Şimdi Ara

Crysis serisinin tüm senaryosunu açıklıyorum

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
15
Cevap
0
Favori
3.554
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar öncelikle biraz uzun bir yazı olacak malum 3 oyunluk serinin tüm hikayesini yazıcam, ama oyunun sevenleri eminim okuyacaklardır :)

    hikayesine tırt diyen çok arkadaş olmuş ancak tüm seriyi oynayan ya da benim gibi lets play videolarını izleye izleye bitiren arkadaşlar aslında hikayenin ne kadar ne kadar güzel ve derin (görece tabi) olduğunu bilirler. tüm crysis serisini özet olarak geçmek gerekirse:

    --- spoiler ---

    crysis:

    ilk crysis oyununda lingshan adasında bulunan bir meteoru araştırmaya gidiyoruz, tabi bu meteoru tek keşfedenler amerikalılar olmadığı için bu meteorun varlığını bilen diğer ülkelerden de adaya askeri çıkarma yapılıyor ve ilk oyundaki kore-amerika çekişmesi bundan dolayı başlıyor. (bir arkadaş ilk oyunda koreliler vardı şimdiki cell ne alaka? gibi bir entry girmişti ondan yazdım bunu.)

    daha sonra meteor araştırıldıkça aslında onun sıradan bir meteor olmadığı ve yıllardır uyuyan uzaylıları uyandıracak zincirleme bir reaksiyonu başlatacak olan devasa bir uzay gemisi olduğu anlaşılır, ve oyun kore-amerika çekişmesinden çıkıp amerika-uzaylılar çekişmesine dönüşür çünkü amerikalılarda daha üstün teknoloji (nanosuit) olduğu için kore biraz daha saf dışı kalır, (ha burada "korelilerin de zırhları vardı onlar neden dışarıda kaldı ki" diyecek olan arkadaşlar olacaktır, onları da açıklayacağım merak etmeyin) ve savaşın yönü değişir (buraya kadar çok klişe kabul etmek lazım :) )

    ilk oyundaki hikaye anlatımı zamanına göre iyi olsa da şu an çok sığ ve yavan bir senaryo kabul etmek gerek.

    crysis 2:

    ancak ikinci oyunun çıkmasıyla girdiğimiz "süper teknolojiyle dan dun uzaylı vurmaca" havasından çıkıyoruz ve aslında olayın daha geniş çaplı daha derin , sadece küçük bir adadan değil tüm dünyayı etkileyen büyük bir olaydan bahsedildiğini öğreniriz. uzaylı konusunun aslında çok uzun süredir var olduğunu, bunu bilen bazı bilim adamlarının (veya her neyse) olduğunu ve nanosuit'in aslında amerikalıların askerleri güçlendirecek, savaşta üstünlük sağlamak amacıyla hazırlanmış, teknolojik bir kıyafet olmadığını, dünyada bulunan uzaylılardan toplanmış olan bazı malzemelerin insanların kullanabileceği şekilde dönüştürülüp o güçle kendine konum elde etmek isteyen bazı kötü niyetli insanların uzaylı teknolojilerini insanlar üzerinde deneyip güçlerini görmek istemesi sonucunda hazırlanmış olan bir prototip olduğu anlaşılır. tabi nanosuit'in nelerden hazırlandığını nasıl çalıştığını bilmeyen askerlere de bunun üstte yazdığım gibi "savaşta üstünlük elde etmek amacıyla yapılmış olan teknolojik kıyafetler" olarak tanıtılır. yani bizim ilk oyundaki ekibimiz olan "raptor team" özel bir birlik falan değil, aksine "dur bakalım neler olacak bunlara acaba" diyerek adaya atılan deneklerdi sadece. ilk oyunda korelilerin bozguna uğramasının sebeplerinden biri de buydu zaten. onlar kendi teknolojileriyle bir çeşit nanosuit yapmışlardı ama orijinal olan simbiyotik (birlikte yaşam anlamına gelir, bir insanın üzerine yerleşen bakteriyi simbiyotik yaşama örnek verebiliriz sanırım) yani giyen kişiyle birleşen ve tam anlamıyla tek vücut olan ve sürekli kendini geliştiren bir zırhtı, ama korelilerin yaptığı sadece kas gücü veren bir kaç parça tenekeden ibaretti.

