Şimdi Ara

Yerli Tohum Bitirildi.. İthal tohumun ne kadar tehlikeli olduğunun farkında mısınız ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
89
Cevap
2
Favori
6.319
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
74 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Özal'ın başlattığı ve AKP döneminde devam ettirilen bu proje hepimizi etkiliyor.


    Kayıtsız tohum kullanmak bahanesi ile Köyülünün elindeki YERLİ VE MİLLİ tohumların kullanılmasına engel olundu. Buna karşılık Amerikadan getirilen ithal tohumlar çiftçiye dayatıldı.

    Sonuç ortada.. Yediğimiz her şey ama her şey insan bünyesi için çok zararlı. Tarımda ve hayvancılıkta yerlilik bitti.

    Ülkeyi bu hale getirenleri hiç bir zaman affetmeyeceğim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • 

    Gıdanın komplosu olmaz. Bir insan ağırlıklı olarak buğday ve bakliyat (=bitkisel) ürünleri yerse güçten düşer ve her türlü hasta olur. İşlem görmemiş hayvansal ağırlıklı yerse güçlü olur ve kolay hastalanmaz. Tohum ticareti 1950'lerde hız kazanmış. 1950'lerde doğal bugdayın DNA'sıyla oynanarak 14 kromozomlu yapı 42 kromozoma çıkarıldı ve birim m2 tarladan daha cok bugday alınması dağlandı tabi ki insaanların sağlığı pahasına. Fakat sağlığı bozulan insanlar sağlık sektörünü canlandırdığı için bu sorun değildi tabi. Dikkat edin heryerde memleket hastanesi, 7 yıldızlı hastaneler yapıldı, tabi ki devlet garantili. Kırmızı et herşeydir. Bursa'da kaliteli etten kaliteli köfte ve döner yapan yerler non.stop satış yapıyor neden? Cunku et herşeydir. İnsanlar etten cok uzaklaştırılmış olsa da yine de et kokusu doyuruculuğu ile insanları cekiyor. Ispanak, taze fasulye, bamya, pilav... bunlarla insan doyamaz ve doysa bile orta vadede hastalanır. İnsanları etten uzaklaştırmak için her bir halt yapılıyor. Bugün Türkiye'de et üretimi 1.2Milyon ton; karşılaştırma açısından Almanya'da 9 Milyon ton! Kaynaklar:

    https://www.cnnturk.com/ekonomi/turkiye/iste-2016-yilinda-tuketilen-kirmizi-et-miktari -https://www.stuttgarter-nachrichten.de/inhalt.fleischkonsum-in-deutschland-woher-kommt-unser-fleisch.75b930c4-f3f9-435a-8c6e-8f2fb4668d0b.html

    Şu durumda bize gökten bedava tohum yağsa insanlar yine doyamaz, cunku bugday bitki sebze bunlar bizim sindirim sistemimize uymayan şeyler, bilimsel ispatlı. Biz inek , at , geyik gibi otobour asla değiliz ancak tohum mohum vs ile otobur yapılmaya calışılıyoruz. Fazla ekmek, bugday, bitkisel ürün ve bakliyat yiyien insanlar sağlıksız/bozuk sağlıklı/hastane,doktor müşterisi olduğu gibi aynı zamanda daha itaatkar oluyormuş, bu da bilimsel ispatlı. At, koyun, inek vs bunlar otoburdur ve güce boyun egerler. Kedigiller etoburdur ve güce boyun eğmezler. Peki ama köpekler de güce boyun eğiyorlar onlar ne olacak? Köpekler ekmek fasuyle gibi bitkisel şeyler de yiyebilir. Köpeğe McDonalds hamburger ver 10 tane yer.



