Şimdi Ara

Ders olarak Ölüm Yeter

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
2
Cevap
0
Favori
164
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar biliyorsunuz iki gündür önce Ankara Kocatepe camiinde sonra Denizlide ve en son Aydında Halk sevgili valimiz Recep Yazıcıoğlunun cenazesine büyük bir ilgi gösteriyor ve son görevlerini yerine getirmek için camilere akın ediyor. denizlideki olay beni çok duygulandırdı. resmi programda denizlide cenaze namazı yoktu ve valilik önündeki resmi törenden sonra ambulans ile aydına hareket edilecekti. ancak halk ambulansın önünü kesti ve cenaze namazı kılmak istedi görevlilerin müsade etmemesi üzerine görevlilere direndiler ve biraz metazori cenaze namazı kıldılar. bu konu hakkında duygularımı yazacaktım ama Fehmi Korunun aşağıdaki yenişafakta çıkan yazısı da çok hoşuma gittiğinden yazıyı aşağıya aldım. umarım sizler de beğenirsiniz:

    <b>Ders olarak ölüm yeter

    Bu millet birini sevdi mi acayip seviyor. Milletin sevdiğinden o sevgiyi öldür Allah geri almak da mümkün olmuyor...

    Recep Yazıcıoğlu'nun cenaze namazının kılındığı Kocatepe Camii'ni herhangi bir iş günü olmasına rağmen tıka basa dolduran insanlara baktığımda, içimden bu düşünceyi geçirmeden edemedim. Elbette devlet de valisine sahip çıktı, bir valiyi son yolculuğa gönderirken ne yapılması gerekiyorsa o yapıldı; ama esas milletin, halkın sahiplenmesi göz yaşartıcıydı.

    Turgut Özal'a 'milletin cumhurbaşkanı' diyerek sahip çıkmıştı kitleler, Recep Yazıcıoğlu'na uygun uygun görülen sıfat ise 'halkın valisi' oldu... Cami avlusunda, İzmir'den, Bursa'dan, Tokat'tan, Samsun'dan geldiğini söyleyen insanlarla karşılaştım; 81 ilin bütününün resmî olmayan temsilcilerinin orada bulunduğuna o kadar eminim ki...

    Görev yaptığı Tokat, Erzincan ve Denizli'de hizmet götürdüğü insanların vefa borcu duymalarını anlarım; Bursa, Samsun, İzmir'den gelenlerin varlığı hangi mesajı veriyor? Şunu: Recep Yazıcıoğlu, hizmet verdiği illerin ötesine çıkan bir ilginin muhatabıydı; çünkü onun ilgisi de görev yaptığı illerin ötesine taşmaktaydı. İstedikleri bütün Türkiye içindi; Türkiye'nin her tarafındaki insanlar, konferans vermek için illerine geldiğinde evlerinin rahatını terk etmemiş olsalar da, evlerinin rahatlığında televizyondan izledikleri 'vali'nin kendilerinin iyiliğini istediğini anlayacak ferasetteydiler...

    Recep Yazıcıoğlu, 'halkın valisi' olarak omuzlarda taşındı, 'halkın valisi' olarak toprağa verildi.

    Üzerinde düşünülmesini istediğim bir konu var: Turgut Özal ve Recep Yazıcıoğlu gibi insanlar, milletle, halkla aralarında nasıl bir irtibat kuruyorlar? Aynı soru tersinden şöyle de sorulabilir: Millet, halk, Turgut Özal ve Recep Yazıcıoğlu ile arasında ne gibi bir bağ buluyor?

    Turgut Özal'a ölümünden sonra gösterilen sevgiyi hatırlayın... Hiç mi hatası, yanlışı yoktu Turgut Bey'in? 1980 sonrası icraatlarından rahatsızlık duyanlar, kendisine kızanlar hiç olmamış mıydı? Olmaz olur mu? Ancak, millet, Turgut Özal'ın özünde 'iyi bir insan' olduğunu keşfetmişti. Tıpkı Recep Yazıcıoğlu'nun o kabına sığmaz enerjisini halk için seferber etme dışında bir arzusu olmadığını anladığı gibi... Siyasete çok yakın duran, siyasetin de kendisine yakın gördüğü Yazıcıoğlu'nun 'vali' sıfatı üzerinde kalarak ömrünü tamamlaması, düşünebilenler için, önemli bir işaret bence...

