Şimdi Ara

EVLİLİK ÜZERİNE SOHBETLER (572. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
4 Misafir - 4 Masaüstü
5 sn
16.110
Cevap
394
Favori
921.791
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
395 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 570571572573574
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • düna akşam gördüm evli 6 aylık cocuğu olan çift kapşıyordu kaynanasının yanında.tanıyorum.
  • arkadaşlar merhaba ben 23 yaşındayım. işimde gücümde bir insanım 2.5 senedir çalışıyorum. Bu sene aöf bitirdim, askerliğim de duruyor 6 ay yapacağım muhtemelen. işimden memnunum, ailemle yaşıyorum, ilerde çok şükür kira derdim de olmayacak. üniversiteden beri beraber olduğum sevgilim var 1.5 yaş büyük benden. Yaklaşık 4.5 senedir beraberiz.Kızın annesi biliyor zaten bir kaç kere de görüştüm yüzyüze. Babası da biliyor fakat tanışma yok tabi ama artık görüşmelerimizden rahatsız olmaya başladı. Çok sık görüşemiyoruz zaten haftada 1 anca. İkimizde istanbuldayız. Kız da istiyor artık bir şeyler yapalım söz nişan vs. askerliğim olduğu için çok şey yapmıyodum yaşım da küçük diye fakat bir yandan da uzattıkça saçmalarız diye olabilir dedim. Kasımda askere gitmeden önce tanışma söz dönünce de evlerinde nişan ve nikah. Düğün istemiyoruz ikimizde. maddi anlamda zorlayacak bir insan değil bundan eminim. döndüğümde 24 evlenirken 24.5 falan olacağım. sizce normal bir yaş mı. sizin fikriniz tavsiyeniz var mı.
  • Heisen berg kullanıcısına yanıt
    ben 30 yaşımda evlendim.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Heisen berg

    arkadaşlar merhaba ben 23 yaşındayım. işimde gücümde bir insanım 2.5 senedir çalışıyorum. Bu sene aöf bitirdim, askerliğim de duruyor 6 ay yapacağım muhtemelen. işimden memnunum, ailemle yaşıyorum, ilerde çok şükür kira derdim de olmayacak. üniversiteden beri beraber olduğum sevgilim var 1.5 yaş büyük benden. Yaklaşık 4.5 senedir beraberiz.Kızın annesi biliyor zaten bir kaç kere de görüştüm yüzyüze. Babası da biliyor fakat tanışma yok tabi ama artık görüşmelerimizden rahatsız olmaya başladı. Çok sık görüşemiyoruz zaten haftada 1 anca. İkimizde istanbuldayız. Kız da istiyor artık bir şeyler yapalım söz nişan vs. askerliğim olduğu için çok şey yapmıyodum yaşım da küçük diye fakat bir yandan da uzattıkça saçmalarız diye olabilir dedim. Kasımda askere gitmeden önce tanışma söz dönünce de evlerinde nişan ve nikah. Düğün istemiyoruz ikimizde. maddi anlamda zorlayacak bir insan değil bundan eminim. döndüğümde 24 evlenirken 24.5 falan olacağım. sizce normal bir yaş mı. sizin fikriniz tavsiyeniz var mı.
    Benim eşim benden 1 yıl 1 ay 1 gün buyuk. eşin senden buyukse zengin olursun. :)
    Evlilik kolay değil. Ailene guvenme. Maddi olarak kendini hazirim diyorsan evlen. Karşında ki de iyiyse aradığın ise yapistir. Yasa bakmaz. Al karsina açık açık konuş benim maaşım bu, senin maaşın bu. Ona göre hayatımız olacak vsvsvs. Konuş iste. Ailenle görüş et ama çok fazla ic işlerine sokma.
    Askerliği yap gel sonra ne yapacaksan yap. Ben bedelli yaptım. 21 gün çok zor geçti. Burnum da tüttu. Sen bir de 6 ay gitcem diyorsun. Geçmez o zaman. Zor oluyor. Beni havalimanına birakirken aglamisti. Bir kaç kez telefonda aglamisti. Normalde gece 1-2 den aşağıya uyumazdik, bizim yatis 22-22.30 du. Eşimde o saatlerde yatmıştı.
    Gönlüne kalbine herşeyiyle tamsa yasa bakma yapıştır gitsin.
    İyi haberlerini bekliyoruz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Heisen berg