    Peki hal böyleyken neden herkes tohumu tartışıyor? Cunku tohumu önemli/değerli birşey gibi göstermeye onsuz yaşanmaz gibi bir ortam oluşturmaya çalışıyorlar, fakat işte sonuçta ot. Buğday sonuçta bir ottur. Otun ucunda bir cekirdek içindeki şeydir bugday. Böcekler ve kuşlar yer. Atlar, zebralar, geyik, bufalo, vs bilimum hayvan yer, onların sindirim sistemi bugday ve ota göredir. vs vs.
    şu farkı bir türlü anlatamıyorum. yasaklanan yerli tohum değil. standart tohum. yerli tohumun yasak olduğu falan yok. kendim bizzat yerli tohum üretimi yapan bir firmada çalışıyorum. ayrıca piyasadaki çoğu yabancı firmanın tohumları amerikan değil. israil menşeiyli tohumlar da var (ki bunlar daha çoğunlukta) hindistan meneşili tohumlar da var, amerikan menşeili tohumlar da var, çin menşeili tohumlar da var.
    tekrar söylüyorum yerli tohum yasak değil. standart tohum yasak yani sertifikasız tohum yasak, hibrit olmayan tohum yasak. %100 yerli ve milli tohum firmasında çalışıyorum kendim.
    ama şu var. ülkede yabancı tohum firmalarına tanınan ayrıcalıkların 10 da 1i bizim gibi yerli tohum firmalarına yapılmıyor.
    İnsanın sadece etobur olduğunu iddia etmek insanlığın gelişim ve yaşam şeklini inkar etmek olmuyor mu? İnsanlık modern bilimin olgunlaşmaya başladığı 1800'lü yıllardan önce hiç sebze, meyve ve tahıl yemiyor muydu? Modern bilim mi kandırmış eski çağ insanlarını da? Bu insanlar hep yanlış mı yapıp bugünlere kadar gelmiş insanlık?

    Eski çağları incelerseniz tahılın ne kadar yaygın ve tüketilen bir gıda olduğunu görebilirsiniz. Mısır hiyerogliflerinde olsun, kutsal kitaplarda olsun (Tevratta hamur mayalama tarifi bile vardır) daha bir çok kaynakta tahıl kullanımını görebiliyorken bunun insan yapısına uygun olmadığını savunmak eldeki somut verilere ters değil mi? Eğer insanlık yanlış bir uygulama ile bugünlere gelebildiyse bu yanlış bir uygulama değildir. Tez ve Veri tutarlı olmalıdır.

    Etin faydasını etobur hayvanların vahşiliği üzerinden savunmak da diğer bir sorun. Bu örnek ancak şu sonuca götürür sadece etobur beslenme şekli hayvanlarda görüldüğü gibi insanları da vahşileştirir. O halde tüketilen gıdadaki denge (hem et, hem et olmayan) önemlidir denilmesi gerekir.

    Mide asitinin yüksek olması yine insanların etobur olduğuna kesin kanıt olamaz çünkü bu asit her türlü eti eritebiliyorken basit bir domates kabuğunu eritmeye yetmemektedir. Mesela tavuk da kanada sahip bir hayvandır ama bu onun da illa uçan bir canlı olduğunun ispatı değildir.

    İnsan için herşeyin faydası olduğu gibi zararlarıda vardır. Tek taraflı bakamazsınız olaya örneğin çok et tüketimi bağırsak tembelliği, kolestrol ve gut gibi çeşitli metabolik bozukluklar meydana getirebilir o halde et insan bedeni için uygun değildir diyebilir miyiz?

    Evet et faydalıdır ve evet ülkemizde et tüketimi azdır ve bunun toplumsal olarak olumsuz etkilerini görebiliriz ama dengeli bir beslenme tek yönlü bir beslenmeden her zaman daha faydalıdır
  • Yav tohum tohumdur. Bahçeli evi olan insanlar bile biber domates ekiyor. Yerli tohumun ne zararı olabilir ki.
  • Bu konudaki birikimi ve komplo teorileri dahil muhtemel sonuçları hakkında bilgi sahibi olduğunu düşündüğüm bir üyeyi etiketliyorum.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • programmer_onur kullanıcısına yanıt
    

