Dabbe Bir Cin Vakası Gerçek Mi ? (4. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: oguz_19811981

quote: Orijinalden alıntı: heysem97 Arkadaslar once sunu belirtmek isterim film korkunc deildi guldum yazanlar var onlar bi sozum var 2 - 3 arkadaslar filme gidip aslinda korkup filmden cikince artist gibi ahhah cok komikti guldum a.... derler aslinda korkunun anlamini bile bilmezler . film gayet korkunctu ve guzeldi ve bu cin olayinin gercek oldugunu saniyarum ama bu sekilde degil ve bu cin evlilikleri cinlerin plan yapabilmeleri gercektir insanlarin cinler le irtibat kurabilir filmde gercek cin kullandik demesi bence reklam stratejisi dir eyer gercekten guzel bir cin filmi izlicekseniz (4. tur ) oneririm milla y. oynuyor bas rolde . gercek kayitlar orda vardir bunun hakkinda kadin kitap bile yazmistir

4. tür filmindekiler cin değil uzaylı.

quote:

Orijinalden alıntı: accountant1507

quote: Orijinalden alıntı: ylönen Arkadaşlar neye göre cin yoktur diyorsunuz sizin ramazan mübarek gün kafanızmı güzel.. Kuran-ı Kerim'de adı geçen ve ayetleri olan bir şeye nasıl yok dersiniz Bu dinden çıkmaya Kuran-ı kerim'i yok saymaya kadar gider haberiniz olsun bilginiz olmayan bir şeye yorum yapmayın... Kur'an-ı Kerim de Cinler Cinnin Yaratılışı Cinleri öz ateşten yarattı. (Rahman,15) Cinleri de daha önce zehirli ateşten yaratmıştık. (Hicr Suresi, 27) Kur'an-ı Kerim'de değişik lâfızlarda 32 yerde cinden bahsedilmektedir. Bunlardan 22'si cinn, 5'i cânn, 5'i de cinnet olarak geçmektedir; Cinn:İsra (88), Kehf (50), Zariyat (56), Rahman (33), Araf (38,179), Neml (17,39), Fussilet (25,29), Ahkaaf (28,29), Sebe (12,14,41), Cinn (1,5,6), En'am (100,112,128,130) Cânn: Hicr (27), Rahman (15,39,56,74) Cinnet: Hûd (119), Secde (13), Saffat (158) 2kez, Nâs (6) "De ki: Cinlerden bir topluluğun dinleyip de şöyle söyledikleri bana vahyolunmuştur: Gerçekten biz, hârikulâde güzel bir Kur'an dinledik. Doğru yola iletiyor, ona iman ettik. Kimseyi Rabbimize asla ortak koşmayacağız. Hakikat şu ki, Rabbimizin şânı çok yücedir. O, ne eş ne de çocuk edinmiştir. Doğrusu bizim beyinsiz olanımız, Allah hakkında pekaşırı yalanlar uyduruyormuş. Halbuki biz, gerek insanlar gerekse cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler, sanmıştık. Şu da gerçek ki, insanlardan bazı kimseler, cinlerden bazı kimselere sığınırlardı da, onların taşkınlıklarını arttırırlardı. Onlar da sizin sandığınız gibi, Allah'ın hiç kimseyi tekrar diriltmeyeceğini sanmışlardı. Doğrusu biz, göğü yokladık, fakat onu sert bekçilerle, alev huzmeleriyledoldurulmuş bulduk. Halbuki, biz onun bazı kısımlarında dinlemek için oturacak yerler (bulup) oturuyorduk; fakat şimdi kim dinlemek isterse, kendisini