    Halkta herkesle paylaşabileceği yoğunlukta bir sevgi var; bu sevgisini sevdiklerine göstermeye de hazır insanlar. Çok fazla talepkâr da sayılmaz halk; yöneticilerinden bütün arzusu kendisinin iyiliğini istemesi... Turgut Özal, siyasî hayatta milletin iyiliği için çaba gösterdi; millet de bunu anladı ve medyanın gözden düşürme operasyonunun en kesif yaşandığı bir dönemde vefat ettiğinde, hiç tereddütsüz onu bağrına bastı...

    Cenaze törenlerinde görmeye alışık olmadığımız, törenlere gitse bile cenaze namazına katıldığını görmediğimiz Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Kocatepe Camii'ndeki varlığı, Meclis Başkanı Bülent Arınç ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın yanında saf tutması, valisine son görevini ifa etmeye gelmiş insanlarımızı ne kadar sevindirdi, anlatamam...

    Sezer, Arınç ve Yazıcıoğlu'nu birleştiren bir ortak nokta var: Üçü de Ankara Hukuk Fakültesi mezunu... Bülent Arınç Ankara Hukuk Fakültesi'ndeki öğrencilik döneminden beri Recep Yazıcıoğlu ile arkadaş, dost. O değil, ama bu hükümetin Ankara Hukuk kökenli bir başka üyesinden bir 'ilk tanışma' hikâyesi dinledim. Bir Anadolu kentinden gelip fakülteye ve Cebeci semtindeki yurda kaydını yaptırmış: "İlk gün, yurdun okuma odasına indiğimde, elinde 'Büyük Doğu' dergisi olan Recep'le karşılaştım. 'Büyük Doğu' ikimizi o an buluşturdu..."

    Kişiliklerin oluşmasında pek çok unsurun etkisi vardır, ancak o unsurlardan birkaçı 'ana çizgi' diyebileceğimiz renkleri teşkil eder. Millet, halk, işte o ana çizgilere bakarak insanları değerlendirir... Milletin yakaladığını o insanın en yakınları bile yanlış değerlendirebilir. Ya da, milletin bir kişide bulduğu değerler ile o kişinin yakınlarının onu sevme sebepleri farklılık gösterebilir. Bunu doğal karşılamak gerekiyor...

    Recep Yazıcıoğlu'nun 'kıblesi doğru' bir halk adamı olduğunu milletin sezmesi için ana unsurların hepsi yerli yerindeydi. Makinalı tüfek gibi birbiri ardına sıraladığı düşüncelerinin kendi hayrına olduğunu milletin irfanı derhal yakalayabildi. 81 ilden insanları cenazesinde o irfan buluşturdu...

    Kendi kendime verdiğim kaçıncı "Dostları ihmal ediyorum, etmemeliyim" sözü bu yerine getirilemeyen... Cami avlusunda biriken yüzler içerisinde yüzlerce dost, ahbap, tanıdık vardı ihmal etmemem gereken ve günlük hayatın hayhuyu içerisinde büyük ihtimalle ihmal edeceğim...

    Ailesi, bir kurumdan, Recep Yazıcıoğlu'nun katıldığı televizyon programlarının birer kopyasını rica etmiş... Onlardan siyasiler ve bürokratların yararlanabileceği bir 'Türkiye'ye yararlı fikirler rehberi' çıkacaktır. Tıpkı hayatı hakkında yazılmış veya konuşmalarından derlenmiş kitaplar gibi...

    Ölümü bile, ders almasını bilenler için, "Halk kimi, niçin sever?" konulu bir tezdi Recep Yazıcıoğlu'nun... Allah rahmetini esirgemesin... </b>







  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.