    Gıdanın komplosu olmaz. Bir insan ağırlıklı olarak buğday ve bakliyat (=bitkisel) ürünleri yerse güçten düşer ve her türlü hasta olur. İşlem görmemiş hayvansal ağırlıklı yerse güçlü olur ve kolay hastalanmaz. Tohum ticareti 1950'lerde hız kazanmış. 1950'lerde doğal bugdayın DNA'sıyla oynanarak 14 kromozomlu yapı 42 kromozoma çıkarıldı ve birim m2 tarladan daha cok bugday alınması dağlandı tabi ki insaanların sağlığı pahasına. Fakat sağlığı bozulan insanlar sağlık sektörünü canlandırdığı için bu sorun değildi tabi. Dikkat edin heryerde memleket hastanesi, 7 yıldızlı hastaneler yapıldı, tabi ki devlet garantili. Kırmızı et herşeydir. Bursa'da kaliteli etten kaliteli köfte ve döner yapan yerler non.stop satış yapıyor neden? Cunku et herşeydir. İnsanlar etten cok uzaklaştırılmış olsa da yine de et kokusu doyuruculuğu ile insanları cekiyor. Ispanak, taze fasulye, bamya, pilav... bunlarla insan doyamaz ve doysa bile orta vadede hastalanır. İnsanları etten uzaklaştırmak için her bir halt yapılıyor. Bugün Türkiye'de et üretimi 1.2Milyon ton; karşılaştırma açısından Almanya'da 9 Milyon ton! Kaynaklar:

    https://www.cnnturk.com/ekonomi/turkiye/iste-2016-yilinda-tuketilen-kirmizi-et-miktari -https://www.stuttgarter-nachrichten.de/inhalt.fleischkonsum-in-deutschland-woher-kommt-unser-fleisch.75b930c4-f3f9-435a-8c6e-8f2fb4668d0b.html

    Şu durumda bize gökten bedava tohum yağsa insanlar yine doyamaz, cunku bugday bitki sebze bunlar bizim sindirim sistemimize uymayan şeyler, bilimsel ispatlı. Biz inek , at , geyik gibi otobour asla değiliz ancak tohum mohum vs ile otobur yapılmaya calışılıyoruz. Fazla ekmek, bugday, bitkisel ürün ve bakliyat yiyien insanlar sağlıksız/bozuk sağlıklı/hastane,doktor müşterisi olduğu gibi aynı zamanda daha itaatkar oluyormuş, bu da bilimsel ispatlı. At, koyun, inek vs bunlar otoburdur ve güce boyun egerler. Kedigiller etoburdur ve güce boyun eğmezler. Peki ama köpekler de güce boyun eğiyorlar onlar ne olacak? Köpekler ekmek fasuyle gibi bitkisel şeyler de yiyebilir. Köpeğe McDonalds hamburger ver 10 tane yer.



    Peki hal böyleyken neden herkes tohumu tartışıyor? Cunku tohumu önemli/değerli birşey gibi göstermeye onsuz yaşanmaz gibi bir ortam oluşturmaya çalışıyorlar, fakat işte sonuçta ot. Buğday sonuçta bir ottur. Otun ucunda bir cekirdek içindeki şeydir bugday. Böcekler ve kuşlar yer. Atlar, zebralar, geyik, bufalo, vs bilimum hayvan yer, onların sindirim sistemi bugday ve ota göredir. vs vs.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Hani hep diyoruz ya birisine kızdığımız zaman "Ermeni, yahudi, rum tohumu" diye.



    şimdi Bütün Türk halkı Amerikan tohumu mu olacak?