gözetleyen bir alev huzmesi buluyor. Bilmiyoruz, yeryüzündekilere kötülük mü murat edildi, yoksa Rableri onlara bir hayır mı diledi? Gerçekten biz, -kimimiz sâlih kişiler, kimimiz ise bunlardan aşağıda olmak üzere- türlü türlü yollar tutmuştuk. Şu gerçeği şüphesiz anladık ki, biz yeryüzünde bulunsak da Allah'ı âciz bırakamayacağız, başka yere kaçmakla da elinden kurtulamayacağız. Doğrusu biz, o hidayeti işitince ona iman ettik. Kim Rabbine iman ederse, artık ne bir eksikliğe uğratılmasından ne de haksızlık edilmesinden korkar. İçimizde, teslimiyet gösterenler de var, hak yoldan sapanlar da var. Teslimiyet gösteren kimseler, doğru yolu arayanlardır. Hak yoldan sapanlara gelince, onlar cehenneme odun olmuşlardır." (Cinn Suresi 1-15) "Aldatmak için birbirlerine cazip sözler fısıldayan cin ve insan şeytanlarını her peygambere düşman yaptık. Bu şeytanlar ahrete inanmayanların kalblerinin o sözlere yönelmesi, ondan hoşnut olması ve kendilerinin isledikleri suçları islemeleri için böyle yaparlar. Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı, sen onları iftiraları ile başbaşa bırak." (En'am Suresi 112-113) " Allah hepsini toplayacağı gün, "Ey cin topluluğu! İnsanların çoğunu yoldan çıkardınz" der, insanlardan onlara uymuş olanlar, "Rabbimiz! Bir kısmımız bir kısmımızdan faydalandık ve bize tayin ettiğin surenin sonuna ulaştık" derler. "Cehennem, Allah'ın dilemesine bağlı olarak, temelli kalacağınız durağınız" der. Doğrusu Rabbin hakimdir, bilendir. Zalimlerin bir kısmını, kazandıklarından ötürü diğer bir kısmına böylece musallat ederiz. "Ey cin ve insan topluluğu! Size ayetlerimi anlatan, bugünle karşılaşmamızdan siziuyaran peygamberler gelmedi mi?" "Kendi hakkımızda şahidiz" derler. Dunya hayati onları aldattı da inkârcı olduklarına, kendi aleyhlerinde şahidlik ettiler." (En'am Suresi 128-130) "Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin çerçevesinden çıkıp gitmeye gücünüz yetiyorsa geçin. Ancak büyük bir güçle çıkıp gidebilirsiniz." (Rahman Suresi 33) " Sabah gidişi bir aylık mesafe, akşam dönüşü yine bir aylık mesafe olan rüzgârı da Süleyman'a (onun emrine) verdik ve onun için erimiş bakırı kaynağından sel gibi akıttık. Rabbinin izniyle cinlerden bir kısmı, onun önünde çalışırdı. Onlardan kim emrimizden sapsa, ona alevli azabı tattırırdık. Onlar Süleyman'a kalelerden, heykellerden, havuzlar kadar (geniş) leğenlerden, sabit kazanlardan ne dilerse yaparlardı. Ey Davud ailesi! Şükredin. Kullarımdan şükreden azdır! Süleyman'ın ölümüne hükmettiğimiz zaman, onun öldüğünü, ancak değneğini yiyen bir ağaç kurdu gösterdi. (Sonunda yere) yıkılınca anlaşıldı ki cinler gaybı bilselerdi, o küçük düşürücü azap içinde kalmazlardı." (Sebe Suresi 12-14)

