. Daha dun bir gazetdciyi dogradilar. Israil 6 gunde arsplari hasanat ediyor. Sizinkiler mavi marmara diye gidip feci bir sekilde katlediliyor. Veta 15 temmuzda muslumanlar birbitini katlediyor.



    Muslumanlarin onurlu gururlu olarak yasadiklari bir tek toprak parcasi kalmadi. Sizin elinizde Turkiye bir ortadogu batakligina donusuyor. Elinize attiginiz hersey kuruyor vd bozuluyir mlsf. Bi aynada kendinize bakin artik bence. Gercekten basarili insanlara hasetle ve insanlikdisi ithamlarla saldiracaginiza. Basardiginiz hicbir halt yok anca otuyorshnyz sabah aksam...



    Bize Aziz Sancar gibj Ataturk un uzinde gercek vatanseverler lazim sizin gibi bunu hakaret olarak soylemiyorum asagilik kompleksine maruz kalan yani yuzyillardir basarisizlik yikim ve yabancilarca asagilanmaktan muzdarip insanlar degil bize bireyler lazim...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bugün anıtkabirdeydim Türkten çok japon vardı,adamlar bizden daha çok değer veriyor.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • armanac05 A kullanıcısına yanıt
    Kaynak için çok teşekkürler, aslında hâlâ kuşkularım var. Bu yüzden diğer kaynakları da inceleyeceğim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Buram buram japon militarizmi kokuyor zaten asyayada asya demişler
  • vollkan59 kullanıcısına yanıt
    görmeyi çok isterdim. daha neleri var
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GarçonBlanc

    Kaynak için çok teşekkürler, aslında hâlâ kuşkularım var. Bu yüzden diğer kaynakları da inceleyeceğim.
    birşey değil . kuşkuya gerek yok. o yıllarda hitler de iktidara hazırlanıyordu . büyük ihtimal de savaşı başlatmak için Atatürk 'ün ölümünü bekledi
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.