Şimdi Ara

The Long Dark (2017) [ANA KONU] #Türkçe (4. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
1.592
Cevap
35
Favori
120.441
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mr1907

    quote:

    Orijinalden alıntı: Adoring

    quote:

    Orijinalden alıntı: youngeagle_3

    quote:

    Orijinalden alıntı: mr1907


    quote:

    Orijinalden alıntı: youngeagle_3

    Yahu arkadaş, şu köprünün oradaki binaya her girişimde ölüyorum kurt saldırınca. En son silahla gittim sıkamadan yine öldürdü. Dellendirdi oyun beni.

    Vay arkadas oradaki kurda bende taktim hic abartmiyorum en az 10 kere denedim sag sol click olduremedim.Nereden geldigide belli degil. Oyunun bugu olsa gerek

    Nereden geldiği belli aslında. O binaya girdiğin an, kurt otomatik olarak sana doğru yürüyor. Kapıdan girince sola döneceksin. Orada yer altına giden yol var. Oradan geliyor meret. Dışardaki kurtlarla uzun süre kapışabiliyorken, bu bazen sol sağ yapamadan öldün diyiveriyor. Dediğin gibi bug mıdır nedir.

    Bir daha tüfekle gidebilirsem taktiğim şu olacak. Kapıdan girdiğimizdeki ilk oda yok mu. Onun sol köşesine gidip bekleyeceksin. O bir süre sonra odaya geliyor kapının önüne kadar ve orada kalıyor. Seni fark etmiyor. Sonra tüfekle boom. Böyle yapacam artık.

    bende 4 5 kere öldüm ancak çözdüm olayı elimde gaz lambası o odayı sessizce aydınlatıyorum sonra flare'ı gidip borunun içine atıyorum zaten borudan birşey gelme sesi duyuyorsanız kesinlikle geliyordur.arka tarafa geçiyorum üstüme doğru gelirken tüfekle vurdum hallettim.

    Beni kınamayın ama o aşağıya inen kapıyı yeni farkettim, gözümden kaçmış Flareyi attım merdivenlere, tüfekle bekledim, karanlığın içinde beliren parlak gözlerini görmemle vurmam bir oldu ama yeter mi yetmez, bir daha sıktım bi daha bi daha derken mermiler bitti anca rahatladım. Nasıl sinir olduysam. Taktiğini şimdi çözdüm sayenizde.

    Bu kadar aksiyona gerek yoktu. İçeriye girdiğin odanın sol köşesine git çök bekle. 1 dakika kadar sonra kurt yavaşça odaya geliyor kapının önüne kadar. Merak etme seni göremiyor kıpırdamadığın sürece. Sonra tüfekle gümm. Tabi ben bunu anlatıyorum ama henüz başarmış değilim. Çünkü tüfekle giremedim bir türlü. Şansın da bu kadarı.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: youngeagle_3

    quote:

    Orijinalden alıntı: mr1907

    quote:

    Orijinalden alıntı: Adoring

    quote:

    Orijinalden alıntı: youngeagle_3

    quote:

    Orijinalden alıntı: mr1907


    quote:

    Orijinalden alıntı: youngeagle_3

    Yahu arkadaş, şu köprünün oradaki binaya her girişimde ölüyorum kurt saldırınca. En son silahla gittim sıkamadan yine öldürdü. Dellendirdi oyun beni.

    Vay arkadas oradaki kurda bende taktim hic abartmiyorum en az 10 kere denedim sag sol click olduremedim.Nereden geldigide belli degil. Oyunun bugu olsa gerek

    Nereden geldiği belli aslında. O binaya girdiğin an, kurt otomatik olarak sana doğru yürüyor. Kapıdan girince sola döneceksin. Orada yer altına giden yol var. Oradan geliyor meret. Dışardaki kurtlarla uzun süre kapışabiliyorken, bu bazen sol sağ yapamadan öldün diyiveriyor. Dediğin gibi bug mıdır nedir.

