|
Bildirim
|
x265, açık kaynak kodlu ve tamamen ücretsiz kütüphanesiyle kullanıcılara hizmet veren yüksek kalitede etkili bir encoderdir. ( Buraya dikkat : x264 x265 bir codec değildir. Encoder'dir. Yani çekilmiş video'nun başka bir kadlayıcıda yeniden kodlanmasıdır. )
x264, x265 kullanımı ücretsiz olduğu için, yayıncılar bunu kullanmak isteyeceklerdir. Ki, bu bağlamda da, 2018 yılında başlayacağını tahmin ettiğim DVB-T2( digital karasal yayın )'de x265 codec'i kullanılacağı, RTÜK tarafından karara bağlanmıştır. Encoder'lar 8 bit çekilmiş video'yu 10 bit'e çıkaramazlar. Ama encoder'lar, video'da kalite kaybı olmadan video boyutunu küçültebilir. GNU lisansı altında yayımlanan x265, x264’den sonra çıkartılmış ve kendine has bazı ufak değişiklikler içermektedir. x265 kendisinden daha önce çıkış yapmış olan x264’e ait özelliklerin neredeyse tamamını içermekte olup, x264'e göre biraz daha gelişmiştir. H.265 sıkıştırma teknolojisi sayesinde videolarda daha düşük bit değeri( Benzer alanları bir daha kullanmama ! ) kullanırken, yeni x265 algoritması sayesinde video kalitesi daha da artmaktadır. Yani daha az boyuta, daha derinlikli ve daha kaliteli videoları görebileceğiz. Yüklü codec'in desteği varsa; tv, oynatıcı ve PC'ler x265'i oynatır. HEVC'e gelecek olursak ; HEVC : Yüksek Verimli Video Kodlaması'dır. Güncel HEVC standartlarında, 3 farklı profil bulunuyor. Bu profiller ise Main, Main 10 ve Main Still Picture olarak sıralanıyor. Main, 8 bit renk desteğine sahipken, Main 10 ise 10 bit renk desteği veriyor. Bu iki profilin alt örnekleme( "chroma sampling" ) 4:2:0 formatı, 4:2:2 olarak geliştiriliyor. İlerideki yıllarda, 4:4:4 örneklemeli video'lar da hayatımızda olacak. H.265'in bir diğer avantajı ise yüksek verimliliğidir. H.264, ölçeklendirmeyi piksel piksel yaparken, H.265 ölçeklendirme; benzer alanları da algılayarak, resmi bir bütün halinde getirebilmektedir... Bu da verimi ve ölçeklendirme hızını arttırmaktadır. Buradaki resimde ise, bit sayısının getirdiği renk derinliğini görebilirsiniz. |
Malum, şimdilerde HD kameraların kullandığı codec, ya H.264 'tür. Yada H.265 'tir.
Bu iki codec, standartlaşmış ana codec'lerdir. Yani kameralar çekim yaparken bu codec'leri kullanır. Çözünürlüğe gelince; kameranın çözünürlüğü 720p, 1080p yada 2160p olabilir. Bu çözünürlüklerin hepsi Mpeg4 çözünürlük sahası içinde kalmaktadır. Yine kameralar çekim yaparken, video'da ekstra kalite marjı yakalamak için, chroma sampling değerini, 4;2;0 yerine, 4;2;2 değeri ile çekebilir. 4;2;2 ile çekilen video'nun boyutu çok büyük olur. 4;2;2'nin boyutu; 4;2;0 'ye göre, 4 katı daha büyük olur. Genellikle... 4;2;2 ile aktarılan video, stüdyo ortamında işlenerek, işlenmiş video'ya yayın parametreleri de eklenir. Stüdyo'da işlenen video, zaman bükücüden yararlanarak, 4;2;0 örneklemeli olarak izleyiciye ulaştırılır. Bu işlemi yapmakta asıl maksat, aktarılan video'ya stüdyo ortamında çeşitli parametreler eklenirken, video'da kalite kaybı oluşmadan, tekrar kullanıcıya ulaştırılması içindir. Buraya kadar yazdıklarım, kameranın standart( ana ) codec'i kullanılırken, uygulanan sürece ait idi. Yani, bu işlemlere naklen aktarım esnasında uygulanan süreç te diyebiliriz. Bir de naklen olmayan( band ) yayın süreci var. İşte naklen olmayan yayın sürecine ait bütün video'lar daha önceden çekilip, kaydedilip, saklanan video'lar olduğu için, video üzerinde her türlü oynama yapılabilir. Band'a kaydedilmiş video'lar üzerinde