Şimdi Ara

Konutta stok eritme paketi geliyor: Emlak Konut iskontolu bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
28
Cevap
0
Favori
1.154
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Konutta stok eritme paketi geliyor: Emlak Konut iskontolu bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak


    Konutta stok eritme paketi geliyor: Emlak Konut kendi değerlediği iskontolu bir bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak

    Konut sektöründeki stokların eritilmesine dair çalışma kapsamında Emlak Konut kendi değerlediği fiyatla stoktaki konutları satın alacak. Bedelin yüzde 70'iyle firmaların banka borcu ödenecek, yüzde 30'u ise firmalara verilip kendi işlerinde kullanması sağlanacak. Firmaların, 7 Kasım'a kadar stoklarını Emlak Konut ve GYODER'e bildirmesi istendi.

    Bloomberg HT'deki Sefer Yüksel ve Ceren Dilekçi imzalı habere göre,, konut sektöründeki stokların eritilmesine yönelik çalışmanın çerçevesi netleşmeye başladı.

    Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın çalışmalarını yürüttüğü ve ilk olarak Bloomberg HT'nin ağustos ayında gündeme getirdiği çalışma kapsamında Emlak Konut kendi değerlediği fiyat ile stoktaki konutları satın alacak. Bedelin yüzde 70'i ile firmaların banka borcu ödenecek, yüzde 30'luk kısım ise firmalara verilerek kendi işlerinde kullanılması sağlanacak.

    Sektörün çatı kuruluşları Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER), Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) ve İstanbul İnşaatçılar Derneği'nin (İNDER) üyelerine gönderdiği bilgilendirme mektubunda, 7 Kasım saat 12.00'ye kadar firmaların ellerindeki stokları Emlak Konut ve GYODER'e bildirmeleri istendi.

    Üyelere geçilen bilgilendirmede; gelir gider dengesi bozulmuş, bankalar ile sıkıntıya girmiş, takipte olan veya konkordato ilan etmiş firmalara, Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Bankalar Birliği Genel Müdürlüğü planlamasında görevlendirilen Emlak Konut GYO tarafından destek planlandığının altı çizildi.

    PLANLANAN DESTEK PAKETİNDE NELER VAR?

    Sektör temsilcilerine geçilen bilgilendirme notunda, planlanan destek paketinin çerçevesi ise şöyle çizildi:

    — Programa öncelikle gelir dengesi bozulmuş, bankalar ile sıkıntıya girmiş, bankalar nezdinde takipte olan ve ya konkordato ilan etmiş firmalar ile bana kredi borçlarını azaltmak ya da kapatmak isteyen firmalar katılabilir.

    ORTA SEGMENTTEKİ KONUTLAR ÖNCELİKLİ

    — Öncelikle elinde iskanı alınış orta segmentte konut stoku bulunan firmalar katılabilir. Konutun yanında ofis ve iş yeri firmalar, dilerse bu malları ikinci bir liste ile sunabilirler.

    İSKONTOLU BİR BEDELDEN KARŞILIKLI RIZA İLE SATIN ALINACAK

    — Emlak Konut verilen bu listelerdeki gayrimenkulleri kendi ekspertizlerine değerletip iskontolu bir bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak. Satın alınan bedelin yüzde 70'lik kısmı o firmaların banka borçlarının ödenmesinde kullanılacak. Yüzde 30'luk kısım ise firmalara verilerek kendi işlerinde kullanılması sağlanacak.

    — Kamu bankaları dışındaki bankalara olan borçların kapatılmasındaki görüşmelerde bu programa katılan firmalara destek olunacak.

    DURBAKAYIM: GÖREVLENDİRME BAKANLIK TARAFINDAN YAPILACAK

    GYODER'in üyelerine geçtiği bilgilendirme metninde bu bilgiler yer alırken, Bloomberg HT canlı yayına telefon ile bağlanan İNDER Başkanı Nazmi Durbakyım ise yazılı bilgilendirmede gayrimenkulleri satın alacağı belirtilen Emlak Konut GYO kısmına farklı bir yaklaşımda bulundu.

    Durbakayım, söz konusu paketin tamamen Maliye ve Hazine Bakanlığı'nın kontrolünde olduğunu, Emlak Konut'un adının geçmesine rağmen bütün görevlendirmenin Bakanlık tarafından yapılacağının altını çizdi.

