Şimdi Ara

Emekli maaş promosyon & dayanışma & tartışma (İlk mesajda en yüksek 5 banka olacaktır)25.09.23) (1046. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
5 Misafir - 5 Masaüstü
5 sn
20.993
Cevap
638
Favori
1.544.551
Tıklama
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
174 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 10441045104610471048
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • emekliye git çalış diyenler utansın.

    bunu savunanda haramzadedir , çünkü kendileri 4 senede kıyak, hatta 2 gün bakanlık yapsa hatta 2 saatlik bakanlık yapsa 7 sülalesi ihya olur.

    bazı bürokratlar yada büraokratlık vs vs ile kıyal maaş, 2-3-4-5-6-7-8--9 hatta 10 yerden huzur hakkı , prim vs alanlar 'a kişmse bişey demez. AMA EMEKLİYE sende çalış derler. Birde bunu savunanlar var. Utanmadan.Belki o emekli çalışırken neler yaşadı. Bitti artık çalışacak durumu yok. Kul hakkına girmeyin şakşakçı olacam diye.



    konuyla lakasız bir liste. tam doğrumu emin değilim ama baro yazısı sanırım doğrudur.

    rastladım arada kaynamasın bakmak lazım unutuyoruz.



    https://t24.com.tr/foto-haber/erken-emekli-olmak-isteyenler-dikkat-iste-7-yontem,31486



    https://www.istanbulbarosu.org.tr/docs/sigorta/SSK2011.pdf



    neyse sizin tuzunuz kuru diye herkese akkıl vermeye çalışmayın. BEYİN herkeste var ama AKIL herkese nasip olmamış ....


    https://tued.com.tr/sgdp-odeyerek-calisan-emekli-sayisi-2020den-bu-yana-1-milyon-125-bin-kisi-artti/


    SGDP ÖDEYEREK ÇALIŞAN EMEKLİ SAYISI 2020’DEN BU YANA 1 MİLYON 125 BİN KİŞİ ARTTI

    25/04/2024TuedadminComment(0)

    Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Basın Sözcüsü Mehmet Emin Tangören, emeklilerin aylıklarıyla geçinemedikleri için kayıt içi veya kayıt dışı işlerde çalışmak zorunda kaldığını belirterek “Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) ödeyerek çalışan emekli sayısı 2020 yılından bu yana 1 milyon 125 bin 131 kişi arttı” dedi.

    TÜED Basın Sözcüsü Mehmet Emin Tangören, çalışan emeklilere ilişkin hazırladıkları verileri açıkladı. “Emekli artık ne iş olsa yapıyor. Emeklinin çalışmaktan başka çaresi kalmadı” diyen Tangören, şunları söyledi:

    “Giderek ağırlaşan hayat koşulları karşısında artık sadece hayatta kalmaya odaklanan ve hatta yakınlarının bakım yükünü de üstlenen emekliler her türlü işte çalışmaya başladı. İş bulamayan çocuklarına, işsiz kalan evlatlarına ve hatta torunlarına da bakmak zorunda kalan emekliler, yeniden iş yaşamına dönmeye başladı.

    SGK tarafından yayınlanan Aylık Sigortalı İstatistikleri’ne göre; 2020 yılında 746 bin 766 olan sisteme kayıtlı çalışan emekli sayısı, 2024 Ocak ayı verilerine göre 1 milyon 871 bin 897’ye yükseldi. Kurumun bu rakamlarına göre, Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) ödeyerek çalışan emekli sayısı 2020 yılından bu yana 1 milyon 125 bin 131 kişi arttı. Elbette bu resmi rakamların yanı sıra 2 milyonu aşan kayıt dışı çalışan emekli olduğunu da tahmin ediyoruz. Dolayısıyla gerek kayıt içi, gerekse de kayıt dışı olmak üzere yaklaşık 4 milyon emeklinin çalışma hayatına bir şekilde girdiği görülmektedir.