    Tamam vurmayın beyler geberdim



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Wake Up Lieutenant -- 21 Eylül 2018; 21:33:0 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • birşeyler biliyorsun ama yanlış çıkarım yapıyorsun
    tohum çok önemli
    havaide büyük tohum firmalarına karşı verilen mücadeleyi bir araştır.
    hindistanda kaç milyon insan ellerindeki tohumu verip büyük büyük firmaların verdikleri tohumları kullanmaya başlayınca intihar ettiğine bir bak
  • Adamlar yeni nesillerin peşinde yani çoluk çocuk torunu ileride kendilerine mahkum edicekler. Ayrıca bu genetiği değiştirilmiş tohumların ileride nasıl bir insan nesli çıkarıcağını kimse bilmiyor. Belki gerizekalı belki totoş belki gaddar belkide eli ayağı yamuk bir nesil peşinde olabilirler. Tohumların kısır olmasıda insan nufus kontrolü için cabası.

    Hatırlarsanız facebook oyunu olan farvmwille de tohumları bir kere ekip sürekli satın alıyordunuz. Adamlar bunun altyapısını hazırlamış yeni nesil insanlara göre tek ekimlik tohumlar normal gelicek farmwille ile büyüyen çocuklara.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tuğkan-0153

    

    Gıdanın komplosu olmaz. Bir insan ağırlıklı olarak buğday ve bakliyat (=bitkisel) ürünleri yerse güçten düşer ve her türlü hasta olur. İşlem görmemiş hayvansal ağırlıklı yerse güçlü olur ve kolay hastalanmaz. Tohum ticareti 1950'lerde hız kazanmış. 1950'lerde doğal bugdayın DNA'sıyla oynanarak 14 kromozomlu yapı 42 kromozoma çıkarıldı ve birim m2 tarladan daha cok bugday alınması dağlandı tabi ki insaanların sağlığı pahasına. Fakat sağlığı bozulan insanlar sağlık sektörünü canlandırdığı için bu sorun değildi tabi. Dikkat edin heryerde memleket hastanesi, 7 yıldızlı hastaneler yapıldı, tabi ki devlet garantili. Kırmızı et herşeydir. Bursa'da kaliteli etten kaliteli köfte ve döner yapan yerler non.stop satış yapıyor neden? Cunku et herşeydir. İnsanlar etten cok uzaklaştırılmış olsa da yine de et kokusu doyuruculuğu ile insanları cekiyor. Ispanak, taze fasulye, bamya, pilav... bunlarla insan doyamaz ve doysa bile orta vadede hastalanır. İnsanları etten uzaklaştırmak için her bir halt yapılıyor. Bugün Türkiye'de et üretimi 1.2Milyon ton; karşılaştırma açısından Almanya'da 9 Milyon ton! Kaynaklar:

    https://www.cnnturk.com/ekonomi/turkiye/iste-2016-yilinda-tuketilen-kirmizi-et-miktari -https://www.stuttgarter-nachrichten.de/inhalt.fleischkonsum-in-deutschland-woher-kommt-unser-fleisch.75b930c4-f3f9-435a-8c6e-8f2fb4668d0b.html

    Şu durumda bize gökten bedava tohum yağsa insanlar yine doyamaz, cunku bugday bitki sebze bunlar bizim sindirim sistemimize uymayan şeyler, bilimsel ispatlı. Biz inek , at , geyik gibi otobour asla değiliz ancak tohum mohum vs ile otobur yapılmaya calışılıyoruz. Fazla ekmek, bugday, bitkisel ürün ve bakliyat yiyien insanlar sağlıksız/bozuk sağlıklı/hastane,doktor müşterisi olduğu gibi aynı zamanda daha itaatkar oluyormuş, bu da bilimsel ispatlı. At, koyun, inek vs bunlar otoburdur ve güce boyun egerler. Kedigiller etoburdur ve güce boyun eğmezler. Peki ama köpekler de güce boyun eğiyorlar onlar ne olacak? Köpekler ekmek fasuyle gibi bitkisel şeyler de yiyebilir. Köpeğe McDonalds hamburger ver 10 tane yer.



