Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
En Beğenilen Resimler
Hızlı 
Bildirim
Tarık Çamdal 2. lige gidiyor
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
SoundPEATS Space Kablosuz Kulaklık BT5.3 Katlanabilir Kafa Bandı Hibritlerle Aktif Gürültü Engelleme ENC Gürültü Azaltma 40 mm : Amazon.com.tr: Elektronik
https://www.amazon.com.tr/gp/product/B0CJ29PJS9
11 sa. önce paylaşıldı
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
hakettiği yere gidiyor -
Haram zıkkım olsun kazandığı paralar, boğazından gelsin, sürüm sürüm sürünsün. -
Gurursuz, haysiyetsiz adam. Umarım o paranın hayrını göremezsin. -
Belki manevi olarak parayı hak etmemiş olabilir ama haram zıkkım olsun diyenlere gülesim geliyor. Adam kimsenin kafasına silah dayamadı bana bu sözleşmeyi yapın diye, çok sevdiğiniz Ünal Aysal tek suçludur. Adam kendisine vaat edilen parayı alıyor. Sözleşmede ancak oynarsa kazanır kaydı yok. Oynamasa da kazanacağı en baştan taahhüt edilmiş. Şimdi diyecekler yeauv o dönem yerli sınırı vardı hebele hübele. Tarık Çamdal'ın ne bok olduğu Eskişehirdeyken belliydi. Eskişehirle sözleşmesi devam ederken başka takımlarla yönetimin izni olmadan görüştüğü için kadro dışı bırakılmıştı. Karaktersizliği en baştan belliydi. Hiç bahane uydurmayın Tarık Çamdal ne olduğu bilinerek bu takıma alınmıştır ve hukuki hakkı olan parayı son kuruşuna kadar "hukuken" hak etmiştir. O yüzden haram, zıkkım olsun diye ağlamayın, hala övdüğünüz Ünal Aysal'a saydırın.
Bu da Eskişehirdeyken kulübün yaptığı açıklama,
Yönetim Kurulumuz kararıyla, futbolcumuz Tarık ÇAMDAL, kulübümüzün değer ve menfaatlerini gözetmeyen, kulübümüzün etik değerlerine uymayan, takım ahengini, moral ve motivasyonunu olumsuz yönde etkileyen davranışları nedeniyle Eskişehirspor Kulübü İç Disiplin Yönetmeliği hükümleri uyarınca 25.12.2013 tarihi itibariyle süresiz kadro dışı bırakılmış ve ayrıca 14.500.- EURO para cezası ile cezalandırılmıştır.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Bankacılığa yasal tefecilik denir ya bu da resmen yasal hırsızlık adam haketmediği parayı alıyor ama elin kolun bağlı birşey yapamıyorsun -
FIFA ve UEFA bu duruma da bir el atmalı. Bu tüm dünya kulüplerinin bir sorunu, her takımda en az 1-2 oyuncu oluyor ama özellikle finansal sıkıntı yaşayanlar kulüpler için tam bir eziyet oluyor.
Tamam sen de gidip 5 senelik sözleşme yapma, kimse sana 5 senelik sözleşme yap demiyor ama 1 senelik sözleşme de yapsan böyle haysiyetsiz oyunculara 1 sene bile neden bir kulüp katlanmak zorunda kalsın? Adamın kendine saygısı yok, işine saygısı yok. Böyle adamın kendine faydası yok, bırak kulübüne ya da futbola faydasını. Faydası olmadığı gibi kulübüne hem maddi yük hem de kendi gibi haysiyetsizlere ilham oluyor.
Nasıl profesyonel hayatta işverening mobbing yapması durumunda işçinin tek taraflı sözleşme fesih hakkı varsa, bu da mobbingin tersi oluyor, çalışan kendini kovdurmak ve tazminat almak için mobbing yapıyor.
Bu konuda acilen bir düzenleme yapılması gerekir. Dünyada bunlar gibi yüzlercesi binlercesi var. Yüksek paralarla 3-5 yıllık sözleşmeleri alıp ondan sonra yatışa geçiyorlar. Sonra satamıyorsun da. Eskiden kulüplerin eli güçlüydü, oyuncuyu koruma altına aldılar ama şimdi iyicene boku çıkmaya başladı. Şimdiden oyuncuların eli güçlü. Orta yolun bulunması gerekiyor.