    arkadaşlar merhaba ben 23 yaşındayım. işimde gücümde bir insanım 2.5 senedir çalışıyorum. Bu sene aöf bitirdim, askerliğim de duruyor 6 ay yapacağım muhtemelen. işimden memnunum, ailemle yaşıyorum, ilerde çok şükür kira derdim de olmayacak. üniversiteden beri beraber olduğum sevgilim var 1.5 yaş büyük benden. Yaklaşık 4.5 senedir beraberiz.Kızın annesi biliyor zaten bir kaç kere de görüştüm yüzyüze. Babası da biliyor fakat tanışma yok tabi ama artık görüşmelerimizden rahatsız olmaya başladı. Çok sık görüşemiyoruz zaten haftada 1 anca. İkimizde istanbuldayız. Kız da istiyor artık bir şeyler yapalım söz nişan vs. askerliğim olduğu için çok şey yapmıyodum yaşım da küçük diye fakat bir yandan da uzattıkça saçmalarız diye olabilir dedim. Kasımda askere gitmeden önce tanışma söz dönünce de evlerinde nişan ve nikah. Düğün istemiyoruz ikimizde. maddi anlamda zorlayacak bir insan değil bundan eminim. döndüğümde 24 evlenirken 24.5 falan olacağım. sizce normal bir yaş mı. sizin fikriniz tavsiyeniz var mı.
    Çok erken hocam yaşınız çok genç hata yapmaya müsait bir yaş iyice tartın düşünün karar verin... Bence bir erkeğin sağlıklı bir evlilik yapması için en az 30 yaşını geçmiş olması gerekir.Hem maddi hemde manevi olarak kendinizi hazırlamış olursunuz ayrıca o yaşa kadar hayatınızı yaşamış olur hobileriniz varsa onları yapabilirsiniz :))

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Heisen berg kullanıcısına yanıt
    Askerlikte çok zorlanırsınız, ben olsam askerden sonraya söz nişan işlerini bırakırdım. Ailesi madem biliyor tel ile konuşmanızda vs. De sıkıntı olmaz.
    30 yasında hiç evlilik düşünmeyen ve ekim de evlenecek biri olarak şimdiki aklım olsa bundan 5 yıl önce evlenirdim diyorum. İş olsun, kariyer olsun, biraz maddiyat olsun, herşey hazır olsun derken bu yaşa geldim. Şuan evlensem 1 yıl çocuk olmasa oldu 31 daha sonra çocuk olursa al sana 32. O çocugu yetiştirme, gelecegini hazırlama derken yıllar geçip gidecek ve biz bu tempoya nasıl ayak uydurabiliriz bilmiyorum açıkçası.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: wesile

    Askerlikte çok zorlanırsınız, ben olsam askerden sonraya söz nişan işlerini bırakırdım. Ailesi madem biliyor tel ile konuşmanızda vs. De sıkıntı olmaz.
    30 yasında hiç evlilik düşünmeyen ve ekim de evlenecek biri olarak şimdiki aklım olsa bundan 5 yıl önce evlenirdim diyorum. İş olsun, kariyer olsun, biraz maddiyat olsun, herşey hazır olsun derken bu yaşa geldim. Şuan evlensem 1 yıl çocuk olmasa oldu 31 daha sonra çocuk olursa al sana 32. O çocugu yetiştirme, gelecegini hazırlama derken yıllar geçip gidecek ve biz bu tempoya nasıl ayak uydurabiliriz bilmiyorum açıkçası.
    Hocam ne yaptın ya 30 yaş hiç geç değil erken bile sayılır...valla ben 36 yaşındayım daha evliliğe hazır değilim bu sebeple hazır olana kadar da evlilik düşünmem asla... :))

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Heisen berg kullanıcısına yanıt
    Kızlar tarafından beğenilmediği için evlenemeyen ve bu yüzden evliliği kötüleyenleri dinleme. 4 yıldır beraber olduğun kişiyi zaten yeterince tanımışsındır. Askerliği hallet. İşin de tamamsa maddi olarak çok açılmadan evlen gitsin.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: birgarip2019

    Burada bir grup var. Bunların bir kısmı nafaka bir kismi da kadinlarin pis ee kaka olduğunu yazıp duruyor.