    Peki hal böyleyken neden herkes tohumu tartışıyor? Cunku tohumu önemli/değerli birşey gibi göstermeye onsuz yaşanmaz gibi bir ortam oluşturmaya çalışıyorlar, fakat işte sonuçta ot. Buğday sonuçta bir ottur. Otun ucunda bir cekirdek içindeki şeydir bugday. Böcekler ve kuşlar yer. Atlar, zebralar, geyik, bufalo, vs bilimum hayvan yer, onların sindirim sistemi bugday ve ota göredir. vs vs.
    Bitkisel ürünler insanı hasta etmez, hayvansal ürünler hasta eder.
    Bu videoların hepsini izlemeni tavsiye ederim. Çok yanlış şey biliyorsun.

    https://www.youtube.com/watch?v=ZJ0aQPYFFF0

    https://www.youtube.com/channel/UCJFbmD0YNPIAx7O_45spfkw/videos




  • Bir gün yemek yerken ölmek istemiyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Tohum ya da ot ya da sebze tek başına kimseyi hasta etmez. GDO lu, oynanmış gıdalar hasta eder. Et de insanı hasta etmez. Sağlıksız koşullarda üretilmiş hayvan eti ve sağlıksız koşullarda depolanmış et hasta eder.

    Konuya dönelim. İthal tohumun GDO lu olması dışında bir diğer sorun da hasat zamanı sonunda tohumluk ayırdığınızda bir sonraki sene bu tohumdan %50 verim almanızdır. Bu her sene %50 düşüşe sebep olur ki 3. Senede mecburen yeniden tohum almak zorunda kalırsınız. Bu durumda çiftçi 5000 senedir süregelen tohumu kaybeder ve para harcamaya mecbur kalır.
    Hibrit tohumun faydası da var, kurak, sulanmayan yerlerde de bitki yetiştirmeye olanak sağlar. Ancak GDO'lu olmamak kaydıyla

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Bugün agrotek fuarına gittim. Tohum bölümünü ayrıntılı inceledim. Katalogdakilerin hepsi ithal tohum. Akp ithal sehemiyle ülkeyi soydu halen soyuyor.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • şu farkı bir türlü anlatamıyorum. yasaklanan yerli tohum değil. standart tohum. yerli tohumun yasak olduğu falan yok. kendim bizzat yerli tohum üretimi yapan bir firmada çalışıyorum. ayrıca piyasadaki çoğu yabancı firmanın tohumları amerikan değil. israil menşeiyli tohumlar da var (ki bunlar daha çoğunlukta) hindistan meneşili tohumlar da var, amerikan menşeili tohumlar da var, çin menşeili tohumlar da var.
    tekrar söylüyorum yerli tohum yasak değil. standart tohum yasak yani sertifikasız tohum yasak, hibrit olmayan tohum yasak. %100 yerli ve milli tohum firmasında çalışıyorum kendim.
    ama şu var. ülkede yabancı tohum firmalarına tanınan ayrıcalıkların 10 da 1i bizim gibi yerli tohum firmalarına yapılmıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 0110engin -- 21 Eylül 2018; 22:7:56 >
  • University of California, Berkeley'den Katharine Milton insanların sindirim sisteminin diğer tüm memelilerden oldukça farklı olduğuna dair birçok çalışma yayınladı. Örnek bir tanesi, açıklama ve linki:



    https://www.researchgate.net/publication/281674127_Primate_diets_and_gut_morphology_Implications_for_hominid_evolution



    İnsanların bağırsak sistemi kendisine vücut olarak benzer yapıdaki orangutan, şempanze, goril gibi hayvanlara göre cok farklı oranlarda. O hayvanlar her türlü ot bitki meyve buğday vs yiyebilir ancak insan yiyemez cunku sindirim sistemi o tür beslenmeye uygun değil. İlgili çalışma linki:



    Small/Large Intestine Length Ratio - Human Uniqueness Compared to "Great Apes": Absolute Difference

    https://carta.anthropogeny.org/moca/topics/smalllarge-intestine-length-ratio





    Bu çalışma son derece anlamlı zira midemizin yiyecekleri sindirmesi için gerekli olan asitlik oranının diger tüm etobur ve otobur tüm canlılardan açık ara yüksek olduğunu gösteriyor ve bu da midemizin ancak hayvansal gıdaları sindirmeye uygun olduğunu ispatlıyor.