    Bir daha tüfekle gidebilirsem taktiğim şu olacak. Kapıdan girdiğimizdeki ilk oda yok mu. Onun sol köşesine gidip bekleyeceksin. O bir süre sonra odaya geliyor kapının önüne kadar ve orada kalıyor. Seni fark etmiyor. Sonra tüfekle boom. Böyle yapacam artık.

    bende 4 5 kere öldüm ancak çözdüm olayı elimde gaz lambası o odayı sessizce aydınlatıyorum sonra flare'ı gidip borunun içine atıyorum zaten borudan birşey gelme sesi duyuyorsanız kesinlikle geliyordur.arka tarafa geçiyorum üstüme doğru gelirken tüfekle vurdum hallettim.

    Beni kınamayın ama o aşağıya inen kapıyı yeni farkettim, gözümden kaçmış Flareyi attım merdivenlere, tüfekle bekledim, karanlığın içinde beliren parlak gözlerini görmemle vurmam bir oldu ama yeter mi yetmez, bir daha sıktım bi daha bi daha derken mermiler bitti anca rahatladım. Nasıl sinir olduysam. Taktiğini şimdi çözdüm sayenizde.

    Bu kadar aksiyona gerek yoktu. İçeriye girdiğin odanın sol köşesine git çök bekle. 1 dakika kadar sonra kurt yavaşça odaya geliyor kapının önüne kadar. Merak etme seni göremiyor kıpırdamadığın sürece. Sonra tüfekle gümm. Tabi ben bunu anlatıyorum ama henüz başarmış değilim. Çünkü tüfekle giremedim bir türlü. Şansın da bu kadarı.




    yayıncı bir arkadaş -ki kendisini uzun süredir takip ediyorum- aynı olayı yaşamış. gerçi onda tüfek olduğu için kurtu vurabilmiş. belki konu hakkında ufak bir ipucu sağlayabilir.


    ek olarak silahla ateş ettikten sonra çıkan o kulak çınlama sesine ayrı bir hayran kaldım arkadaş. atmosferi güzelleştirecek her şeyi düşünmüşler. oyuna ne zaman girsem screenshot çekmekten oyunu oynayamıyorum zaten.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Darkonick

    Aynen hocam karakterin ses tonu çok iyi olmuş oyunun atmosferine yakışmış kesinlikle.

    Eee olacak o kadar. David Hayter seslendiriyor karakteri.
  • oyunun forumunda bir arkadaş oyunun türkçe çevirisini sormuş. uzun zamandır geliştiriciler ile konuşmaya çalışıyorum türkçe'ye çevirmek için. belki bilen vardır, wasteland 2 için bir proje yürütüyorduk ki ekip dağıldığı için kış mevsimine erteledik. eğer ki yapımcılar onay verirse oyunu tek başıma kısa bir sürede çevirebilirim. zaten pek bir diyalog vesaire yok şuan için. yöneticilerden hala cevap bekliyorum, bakalım... kim bilir, belki oyun türkçe olur?
  • Ulan ne bahtsız adamım. İlk defa tüfekle girdim kurtun yanına. Bu sefer de o açığı kapatmışlar iyi mi. Bende gelecek duracak diye beklerken köşeyi döner dönmez saldırdı yine öldük.
  • Ne kadar güzel bir oyunmuş.
    Popüler konular arasına sokarsak oyunu herkesin bilmesini sağlayabiliriz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rikudou -- 29 Eylül 2014; 18:02:05 >
  • BSC Bölüm 1
    İkinci bölüm daha güzel.
    http://www.bolumsonucanavari.com/VideoIncelemeler-Oyun_Serisi__The_Long_Dark__Bolum_1-12557.htm



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rikudou -- 29 Eylül 2014; 18:00:46 >
  • Camp Office' deyim, donmuz göl kenarında bir evde konaklıyorum, işe yarar birkaç şey buldum, silah hariç ve kapıda bir kurt var, dışarı çıkamıyorum...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Rikudou

    Camp Office' deyim, donmuz göl kenarında bir evde konaklıyorum, işe yarar birkaç şey buldum, silah hariç ve kapıda bir kurt var, dışarı çıkamıyorum...

    elindeki flare'i tam kurtun önüne doğru fırlatabilirsen kurt kaçmaya başlıyor. ayrıca olabildiğince bir yerde kalma derim. en fazla 1-2 gün geçir bir yerde. yoksa bir süre sonra kaynakların, materyallerin bitmeye başlıyor ve zorda kalıyosun.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hunglasxx

    quote:

    Orijinalden alıntı: Rikudou

    Camp Office' deyim, donmuz göl kenarında bir evde konaklıyorum, işe yarar birkaç şey buldum, silah hariç ve kapıda bir kurt var, dışarı çıkamıyorum...

    elindeki flare'i tam kurtun önüne doğru fırlatabilirsen kurt kaçmaya başlıyor. ayrıca olabildiğince bir yerde kalma derim. en fazla 1-2 gün geçir bir yerde. yoksa bir süre sonra kaynakların, materyallerin bitmeye başlıyor ve zorda kalıyosun.

