ABD Deniz Kuvvetleri, yapay zekalı ve silahlı robot köpekleri test ediyor

MARSOC, Ghost Robotics'in dört ayaklı insansız kara araçlarını (Q-UGV) , keşif ve gözetleme de dahil olmak üzere çeşitli uygulamalar için test ediyor, aynı zamanda bu robotları silahlandırmayı da düşünüyor. Ancak bu durum ilk değil. ABD Deniz Piyadeleri geçmişte roketatarlarla donatılmış robot köpekleri test etmişti.

Onyx Industries personeli tarafından veirlen bilgiye göre, MARSOC şu anda iki silahlı Q-UGV'yi teste tabi tutuyor. Bu robot köpeklerin silah ve yapay zeka destekli görüntüleme sistemi Onyx'in SENTRY uzaktan silah sistemini (RWS) temel alıyor. Bu sistem ile, insanlar, araçlar ve drone'lar otomatik olarak tespit ve takip edilebiliyor ve insan operatörlere bildiriliyor. Sistem, ateş etmek için insan kontrolünde bir mekanizmaya sahip, dolayısıyla otonom olarak ateş edemiyor.

Robotik insansız kara araçlarının yükselişi

Silahlı robot köpeklerin değerlendirilmesi, askeri kullanıma yönelik küçük robotik insansız kara araçlarına olan ilginin arttığını gösteriyor. İnsansız hava araçları (İHA'lar) en az 20 senedir ordulara güç veriyor olsa da, dört ayaklı robotlar yeni yeni askeri alanda değerlendiriliyor. 

Ayrıca Bkz.Dünyanın ilk alev püsküren robot köpeği: Thermonator

Silahlı robotik köpeklerin insan gözetiminde olsa bile konuşlandırılma ihtimali, savaşların geleceği ve giderek otonom hale gelen silah sistemlerinin potansiyel riskleri ve etik sonuçları hakkında önemli soruları gündeme getiriyor. Benzer uzaktan silah sistemlerinin polis teşkilatları tarafından da kullanılması insanların tepkisini çekebilir. Kasım 2022'de, San Francisco Denetim Kurulu, San Francisco Polis Departmanının şüphelilere karşı ölümcül robotlar kullanmasına izin veren bir karar çıkarmıştı.

Bu sistemlerin gittikçe daha özerk hale geleceğine yönelik endişeler de bulunuyor. Ancak bazı uzmanlar, bir noktadan sonra bu sistemlerin sahaya sürülmesinin kaçınılmaz olacağını söylüyor.  Silahlı robotik sistemler gelişmeye devam ettikçe, etik kaygıların ele alınması ve bunların kullanımının mevcut politikalar ve uluslararası hukukla uyumlu olmasını sağlamak hayati önem taşıyacak.