Merhaba arkadaşım herkesin inancına saygı duyarım ve karşımdakinin de benim inancıma saygı duymasını isterim. Yaşım 29 ve kendime göre okumuş ve hala okuyan tahsilli biriyim. Yapım ve mesleğim gereği her şeyi en ince ayrıntısına kadar araştırırım. Müslüman olduğum için de dinimi daha genç yaşlarda gerektiği gibi araştırıp öğrendim. Ancak yaşım ilerledikçe daha farklı şeyleri araştırmaya ve hayata, dünyaya ve evrene müslüman kimliğimi bir kenara bırakarak objektif bir şekilde bakmaya başladım. Sana şunu söylemek isterim her okuduğunu, her söyleneni doğru kabul edip inanma. Tanrı bu evreni 14 milyar yıl önce yarattı ve dünya 4 buçuk milyar yaşında, ilk insan fosili günümüzden 3 buçuk milyon yıl önce bulundu, insanoğlu ateşi 1 milyon yıl önce keşfetti. Kutsal kitaplar günümüzden ortalama 2 bin yıl önce yazıldı. Bu gezegen üzerinde ilk din 3.500 yıl önce ortaya çıktı ve binlerce din, inanış geldi geçti. kutsal kitaplarda nuh tuhafını m.ö. 10.000 li yıllarda yaşanmış olarak yazılmaktadır. Nuh peygamberle Adem peygamber arasında kronolojik bir sıralama olduğunu varsayan din alimleri ilk insan olan Adem'in m.ö. 35000-40000 yıl önce yaşadığı sonucuna varmaktadırlar ve ayrıca kutsal kitaplarda Adem'in yaklaşık 930 yıl yaşadığı ve boyunun 40 metre olduğu yazmaktadır. Bilimsel araştırmalara göre ilk bulunan insan fosillerinin boyları 1 buçuk metreyi geçmiyor. Bulunduğumuz gezegen üzerinden 3,5 milyon yıllık insan fosilleri varsa ademle havva nasıl m.ö. 35000-40000 yıl önce yaşamış oluyor. Ateş nasıl 1 milyon yıl önce bulunmuş oluyor. Gezegenimiz üzerinde bildiğimiz en eski yaşam belirtilerin yaklaşık 1 buçuk milyar yıl öncesine dayanıyor. Şunu söylemek isterim biz bugün orta çağda cadıların var olduğuna inanıp cadı olduğunu düşündüğü insanları yakanlara ne gözle bakıyorsak çok değil günümüzden 100 yıl sonraki insanlarda cin ve bunun gibi doğa üstü güçlere inanlara o gözle bakacak.

quote:

Orijinalden alıntı: accountant1507

Tanrının varlığı veya yokluğu bir bilinmezliktir. Bu düşünce akımına agnostizm denir. Benim şahsi düşüncem tanrı vardır. Ama kutsal kitaplarda yazıldığı gibi bir tanrının olduğuna inanmıyor. Kutsal kitapların gerçekten tanrı tarafından gönderildiğine de inanmıyorum. Çünkü kitaplarda yazan birçok şey günümüzde gerçekliğini yitirdi örneğin kuranda dünyanın tabak gibi düz olduğu ve dünyanın merkez olup ayın ve güneşin dünyanın etrafında döndüğünü yazması bugün hiç inandırıcı değildir.

quote:

Orijinalden alıntı: kyorhan

quote: Orijinalden alıntı: accountant1507 Merhaba arkadaşım herkesin inancına saygı duyarım ve karşımdakinin de benim inancıma saygı duymasını isterim. Yaşım 29 ve kendime göre okumuş ve hala okuyan tahsilli biriyim. Yapım ve mesleğim gereği her şeyi en ince ayrıntısına kadar araştırırım. Müslüman olduğum için de dinimi daha genç yaşlarda gerektiği gibi araştırıp öğrendim. Ancak yaşım ilerledikçe daha farklı şeyleri araştırmaya ve hayata, dünyaya ve evrene müslüman kimliğimi bir kenara bırakarak objektif bir şekilde bakmaya başladım. Sana şunu söylemek isterim her okuduğunu, her söyleneni doğru kabul edip inanma. Tanrı bu evreni 14 milyar yıl önce yarattı ve dünya 4 buçuk milyar yaşında, ilk insan fosili günümüzden 3 buçuk milyon yıl önce bulundu, insanoğlu ateşi 1 milyon yıl önce keşfetti. Kutsal kitaplar günümüzden ortalama 2 bin yıl önce yazıldı. Bu gezegen üzerinde ilk din 3.500 yıl önce ortaya çıktı ve binlerce din, inanış geldi geçti. kutsal kitaplarda nuh tuhafını m.ö. 10.000 li yıllarda yaşanmış olarak yazılmaktadır. Nuh peygamberle Adem peygamber arasında kronolojik bir sıralama olduğunu varsayan din alimleri ilk insan olan Adem'in m.ö. 35000-40000 yıl önce yaşadığı sonucuna varmaktadırlar ve ayrıca kutsal kitaplarda Adem'in yaklaşık 930 yıl yaşadığı ve boyunun 40 metre olduğu yazmaktadır. Bilimsel araştırmalara göre ilk bulunan insan fosillerinin boyları 1 buçuk metreyi geçmiyor. Bulunduğumuz gezegen üzerinden 3,5 milyon yıllık insan fosilleri varsa ademle havva nasıl m.ö. 35000-40000 yıl önce yaşamış oluyor. Ateş nasıl 1 milyon yıl önce bulunmuş oluyor. Gezegenimiz üzerinde bildiğimiz en eski yaşam belirtilerin yaklaşık 1 buçuk milyar yıl öncesine dayanıyor. Şunu söylemek isterim biz bugün orta çağda cadıların var olduğuna inanıp cadı olduğunu düşündüğü insanları yakanlara ne gözle bakıyorsak çok değil günümüzden 100 yıl sonraki insanlarda cin ve bunun gibi doğa üstü güçlere inanlara o gözle bakacak.