    Hımm anladım. Peki oyunda göçebe mi olacağız, yoksa kamp sistemi, yerleşik hayat tarzı birşey olacak mı?


    Kurt baya ürkütücü, özellikle geceleyin mavi mavi parlayan gözlerle saldırırken.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rikudou -- 29 Eylül 2014; 18:26:56 >




  • Atmama gerek kalmadı, elimde yanar halde görür görmez kaçtı, peki flare nasıl sönüyor?
  • Alpha olmasına rağmen herşey düşünülmüş, en basitinden ısınmak için kulübenin dışına çıkıp ateş yakayım dedim, fırtına, rüzgar nedeniyle ateşi yakamadım. Kulübenin diğer tarafına geçip, sipere denediğimde ise ateş yandı.
  • Oyun güzel gözüküyor. Co-op eklenir ise ömrü daha çok uzar. Her ne kadar oyunun yapısına uygun olmasada.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Rikudou

    Alpha olmasına rağmen herşey düşünülmüş, en basitinden ısınmak için kulübenin dışına çıkıp ateş yakayım dedim, fırtına, rüzgar nedeniyle ateşi yakamadım. Kulübenin diğer tarafına geçip, sipere denediğimde ise ateş yandı.

    O da etkili fakat mesele sadece rüzgar değil. Ateşin yanma oranı var. O oran denk gelmezse yakamıyorsun. Hızlandırıcı kullanmadığın zaman. Galiba sen yeni başladığın için böyle konuşuyorsun. Oyunun eksikleri illaki var. Dört dörtlük değil şuan.

    En basitinden şu örneği vereyim. Harvest ve repair olayına girdiğin zaman iş çok sıkıntıya biniyor. Bu ikisini yaptığın an, yorgunluk, açlık, susuzluk tavan yapıyor ki bu işler sonunda uyutmak zorunda kalıyorsun. Uyutmadan önce yeterli kalorinin olmasına dikkat etmek gerekiyor. Eee kalktığında da af edersin köpek gibi yine acıkmış ve susamış oluyor ki yine başa dönüyorsun.

    Mesela pişirme olayı da çok saçma. Arkadaş pişirirken niye benim ekranımı kitliyorsun ki. Ocak pişirsin bırak belli sürede. Belki o sürede ben tamir yapacam veya başka bir şey. Daha neler neler derim de oyun daha çok gelişecek. Kötü yorumlar için çok erken olduğunu düşünüyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Rikudou

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hunglasxx

    quote:

    Orijinalden alıntı: Rikudou

    Camp Office' deyim, donmuz göl kenarında bir evde konaklıyorum, işe yarar birkaç şey buldum, silah hariç ve kapıda bir kurt var, dışarı çıkamıyorum...

    elindeki flare'i tam kurtun önüne doğru fırlatabilirsen kurt kaçmaya başlıyor. ayrıca olabildiğince bir yerde kalma derim. en fazla 1-2 gün geçir bir yerde. yoksa bir süre sonra kaynakların, materyallerin bitmeye başlıyor ve zorda kalıyosun.

    Hımm anladım. Peki oyunda göçebe mi olacağız, yoksa kamp sistemi, yerleşik hayat tarzı birşey olacak mı?