    'STOK ERİTME KAMPANYASINDA LÜKS KONUTLAR YER ALMIYOR'

    Durbakayım "Sektöre sağlanacak kaynak önümüzdeki günlerde belli olacak" derken, "Stok eritme kampanyasında lüks konutlar yer almıyor" bilgisini de verdi.

    https://tr.sputniknews.com/ekonomi/201811071036029101-konut-stoklarini-eritme-plani-emlak-konut







  • Konutta stok eritme paketi ile Emlak Konut kendi değerlediği iskontolu bir bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak

    PEKİ, emlak konut parayı nereden buluyor?

    Sermaye nereden? Kaynak nereden? Hazine mütahitleri mi kurtarıyor?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sarkat

    Konutta stok eritme paketi ile Emlak Konut kendi değerlediği iskontolu bir bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak

    PEKİ, emlak konut parayı nereden buluyor?

    Sermaye nereden? Kaynak nereden? Hazine mütahitleri mi kurtarıyor?
    "Durbakayım, söz konusu paketin tamamen Maliye ve Hazine Bakanlığı'nın kontrolünde olduğunu, Emlak Konut'un adının geçmesine rağmen bütün görevlendirmenin Bakanlık tarafından yapılacağının altını çizdi."
  • Durbakayim diye soyad mi olur yav :/

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ne müteahhitmiş arkadaş ya. Kasada borç harç 3 kuruş para var, onunla hala müteahhit kurtarma peşindeler.

    Hangi adamın evini hangi fiyattan alacakları konusunu düşünmek istemiyorum.

    Birde ödeyecekleri paranın %30'u adama kalacakmış. O adamın o parayla işçilerin parasını ödeyeceğini düşünen ....... (iyi niyetli diyeyim) var mıdır?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yatiyoruz kalkiyoruz betonu konuşuyoruz

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • ooooo benim anladığım şu, emlak konut vasıtası ile sıcak parası olan yandaşlar zor durumda kalan iflasın eşiğindeki müteahitlerden yok pahasına konutları toplayacaklar, ederi 500bin olan konuta artık ne değer biçerlerse 300 mü olur 250 mi olur alacaklar,müteahit ölmeyecek ama zarar edecek, alanlarda birkaç seneye paralarını 2 ye katlayacak.
    hayırlı işler akepeliler.
    eğer dürüst şeffaf olsalar alacakları rakamı açıklarlar biz bu fiyata alıyoruz ama halkımızdan almak isteyen varsa önceliklidir derler. ama rantın olduğu yerde akepeden başkası olmaz, akepenin olduğu yerde adalet olmaz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi harbidenmi -- 8 Kasım 2018; 1:41:7 >
  • fiyatların düşmemesi için bunlar... fiyatlar 31 marttan sonra yarıya düşecekti zaten, çoğu inşaat firması yarı fiyatına evleri satıp piyasadan çekilecekti...devlet ucuza gitmesin diye yardım ediyor

    Köylüde et fiyatları düşmesin diye inek keser yada ideal kilosuna gelmiş danayı kesmez fiyat düşmesin zararına beslemeye devam eder... maksat fiyat düşmesin, aynısı

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Her isi ters giden adam

    Durbakayim diye soyad mi olur yav :/
    Soyadı değil heralde kodadı
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sarkat

    Konutta stok eritme paketi ile Emlak Konut kendi değerlediği iskontolu bir bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak

    PEKİ, emlak konut parayı nereden buluyor?

    Sermaye nereden? Kaynak nereden? Hazine mütahitleri mi kurtarıyor?
    çalışma bakanlık tarafından yapılıyor devlet alıcak yani senin benim paramla, daha sonra gene bize satıcak benim anladığım o
  • NAsıl yapacaklarını görmek lazım. İskan şartı olduğuna göre bu daireler maliyetlerdeki artışlardan önce yapılmış. Piyasada hala eski fiyatlardan daire bulmak mümkün. Eski fiyattan satan da para kazanır ancak sermayesi bir miktar erimiş olur. Çok zorda olan müteahhit eski fiyata bir de %25 indirim yapsa o daire rahat rahat satılır. Kar edemez ama malını da nakite çevirir sıkıntısını giderir.

    Sorun şu. Bu daireleri nakit fiyatla almak için emlak konut finansmanı nereden bulacak, maliyetini nasıl karşılayacak? Diyelim ki müteahhit %25 indirim yaptı bununla da finasman maliyeti karşılandı. Müteahhitin satamadığını devlet kime satacak? Belli ki yandaş firmalar bastırıp durumu farklı anlatmışlar, malı değerinden hızlı bir şekilde devlete çakacaklar.

    İskanı alınmış bir konutu indirimle satmak hala mümkün çünkü. Yeni başlayan projelere bitmişlere göre %40 civarı fark isteniyor. Fiyatta indirim yapıldıktan sonra bitmiş konutları alacak nakit parası olan bir kesim hala var.