-
John Sheppard
kullanıcısına yanıt
Kesinlikle katılıyorum en azından fesih sadece o senenin maaşı ile yapılmalı. Bosman kanunu keşke hiç olmasaydı. Kapital dünyada palyaço yerine futbolcu seyrederek eğlenmek isteyen insanoğlunun desteklediği takımlar bu kadar çile çekmemeli zaten bütçe üzerinde oynanan ekonomi tiyatrosu felaket durumda. Örneğin İngilizler uzay araştırmaları için harcadıkları devlet bütçesinin onlarca katını sadece Premier Lig'e harcıyor. Futbolcular inanılmaz paralar kazanıyor. Muhtemelen bu iş yerine herhangi bir iş yapsalar bu paraların resmini dahi göremeyecek adamlar tamamı. En azından Fifa ve Uefa yaptırımları futbolcu değil kulüp eksenli olsa. -
Hırsız -
Kulüp istediği kadar anlaşma yapsın, eğer hiçbir ter dökmeden çaba sarf etmeden para kazanıyorsan bu hara helal değildir. Geldiğinden beri hangi antrenmanda kendini göstermeye çalıştı? Sürekli paramı alayım gerisi umurumda değil modu. Yattığı yerden işini yapmayarak para kazanıyor. Eğer azıcık utanması olsaydı kendine takım arardı.quote:
Orijinalden alıntı: Det.Harvey Bullock
Belki manevi olarak parayı hak etmemiş olabilir ama haram zıkkım olsun diyenlere gülesim geliyor. Adam kimsenin kafasına silah dayamadı bana bu sözleşmeyi yapın diye, çok sevdiğiniz Ünal Aysal tek suçludur. Adam kendisine vaat edilen parayı alıyor. Sözleşmede ancak oynarsa kazanır kaydı yok. Oynamasa da kazanacağı en baştan taahhüt edilmiş. Şimdi diyecekler yeauv o dönem yerli sınırı vardı hebele hübele. Tarık Çamdal'ın ne bok olduğu Eskişehirdeyken belliydi. Eskişehirle sözleşmesi devam ederken başka takımlarla yönetimin izni olmadan görüştüğü için kadro dışı bırakılmıştı. Karaktersizliği en baştan belliydi. Hiç bahane uydurmayın Tarık Çamdal ne olduğu bilinerek bu takıma alınmıştır ve hukuki hakkı olan parayı son kuruşuna kadar "hukuken" hak etmiştir. O yüzden haram, zıkkım olsun diye ağlamayın, hala övdüğünüz Ünal Aysal'a saydırın.
Bu da Eskişehirdeyken kulübün yaptığı açıklama,
Yönetim Kurulumuz kararıyla, futbolcumuz Tarık ÇAMDAL, kulübümüzün değer ve menfaatlerini gözetmeyen, kulübümüzün etik değerlerine uymayan, takım ahengini, moral ve motivasyonunu olumsuz yönde etkileyen davranışları nedeniyle Eskişehirspor Kulübü İç Disiplin Yönetmeliği hükümleri uyarınca 25.12.2013 tarihi itibariyle süresiz kadro dışı bırakılmış ve ayrıca 14.500.- EURO para cezası ile cezalandırılmıştır.
Tarık'ı ben de hatta birçok kişi istemiyorduk burada. Biz mi aldık adamı da boşuna laf etmeyin diyorsun. Asıl gülünecek senin boş bakışın.