    Evolution of Stomach Acidity and Its Relevance to the Human Microbiome

    https://journals.plos.org/plosone/article?id=10.1371/journal.pone.0134116 The



    Yüksek oranda lifli sebze meyve ve kuruyemişin serum lipidleri ve bağırsak işlevleri üzerine etkisi üzerine çalışma:



    Effect of a very high-fiber vegetable fruit and nut diet on serum lipids and colonic function



    https://www.researchgate.net/profile/Peter_Jones30/publication/12045973_Effect_of_a_very-high-fiber_vegetable_fruit_and_nut_diet_on_serum_lipids_and_colonic_function/links/59edf7320f7e9bc365252739/Effect-of-a-very-high-fiber-vegetable-fruit-and-nut-diet-on-serum-lipids-and-colonic-function.pdf



    Hem bilimsel hem de pratik açıdan gerçek budur. Hayvansal gıdalar tektir ve kraldır. Buğday doğal haliyle dahi insanların yemesine uygun değildir. Aslında buğday zehirli maddeler dahi içermektedir aynı sekilde fasulye nohut bezelye bunlar pişirilmeden yenirse zehirlidir. Pişirilince zehirin önemli kısmı gider azı kalır. Fidan salmış fasulye pişirilse dahi zehirlidir. Gıda zehirlenmeleri mantar, küflü ekmek, fasulye vs bitkilerden kaynaklıdır.



    Bitkisel ürünler arasında sadece çok küçük grup gerçekten faydalı ve yenilebilirdir fakat onları da hayvansal ürünlerin yanında az miktarda yemek iyi olacaktır. Örneğin peynirin yanında maydanoz, yumurtanın yanında domates biber etin yanında yeşil soğan marul nane ve kekik gibi. Aslolan hayvansal ürünlerdir, bitkisel şeyler ise onun yanında ancak garnitür olabilir, ana öğün olamaz fakat son yıllarda dünya liderliğine oynadığımız için ana öğünlerimiz ekmek pide makarna bulgur ve ayran olmuştur. Ayran hayvansal kökenli olmasına rağmen cok anlamlı bir içecek değildir cunku sütün içindeki protein vitaminler gitmiştir. Gerçek ekşi ayran iyidir, bağırsaklara faydalıdır, ancak onu da sadece bazı süthaneler yapmaktadır, markette falan yoktur. Tüm bunların sonucunda insanlar sağlıksızdır, memleket hastaneleri, aile hekimleri, aşılar, ilaçlar (=$$$) tedaviler (tüm tedavi prosedürleri ilaç firmaları tarafından hazırlandığını biliyor muydunuz), ameliyatlar, vs. milyarlarca dolarlık sağlık sektörü her sene büyümektedir, sağlıksız insanların düşünme kapasitesi de azaldığı için içine düştükleri bu durumu da bilmemektedir, bir gün gelecek Türkiye Cumhuriyeti nasıl oldu da bu hale geldi diyeceğiz işte böyle sağlıksız, hasta toplum yüzünden.



    Tohum üzerine böyle yaygara koparan haberler ve gelişmeler, bitkilerin önemli gerekli temel vazgeçilmez birşey olduğunu beyinlere yerleştirmek için yapılmaktadır. Oysa ki çözüm hayvansal gıdalardadır. Önceki mesajımda süper anlamlı bir veri iletmiştim: Türkiye'de et üretimi 1.17 milyon ton, Almanya'da 9 Milyon ton. Yav bu kişiler sağlıklı, çalışkan, anlayışlı ve Avrupa'nın patronu konumunda, Fransa ve İngiltere'ye bile borç veren ülke, ve cok yüksek et üretimi var. Biz ise tohum buğday pilavdan medet uman fırınları süper zengin yapan bir ülke olduk ve durum ortada gerçek üretim yok fason taşeron ithalata dayalı üretim ile ekonomimiz diz çöküş durumda. Sadece buradan dahi bu tohum olayının yanlışlığı görülebilir.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Zulgeteb kullanıcısına yanıt
    