oynama yapmakta esas maksat; boyut küçültmesi yoluyla, depolama, yayın giderlerini ve sair masrafları indirmek için yapılır. Mesela; çeşitli encoder'lerce boyut küçültmesine uğramış bir band kaydı, uydudan aktarılıyorsa, aktarılan transponder'e daha fazla sayıda kanal sığdırılmasına imkan sağlayacağı için, yayıncının yayın maliyetlerini düşürecektir. Kameralar encoder'lerin kodlama biçimi ile çekim yapamazlar. Yani, kamera çekim yaparken, ilk mesajımda değindiğim "Benzer alanları bir daha kullanmama" kuralı ile çekim yapamaz. Çünkü kameranın objektifinin gördüğü( yakaladığı ) nesneler görüldüğü gibi kaydedilir. Kamera tarafından yakalanan nesneler ve renklerin içinde, çok sayıda "benzer alan" olabilir. Bu da çok normal bir durumdur. Esasında encoder'ların yaptığı şey, kullanıcının gözünün hissedemeyeceği alanları yok ederek, video boyutunda tasarruf sağlamaktır. Buna bir nevi encoder hilesi de diyebiliriz. Ama yararlı bir hile... Bu encoder kullanımı şimdilerde o kadar yaygınlaştı ki, Google'un VP8 - VP9 - VP10 codec'iyle yeniden kodlanan video'ları, youtube vs yerlerde sıklıkla karşılaşıyoruz. Genelde android cihazlar tarafından tanınan bu codec'ler, video boyutundan büyük ölçüde tasarruf sağlamaktadır. Hasılı; ana codec'ler dışında kullanılan yeniden kodlayıcıların, ayrı bir kullanım sahası oluşmuştur. Her türlü video, encoder'larda yeniden kodlanabilir. Yeniden kodlama faaliyeti, genellikle profesyonel ekipmanlar ve yazılımlar marifeti ile yapılmakta olup, bu alanda amatör kullanıcılara hitap eden bir çok yazılımda bulunmaktadır. Güçlü bir PC işlemcisi ve güçlü bir ekran kartına sahipseniz, son kullanıcıya hitap eden basit programları Google'dan araştırarak bulabilirsiniz. Umarım sorularınıza ışık tutabilmişimdir. |
H.264 kameralarla çekilen video'lar 8 bit renk derinliğindedir.
H.265 kameralarla çekilen video'lar ise, 10 bit renk derinliğindedir. Yani, H.264 ile H.265 video'ların bir birine göre tasarımları farklıdır. H.264 video, H.265 video'ya yine de dönüştürülebilir. Ancak renkler suluboya gibi karışır. Nasıl birşey olduğunu görmek isterseniz, Youtube'da bu aksaklığa ilişkin örnek video'lar var. H.264 video'lar, 8 bit temelli renk derinliğine göre oluşturulmuş video'lar olduğu için, encoder'larla x264'e encode etmek daha mantıklıdır. Basit masaüstü PC ile dönüştürme işini yapamazsınız. İşlemci kullanımı tavan yapar ve işlemci çok ısınır.( Notebook'larla hiç olmaz ! ) H.264, H.265 dönüşümü ve diğer encoder'lara dönüşüm için, Intel Coffelake serisi işlemci bulunan bir masaüstü PC ile bu işler yapılabilir. - 1151 soket, 370 çipsetli anakart - Intel Coffelake serisi işlemci( Orta segment i5 yeterli olur ) - Yeterli bakır boru - aluminyum petek destekli işlemci soğutucusu - Nvidia GTX1070 ekran kartı - DDR4 32 GB RAM - 650 W civarında PowerSupply Dönüşümde kodlama işlemi saatler alacağından, PC yükte kalacaktır. Bu nedenlerle, işlem tamamlanana kadar, yukarıdaki konfigürasyondaki bir PC'nin ortalama ısısı, 55 - 60 derece civarında gezinecektir. |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi serkanguzel_ -- 23 Ekim 2017; 18:21:48 > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi serkanguzel_ -- 24 Ekim 2017; 2:52:44 > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi serkanguzel_ -- 25 Ekim 2017; 0:34:47 > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
|
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi serkanguzel_ -- 1 Nisan 2018; 19:6:44 > |