     

    İSTANBUL’DA ÇALIŞAN 577 BİN EMEKLİ VAR

    En çok kayıtlı emeklinin yaşadığı illerin başında 577 bin 366 emekliyle İstanbul gelirken, bunu sırasıyla 149 bin 858 emekliyle Ankara145 bin 538 emekliyle İzmir, 117 bin 450 emekliyle Bursa95 bin 556 emekliyle Kocaeli68 bin 622 emekliyle Antalya ve 51 bin 166 emekliyle Tekirdağ izledi. Bu arada Türkiye genelinde erkek emekli çalışanların sayısı 1 milyon 658 bin 387 iken,  kadın emekli çalışanların sayısı ise 213 bin 510 olarak açıklandı. Diğer taraftan ise SGDP ödeyerek kayıt içinde çalışanlara, ödedikleri bu sigorta primlerinin geri dönüşü olmamaktadır. Oysaki TÜED olarak yıllardır, çalışmak mecburiyetinde kalan ve kuruma sigorta ödeyen bu insanlarımıza bunun bir geri dönüşünün sağlanması yönünde çağrılarda bulunduk. Hiç olmazsa emekli aylıklarına belli bir yansıması olmalıydı. Türkiye istihdamda, kayıtlı veya kayıtsız çalışan emekli cennetine dönüşmüştür. Bu rakam; Gürcistan, Moğolistan, Ermenistan, Katar, Arnavutluk gibi bir çok ülkenin nüfusundan yüksek bir rakamdır


    Emeklisi, çalışmak zorunda kalmayan yaşam standardını yakalamış bir ülke olma özlemimiz vardır. 


    Emekli aylıklarının alım gücü yükseltilmeli, en azından 2000’li yılların başındaki seviyelere getirilmelidir.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi GoGoBaBa -- 27 Nisan 2024; 18:26:35 >




  • cehili C kullanıcısına yanıt

    biliyorum birkaç sayfa sadece geriye baksan görürdün. hatta en iyi 5 banka youtube lişnkiş mesajı atan arkadaşın videosunu da görürdün.

  • GoGoBaBa kullanıcısına yanıt
    Gördüm zaten merak etme kafayı da bu kadar yorma. Çok gereksiz mesajlar olduğu için okumak istemedim. Senin gibi gereksiz mesaj yazan çok olmuş konuda.
  • Doğu ve Batı Alamanya 2 farklı ülke statüsündeydi; ekonomik sistemleri de farklıydı. İntibak tanımı yerine entegrasyon daha doğru olur gibi. Birleşme nedeniyle sistemi tekleştirme ve sistem içindekileri eşitleme.

    Yalnız örnek verirken emeklilik şartlarını da paylaşırsanız daha faydalı olur. Acaba bu şartlar da nerede emekli olmak daha kolay.  


    1.1. Yaş dolayısıyla genel emeklilik

     

    Almanya’da yaştan dolayı emeklilik için;

    • 65 veya 67 (1947’de ve daha sonra doğanlar için 2012 yılından 2029 yılına kadar kademeli olarak yükseltiliyor) yaşını doldurmuş olmak ve

    • 5 yıllık (60 ay) bekleme (asgari sigortalılık) süresini tamamlamak

    gerekmektedir.

     

    5 yıllık bekleme süresini tamamlayamayan sigortalıya veya geride kalanlara sigortalının ödediği işçi payı sigorta primleri iade edilir.

     

    1.2.   Uzun süreli sigortalılar için emeklilik

     

    Sigortalılar bu emeklilikten halen geçerli yaş sınırı olan 65 yaşını doldurmadan, aylıkta kesinti olması şartıyla faydalanabilmektedirler. Bunun için;

    63 yaşını doldurmuş ve

    • 35 yıllık bekleme süresini tamamlamış olmak

    şartları aranmaktadır.

     

    Bu emekli maaşında 65 yaş doldurulmadan aylık bağlatılmak istenirse ayda yüzde 0,3 kesinti yapılır. Kesinti yapılmaması için 45 yıllık sigortalılık süresinin tamamlanması gerekir.