    Harvard'ın gıda ile ilgili tavsiyelerinde cok ince bir aldatma var. Harvard'da kimler okur? Önce bu soruyu sor kendine. Büyük firmaların CEO'su olacak kişiler... Peki büyük gıda firmaları (big pharma gibi big agriculture kısaltması olarak ingilizce "big agri" da denilen) kimdir? Örneğin.. Monsanto, örneğin Cargill... Peki Monsanto, Cargill vs ne yapar? Tohum bugday mısır şeker vs sürümü yüksek olan, ülkeleri besleyebilecek çapta operasyonları olan, ölçeklenebilir / scalable tarım yapan firmalardır ve harvard'da okuyanlar veya harvard'daki hocalar vs, bu firmaların başına geçip CEO olacak, milyon $$$ kazanacak kişilerdir. Peki bu kişiler gelecekte başına geçip $$$ kazanacakları firmaların faaliyet alanlarını kötüleyecek türde yayın yapar mı hiç? Tabi ki hayır. Nitekim o yüzden orada "EAT WHOLE WHEAT BREAD, WHOLE-GRAIN PASTA" yani EKMEK ve MAKARNA YİYİN, derler! Haa oraya whole-wheat ve grain seklide tam-bugday tam-tahıl ifadelerini pazarlama amaçlı yerleştirirler ve onu gören bugdayı faydalı iyi brşey sansın diye fakat tam bugday da bildiğimiz bugdaydır yani 42 kromozomlu, genetiğiyle oynanmış. Harvard bu, pazarlaması iyidir. Ancak amacı paradır. Fakat tarım işinde çifte kar ederler. hem o bugdayları milyonlarca kişiye satarken hem de sürekli bugday yemekten hastalanan milyonlaarı hastaneleride ağırlayıp binbir çeşit ilaç, tedavi satarken, malı vururlar, ganimeti kaldırırlar. Herkese geçmiş olsun.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • berkeley ismini okudum ve gerisine bakmaya bile gerek kalmadı

    siz evriminizi tamalamışsınız geri insan olmanız mümkün değil

    herhalde ekmek de yemiyorsundur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mhmt042 -- 22 Eylül 2018; 7:3:25 >
  • gdo lu tohym haric ithal togumun bir zarari yok...sadece 10 liraya malolucak tohuma 80-90 lira verirsin..cebine zarari olur...

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mhmt042

    berkeley ismini okudum ve gerisine bakmaya bile gerek kalmadı

    siz evriminizi tamalamışsınız geri insan olmanız mümkün değil

    herhalde ekmek de yemiyorsundur.
    İlk cümlede "berkeley ismini okudum ve gerisine bakmaya bile gerek kalmadı" derken yani Berkeley'le ilgili bir sorununuz mu var, Berkeley'den doğru birşey çıkmaz mu demek istiyorsunuz? Hasbelkader öyle ise o halde kullandığınız Windows, MacOS, Android ne varsa kullanmayı da bırakmanız gerekecek zira... şu anda TÜM işletim sistemleri ve Internet ağı, iletişim protokolü olarak Berkeley Software Distribution kısaca BSD denilen ve Berkeley'deki öğrenci, araştırma görevlilerinin düşünüp tasarladığı "BSD Sockets" denilen sistemi kullanıyor. Önce bu konuyu bir netleştirelim ona göre benim ne yeyip ne yemediğim konusuna geçebiliriz.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • İnsanın sadece etobur olduğunu iddia etmek insanlığın gelişim ve yaşam şeklini inkar etmek olmuyor mu? İnsanlık modern bilimin olgunlaşmaya başladığı 1800'lü yıllardan önce hiç sebze, meyve ve tahıl yemiyor muydu? Modern bilim mi kandırmış eski çağ insanlarını da? Bu insanlar hep yanlış mı yapıp bugünlere kadar gelmiş insanlık?