İlginç bir bakış açısı, genelde sizin söylediklerinizi dine, Allah'a inanmayanlar savunuyor ama siz Allah'a da inanıyorsunuz.

quote:

Orijinalden alıntı: accountant1507

Tanrının varlığı veya yokluğu bir bilinmezliktir. Bu düşünce akımına agnostizm denir. Benim şahsi düşüncem tanrı vardır. Ama kutsal kitaplarda yazıldığı gibi bir tanrının olduğuna inanmıyor. Kutsal kitapların gerçekten tanrı tarafından gönderildiğine de inanmıyorum. Çünkü kitaplarda yazan birçok şey günümüzde gerçekliğini yitirdi örneğin kuranda dünyanın tabak gibi düz olduğu ve dünyanın merkez olup ayın ve güneşin dünyanın etrafında döndüğünü yazması bugün hiç inandırıcı değildir.

quote:

Orijinalden alıntı: helloween

amerıkada bu tarz girişimler bir çok kez korku sinemasında yapılmıştır. filmin başında veya fragmanında gerçek kamera kaydı olduğunu bilir kişiler söyler genelde. bu bir pazarlama stratejisi sadece. cin diye birşey yoktur. hayali şeylere inanmayın

quote:

Orijinalden alıntı: oguz_19811981

cin diye bir şey yok reklam kokan hareketler bunlar

quote:

Orijinalden alıntı: nomak55

quote: Orijinalden alıntı: helloween amerıkada bu tarz girişimler bir çok kez korku sinemasında yapılmıştır. filmin başında veya fragmanında gerçek kamera kaydı olduğunu bilir kişiler söyler genelde. bu bir pazarlama stratejisi sadece. cin diye birşey yoktur. hayali şeylere inanmayın

Kardeş böyle söyleyerek Kuran inkar iediyorsun dikkat et bence söylediklerine ya Kuran da ne yazdığını bilmiyorsun yada Kuran a inanmıyorsun Kuran bir bütündür. İnanıyorsan da hepsine inanıyorsundur. Birini bile inkar etmen inanmamak demektri.

quote:

Orijinalden alıntı: Garozi

quote: Orijinalden alıntı: oguz_19811981 cin diye bir şey yok reklam kokan hareketler bunlar

Uzayli olsa ucarak giderdin degil mi filme

quote:

Orijinalden alıntı: helloween

amerıkada bu tarz girişimler bir çok kez korku sinemasında yapılmıştır. filmin başında veya fragmanında gerçek kamera kaydı olduğunu bilir kişiler söyler genelde. bu bir pazarlama stratejisi sadece. cin diye birşey yoktur. hayali şeylere inanmayın

quote:

Orijinalden alıntı: hun_ter

Yav bu kadar tırsmayın cinden, periden tuz dökün gelemezler :)