  • https://www.dunya.com/kose-yazisi/memur-sayisimaasinin-isciye-oranini-mb-kadar-konussak-enflasyon-duserdi/724328


    Memur sayısı/maaşının işçiye oranını, MB kadar konuşsak, enflasyon düşerdi…

    Ferit Barış PARLAK

    26 Nisan 2024 Cuma


    Yıllardır olduğu gibi…

    Bu haftayı da “Merkez Bankası (MB) faizi yükseltir mi/ sabit mi bırakır?” sorusuna yanıt aramakla harcadık! Nihayet karar açıklandı: Faiz sabit kaldı…

    ***

    Üretici:

    “Çalıştıracak eleman bulamıyorum…” diye kendini paralarken…

    İşgücü eksiği: Üretim/arz açığı anlamı taşırken…

    Üretim ve arz açığı: Enflasyon/döviz ihtiyacı/ cari-bütçe-tasarruf açığı anlamına gelirken…

    ***

    Ve… Sanayide yaşanan işgücü açığının…

    Kamu personeline sağlanan ekstra avantajlardan sosyal yardımlara, üniversitelerden temel eğitim sistemine kadar nedeni/ çözümü biliniyorken…

    ***

    Enflasyon ve açıklar gibi sorunlarımızın kalıcı çözümünü sağlayacak:

    ‘’Üretimde/sanayide iş gücü” konusu… MB Para Kurulu Toplantısı sonuçlarına harcadığımız sürenin onda biri kadar gündem/kamuoyu oluşturmayı hak etmiyor mu?

    ***

    Örnek mi? Memur maaşı/sayısı: 3 aylık verilere göre, bütçe giderlerinde aslan payı yüzde 26 ile personel giderleri oluşturmuş…

    Yıllık bütçede ayrılan pay yüzde 25 olduğu için, 3 aylık gerçekleşme normal karşılanabiliyor…

    Ancak, Temmuz ayında yapılacak zam, bu kalemin giderlerdeki açığın katalizörü olacağı ortaya çıkıyor…

    ***

    Kamuda: 2021 sonunda 3 milyonu kadrolu olmak üzere 4 milyon 877 bin 270 personel çalışıyormuş…

    2022’de bu rakam 3 milyon 100 bini kadrolu olmak üzere 5 milyon 10 bine çıkmış…

    2023 yılında ise memur sayısı 3 milyon 478 bini kadrolu olmak üzere 5 milyon 176 bin ile rekor kırmış…

    Daha vahimi: Sayıda rekor kırılırken, giderlerdeki artış her yıl yüzde 130’lara, yüzde 150’lere ulaşmış…

    ***

    Her sorunun çözümü olan “üreten işçi” mi? Çoğunluğu, en düşük memur maaşının yarısını alabiliyor…

    VELHASIL

    ABD ve AB üyeleri gibi gelişmiş ülkelerin MB temsilcileri, “Sorunlar yapısaldır; sadece MB para politikalarıyla çözülmez.” cümlesini, her toplantılarında tekrarlarken…

    ***

    Çalışma hayatındaki dengesizliklerin de (farklı nedenler de var) etkisiyle üretim/arz açığı veriyoruz…

    Üretim/arz açığının da (farklı nedenler de var) etkisiyle, enflasyon/cari-bütçe-tasarruf açığı ile karşı karşıyayız… Ve enflasyon sorununu çözmesi için, yıllardır yaptığımız gibi yine MB’ye bel bağlayarak, yanlışı tekrarlamıyor muyuz?



    ---*---*---*---


    “Tüketim/talep” ile “israf” karıştırılıyor…

    Ferit Barış PARLAK

    AYRINTI

    18 Nisan 2024 Perşembe


    Çalışma Bakanı’ndan asgari ücretin Temmuz’da artmayacağı açıklaması geldi…

    ★ ★ ★

    Enflasyonla mücadele için, koro halinde: “Talebi/tüketimi kısmalıyız” deniyor…

    Oysa…

    Tüketim ve talep refahı simgeliyor…

    ★ ★ ★

    Burada:

    “Tüketim/talep” ile “israf” karıştırılıyor…

    Örnek mi?