    Eski çağları incelerseniz tahılın ne kadar yaygın ve tüketilen bir gıda olduğunu görebilirsiniz. Mısır hiyerogliflerinde olsun, kutsal kitaplarda olsun (Tevratta hamur mayalama tarifi bile vardır) daha bir çok kaynakta tahıl kullanımını görebiliyorken bunun insan yapısına uygun olmadığını savunmak eldeki somut verilere ters değil mi? Eğer insanlık yanlış bir uygulama ile bugünlere gelebildiyse bu yanlış bir uygulama değildir. Tez ve Veri tutarlı olmalıdır.

    Etin faydasını etobur hayvanların vahşiliği üzerinden savunmak da diğer bir sorun. Bu örnek ancak şu sonuca götürür sadece etobur beslenme şekli hayvanlarda görüldüğü gibi insanları da vahşileştirir. O halde tüketilen gıdadaki denge (hem et, hem et olmayan) önemlidir denilmesi gerekir.

    Mide asitinin yüksek olması yine insanların etobur olduğuna kesin kanıt olamaz çünkü bu asit her türlü eti eritebiliyorken basit bir domates kabuğunu eritmeye yetmemektedir. Mesela tavuk da kanada sahip bir hayvandır ama bu onun da illa uçan bir canlı olduğunun ispatı değildir.

    İnsan için herşeyin faydası olduğu gibi zararlarıda vardır. Tek taraflı bakamazsınız olaya örneğin çok et tüketimi bağırsak tembelliği, kolestrol ve gut gibi çeşitli metabolik bozukluklar meydana getirebilir o halde et insan bedeni için uygun değildir diyebilir miyiz?

    Evet et faydalıdır ve evet ülkemizde et tüketimi azdır ve bunun toplumsal olarak olumsuz etkilerini görebiliriz ama dengeli bir beslenme tek yönlü bir beslenmeden her zaman daha faydalıdır




  • meco M kullanıcısına yanıt
    

    Konuyu bilimsel açıdan ispatlayan 5-6 link gönderdim. Ancak pratik olarak da ispatlı. Bugün Bursa'da İskender kebapçısı önünde uzun kuyruklar vardır. Kaliteli etten köfte ve döner yapan yeni ve uygun fiyatlı bir lokanta açıldı Bursa'da ve hergün önünde kuyruk var. Et insanları birşekilde kendisine cekiyor. 2 kere 2 dört kadar açık bir konu. Börekçi, pilavcı önünde kuyruk olmaz.





    İnsanlık bugünlere et yiyerek değil, buğday yiyerek geldi diyorsun da bak almanlar her gün döner yiyorlar.



    Stuttgart'ta Türk dönerci Yüksel Doğan, dükkanı önünde her zaman kuyruk varmış. Ekmek arası döner €4,5. Tabakta döner (tahminen 200gram) €9 Yani bizdeki 9TL. Et insanları cekiyor, kendisine abone ediyor.



    Yerli Tohum Bitirildi.. İthal tohumun ne kadar tehlikeli olduğunun farkında mısınız ?






    Buğday, sebze, ot ise etin yanında ancak garnitür olabilir. Onlarla insan doymaz. Ekmek sebze ot bunları kediye köpeğe atsan yemez.



    Sabah kahvaltısında börek yiyordum bir ara. Bir ağırlık bağlıyordu ki sormayın. Düzgün yaşayabilmek için vücudumuza uygun gıda almak zorundayız. Şimdi sadece et süt yumurta balık yiyorum ve süper sağlıklıyım. Kendi kendime sordum, onca yıl neden börek bulgur makarna fasulye takıldım dedim? Alışkanlık, medya, cevre öyle olduğu için gerçekten istediğim için değil.



    Ben size söyleyeyim: Türk insanını sadece buğday, tahıl, bakliyat ürünlerine mahkum etmek istiyorlar. Bu gönderi dahi bunun bir ipucudur. Tohumu önemli bişey gibi göstermeye çalışan bir konu bu.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.