    Kebdilerini avutma şekli bunlar.

    Bazıları kafayı nafakaya takmış. Onla göre tüm evliler bir gün boşanacak. Bugün mutlusun ama yarın mutsuz olacaksın. Bu mantıkla baktığımızda zaten, yemekte yememek lazım, çünkü açıkacaz, calisamaya da gerek yok, niye çalışıyoruz ki sonuçta öleceğiz.

    Bunlara göre mutluysan seçilmiş insansın. Kutsalsin. Çünkü onlara göre tüm evliler mutsuz. Herkes bir birini aldatıyor. Herkes kafayı yemiş durumda.
    Yazanların büyük kısmı daha ergen. O yüzden çok kala alınacak yer değil gibi. İlk zamanlar güzeldi ama sonra bunlarla doldu burası. Forumun konu dışı bölümüne bakarsan, bunları yazanların açtığı konular, görürsün.

    Alıntıları Göster
    Kafayı nafakaya takanlar hakkında konuşmak istiyorum. Bu insanların amacının kendilerini kadınlar konusundaki başarısızlıklarından dolayı avutmak olduğunu zannetmiyorum. Güven ihtiyacından dolayı bu durumu dert ettiklerini düşünüyorum. Bu dertteki insanları kendilerini avutmakla yaftalamanın çarpıtma gibi basit bir cerbeze taktiği olduğunu düşünüyorum. Tartışmanın sağlıklı yürümesi için konunun neyi anlattığına odaklanmamız lazım. Ne için anlatıldığına değil.

    Benim de nafaka konusu bazen canımı sıkıyor. Kullanılmak kadın olsun erkek olsun, her insanın canını sıkar. Ben eğer maddi imkanım iyiyken benimle evlenip, sonra yalandan sebepler uydurup benden boşanan kadına maaşımın her ay çeyreğini vereceksem ve bunu suçsuz olduğum halde ömür boyu yapmak zorunda olursam kötü hissederim. Bu olayın başıma gelmemesi için azami önlemi, doğal olarak, almak istiyorum ve kanunların beni koruyacağından emin olmak istiyorum. Çünkü söz konusu durum hayatımı karartıyor, şöyle ki: Ben özel sektörde, en iyi ihtimalle, haftada 40 saat çalışacağım, bu 40 saatin 10 saatini yalandan sebeplerle ayrılan eşime ödeyeceğim. Yani ömrümün belli bir kısmını enayi gibi beni kazıklayan birine vereceğim. İşte bu nafaka olayını kafaya takan insanların ekseriyeti bu ihtimalden kaçınmak istiyor. Yoksa kızlar konusundaki başarısızlıklarından dolayı kendilerini avutmak isteyen ergenler "Türk kızının karaktersizliği", "kezbanlar" gibi konular açıyorlar. Sizin bahsettiğiniz gibi nafaka konusunu gündeme getirenlerin çoğunun ergen olduğunu zannetmiyorum.

    Ayrıca bir konuya daha değinmek istiyorum. Nafakanın süreli olması durumunda kadının mağdur olacağı ile ilgili çok endişelenenler var. Bunlardan özellikle erkeklerin şiddeti veya aldatması ile boşanmış kadınları örnek gösterenlere şunları söylemek istiyorum. Benim karşı olduğum şey "kadının ekonomik olarak zayıflamasından dolayı aldığı nafaka"'nın sürekli olması. Eğer erkek şiddet veya aldatma dolayısı ile boşanmış ise o zaman "ek bir nafaka" veya "ceza nafakası", "tazminat", "hapis cezası" gibi alternatiflerin savunulması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bir gruba yapılan haksızlığı, alakasız bir gruba haksızlık yaparak engelleyemezsiniz. Hatalı olmadığı halde ömür boyu nafakaya mahkum erkeklerin hakkını "süreli nafaka" ile verin. Şiddete veya aldatmaya uğrayan kadınların hakkını ise nafakanın tanımını genişleterek veya başka alternatiflerle verin. (Hukuki konular hakkında pek bir bilgim olmadığı için ifadelerimde hata olabilir. Burada nafaka bir ceza türü olmadığı için hata yapıyor olabilirim. Bu durumda söz konusu "şiddet uygulayan, aldatan" erkekleri örnek göstermek baştan faul. Çünkü ceza hukuku ile ilgili bir mesele olması lazım bunun, kadının geçinmesi ile ilgili değil. Ama bu konu hakkında pek bir bilgim olmadığı için girmek istemiyorum)