    her neyse, dediğim gibi zırhımız sürekli kendini geliştiriyordu, zaten ilk oyun ile ikinci oyunun arasında zırhımız sürekli geliştiği için o 3 yıllık süreçte zırh daha da güçlendi, enerjiyi daha uzun süre kullanma, ve zırhı kullanmada kolaylık gibi özellikler geldi, fiziksel olarak değişip irileşti ve nanosuit 2.0 oldu. 2.oyunun başında, prophet da aradan geçen zamanda yaşlanmış, sürekli yaralanmış ve artık dengesi bozulmaya başlayan birisi olmaya başlamıştı. zırh da sürekli geliştiği için yavaş yavaş prophet'ı ele geçirmeye başlamıştı. işte bu sebepten ötürü zırhı daha sağlıklı genç birisine vermesi gerektiğini düşünüyor prophet. çünkü ikinci oyunda defalarca kez üstüne basa basa söylendiği gibi her şeyin anahtarı o özel giysi, ve neredeyse herkes o giysinin peşinde. bundan dolayı prophet giysiyi önüne çıkan ilk askere veriyor ve intihar ediyor. (bu arada zırh istenildiği zaman çıkarılabiliyor, psycho'dan eziyet edilerek alınmasının sebebi psycho'nun giysiyi vermemek için direnmesidir. yani 3. oyunda bir tutarsızlık yok.)

    şimdi gelelim 2. oyunun sonundaki "benim adım prophet" olayına:

    giysi sürekli kendisini geliştiren zeki bir varlık olduğu için giysinin nanitleri (mikroorganizma olarak düşünebiliriz) 2. oyun boyunca yaralı asker alcatraz'ı yavaş yavaş prophet'a dönüştürmeye başlıyor. bunun sebebini bir evcil hayvanın sahibine olan sevgisine benzetebiliriz. yani prophet zırhı en iyi kullanan ve zırhla arasında bir çok bağın oluştuğu bir insan olduğu için zırh daha önceden prophet'ın üstündeyken birleşmeye başladıkları sırada prophet'tan gelen dna'ları kullanarak alcatraz'ı prophet'a dönüştürüyor. tabi bunun sadece zihinsel mi yoksa hem zihinsel hem bedensel mi olduğunu 2. oyun boyunca bilmiyoruz.

    daha sonra zırh her ne kadar uzaylı malı olsa da prophet'la olan bağdan, ve artık prophet'ın tarafına geçtiği için kendi ırkı da olsa uzaylılara karşı 2. oyundaki doktorun da programlamalarıyla, uzaylılara karşı büyük bir darbe vuruluyor ve zırh sayesinde uzaylılar yeniliyor. ancak 2. oyunun sonunda büyük bir boss dövüşü olmadığı için asıl uzaylımız 3. oyuna kalıyor. 2. oyunumuz da burada bitiyor.

    gelelim 3. oyuna:

    crysis 3:

    oyunun başında crysis 1 ve warhead'dan tanıdığımız psycho geliyor ve bizi tutsak bulunduğumuz yerden kaçırıyor. olayları da bize açıklıyor: nanosuit'in tam olarak ne olduğunu cell öğrendikten sonra gelişen teknolojiyle cell tarafından tüm nanosuit giyenler toplanıp zırhları alınıyor ve bu olayın son kurbanı da prophet. neyse ki psycho bizi kurtarıyor ve biz de oyunumuza başlıyoruz. oyun boyunca sürekli öngörüler görüp duruyoruz, bunun sebebi de aslında zırhımızın bizi gelecek olan asıl savaşa yani alpha ceph'e karşı uyarıyor oluşu. prophet bunu insanlara söylüyor ama kimse inanmıyor, ancak olaylar ilerledikçe alpha ceph'i de bulup yok ediyor, cell durduruluyor, ve son olarak da giysi evrimini tamamlıyor ve artık prophet ile tek vücut haline gelip tamamen görünmez oluyor, artık prohpet normal insan olarak görünüyor, ancak görünmezlik hız vs özelliklerini normal biri insan gibi görünürken kullanmaya devam edecek hale geliyor. tabi bu arada görünen prophet gerçekten o vücutta mı, yoksa o görüntü nanosuit'in altındaki alcatraz bedenini prophet gibi göstermesi (yani prophet görüntüsünün sadece bir dış kabuk) mu olduğunu bilemiyoruz. tek bildiğimiz artık olaylar tamamen bitiyor, prophet da ilk oyunda gördüğümüz o güzel tropik adaya yerleşip artık orada normal olarak yaşamaya başlıyor.

    --- spoiler ---`

    evet tüm beyler tüm serinin özeti budur. ben şahsen crysis serisinin hikayesini çok beğeniyorum ve bu denli geniş bir senaryoya nasıl tırt diyorsunuz anlayamıyorum. ha tabi serinin tek bir bölümünü oynaıyıp bir de bunu maharetmiş gibi "10 dakika oynadım kapattım iğrençti çok sığdı" tarzı yorumlar yapan insanları ciddiye almamak gerek. benim söylediğim şey tüm seriyi oynayıp anlayan ve buna rağmen senaryoya kötü diyen insanları anlamıyorum. ha tabi zevkler renkler tartışılmaz tabi o ayrı.

    Not: Yazdıklarımda bazı yerleri kendi tahminime göre yazdım, yani %100 doğru olmayan yerler olabilir haberiniz olsun.

    Edit: Bunu daha önce ekşi sözlüğe yazdım ve oradan kopyalayıp buraya yapıştırdım. Onun için tüm yazılar küçük ve içinde "entry" gibi kelimeler onun için geçiyor. Yazı (ç)alıntı değildir tamamen bana aittir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CRoSSBoNeSS -- 10 Şubat 2015; 16:10:32 >







  • Dostum emeğine sağlık gayet güzel bi yazı olmuş.Fakat sanki biraz kısa olmuş.Tabi oyuna başlamadan önce oyun hakkında kabadan bbilgi öğrenmek isteyenler için gayet iyi,kısa ve öz.
    Ve şunuda eklemek istiyorum.Benim hayatım boyunca oynadığım en iyi oyun CRYSİS serisidir.Oyunun hiçbirşeyine kabahat bulmam.
    Gerek grafiği,gerek sesi olsun her konuda muhteşem bir oyundur.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: q_-MesuTJR-_p

    Dostum emeğine sağlık gayet güzel bi yazı olmuş.Fakat sanki biraz kısa olmuş.Tabi oyuna başlamadan önce oyun hakkında kabadan bbilgi öğrenmek isteyenler için gayet iyi,kısa ve öz.
    Ve şunuda eklemek istiyorum.Benim hayatım boyunca oynadığım en iyi oyun CRYSİS serisidir.Oyunun hiçbirşeyine kabahat bulmam.
    Gerek grafiği,gerek sesi olsun her konuda muhteşem bir oyundur.


    Hocam insanlarımız malum pek okumayı sevmedikleri için kısa oldu biraz (3 oyunluk bir seriye göre tabi). Onun dışında benim de hikayesini en çok sevdiğim oyun Crysis serisidir. Kesinlikle hem grafik anlamında hem oynanış anlamında da çok çok iyi bir oyun. Ama gel gör ki:

    - İlk oyunda hiç kimsenin yapamadığı kadar iyi grafikler yaptılar, insanlar oynayamıyoruz diye yerin dibine soktular
    - İnsanlar oynayabilsinler diye crysis 2 de oyun alanını biraz daha küçültüp her bilgisayarın açacağı bir oyun yaptılar, bu ne ya crysis serisi böyle mi olacaktı dediler
    - Cevat Yerli insanları dinleyip "sizin istediğiniz gibi yine orman bölümlerini ve geniş çevreyi getireceğiz" dedi, bu sefer de yine çok sistem istiyor diye eleştirildi.