    Güçlü bir bilgisayar:

    Yazılım, tasarım, ürün kalıpları, Ar-Ge gibi üretimin temeli olan alanlarda da kullanılabiliyor,..

    Oyun/internet/sosyal medya takibi gibi tüketimin temeli olan alanlarda da kullanılabiliyor… (Teknik eleman/öğrenci gelişmek/geliştirmek için, mevcut kazancıyla bu ürünü zaten tüketemiyor…)

    ★ ★ ★

    Uçak/tren/otomobil: Mal ve/veya insanın hızlı/düşük maliyetle taşımasını sağlayıp, üretenlerin verimliliğini ve tasarrufu artırabiliyor… Lüksü/büyüğü/çoğu ile zenginlik/itibar gösterisine de aracılık yapabiliyor…

    ★ ★ ★

    Bina: 100 metrekaresi mal/hizmet üretimi/ geliştirilmesinde de kullanılabiliyor; üretici adayının/üretenin/geliştirenin barınması/konaklaması gibi ihtiyaçları da karşılayabiliyor…

    Bin 100 metrekaresi, tek bir kamu personeline/bürokrata/siyasetçiye hizmet de edebiliyor…

    ★ ★ ★

    Kuruyemiş/et/balık/sebze/meyve: Yeteri kadarı işçinin/öğrencinin verimini artırmak, sağlığını korumak için gerekiyor… Yeterinden fazlası herhangi bir öğüne meze de yapılabiliyor…

    VELHASIL

    Bu nedenle tüketimi/talebi değil, israfı kısmamız gerekiyor… Tersi durumda: Geleceğimizi inşa edecek gençler/öğrenciler/işçiler donanımsızlık/proteinsizlik/geçim derdi/gelecek kaygısı nedenleriyle yeteneklerini geliştirmeyi unutup; (tüketim/ talebi kısmak için tüm kurumların elbirliğiyle çalıştığı esnada) kafelerde, kahve TÜKETİMİNE odaklanıyor!!!

    ★ ★ ★


    Sadece büyük binalar, lüks otomobiller değildir israf… 1-2 saat çalışana/hatta işe gitmeyene, işçinin/öğrencinin 3-5 katı maaş vermek de israftır; 1 kişi ile yapılabilecek iş için 20 kişilik kadro açmak da…


    1 birime yapılacak işi, 5 birime yaptırmak da israftır; 5 birimlik malı 1 birime sahiplendirmek de… Yetenekli öğrencinin/gencin/işçinin imkanlarını daraltarak, yetenek geliştirmesine engel koymak en büyük israftır




    --*-*-*-*-*-*-*-*-



    ilave:,



    Ergün Kılıç: Tüketici İtiraz Kültürünü Geliştirmeli

    Ergün Kılıç, ülkedeki yüksek enflasyonun tüketicilere doğrudan etkisine dikkat çekerek, tüketicilerin fiyat artışlarına karşı etkin bir şekilde mücadele etmeleri gerektiğini vurguladı.


    Tüketici Hakları Derneği (THD) Genel Başkanı Ergün Kılıç, ülkedeki yüksek enflasyonun tüketiciye doğrudan maliyet olarak yansıtıldığını belirtti. Kılıç, tüketicilerin itiraz etme kültürünü geliştirmesi gerektiğini vurgulayarak, bu şekilde fiyat artışlarına karşı daha etkin bir şekilde mücadele edebileceklerini ifade etti.

    İsmet Özçelik’le Ankara Farkı programına konuk olan THD Genel Başkanı Kılıç, tüketicinin sorunları ve çözüm önerileri ile ilgili mesajlar verdi.