  • HİÇ AKILLANMAYACAKLAR HİÇ!

    quote:

    Üç yılda dev projelere en az 37 milyar lira 'garanti ödemesi' yapılacak
    Murat Sevinç
    3 dakika

    2019-2021 döneminde kamu-özel işbirliği projeleri için işletici firmalara garanti edilen gelir kapsamında en az 37 milyar 122 milyon lira ödeneceği bildirildi.

    Fotoğraflar: DHA

    Yap-işlet-devret modelli projelerde işletici firmalarla yapılan sözleşmelerde günlük veya yıllık olmak üzere çeşitli araç geçişi ya da hasta sayısı gibi taahhütler bulunuyor. Bu taahhütler tutturulamazsa devlet aradaki fark için işletici firmaya ödemede bulunuyor. Ödemelerse, verilen garantiler dövize endeksli olduğu için döviz bazında yapılıyor.

    Söz konusu ödemelerin Cumhurbaşkanlığı 2019 Yılı Bütçe Teklifi’nde ‘hane halkına yapılan transferler’ veya ‘hizmet bedeli’ kalemleri altında gizlendiği ontaya çıkmıştı.
    Dövize bağlı

    Sözcü’den Erdoğan Süzer’in haberine göre Yavuz Sultan Selim Köprüsü (üçüncü köprü), Osman Gazi Köprüsü ve bağlantı otoyolları ile Avrasya Tüneli ve henüz çok azı hizmete giren şehir hastanelerine 2017 yılında 1 milyar 314 milyon lira garanti ödemesi yapıldı.

    Aynı kalemler için 2018 yılının ilk sekiz ayında 4 milyar 50 milyon lira ödeme yapıldı. Hazırlanan bütçede tüm yıl için müteahhitlere 4,9 milyar lira ödeme yapılması planlanıyordu.
    Esas artış gelecek senelerde

    Bu ödemelerin şehir hastaneleriyle diğer projelerin işleme alınması ve döviz kurundaki artış nedeniyle önümüzdeki yıldan itibaren önemli bir artış göstereceği kaydedildi.

    Buna göre hastaneleri işleten müteahhitlere 2019 yılında 3,7 milyar, 2020’de 7,6 milyar ve 2021 yılında 9,3 milyar lira olmak üzere önümüzdeki üç yılda en az 20 milyar 545 milyon lira hasta garantisi ve kira ödenecek.
    Köprü ve otoyollara üç yılda en az 16 milyar lira

    İki köprü ve otoyollarda taahhüt edilen geçiş sayıları tutturulmazsa, önümüzdeki yıl 6,2 milyar lira, 2020 ve 2021 yıllarında sırasıyla 6,2 milyar ve 6,5 milyar lira olmak üzere üç yılda toplam 16 milyar 251 milyon lira müteahhitlere ödenecek.

    Avrasya Tüneli için 2019-2021 dönemindeki üç yılda en az 320 milyon lira garanti ödemesi yapılacak.

    Böylece önümüzdeki üç yılda hastane, köprüler ve tünel için yapılacak garanti ödemesi en az 37 milyar 122 milyon lira olacak.

    http://www.diken.com.tr/uc-yilda-dev-projelere-en-az-37-milyar-lira-garanti-odemesi-yapilacak/

    Köprü ve yol mütahhitleri de ‘hane halkı’ndan sayıldı: 2019’da 4.5 milyar

    Üçüncü köprüde garanti edilen gelir 2,5 milyar lira, elde edilen gelir 730 milyon lira

    Geçiş garantileri vardı: Üçüncü köprü, Osman Gazi ve Avrasya’nın verileri ‘sır’

    Osman Gazi Köprüsü’nün Hazine’ye bir yıllık maliyeti 1.3 milyar lira




  • baktılar muteahıtler batacak şimdi de yandaşları kurtarma planı yapıyorlar
  • Arap ve ınsaatcı olsaydık bu ulkede combo yapar cennetı yasardık.en cok sevdıklerı seyler araplar ve bınacılar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • BU tür bir saçmalık yapmaya hiç gerek yok. İnşaat sektörünün daralması gerekli zaten. Satışlarda düşüş var ancak düşüş konut fiyatlarına çok az yansıyor. Hatta yeni başlayan projelerin fiyatlarında mecburen artış var.

    Asıl düşmesi gereken arsa fiyatları ancak satılması zor görünen kuş uçmaz kervan geçmez yerler dışında arsa fiyatlarında düşüş yok.
  • quote:

    AKP yandaşa 'garantiyi'mevzuat dışında veriyor
    3-4 dakika

    Garantili sözleşmeler' olarak bilinen ve özel sektöre milyar liralık ödemelerin yapıldığı kamu özel işbirliği projelerinin sözleşmeleri için Sayıştay’dan 'Mevzuta aykırı' uyarısı geldi.