    Adamlar ne yaptılarsa yaranamadılar bizim millete. Cod serisini ağzının suyu aka aka oynayıp da bu oyuna laf edenleri görünce ben üzülüyorum yemin ederim.




  • Aynen dostum sana katılıyorum .
    Bu devirde insanları taş çatlasa memnun edemezsin zaten (bunu okuyanlar yanlış anlamayın herkez için söylemiyorum)
    Çünkü oyuncular 1den sonra ormandan sıkıldık dediler şehre gitti .
    2 den sonra şehirden sıkıldık,ormanımızı isteriz dediler.
    Adamlarda crysis 3 te şehiri bi orman haline çevirdiler ve oyuncular bunada bi kabahat buldular.
    Halbuki oyuna bardağın dolu tarafından baksalardı,belkide oyunun bağımlısı olurlardı .
    Kısacası ben şöyle deyim Crysis benim gönlümde kendine yer açmış bir oyundur.
    Kim ne derse desin.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: q_-MesuTJR-_p

    Aynen dostum sana katılıyorum .
    Bu devirde insanları taş çatlasa memnun edemezsin zaten (bunu okuyanlar yanlış anlamayın herkez için söylemiyorum)
    Çünkü oyuncular 1den sonra ormandan sıkıldık dediler şehre gitti .
    2 den sonra şehirden sıkıldık,ormanımızı isteriz dediler.
    Adamlarda crysis 3 te şehiri bi orman haline çevirdiler ve oyuncular bunada bi kabahat buldular.
    Halbuki oyuna bardağın dolu tarafından baksalardı,belkide oyunun bağımlısı olurlardı .
    Kısacası ben şöyle deyim Crysis benim gönlümde kendine yer açmış bir oyundur.
    Kim ne derse desin.

    Aynen öyle hocam. Cevat Yerli sağ olsun hala daha Warface gibi oyunlarda Türkçe seslendirmeli olarak oynamamızı sağlıyor, Crysis serisinde adam oyunları Türkiye ortalamasının çok altında çok ucuz fiyatlara sattırdı, diğer firmalar 180 TL'ye Cod satarken bu adamlar 50-80 TL civarlarında sattılar oyunlarını. Ama hala daha şikayetleri bitmiyor insanların.




  • Bütün oyunlarına orjinal ve kutulu sahip olduğum tek oyun serisidir Crysis. Türkçe oluşu sebebiyle Crytek ve Crysis'e ayrı bir sevgi beslerim. Her oyunuda oynadım bitirdim. (Crysis Warhead hariç). Hepsininde hikayesini beğendim. Çünkü oyunun zamanına göre oldukça iyi hikayeydi. Sık sık yapay zekaya laf edenlere rastladım. Yapay zeka gayet iyiydi. Onlar "Kolay" zorluk seviyesinde oynadığından bu tür söylemlerde bulunmaları normal. Ama ben hâla ilk oyundaki Nomad karakterine ne oldu bilmek istiyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: burak4242

    Bütün oyunlarına orjinal ve kutulu sahip olduğum tek oyun serisidir Crysis. Türkçe oluşu sebebiyle Crytek ve Crysis'e ayrı bir sevgi beslerim. Her oyunuda oynadım bitirdim. (Crysis Warhead hariç). Hepsininde hikayesini beğendim. Çünkü oyunun zamanına göre oldukça iyi hikayeydi. Sık sık yapay zekaya laf edenlere rastladım. Yapay zeka gayet iyiydi. Onlar "Kolay" zorluk seviyesinde oynadığından bu tür söylemlerde bulunmaları normal. Ama ben hâla ilk oyundaki Nomad karakterine ne oldu bilmek istiyorum

    Hocam Crysis 3 de Psycho ve Prophet haricinde tüm ekibin öldüğü söylendi. Fan yapımı bir oyun olan Crysis Wreckage'de de Nomad'in ölüşünün gösterildiğini duymuştum Youtube'dan izleyebilirsiniz.