    Ayrıca bu süreli nafakanın çıkma sebebi nedir? Yani hükümet kadınlara uyuzluk olsun diye veya şiddet uygulayan erkekleri savunmak amacıyla çıkarmadı ki bunu. Mağdur bir kesime hakkını vermek için çıkardı. Siz ise o hakkı vermemek istiyorsunuz. Eğer samimi iseniz masum erkeklerin hakkını yemeden kadın haklarını savunmanın yolunu bulun. Zor bir şey değil bu.
  • kimsenin eviliği kötülediği yok.80 ler 90 lar o yıllardaki evlilikler yok artık anlayışlı insanlar yok .trip sürrekli sorun cıkarmalar.

    daha gecen gördüm cok mutlu evlendiler ama kaynansının yanında damat 6 aylık couğuyla beraber tartışıyordu.eskiden kadınlar bu kadar cok sorun cıkarmazdı.ama artık cıkarıyor.bu dediğim çift 1.bucuk yıl evli.tabi herkes öyle değil ama büyük coğunluk böyle.
    yüzde 80 sorunlu.yüzde 20 lik iyi olabilir.yüzde 20 lik iyi olan grupta olupta yok evlilik cok iyi demesi sacmalık.sen yüzde 80 lik grupta olsaydın anlardın.

    evli olanlar mesela evli olmayan arkadaşlarıyla özgürce gezebiliyorlar mı.evlilikten memnun olanlar için diyorum özgürce mesela.
  • Dün çocuklarla görüş günüydü.
    Bir haftada bende kalan çocuğun beynini nasıl yıkamışsa sürekli “Ben şişkoyum daha kilo olursam ameliyat edecekler beni” deyip durdu.
    En küçüğü “Ahmet Amca söyledi polis beni tutuklayacakmış, hamburgercide polis görünce saklandım” dedi.
    En büyük yaz tatiline akraba yanına gideceğiz der demez “Baba ne olur konuşmayalım boşanma konusunu, ben çok üzülüyorum” dedi. Benim ağzımdan boşanma kelimesi veya ima edecek başka bir kelime bile çıkmamıştı.
    Hepsini sesli olarak video kaydı yaptım. Mahkemeye ibraz edeceğim.





    Dün bu sms görüntülerini bir başka aile mahkemesine ibraz ettim.
    Şahıs geçen ay görüş günü diye haber vermeden ikametime kadar geliyor ardından çocuğumu vermedi üstelik hakaret etti diye annemi şikayet edince otmatik olarak annem hakkında devam eden 1 aylık uzaklaştırma kararına uymadığı için bu defa 3 aylık uzaklaştırma kararı verildi.
    Geçen hafta 80 yaşındaki kadını adliyeye götürüp uzaklaştırma kararına itiraz dilekçesi verdik.
    Bu itiraz ise kararı veren mahkemeden sonraki aile mahkemesine değerlendirilmek üzere gönderildi.
    Bu itirazda taraf olmadığım halde davacı olarak dosyaya eklendiğimi sistem üzerinden görünce yukarıdaki sms görüntülerini beyan dilekçesi ekinde ibraz ettim.
    Şahsın görüş günlerini tuzak olarak kullanıp keyfi şikayette bulunduğunu, abu durum nedeniyle 40 yıldır yaşadığım şehri artık terketme planları yaptığımı beyan ettim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Carl_Sagan -- 16 Haziran 2019; 11:13:34 >
  • evet 80'lerin ya da daha eskisinin evlilikleri artık pek yok, çünkü o dönem artık yok gibi, o dönemin tarzı insanlar da artık yok gibiler.