    Kurt baya ürkütücü, özellikle geceleyin mavi mavi parlayan gözlerle saldırırken.


    oyunda olabildiğince elinizdeki ekipmanları ve malzemeleri orantılı kullanmak gerekiyor. pek tabii gezgin misali hareket etmek daha doğru. öbür türlü bir yerde kalmaya çalıştığınızda yemek derdi baş gösteriyor. hele hele hunting rifle yok ise durum daha da zorlaşıyor.


    ek olarak, flare'i yaktıktan sonra söndüremiyoruz, yani en azından ben bilmiyorum. ancak flare bittikten sonra burned out moduna geçiyor, kullanılmış, yani yanmış gibi bir durum. o haldeyken sakın yere bırakmayın hemen. o yanmayan hali bile kurtları uzaklaştırıyor. sağ tık ile kurtun önüne atarsanız uzaklara doğru koşmaya başlıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hunglasxx -- 29 Eylül 2014; 20:00:15 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: youngeagle_3

    quote:

    Orijinalden alıntı: Rikudou

    Alpha olmasına rağmen herşey düşünülmüş, en basitinden ısınmak için kulübenin dışına çıkıp ateş yakayım dedim, fırtına, rüzgar nedeniyle ateşi yakamadım. Kulübenin diğer tarafına geçip, sipere denediğimde ise ateş yandı.

    O da etkili fakat mesele sadece rüzgar değil. Ateşin yanma oranı var. O oran denk gelmezse yakamıyorsun. Hızlandırıcı kullanmadığın zaman. Galiba sen yeni başladığın için böyle konuşuyorsun. Oyunun eksikleri illaki var. Dört dörtlük değil şuan.

    En basitinden şu örneği vereyim. Harvest ve repair olayına girdiğin zaman iş çok sıkıntıya biniyor. Bu ikisini yaptığın an, yorgunluk, açlık, susuzluk tavan yapıyor ki bu işler sonunda uyutmak zorunda kalıyorsun. Uyutmadan önce yeterli kalorinin olmasına dikkat etmek gerekiyor. Eee kalktığında da af edersin köpek gibi yine acıkmış ve susamış oluyor ki yine başa dönüyorsun.

    Mesela pişirme olayı da çok saçma. Arkadaş pişirirken niye benim ekranımı kitliyorsun ki. Ocak pişirsin bırak belli sürede. Belki o sürede ben tamir yapacam veya başka bir şey. Daha neler neler derim de oyun daha çok gelişecek. Kötü yorumlar için çok erken olduğunu düşünüyorum.

    üst üste mesaj olacak fakat şu ocakta yemek pişirme olayına ben de kılım arkadaş. illa orada onu izlemek zorunda olmak çok can sıkıcı. halbuki o sırada harvest işleri ile uğraşsam, sonra yemeğimi yiyip sıcacık yatağımda uyuyuversem falan ne hoş olacak...

    henüz alpha, forumlarında bu konu ve diğer eksikliklerle ilgili çok fazla yorum var. düzeltilecektir diye düşünüyorum.

    craft sistemi düzgün bir şekilde gelse ve oyunda aynı don't starve'daki gibi sürekli bir geçim kaynağımız olabilise süper olurdu. yağmaladığınız eşyalar bir daha spawn olmadığı için bir süre sonra tüm kaynaklar bitiyor haritadaki ve en nihayetinde ölüyorsunuz. o yüzden sanki şöyle döngü yaratabileceğimiz bir şeyler olsa, bitkiler bulabilsek ve o bitkiler birkaç gün içerisinde tekrar meyvesini verse falan (kısaca don't starve'daki mantık işte) o zaman daha zevkli olurdu oyun. çünkü bazı bölgeler var, resmen gördüğünüzde "a-ha, burası benim evim ajan!" dediğiniz. trapper's homestead, forestry lookout, camp office gibi yerler insanı evinde gibi hissettiriyor. o yüzden keşke durmadan gezip birkaç gün yaşayabilmek için çabalamak yerine (öleceğimizi bile bile), sistemimizi oturtmaya ve kalabildiğimiz kadar hayatta kalmaya çalışabilsek. tüm yemekleri topladın, tüm mermileri topladın, ee sonra? elindekilerin hepsi bitince ne yapacaksın? o yüzden görüşümün arkasındayım. bilmem sizler neler düşünürsünüz...




  • Oyunun gece atmosferini görmeyen varsa baksın. Saat 3.30 gibi. Hava aydınlanmaya başlamış ufaktan. :)


  • Steam forumlarındaki ilgili konu başlığında(eklenmesi istenenler) bir sürü öneri var zaten.Birçok gelişme olacaktır.