    Enflasyonun artmasıyla birlikte tüketicilerin satın alma gücünün ciddi şekilde azaldığını vurgulayan Kılıç, özellikle emeklilerin geçim sıkıntısı çektiğini dile getirdi.

    Ülkenin yerli üretimine vurgu yaparak, ithalata dayalı ekonominin enflasyonu artırdığını belirtti. Kılıç, yerli üretimin teşvik edilmesi gerektiğini ve ithal ürünlerin sınırlanması gerektiğinin altını çizdi.

    Geçmişte çiftçilerin güvencesi olarak görülen kurumların artık işlevini yitirdiğine dikkat çekerek, tarım ve üretim sektöründe bilimsel yaklaşımların öncelikli hale getirilmesi gerektiğini savundu.

    Kooperatifçiliğin de geliştirilmesi ve tüketiciyi korumak adına kredi kartı faizlerine karşı mücadele edilmesi gerektiğini belirten Kılıç, tüketicilerin haklarını savunmak için daha aktif bir rol üstlenmeleri gerektiğini vurguladı.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi GoGoBaBa -- 1 Mayıs 2024; 23:13:12 >




  • 1234Rambo kullanıcısına yanıt

    peki o konusanlar neyden emekliymis 5000 den değilmiymiş. yani değiştirilmemiş ( ecovitin mesutun bağçelinin değiştirmesinden once) nasılmıs kanun???


    hem kızarlar hem sandıkta efsunlu gibi bakarlar yapıyı değiştireceğin yer neresi sandık

  • emekliler, bu iktidar hariç, hiç bir zaman böyle rezil hale getirilmemişti. bu sözü hazmetmeye bakın. net bir doğru.
  • Seninle aynı fikirde değil diye insanlara iftira atmak ve agresif tavır sergilemek demokrat kişiliğine hiç yakışmıyor.

    Herkes sonuçta emekli adayı; emekli olmana gerek yok.

    Emeklilere hakaret eden ifadesini ispatlamak zorundasın; iddia sahibi iddiasını ispatlayamazsa ne olur ?

    Şartlardan memnun olmayabilirsin; imkanın varsa Avrupa ve Amerika'ya çalışmak için gidip, 65 yaşında emekli olduktan sonra dönüş yaparsın. Hem ülkeye de döviz katkın olur.

    Ayrıca promosyondan çok siyasi paylaşımlar yapıp; vatandaşın kafasını muhallebiye çeviren sensin. Çözüm önerisi bir sistem profilin var mı? Yok gibi.

    Sistemin bozulacağını bile bile; sitemi bozan talepleri destekleyen ve sistem bozulunca da şikayet edende sensin. 

  • Lady-Of-Ice kullanıcısına yanıt
    sonra da arkamdan yazıyor sizin güruh " iktidar destekçisi ilan etti" diye. herkes de gördü gerçekleri. ben cevap yazdım ama kaale aldığımdan değil. zerre dikkate almam zira malum oluşumcuları. sırf, vatandaş kimin kim olduğunun farkında olsun . 20 küsur yıldır, ülkemi bozkıra çevirenlerin halen daha hangi yüzle vatandaşa hakaret ettiğini, "akıl" verdiğini görsün , diye. yeri gelince almanya örneği verir, yeri gelince "omo borosu törküye omo" yaparlar. sonra da normal vatandaş bunları niye ciddiye almıyor diye merak ederler. size ayrılan zaman, boşa harcanmıştır.

    bu konuda yine ahkam kes bakalım, gerçek yüzlerinizi açık etmeyen namerttir.
  • ilk seçimde oylarınız daha da düşecek. en sonunda toz olup gideceksiniz. 30 sene çalışıp prim ödemiş büyüklerine seslenirken daha dikkatli ol. düşmez kalkmaz bir Allah. bu ülkenin emeklisine rezilliği layık görüp, bir de avrupa ülkelerini örnek veriyor. elin avrupalı emeklisi bizim ülkede 5 yıldızlı tatil yapar, biz o tatil yerinin kapısından geçemeyiz.

    neyse sinirim yükseldi, daha ağır şeyler yazacağım bunların yüzünden.
  • İddaanı ispatlayamadın gibi gözüküyor. Ben 15 senedir oy kullanmıyorum. Kimin oyunun düşüp artması beni ilgilendirmiyor.  

