Bir Duraklık Aşklar

Herkes aşkı bulamayabilir. Kimse aşkta yaşamış olamaz. Öyle olsaydı yeryüzünde yalnız insan kalır mıydı zaten? Yalnız insanlar da olacak ki sevgilisi olan insanlarla yalnız insan arasındaki farklar ortaya çıksın. Öyle cıvık cıvık herkesin sevgilisi var, her yer sarmaş dolaş, öpüşen çiftlerle dolu falan. Pek hoş bir manzara olmazdı tabi bu. Aşkın ne zaman, nerede insanın karşısına çıkacağını bilemeyiz. Adı üstünde “Aşk tesadüfleri sever”. Bu tesadüfleri fark edip değerlendirdiysen ne mutlu sana. Ama yok bu fırsatı anlamadıysan, farkına varamadıysan geçmiş olsun, o tren çoktan kaçtı. Artık yeni aşkları ve fırsatları bulmanın vakti gelmiş demektir. Aşkı bulmak için de öyle sağda solda da aramaya çıkmaya hiç gerek yok. Zaten o ne öyle, balığa gider gibi aşkı bulmaya mı gidilirmiş? Aşk sana gelecek. Farkında olmadan da sen ona gideceksin. He kısa olur, uzun olur onu ben bilemem. Belki de platonik bir şey olacak, bilemezsin ki.

Bir Durak Aşkın Hikayesi

Türk bilim adamlarının yaptığı bir araştırmaya göre, aşk insanın en çok toplu taşımalarda buluyormuş. Evet evet yanlış duymadınız, toplu taşımalarda! Bu aşklar %99 oranında kısa ve platoniktir. O an o otobüse binerken başına geleceklerden oldukça habersizsindir. Okulundan ya da işinden çıkmış, mutlu bir şekilde evine gitmek istersin. Tek isteğin otobüste boş bir koltuktur. O hayal ile otobüse binersin. Saf ve temiz duyguların sadece bunu ister çünkü. Kulaklığını takarsın, başını cama yaslarsın ve çevreyi izlersin. Her zamanki yaptığın, sıradan bir yolculuktur sadece bu. Belki de o gün için sıradan bir yolculuk olmayacaktır senin için. O an otobüs durakta durur. Kapı açılır. O biner otobüse. “Nırının” diye bir akbil sesi gelir kulağınıza. Aslında sıradan bir akbil sesidir ama o an sadece başınızı çevirip bakmak istersiniz. İstemsizce, elinizde olmadan bakarsınız sadece. Filmlerdeki gibi ağır çekimde çevirirsiniz kafanızı koridora doğru. Bir anda bembeyaz bir ışık beliriverir gözünüzün önünde. Sanki size doğru bir melek yürüyordur. Otobüs kaza yapmış da cennete düşmüşsünüz gibi hissedersiniz kendinizi. Kalbinize tatlı bir sancı girer, midenizdeki kelebekler ağzınıza kadar gelir. Her şeyi unutup sadece o güzelliğe odaklanırsınız. İçinizden “Bu nasıl bir şey Allahım” demeye başlarsınız. O melek boş bulduğu bir koltuğa, tam karşınıza oturmuştur. Gözlerinizi ondan bir türlü alamazsınız, eliniz ayağınız dolaşır. Dikkatini çekmek için türlü türlü şeyler yaparsınız. O otobüs, artık sizin için çok farklı anlamlar taşır. Aşk otobüsü olur bir anda. Hayatının aşkını bulduğunu düşünürsün. Kısacık zamanda onunla evlilik, çoluk çocuğa karışmak ve beraber yaşlanmak hayalleri kurarsın. Sevgililer gününde sevgiliye hediye almayı düşürsün. Otobüse bindiğinde olan saf ve temiz duygularınız daha anlamlı bir hale gelir. Nereden bilebilirsiniz ki kısa süreceğini? Hayatınızın aşkını bulduğunuz o insan bir anda ayağa kalkar. Yanınıza gelip, ufak bir tebessümle size “Merhaba, tanışabilir miyiz” demesine beklerken kapıya yönelir. Düğmeye basar. Az önce bir gelecek kurmayı hayal ettiğin o insan elinden kaçmak üzeredir. Hemen yanına gidip duygularını açmak istersin. Ama ayakların bir türlü gitmez, cesaretini toplayamazsın. Otobüs durağa yanaşır ve yavaşça otobüsten iner. Cama yapışıp arkasından bakakalırsın. Aşkı yine bulamamışsındır. Aşkın sadece bir durak sürmüştür. O andan itibaren otobüse daha sıklıkla binmek istersin ki onunla bir kez daha karşılaşasın. Düşündüğün gibi olmayacaktır fakat. Onu bir daha asla göremeyeceksindir. Ertesi gün sıradan ve aşksız hayatına devam etmek zorunda kalırsın. Bir duraklık o aşkını bir süre unutamazsın ve hep onun gibi birisini ararsın. Gelmeyeceğini de bilirsin. Saf ve temiz duygularla gelecek hayalleri kurduğun o insan yerine başkalarını ararsın. Belki başka bir otobüste, belki metro da, belki de metrobüste bulacaksındır gerçek aşkını. Aramaya devam..

Yukarıda bir insanın hayatı boyunca birçok defa karşısına çıkacak ya da çıkan bir duraklık aşk hikayesini okudunuz. Bu durum sizin başınıza geldiğinizde maalesef yapacak bir şey yoktur. Yeryüzünün en kısa aşkları her zaman toplu taşımalarda yaşanır ve biter. Olan yine sizin hayallerinize olur. Platonik aşklar yaşamamanız dileğiyle.

Benzer içerikler