    8 Kasım 2018 08:19 / Siyaset

    Nurcan Gökdemir / Birgün - İstanbul Yeni Havaalanı, otoyollar, Yavuz Sultan Selim ve Osman Gazi köprüleri ile şehir hastanelerinin yapımında müteahhit firmalara verilen “yolcu, hasta ve araç garantileri” nedeniyle tepki toplayan Kamu Özel İşbirliği (KOİ) modeli için Sayıştay‘dan uyarı geldi. Sayıştay, tamamına yakını AKP döneminin yıldızları olan şirketler tarafından yürütülen kamu özel işbirliği projeleri ile ilgili “mevzuata aykırı sözleşmeler imzalandığı ve sözleşmelere uymayan şirketlere yaptırım uygulanmadığı”nı belirledi.


    “Yolsuzluklar için finansman modeli” olduğu iddiasıyla eleştirilen kamu özel işbirliği projeleri ile ilgili olarak Sayıştay’ın Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu’nda, yap-işlet-devret modeli çerçevesinde yaptırılan yatırım işlerinin sözleşmelerinin mevzuat hükümlerinde aranan usul ve esaslara uyulmadan imzalandığı bildirildi. Sayıştay denetçileri, sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmeyen yüklenicilere sözleşmede öngörülen yaptırımların uygulanmadığını da saptadı.

    Şehir hastanelerinin yapım maliyetlerinin çok üzerinde yüklenici firmalara kira ödenmesine yol açan yap-kirala-devret modeli çerçevesinde yaptırılan şehir hastanelerine ilişkin muhasebe kayıtları ile ilgili de tespitlere raporda yer verildi. Kamu özel sektör ortaklığı ile yapılan ve 17’si hastane olan sağlık tesisleri için yapılacak kira ödemelerinin yanlış hesaplarda izlendiği ve hatalı muhasebeleştirildiği belirtildi.
    Doğru yönetilmeli

    2019-2023 yıllarına ilişkin 11. Kalkınma Planı Kamu Özel İşbirliği Özel İhtisas Komisyonu’nun raporunda da projelerinin başarıya ulaşması için “yapısal düzenlemesinin oluşturulması, sözleşmenin hazırlanması ve incelenmesi, finansal tabloların hazırlanması, ve ilgili analizlerin doğru yapılması, hukuki zemininin doğru kurgulanması, önceliklerin iyi belirlenmesi ve nihayetinde sürecin doğru yönetilmesi” gerektiği tespitine yer verildi.
    Sayı azaldı bedel arttı

    1990-2017 yılları arasında gerçekleştirilen proje sayısına bakıldığında ise 1990’da sadece 40 olan proje sayısı 2012’de 608 ile en yüksek sayıya ulaştı. Sonraki yıllarda düşüş başladı ve 2016 yılında 269 proje gerçekleştirildi.

    2017'nin ilk yarısında gerçekleştirilen proje sayısı önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 5.8 düşüş le 130 oldu. Ancak, proje sayısı gerilese de toplam yatırım bedelinde yüzde 26,4 artış oldu. Son verilere göre, 2016’nın ilk yarısında 29,5 milyar dolarlık yatırım yapılmışken 2017’nin ilk yarısında bu bedel 37,3 milyar dolar oldu.


    https://www.gercekgundem.com/siyaset/48617/akp-yandasa-garantiyimevzuat-disinda-veriyor




  • Mesela her yere bu kadar bina yapmasak, ihtiyatımızdan fazla daireler elimizde kalmasa, rant ruhuyla yaşamak...

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Konutta stok eritme paketi geliyor: Emlak Konut iskontolu bedelden karşılıklı rıza ile satın alacak


    https://www.yenicaggazetesi.com.tr/betonculari-degil-ureticileri-kurtarin-211850h.htm

    quote:

    "Betoncuları değil, üreticileri kurtarın"
    3-4 dakika

    Mevcut ekonomik durumdan KOBİ'lerin zarar gördüğünü dile getiren TÜGİAD Başkanı Yücelen, her türlü kötü duruma düşen firmanın bankaların eline, onların insafına bırakılmaması gerektiğini söyledi.

    Türkiye Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Ali Yücelen, ülkedeki ekonomik durumdan, Anadolu’nun kılcal damarları olan KOBİ’lerin zarar gördüğünü söyledi.