    30 sene çalışmak yanında ; yüksek prim ve geç yaş şartını dikkate alman lazım. 3 şart sağlanmadığı sürece maaş beklentinin altında kalabilir. Onlara ayıbı erken yaşta emekli olanlar veya 3600 günle emekli olanlar yapıyor olmasın.

    Ha birde hiç prim ödemeden maaş alanlar var.

    Elin Avrupa'lısı bizim ülkemizde tatil yapıyor; ama kendi ülkesinde yapamıyor. Neden acaba? Avrupa'da ki emeklilerin büyük çoğunluğunun sosyal yardım alıp almadığını araştırmanı tavsiye ederim. Emekli olup çalışmak zorunda olanlarıda. Avrupa'nın emeklisini örnek alıyorsan; orada ki emeklilik şartlarını da örnek almanı tavsiye ederim.





  • Lady-Of-Ice kullanıcısına yanıt
    yazdıkça batıyorsun, ama sanırım egon o kadar şişkin ki, haksızlığın kabak gibi ortada olmasına rağmen, büyüklük edip kabullenemiyorsun. daha yazma veya akla mantığa uygun şey yaz ki, abes görüşlerine cevap vermek zorunda kalmayayım.

    not: sosyal güvenlik sistemlerindeki aksaklık, hata vs. den, sigortalı çalışanlar sorumlu değildir. sistemi yapanlar, kontrol etmesi, düzeltmesi gerekenler sorumludur. işte , tam da o noktada kabak yine malum iktidar partisinin başına patlar, işlerini doğru yapmadıkları için. sen de üzülürsün.

    gel, halkın yanında ol, üzülsek de beraber üzülürüz o zaman.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 1234Rambo -- 26 Nisan 2024; 16:57:32 >
  • Emeklilere bankalar çok cimri davranıyor Ama iyi kötü kampanya yapıyorlar

    fakat cep telefonu GSM operatörleri de çok acımasız! cimrilik bile yok hiç kampanyaları yok yersen işte tarife bu 800-900 tl
    emekliler ölsün deniyor

    Eskiden olurdu: emekli 50 tarifesi eyt tarifesi vs yahu Hiç mobil telefon faturalı veya faturasız hiç kampanya yok

    ne yapacağız dumanla mı haberleşelim?
    yoksa ölelim mi?

    Yeter yahu bıktım bu ülkede yaşamaktan
  • vitriol kullanıcısına yanıt
    tam "vurun abalıya" haline getirildi emekliler. gelen vuruyor, giden vuruyor, sorana "emekli yılı" diyorlar.
  • "EMEKLİ ÖLSÜN" diye uğraşılıyor yeminle.
  • Savunacak materyalin kalmayınca nezaket sınırlarının dışına çıkıyorsun. Tanımadığın insanlarla ilgili bu tip ithamlarda bulunman tuhaf. Ben niye üzüleyim; menfaatim mi var ki kaybedeceğim diye tasa yapayım. Maddi menfaat karşılığı oyunu veren; Eyt'i bir araç olarak kullanan ve bunları destekleyenler kim? Yazılanı okuyup anlamamakta direniyorsun. Çözüm önerin var mı diyoruz? Yok. Hala çözümsüzlüğe devam diyorsun. Senin gibi düşünen halk; düşünmeyen ne oluyor? Çalışanın emekli maaşı düşükse mesleği ve işverenin ödediği primin etkisi var. İsteğe tabii ödeyenlerin ise düşük prim ödemesi yaptığı için maaşları düşük. Ayrıca vatandaşda gidip genç yaşta emeklilik başvurusu yapmasaydı. Verdiğim örnekte her ay için 0.3 düşürülme söz konusu. 55 yaşında emekli olması gereken birey 40-45 yaşında emekli olursa maaşınında bu seviyelerde olacağının farkında olmalıydı.(Bunlar yüzünden 25 yıl çalışan 55 yaş ve üstü emekliler kayıp yaşadı) Getir Almanya'da ki sistemin aynısını; şartlara uygun emekli olsun ondan sonra sorun varsa konuş. (Yaş orada 65 ise onu da 60 yap, yılıda 35 yerine 25 yap) Sistemin düzelmesini istemeyenler; sistemi bozan taleplerde bulunan ve menfaat sağlayanlar olmasın? 