-
Daha yazdıklarımı ilk satırdan itibaren okumadan, sadece bir iki satır gördüklerine hiddetle cevap verdiğine göre kimin boş olduğunu tartışmaya lüzum görmüyorum. Ben cümlemin başında bu işin manevi tarafını ayrı tuttum. Helal/Haram öbür tarafın mevzusu. Ben buraya bakıyorum. Adama sözleşme yaparken oynamazsan para kazanamazsın demiyorsun, onun oynayıp oynamayacağı belli değil. Bu her oyuncu için geçerli. Hukuken adam parasını son kuruşuna kadar hak etmiştir. Tekrar söylüyorum bunun manevi boyutu ayrı. O yüzden oyuncu alırken karakterine göre adam seçmen gerekiyor. Karaktersizleri takıma alırsan sonu böyle olur. Bu adamın böyle olduğu Eskişehirdeyken belliydi. Eskişehirin ilgili açıklamasını belirttim. Dolayısıyla Tarık Çamdal keriz buldu ve 5 sene boyunca koparttı, durum bundan ibaret. Manevi boyutu onun kendi vicdanıyla alakalı. Siz daha bu adamın karaktersiz olduğunu bile bile Galatasaray'ın kapısından içeri sokan Ünal Aysal'a ve o dönemin teknik heyetine ses çıkaramazken Tarık Çamdal'a sallarsanız tabi gülerim. Birilerine hakkını haram edeceksen önce o dönemin sorumlularından başla. Hadi selametle.quote:
Orijinalden alıntı: samtiger
Kulüp istediği kadar anlaşma yapsın, eğer hiçbir ter dökmeden çaba sarf etmeden para kazanıyorsan bu hara helal değildir. Geldiğinden beri hangi antrenmanda kendini göstermeye çalıştı? Sürekli paramı alayım gerisi umurumda değil modu. Yattığı yerden işini yapmayarak para kazanıyor. Eğer azıcık utanması olsaydı kendine takım arardı.
Tarık'ı ben de hatta birçok kişi istemiyorduk burada. Biz mi aldık adamı da boşuna laf etmeyin diyorsun. Asıl gülünecek senin boş bakışın.
Alıntıları Göster
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Det.Harvey Bullock -- 15 Ocak 2019; 16:21:3 >
-
enayi parası yiyor, sözleşme yapanlar aptalsa Tarık ne yapsın, o yetenekle hayatında göremeyeceği paraları kazandı, bu ilk örnek değil, Aykut Erçetin tıpkı Tarık gibi yattığı yerden yıllarca para kazandı, bi ara 3. kaleciydi, 35 yaşında son sözleşmesini 300bin sabit ücrete yaptı her türlü ayrıcalıklardan faydalandı, en son gstv'de görmüştüm halen sömürmeye devam ediyorlar, taraftarsa helal haram diye tartışıyor bu paraları niye veriyorsunuz diyen yok, karaktersiz olduğundan kimse almıyor, sözleşmesi bitince yatırımlarının parasını yer.
yıllardır gs idmanlarına giderdim, kadro dışı kalmış her gün küfür yiyen topçuların arabalarını keyiflerini, yöneticiler ve diğer oyuncularla ilişkisini görünce fanatikliği bıraktım artık sakince izliyorum, kendinizi çok yormayın. -
Kardeşim sen merak etme yazdıklarının hepsini okudum. Hala da göz ardı etmeyip haram olduğunu söylüyorum ve heyetlerin bu konuda bir müdahale yapmasını diliyorum. Senin tabirinle Aysal da hata yapsa bile bu süreç böyle devam etmemeli.quote:
Orijinalden alıntı: Det.Harvey Bullock
Daha yazdıklarımı ilk satırdan itibaren okumadan, sadece bir iki satır gördüklerine hiddetle cevap verdiğine göre kimin boş olduğunu tartışmaya lüzum görmüyorum. Ben cümlemin başında bu işin manevi tarafını ayrı tuttum. Helal/Haram öbür tarafın mevzusu. Ben buraya bakıyorum. Adama sözleşme yaparken oynamazsan para kazanamazsın demiyorsun, onun oynayıp oynamayacağı belli değil. Bu her oyuncu için geçerli. Hukuken adam parasını son kuruşuna kadar hak etmiştir. Tekrar söylüyorum bunun manevi boyutu ayrı. O yüzden oyuncu alırken karakterine göre adam seçmen gerekiyor. Karaktersizleri takıma alırsan sonu böyle olur. Bu adamın böyle olduğu Eskişehirdeyken belliydi. Eskişehirin ilgili açıklamasını belirttim. Dolayısıyla Tarık Çamdal keriz buldu ve 5 sene boyunca koparttı, durum bundan ibaret. Manevi boyutu onun kendi vicdanıyla alakalı. Siz daha bu adamın karaktersiz olduğunu bile bile Galatasaray'ın kapısından içeri sokan Ünal Aysal'a ve o dönemin teknik heyetine ses çıkaramazken Tarık Çamdal'a sallarsanız tabi gülerim. Birilerine hakkını haram edeceksen önce o dönemin sorumlularından başla. Hadi selametle.