    Yücelen ayrıca, betondan, çimentodan oluşan bir ekonomiden ziyade; yüksek teknoloji ve katma değer üreten firmaların menfaatine karar almanın önemli olduğunu, Türkiye gibi bir pazarın sadece para politikalarına yönelik önlemlerle geleceğe taşınmayacağı dile getirdi.

    TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen, geçtiğimiz günlerde açıklanan ekim ayı enflasyon raporuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. ÜFE ile TÜFE arasındaki farkın açıldığına dikkat çeken Yücelen, "Bu fark aslında bize bundan sonrası için önlem almamızın gerektiğini çok açık ortaya koyuyor. Son 6 yıldır ÜFE ilk defa bu kadar yüksek. Dolayısıyla, bununla ilgili mutlaka bir şeylerin yapılması gerekiyor. Maliyet anlamında piyasada baskı yaratan unsurları, iyi bulmamız ve gözlememiz gerekiyor" dedi.

    Piyasayı birkaç firmanın domine ettiğini ve fiyatı da çok rahat şekilde kontrol ettiğine vurgu yapan Ali Yücelen, "Anadolu’da birçok ilimizde KOBİ’lerimiz, bu firmaların bayiliğiyle veya bu firmaların dağıtıcılığıyla geçimini sağlıyor. Bu firmalar, piyasadaki fiyat artışları maliyetlerine yansıtamıyorlar ise, onların kâr marjlarını kısarak, yine kendi kâr marjlarını koruyabiliyorlar. Bu açıdan da ilgili kurumların, bunlara mutlaka dikkat etmesi gerekiyor." diye konuştu.

    "DÖVİZİ BAHANE EDİYORLAR"

    Piyasanın önde gelen firmalarının döviz artışını fırsat bilerek ve kendi aralarında da anlaşarak fiyatı arttırdığına dikkat çeken Yücelen, “Döviz kurları gerilediğinde bu fiyatları geriye çekmiyorlar veya yavaş çekiyorlar. Yapışkan diyebileceğimiz bir fiyat türü var bunlarda. Böylece bunlardan çok yüksek karlar elde ediyorlar ve bu karlar kendilerine kalıyor. Dolayısıyla bu anlamda da özellikle döviz kurundan etkilenmesi çok mümkün görünmeyen sektörlerle başlayarak, diğerlerinde de hem tüketicinin hem de Anadolu’da refahın her yere ulaştırılmasında, gelir dağılımının daha adil olmasını KOBİ’lerimizin; kılcal damarların korunması anlamında, bunlara çok dikkat çekilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    "BANKALARIN ELİNE BIRAKMAMALIYIZ"

    Milli değerlerimiz olan, ihracat, imalat yapan şirketlerin, kolay kolay ‘Batarlarsa batsınlar’ deyip kenara atılamayacağını vurgulayan Yücelen, her türlü kötü duruma düşen firmanın bankaların eline, onların insafına bırakılmaması gerektiğini, bunun yapılması durumunda milli değerimizi, birikmiş servetimizi de başkalarının insafına bırakmış olacağımızı dile getirdi.

    "BETONDAN, ÇİMENTODAN BİR EKONOMİ Mİ?.."

    Geleceğe yönelik ekonomik yatırımlar hakkında da konuşan TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen, “Betondan, çimentodan kaynaklanan bir ekonomi mi, yoksa teknolojiden beslenen, katma değeri yüksek, ileri teknoloji ürünlerden beslenen bir ekonomi mi’ sorusunu çocuğa bile sorsanız, size ‘Bina yaparak ileri gidersiniz’ demez. Ama biz hala nedense önlemlerimizi alırken, geleceğe yönelirken, bir türlü o kafamızdaki kabukları kırıp, girişimcilerimizin, start-uplarımızın, ileri teknoloji üretebilecek olan firmalarımızın menfaatine kararlar almak konusunda çok cesur olamıyoruz.” dedi.




  • AKP iktidarı, iktidarını inşaata borçludur. Vasıfsız insanları zengin etmenin, seçmen tabanını ayakta tutmanın yolu inşaattan geçiyor. En üstteki kodamanlara hibe edilen paralar, azalarak da olsa tabana yayılıyor ve bu şekilde iktidar ayakta duruyor.

    Şöyle söyleyeyim;

    - AKP hiçbir zaman batan bir fabrikayı kurtarmak için kaynak kullanmadı.
    - AKP hiçbir zaman batan bir kodaman müteahhiti yarı yolda bırakmadı.
  • Şimdi başlıcam konutunada beton işte kum taş biz mahvolduk Devlet hala konut kovalıyor kum mu yiyelim taş mı kemirelim

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.