    Şu an hala devam ettiğim oyunun başlarında çok dikkatsiz davrandım ve bütün kav(tinder)'lar tükendi.Çünkü arka arkaya ateş yakmaya çalışmıştım(3 kez arka arkaya yüzde 61'lik oranla denedim ve hiçbirinde yanmadı.).Ayrıca gazeteleri harvest etmeyince tükendiler.Bundan sonra tabi Ölüm korkusu başladı bende.2 sefer tinder plug aradım ormanda çıkmadı sonra benim açlık dayanılmaz bir hal aldı.

    Kalori -1500'ü gördüğünde yapacak tek şey kalmıştı daha önce ölmüş geyikten aldığım etleri çiğ yiyecektim.Tabi zehirlendim...Ardından bir sürü bandaj ve antiseptik olan çantamda antibiyotik olmadığını gördüm.Ciddi manada elim ayağım titredi.Oyunu durdurup bekledim 2 dakika.Oyunda kedinize gün hedefi belirlerseniz,heyecanınınz artıyor.Neyse,tekrar oyuna döndüm.Avcının klübesine yakın olduğum için tekrardan arama yapmak üzere geri döndüm.İçeride daha önce yerim olmadığı için toplamadığım şeylerin arasında antibiyotik de vardı.İlacı kullandım.Bu arada çok susadım fakat çantamda olan su dezenfekte edilmemişti.Ancak fazla tercih şansım yoktu.Suyu içtim ve dizanteriye yakalandım bu kadar şey üstüne tabi bastım küfürü içimden.Hafif açlık başladı.Hemen yattım ve dinlenmem gereken kadar dinlendim.Uyandığımda hastalıkların ikisi de geçmişti.(İnanın 2 hastalıkla,dinlenme süreniz bile heyecan içinde geçiyor.Her an hastalık nedeniyle uykunuzda öldünüz mesajı çıkabilir.)

    Tabi mücadele bitmiyor.Bu sefer yine açlık derdim başladı.Baltamı iki kullanımda kullanılmaz hale getirdiğim için,sağladığı bonusdan da yararlanamadan yakacak kav(tinder plug) aramaya koyuldum.Sonunda 2 adet tinder plug bulmuştum tabi açlık dayanılmaz hale gelmeye başlıyordu yine.Ayrıca daha önce açlıktan gözüm döndüğü için çiğ yediğim etlerden sonra çantamda hiçbir yiyecek kalmamıştı.(Bir yiyecek derdi bir yakacak...)Burada tabi hem küfür edip hem gülüyorsunuz.Çünkü oyundaki gerçek bir hayatta kalma mücadelesi.Ardından,kısa bir süre sonra tipi başladı göz gözü görmez oldu.Böyle de olunca.Açıkcası ölmek için neresi uygun diye düşünmeye başladım.Zaten avcı klübesine yakın olduğum için gidip uykuda ölmeyi planladım açıkcası.Neyse girdim içeri en azından donmayacaktım.Henüz kaloriler eksiye dönmeden 2-3 saat uyudum.Durumum biraz düzelmişti(Condition).Fakat kalori 0'ın altına inmeye başlıyordu artık.Bu sefer ateş yakma imkanım vardı fakat etim yoktu.Hava kararmış ve dışarıdaki tipi azalsa da tam bitmemişti.Ancak bu şekile sabahın ilk ışıkları etrafı aydınlatmadan nalları dikeceğimi bildiğim için bir şekilde avlanmaya karar verdim.Tüfeğim vardı...(ki onu da klübe de değil barajın içinde buldum.Kurt çıkmasın diye titreye tireye girip aramıştım.Bu seferki denememde herşey ters gitti nedense.Ancak bu durum şaşırtıcı derecede hayatta kalma mücadelemi alevlendirdi.Oyunda "ne kadar rahat ederseniz ölüme o kadar yaklaşırsınız" savı bence de doğru.).

