Şimdi Ara

deniz gezmişin anısına lütfen düzgün konuşmasını bilmeyenler girmesin!!!!!

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
23
Cevap
0
Favori
1.531
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan yakın tarihimizin simgeleşmiş üç adı. bu üç genç "12 Mart Dönemi"nin karanlık günlerinde, 6 Mayıs 1972 sabahı darağacına çıkarıldılar herkez onları öldü biliyor ama görüntüde onun gibi düşünenler hala hayatta.



  • nerdeler onların savunduğu fikirler nerde...yüzde kaç oy aldılar...türkiyede kaç kişi var bu fikirleri savunan çook merak ediyorum...devrimciler iyidiler hoştular ama şimdi yoklar...
  • bu iş oyla falan olcak bişey değil aslına bakarsan dediklerinde haklısın ama ben o devrimcileri görüyorum belkide içlerinde olduğum için ama sen emin ol ben bu fikirleri savunuyorum ama elinden geldiği kadar onlar amerikayı kovmaya kalktılar asıldılar işin aslı amerika bizim hayatımıza girdi ve çıkarsa emin ol türkiye sarsılır herşeyimiz onların kontrolü altında adamlar sıçtığımıza kadar kontrol ediyolar nerdeyse
  • Bugün çok güzel bir anma topici açmıştım...
    Amacını aşmış bir mod tarafından silinmiş...Siyasi değil bir anma topici olduğunu idrak edememiş galiba
    Bugün 6 Mayıs, bugün Türkiye terihinin en karanlık günlerinden birin yıldönümü....
     deniz gezmişin anısına lütfen düzgün konuşmasını bilmeyenler girmesin!!!!!

    Denizlerin Türküsü

    Olur mu ecelsiz üç canı almak
    Olur mu gülleri dalından kırmak
    Utansın gökyüzü, utansın toprak
    Ağlasın gökyüzü, kızarsın şafak


    Üç yürek, üç fidan, üç güzel insan
    Devrimin üç gülü dillere destan


    Zamanın gündüze çaldığı bir şafak
    İlkabaharı sonbahara çevirdi 6 mayıs
    Dünyanın dönüşüyle ölüme aktı zaman
    Güneş süsü verilmiş cellat
    Bembeyaz karanlığa alıp götürdü canları


    Üç yürek, üç can, üç sonsuz
    Yürüdüler darağacına korkusuz
    Adımları hapsedilde de yargısız
    Asılır mı bu üç yürek
    Asılır mı bu üç heval sonsuz


    Debizlerin, Yusufların, Hüseyinlerin
    Türküsüdür bu
    Dalgalar, meydanlar ve dağlar söyler
    Bu türküyü
    Baldırandır yüreğimdeki ey yoldaş
    Gölgesiz ve kefensiz gidenlerin
    Türküsüdür bu

    Ağıtsız, ağlamaksız; kalaylı, türkülü
    Uğurlarız gidenlerimizi
    Şimdi savurup bütün hüzünleri
    Köhne bir zamana
    Meydan okumak zehirli aynalara
    İlk baharda kanayan bir yaprak misali
    Savrulmak özgürlüğe esen rüzgarla
    Bir şarkı, bir şiir, bir ıslık
    Bir rüzgar selamıyla gidenlerin
    Denizlerin
    Yusufların
    Hüseyinlerin türküsüdür bu...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Aguney -- 6 Mayıs 2005, 20:32:17 >




  • DENİZ KOYDUM ADINI


    Nerde kendini bilmez çocuklar
    Bir sabah öylece çekip gittiler
    Çınladı alkışlar kör sokaklarda
    Yankısı kime kaldı

    Deniz koydum adını
    Kederi bende kaldı
    Uzak köyler kurdum birbirine
    Denizine aldandım

    Acının surlarında ateşler yaktık
    Vuruldu şehirler soluksuz kaldık
    Kendine çekildi bütün zamanlar
    Gölgeler orda kaldı



    Çılgın zamanlarda yaşamak bize düştü
    Ölümün acımasızlığı her zamankinden beter
    Gidenler, gelenler, düşenler
    Ah zamanın sonsuzluğunu anlamayanlar
    Düştük yola, güzel şeyler bulmak umuduyla
    Işıklarıyla büyük şehirler, yol oldu bize
    İz sürdük yalnızlığa
  •  deniz gezmişin anısına lütfen düzgün konuşmasını bilmeyenler girmesin!!!!!