Alıntıları Göster
-
Tutmayan çok transfer gördüm de bunun gibisini görmedim. Oyuncuyu iyi analiz edemezsin, alırsın yeteneğinin yetersiz olduğunu görürsün o ayrı bir durum, kabul edilebilir. Çıkış yapar, alırsın, formu düşer ve o forma geri dönemez bir türlü, bak bu da ayrı, bu da kabul edilebilir. Ama bu durum apayrı, böyle karaktersiz futbolcu az bulunur. Ne bir çaba, ne bir emek. Git diyorsun gitmiyor, kimse kendisini istemiyor, ona rağmen ne çalışıyor ne de gidiyor. Kafasında futbol yok, kulüp yok, taraftar yok, işinin hakkını vermek yok. Ne oynamak ne de gitmek istiyor, resmen imzayı atarken "Ben hayatımı kurtardım artık yatarım full" demiş. Gerçekten inanılmaz, gerçekten.
Selam olsun Veysel Sarı'ya, Lionel Carole'e. Bu adamların tırnağı olamaz Tarık.
Bu saatten sonra bununla sözleşme yapan kulübe de yazıklar olsun, futbol hayatının bitmesi gerekiyor, son kontratı bizimle yaptığı olması gerekiyor. Böyle oyuncudan kime hayır gelecek de transfer ediyorlar?
Kimse de yok kafasına silah mı dayadılar, yok adamın garanti parası adam ne yapsın falan demesin. Hiç mi etik değerleriniz yok? Kulüp oyuncuya para ödemeyi vaat ediyor ve oyuncu da karşılığında çalışmayı oynamayı, katkı vermeyi vaat ediyor. Adam oynamak istese çalışıp emek etse yeteneği yetmese tamam, adam sadece yatmak istiyor. Üç kuruş maaş veren takım bulsak üstünü verirdik zararın neresinden dönsen kardır derdik, ya hiç bir kulüp üç kuruş bile vermedi, ki bu da anlatır söylediklerimi, ya da kendisi yatmak istediği için gitmedi, bu da anlatır söylediklerimi. Savunmayın lütfen.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Lepanto -- 16 Ocak 2019; 2:21:27 >
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
-
bu adama lisans vereni asmak lazım -
Lepanto
kullanıcısına yanıt
menajer - komisyon vs. -
bir devrin sonu, sözleşmesi sona erdirilmiş 
-
John Sheppard
kullanıcısına yanıt
Oyuncu sağlığını korumak adına gerekeni yapıyorsa, çağırılan her idmana çıkıyor, söylenenleri eksiksiz yerine getiriyorsa kulübün "ben bu oyuncuya zamanında böyle bir sözleşme imzalattım ama şimdi bu paranın hakkını veremiyor" deme şansı kalmıyor malesef. En azından hukuki olarak böyle bir hakkı yok bildiğim kadarıyla.
İdmana katılmama, beslenmesine kilosuna dikkat etmeme, düzensiz-sağlıksız yaşama gibi şeylere noterli tespit yapılabilir belki ama adam idmana çıkıyorsa "idmanda bilerek düşük performans gösteriyor" diye tespit yaptırmak imkansızdır herhalde.
Ersun YANAL'ın son Trabzonspor döneminde açık açık kendini kovdurup tazminat almak için neler yaptığını tek tek maç maç anlatabilirim. Adam sonunda istediğini aldı, kovuldu ve cebine 10.000.000 lirayı koydu gitti. Kimse de çıkıp "bu adam bilerek kötü oynattı, kendisini kovmak zorunda kaldık, ne tazminatı kardeşim?" diyemedi.
Burak Yılmaz alkollü aracıyla kaza yaptı, oyundan çıkarken teknik direktöre taraftara küfür etti ve kadro dışı bırakıldı. Açık açık ispatlı disiplinsizlik yani. Sonuç? Kadro dışı kaldığı dönemde, evinden izlediği maçta Trabzonspor'un aldığı puan başına 5.000 euro prim kazandı. Güncel kur ile galibiyet başına 45 asgari ücret.