    Karanlıkta ve hafif tipi altında dışarı çıktım ancak kullandığım hiçbir ışık kaynağı çok fazla görüş sağlamıyor tabiki.Bir süre dolaştıktan sonra Will kardeşimiz "açlıktan midem kendisini yemeye başladı" dedi Tabi bu sefer bende kendi kendime "daha önce açlıktan ölecekken bu sefer soğuk mu açlık mı beni öldürecek merak ediyorum" dedim.1-2 dakika sonra biraz yakınımdan siyah birşey koşarak geçti.Sağımdan soluma oradan da bulunduğum küçük tepeden aşağı doğru koşturdu.Kurt!!!(daha önce hep peşimizden bizi takip eden kurt son güncellemeden sonra takip etme yerine ürküp kaçma yüzdesininde eklenmesiyle,bu sefer kaçmayı tercih etti.Bu arada bu durum flare atmadan bağımsız dikkat!) bir anlık bir şaşkınlık ve korkudan sonra ölüme çok yaklaştığımdan dolayı.Korkumu bastırarak peşinden koştum.Biraz takip ettikten sonra izini kaybettim.Daha önce kurttan kurtulunca sevinen ben bu şartlar altında tamamiyle çöktüm.Arıdından,kendimi toparlayıp tekrar çevremi dikkatle inceledikten sonra daha önce bulunduğum nispeten yüksek olan kısma çıktım.Buradan daha önce kurtun kaçtığı yöne doğru bakarken iki tane yeşil gözün bana baktığını ve giderek yaklaştığını fark ettim.Kurt bölgesine dönmüştü.Yapacak tek şey vardı öl ya da öldür.(Şu ana kadar oynadığım oyunlar içerisinde ilk defa script olmadan,rastgele oyun akışı içerisinde böyle film gibi bir senaryo başıma geldi.)Neyse efendim,tüfeği çıkardım karanlıkta bana fayda sağlayan o parlak iki gözün arasına nişan aldım ve BAM!.Fırtınadan dolayı sadece silahın sesini duydum.Sonucu silahımı aşağı doğru indirmeden göremedim.Silahı indirdiğimde ise parlak gözler yoktu.Gece olduğu için kurtun bulunması gereken yer gözükmüyordu.Gidip bakmaktan başka çarem olmadığı için gaz lambamı çıkararak oraya gittim.Kurt ölmemişse birazdan gelecek ve işimi bitirecekti.Ama bu sizi ölüme zaten bu kadar yaklaşmışken fazla korkutmuyor.Gaz lambamı yere indirdiğimde açıkcası fazla gururlanmadım.Aklımda şu vardı:evet kurt ÖLDÜ peki ölmesi benim işime yarayacak mı? Çünkü açlıktan ölüyordum.Geyiklerin de bir düşmandan kurtulmuş olması o anda hiç umurumda değildi açıkcası. Neyse hemen bir güzel 2 kilo kıymalık çıkarıverdim.Sonra yaşama umudumun da biraz artmasıyla koşa koşa klübeme vardım.Ardından önceki tecrübelerimin de etkisiyle biraz çekinerek ateşi yaktım.1 kilo eti mideme indirip yattığımda 1 gün daha yaşama şansımın olabileceğini umuyordum.[SAVE&QUIT]


    Biraz uzun oldu arkadaşlar farkındayım.Ancak bunu yazma nedenim anlattıklarımı harfiyen yaşamış olmam.1 kelime abartı yoktur.1 haftayı geçtim 10 güne varma hedefim var bu sefer.Bazılarınız için çok değil belki ama benim için şu an hayatta kalma süremden çok yaşadığım deneyim önemli.Sizinde böyle yaşamın sınırında tecrübeleriniz varsa duymaK isterim,diğer arkadaşlar da siter herhalde.MÜCADELEYE DEVAM!!!



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CRAZY Hero -- 30 Eylül 2014; 15:32:51 >




  • 14 gün dayandım aslında 2-3 daha dayanabilirdim uyumadan önce kalorim düşük olduğunu unuttum ölmüşümSadece şu videoda gözüken yer altına inilen yeri bulamadım diğer türlü her yerde gidip eşya toplayabildim ancak bunu 1.24 güncellemesinde yaptım o zaman kalori ve kurtların verdiği hasar felan çok fazlaydı ozaman daha zordu.Şimdiki yeni güncellemede uyumadaki harcanan kalori ve koşarken harcanan kaloriyi azaltmışlar.Arkadaşların dediği gibi herşeyi topladıktan ve harcadıktan sonra geri dönüşüm olmadığı için ölüyorsun.Birtek şu yeraltındaki mahzen gibi biryer var orayı bulamadım.Bulabilen varsa oradan neler çıktığını yazabilirse sevinirim.
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.