  • burayı meclis, bizi milletvekili sanarak "ne çözümün var" demenin mantıksızlığını nasıl anlatsak sana? ülkenin sosyal güvenlik politikalarını ben koymadım, ben bozmadım, ben niye çözüyorum? komple zırvalık.

    ikincisi, tablo ve data attım buraya. yıllar geçtikçe, milli gelirden emeklilere ayrılan pay bilinçli olarak düşürülüyor. kendileri dünyada cenneti yaşayanlar, emeklilere cehennem şartlarını layık görüyor. bu bile, İNSAN OLANIN ZORUNA GİDER.

    insansınızdır umarım.
  • Burası siyaset meydanı da değil. Çözümün var mı diyoruz; yok diyorsun. Planın var mı diyoruz; yok pilavım var diyorsun. Pilav satarak sorunu çözemezsin. Kanunu sen çıkarmamış olabilirsinde; çıkmasını talep edenlere neden destek oldun veya senin taraftarı olduğun parti ve kanallar neden destek oldu? Ayrıca bütün emeklileri aynı kefeye koymanda yanlış; kimin ne ödediği; kaç gün ödediği ve kaç yaşında emekli olduğunu biliyor musun? Bilmiyorsun. Cennet'e girmen için Cennet'e girmeyi hak etmen lazım. Konuyla ne alakası var onu da anlamadım. Bizi yaradan insan olarak yaratmış; sorgulamak seni aşar. Sen bazı şeylere sahip olamadın diye sahip olanları neden kötülüyorsun? Fesatlık yapıyorsun. Promosyon konusu misal; vatandaş banka seçerken hizmet kalitesini önemsiyor mu önemsemiyor. Ne kadar çok promosyon alacağının derdinde. İnsanlar da erken yaşta emekli olurken veya düşük prim öderken sonrasını; sistemin bozulup bozulmayacağını düşünmüyor. Avrupa'da bile emeklilik yaşı yükseltilirken. Avrupa'yı geçtim. Afrika ve Asya ülkelerine de bir göz at istersen; şartlar nasıl diye. 





  • Lady-Of-Ice kullanıcısına yanıt
    aman ne saçma sapan zırvalıklarla doldurdun yahu. yazdıklarını kimse sevmiyor. ilgi göstermiyor. çünkü burası emekliler konusu, yalan , algı, ama montaj ama şu ama bu ile, vatandaşın hakkını yeme konusu değil. ne yüz varsa, halen yazabiliyorsun.

    şunu unutma, ciddiye alınmadığın gibi, dalga geçtiğin emekliler tarafından hoş karşılanmıyorsun. bizim cebimize göz diken , kralı olsa fark etmez. vız gelir, tırıs gidersiniz.

    yeter artık bu halkı manüple ettiğiniz, dalga geçtiğiniz. hadi yoluna.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 1234Rambo -- 27 Nisan 2024; 11:29:1 >
  • bir ara konuya yapışan malum partili üye vardı. o da aynı şekilde emeklilere hakaret eder, üstünlük taslar, "akıl" verirdi. bunun yan hesabı herhalde o. üşüşüyorlar. vatandaş tekmeyi atıyor, şekil değiştirip geri geliyorlar.
  • 
Sayfa: önceki 10441045104610471048
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.