  • burak4242 kullanıcısına yanıt
    Crysis serisinde aslında birinci oyunun yapay zekası eleştirilir çünkü sırtı dönük askerlere ateş açarken bazen sana doğru dönüp karşılık vermiyorlar. Bazende adamlara yaklaştığında seni görmelerine rağmen ateş açmayabiliyorlar.
  • Crysis hikayesi üstünden daha geniş ve birazda komplo teorileri üstünden yorum yapabilirim.3. oyunda CELL şirketi uzaylıların başı olan Alpha ceph ile nasıl bir bağlantıya geçmiş ise enerji alıyor ve satıyor.Dünyadaki tek enerji tekeli olan CELL şirketi bu enerjiyi sınırsız ve ücretsiz temin ediyor.1. oyunda başlayan ve 2. seri ile Amerika topraklarını kasıp kavuran uzaylı istilası ile dünyadaki nüfusun büyük kısmı azalıyor ve kalan kısım daha kolay yönetilip sömürülebiliyor.Nano kubbeler inşaa ediliyor ve bu bölgeler karantina altında tutuluyor ''51. bölge misali '' bu kubbeler içinde uzaylı teknolojileri ile enerji elde ediliyor.Tabi enerjinin temini nasıl oluyor bu oyunda da tam olarak açıklanmıyor,yada ben kavrayamadım.Şimdi işin derin komplo teorisine gelirsek eğer,bu yazacaklarımı anlamak için biraz araştırma lazım tabi.Bildiğiniz gibi oynadığımız oyunlar,izlediğimiz filmler sadece mevcut teması ile bir hikaye sunmaktan ziyade,ince mesajları ve arka plan mesajları ile farklı çağrışımlarda bulunurlar.İnternet üzerinde ''subliminal'' mesaj tekniklerini araştırdığınızda,reklam sektöründen,müzik,sinema ve oyun gibi eğlence sektörlerinde kullanıldığını görürsünüz.Amerikada bir radtyo programında 51. Bölgede çalışıp ayrılan bir şahıs tedirgin açıklamalar ile ''Uzaylı teknolojilerini kullanarak ufo geliştiriyorlar,dünyayı kontrol etmek için nüfusun (kontrol altına alınamayan ülkelerin) ''uzaylı istilası'' altında katledilmesi,kalan kısmın daha kolay yönetilmesi amaçlanıyor'' yıllardır Holywood tarafından uzaylı temalı filimler piyasaya sürülmekte,insanlara ''uzaylılar sizi katledecek'' mesajı yedirilmekte.İşte Crysis ''derin'' olaraktan bu mesajı vermekte,2. oyunu araştırırsanız bazı haritalarda gizli tarikat amblemleri konulduğunu göreceksiniz.Diğer yandan ''prophet'' (peygamber) lakaplı Laurence Barnes karakteri ayrı bir konu.




  • eyvallah eline sağlık sayende kafamda ki alcatraz ne oldu sorusunun cevabını buldum



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi GOD_A_MAN -- 12 Mart 2015; 13:47:46 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: GOD_A_MAN

    eyvallah eline sağlık sayende kafamda ki alcatraz ne oldu sorusunun cevabını buldum

    Asıl ben teşekkür ederim değer verip okuduğun için
  • Rez alayım da okurum :)
  • Alcatraza yazık olmuş

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: adil rastgeldi

    Alcatraza yazık olmuş

    Aynen, adamı hiç ettiler
  • Alcatraz aslında yoktu,bu ''Ben yoğum la,sen hayal görüyorsun'' gibi oldu.Alcatraz karakterinin tutması için oyun içinde bir karakteri oluşturacak özellikleri sergilemesi lazım,oyun boyunca ölü et parçası gibi nanosuit içinde oynadık ve sonunda dönüşüm tamamladı.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.