    günümüzde insanlar daha izole yaşıyorlar. 80'lerde bir kişi günlük yaşamında karşısına çıkan insanların (atıyorum) kafadan %50'sini tanıyor olurdu. insanlar mahallesindeki sokaklarındaki kişileri tanırlardı. iş / okul daha yakın idi, iş yerinde insanlar birbirleri ile daha çok iletişim kurarlardı ve daha çok sayıda insan ile iletişim kurarlardı. evlerde balkon vardı, insan içine çıkardık, birbirimizi görürdük, diyalog kurardık. tüm bunlara ek olarak, erkekler kahvehanelere falan giderlerdi, çocuklar dışarıya çıkarlardı sokakta birbirleri ile oyun oynarlardı, kadınlar komşu kadınlarla gelip giderler, gün yaparlardı. çok sayıda tanıdık olurdu ve birbirlerine misafirliğe gelip giderlerdi. bunların hepsi artık çok azaldı.

    şimdi günlük yaşamımızda karşılaştığımız insanların %75-80'ını hiç tanımıyoruz. %20'lik guruptaki "bildiğimiz" kişilerin de çoğuyla hiç konuşmuyoruz ve aslında tanışmıyoruz bile. mesela mevcut büyük şehirlerdeki apartman komşulukları bu durumda, ya da işyerindeki birçok kişinin durumu bu. iletişim çok azaldı. insaların diğer insanlarla olan etkileşimi, yani insanın insan ile olan "doğrudan" etkileşimi çok azaldı.

    insanlar artık eskisine göre daha gerginler. daha sinirliler. daha kırılganlar. mesela geçen gün metroda yolculuk yaparken dinlenmekte olan adamın biri gözlerini kapattığı için karşısındaki koltukta oturmakta olan tanımadığı bir kadın tarafından sosyal medyada şikayet edildi. kadın bu durumdan çok rahatsız olduğunu, ve adamın her ne kadar dinleniyormuş gibi görünse de aslında gözlerini kapatmış olmasının kendisine imalı bir mesaj göndermek için özellikle yapılmış bir hareket olduğunu düşündüğünü belirtti ve adama hakaret ederek adamın görüntülerini yayınladı. şimdi bu kadın mesela, böyle birinin çok huzurlu ve mutlu olduğunu düşünmüyorum. bu tarz alışık olmadığımız uç davranışlar, bence genel mutsuzluğun bir yansıması. uzun döneme yayılmış bir mutsuzluk bu. sevgi eksikliği de diyeblirim, sevgi derken genel konuşuyorum yani illa çiftler arasındaki sevgiden bahsetmiyorum. artık bizi seven komşumuz eskisine oranla daha az, bizi seven tanıdık / arkadaş / iş arkadaşı oranı eskiye oranla daha az. aynı şekilde bizim de birlikte vakit geçirmekten hoşlanıp sempati duyduğumuz insan sayısı eskiden yaşanmış kişilere göre daha az. bir kadının davranışı üzerinden genelleme yapma diyebilirsiniz ancak bu bahsettiğim kadının şikayetini haklı bulup, adamın "suç işlemiş" olduğunu ve adamın savunma yapsa bile yine de suçlu olduğunu iddia eden büyük bir sosyal medya kitlesi de mevcut. bence bu tablo günümüz toplumundaki bireylerin genel olarak nasıl huzursuz olduklarının yansıması. 80'lerde bir kadının böylesine doğal bir durumdan anlam çıkartma ihtimali bence çok çok daha düşük idi. bu hadiseyi dillendirmemin nedeni şu, ben de sabahın 05:40'ında kalkıp gün boyu yorulan biri olarak iş dönüşü metroda uyuklarken metro içerisindeki aşırı ışıklandırmadan rahatsız olup bazen gözlerimi elimle kapatıyorum. aynen o sapık ilan edilen adam gibi. kimseye zararsız olarak yaptığım bu hareketten dolayı ben de sapık ilan edilip sosyal medyada lince uğramış olabilirmişim. böyle bir şeyin yaşanabileceği aklımın ucundan geçmezdi ancak yine de ucuz yırtmışım. söz konusu adam da zaten yeğeninin hesabı aracılığıyla açıklama yapmış, migren hastası olduğunu ve ışıklandırmadan rahatsız olduğu için gözlerini kapattığını, görüntülerinin paylaşıldığını gördüğünde şoka uğradığını, ve kendisine hakaret eden kadını mahkemeye vereceğini söylemiş. garip bi dünyada yaşıyoruz. gün geçtikçe daha da garipleşiyoruz. nasıl bu hâle geldik? bence yukarıda da söylediğim gibi, insanın insan ile olan etkileşiminin azalmış olmasının etkisi var bu dönüşümde. kıscası, sadece evlilikler değişmedi. her şey değişti. dünya değişti. insan değişti.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 01001101 -- 16 Haziran 2019; 16:22:51 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben 22 yaşında evlendim.
    Şu konuda iyi bi insanla evli olup evlilik hakkında kötü konuşanları kınayanlarıda, evlilik ve kadınlar hakkında direk kötü konuşanlarıda çok iyi anlıyorum aslında her iki tarafında haklı olduğunu düşünüyorum. Yerine ve zamanına göre değişen bi durum.
    Kadının hep iyi olanına düşen ve aynı zamanda kendine uyumlu biriyle evlenen bi insan elbette hep mutlu olur. Kadının zamana göre değişenine düşen iyi yanına gelirse mutlu kötü tarafına denk gelirse vay haline. Kadının kötü huylusuna düşen zaten ölmeden mezar girmiş gibidir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

  • < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hocam zaten hazır değilsen düünme kendi başını da karşı tarafın da başını yakarsın. Hazır olmak da yaş ile olacak bir şey değil zaten bence. Maddi-manevi-psikolojik olarak hazırsan ve sorumluluk sahibiysen, kendine göre birini de buldun mu ister 22 yasında ol ister 40 bence cok da önemli değil.Tabii hiç kimse mükemmel değil, hiçbir şey de mükemmel olmak zorunda değil. karşılık anlayış, empati ile birçok konu sorun dahi olmadan olur gider.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: wesile

    Hocam zaten hazır değilsen düünme kendi başını da karşı tarafın da başını yakarsın. Hazır olmak da yaş ile olacak bir şey değil zaten bence. Maddi-manevi-psikolojik olarak hazırsan ve sorumluluk sahibiysen, kendine göre birini de buldun mu ister 22 yasında ol ister 40 bence cok da önemli değil.Tabii hiç kimse mükemmel değil, hiçbir şey de mükemmel olmak zorunda değil. karşılık anlayış, empati ile birçok konu sorun dahi olmadan olur gider.
    Daha hazır hissetmiyorum hocam o yüke ağırlığa giremem daha 36 yaşındayım zaten düzgün bir insan bulmakta sıkıntı hayatımda ki tüm kızlar gelip geçici oldu. İlerde düzgün bir insanla karşılaşırsam evlenirim yok karşılaşmadım bekarlığa devam 😀

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zaten asıl mesele de bu düzgün bir insan bulabilmek. Düzgün birini bulamadıktan sonra her şeye hazır olsan neye yarar.
    Ama düzgün bir insan buldugunda da artık beklemek istemiyorsun.
  • wesile kullanıcısına yanıt
    Düzgün bir insan ile karşılaşsam inan hiç durmaz evlenirim... Burada evliliği kötülemiyoruz.Yukarida bir arkadaş yazmış evliliği kötülüyorlar diye ama biz ortamı insanları eleştirip yazıyoruz... Sonuçta herkes evlenmek mutlu bir yuva kurmak ister... Bunu kim istemez ki zaten Allah hayırlı insanlar ile karşılaştırsın bizi...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Düzgün insan bulursam ben 2.yi bile evlenirim😃



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi BluePassenger -- 18 Haziran 2019; 11:22:9 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 570571572573574
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.