Bu karakterdeki oyuncu için ne haram kalmıştır ne helal. Siz helal etmeseniz ne olacak. 4 yıl boyunca haftada 5 gün top oynayarak burada belki hiç birimizin hayat boyu yemeden içmeden biriktirse bir arada göremeyeceği parayı kazandı.
-
Hocam ben zaten helaldan, haramdan bahsetmedim ki, sanırım yanlış yorumu alıntıladınız.quote:
Orijinalden alıntı: B.Avcı
Oyuncu sağlığını korumak adına gerekeni yapıyorsa, çağırılan her idmana çıkıyor, söylenenleri eksiksiz yerine getiriyorsa kulübün "ben bu oyuncuya zamanında böyle bir sözleşme imzalattım ama şimdi bu paranın hakkını veremiyor" deme şansı kalmıyor malesef. En azından hukuki olarak böyle bir hakkı yok bildiğim kadarıyla.
İdmana katılmama, beslenmesine kilosuna dikkat etmeme, düzensiz-sağlıksız yaşama gibi şeylere noterli tespit yapılabilir belki ama adam idmana çıkıyorsa "idmanda bilerek düşük performans gösteriyor" diye tespit yaptırmak imkansızdır herhalde.
Ersun YANAL'ın son Trabzonspor döneminde açık açık kendini kovdurup tazminat almak için neler yaptığını tek tek maç maç anlatabilirim. Adam sonunda istediğini aldı, kovuldu ve cebine 10.000.000 lirayı koydu gitti. Kimse de çıkıp "bu adam bilerek kötü oynattı, kendisini kovmak zorunda kaldık, ne tazminatı kardeşim?" diyemedi.
Burak Yılmaz alkollü aracıyla kaza yaptı, oyundan çıkarken teknik direktöre taraftara küfür etti ve kadro dışı bırakıldı. Açık açık ispatlı disiplinsizlik yani. Sonuç? Kadro dışı kaldığı dönemde, evinden izlediği maçta Trabzonspor'un aldığı puan başına 5.000 euro prim kazandı. Güncel kur ile galibiyet başına 45 asgari ücret.
Bu karakterdeki oyuncu için ne haram kalmıştır ne helal. Siz helal etmeseniz ne olacak. 4 yıl boyunca haftada 5 gün top oynayarak burada belki hiç birimizin hayat boyu yemeden içmeden biriktirse bir arada göremeyeceği parayı kazandı.
Söyledikleriniz şuan ki mevcut düzende olan şeyler ve oyuncuları şımartan, kulüpleri oyuncular karşısında aciz düşüren bir düzen. Ben de diyorum ki bu düzen değişmeli. Tüm dünyada bunun örnekleri var sadece Türkiye'de değil.
İdmana çıkıyorsa hiçbir şey yapamazsın diye bir şey yok. Sen oyuncuyla senin antreman tesislerinde antremana çıksın diye para ödemiyorsun, maça çıkıp kulübün başarılı olması için o milyor euroları veriyorsun. Bu konuda Mourinho'nun çok güzel bir lafı var. Muhabirin biri soruyor, 3 günde bir maç yapmak oyuncuları yoruyor mu diye. Mourinho da diyor ki, Bana kimse yorgunluktan bahsetmesin. Günde 15 saat çalışıp evine birkaç yüz euro götüren adam yorgundur diye.
Şuan ki mevcut düzen futbolcuları ne yaparlarsa yapsınlar koruyan bir düzen. Futbol kulüpleri aciz kalıyorlar futbolcu karşısında. Denge sağlanmalı.
-
hakettiği yer cehennemin dibi.quote:
Orijinalden alıntı: yorgun şair
hakettiği yere gidiyor
En Beğenilen Yanıtlar
Tüm Yanıtları Genişlet
|
Haram zıkkım olsun kazandığı paralar, boğazından gelsin, sürüm sürüm sürünsün.
|
Benzer içerikler
- milenyum kupası
- promo forma ne demek
- passolig satılan bilet sayısı öğrenme
- stada bluetooth kulaklık sokulur mu
- passolig kart çeşitleri
- maçları nereden izleyebilirim
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