    UĞURLAMA

    Bu kentte yanlızlık çöktüğü zaman
    Uykusunda bir kuş ölür ecelsiz
    Alıpta başını alıp gitmek istersin
    Karanlık sokaklar kör sağır dilsiz

    Ey sevda kuşanıp yollara düşen
    Bilesin bu yollar dağlar dolanır
    Yare ulaşmadan düşersen eğer
    Yarına sesinin yankısı kalır.

    Gecenin ucunda gün aralanır
    Yar sevdası ile yürek bilenir
    Sızılı bir ırmak uğurlar seni
    Su olup akarsın kır çiçeklenir.
  • Gerçek yurtseverler bu yazıyı dikkatli okusun...Deniz Gezmişlerin Thko Savunması

    Denizlerin THKO Davası Savunması'ndan:
    Türkiye’nin bağımsızlığından
    başka bir şey istemedim.
    Bundan dolayı da ölümden korkmuyoruz.
    Ve ben 24 yaşındayken kendimi
    Türkiye’nin bağımsızlığına armağan etmekten onur duyuyorum.
    Bizlerin tek özlemi tahsil sırasında bulunmamıza rağmen Türkiye’nin bağımsızlığıdır. Biz hiçbir zaman bütün çabamıza rağmen Türkiye’nin bağımsızlığını temin edemedik.
    Biz 50 sene evvel Kurtuluş Savaşı vermiş bir ülkenin çocukları olarak Kurtuluş Savaşı’nın gerçek tahlilini yapmaya her zaman için muktediriz. Biz yine çok iyi biliriz ki Türkiye Kurtuluş Savaşı’nı yapmak için Samsun’a çıkanlara İstanbul örfi idaresince ve mahkemelerince idam cezası verilmiştir. Ve yine bilmekteyiz ki, Osmanlı İmparatorluğu yüzlerce generalinden ancak birkaç tanesi Kurtuluş Savaşı’na iştirak etmiştir. Ve yine bilmekteyiz ki Kurtuluş Savaşı yapıldığı sırada İstanbul’da bulunanlar bunları yapanlara eşkıya demiştir.
    1950 tarihinde Amerikan emperyalizmi iktidara geldi. Demokrat iktidar 27 Mayıs 1960’da tarihe gömüldü. Demokrat Parti gitti, bunun gitmesiyle tellaklar değişmedi. 27 Mayıs’ı kastetmiyorum, bundan sonrasını kastediyorum. Hamam aynı fakat bu defa da tellaklar değişti. Amerika bu dönemde imdada yetişip İnönü’yü düşürdü, Demirel’i iktidara getirdi.
    Mustafa Kemal’e gerçekten sahip çıkanlar varsa onlar da bizleriz
    Öğrenci hareketlerine gelince, Türkiye’de öğrenci olayları 50-60 senedir eksik olmamıştır. Sultan Hamit’in Tıbbiye talebelerini Sarayburnu’ndan denize attığı tarihten itibaren öğrenci hareketleri Türkiye’de devam edegelmiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında faşizme hayır diyen gençler ilerici gençlerdi. Ve 28 Nisan 1960 tarihinde özgürlük savaşı veren gençlerdir. Amerikan emperyalizmi tarafından İnönü hükümetten düşürüldüğünde protesto gösterisi yapan gençler ilerici gençlerdir. Anayasa’ya Bağlılık Mitingi’ni de bizler yaptık. O günün mitinginde iktidarın kiralık adamlarından ve polisinden dayak yiyen de gene bizlerdik.
    1968 senesine gelince, üniversiteler öğrenciler tarafından işgal edildi. İşgalleri gayet meşru idi ve kürsü ağaları dahi bu işgallerin haklılığını hiçbir zaman inkar edemedi. Aynı yılın Temmuz ayında Amerikan Filosu’na karşı gösteri yapanlardan Vedat Demircioğlu polis tarafından hunharca öldürüldü. İktidarın kiralık kuvvetleri ve polisi hunharca devrimcilerin üzerine saldırdı. 20’ye yakın devrimci öldürüldü. Bunların hiçbirinin katili bulunamadı. Polis karakolları işkencehane haline getirildi. Hiçbir savcı buna karşı çıkmadı. Fikir özgürlüğünü ve Anayasa’yı paravan yapanlar “önceden Atatürkçü geçinirken O’nun fikir ve şahsiyetini de küçük görmeye başladılar, sadece Mustafa Kemal tarafını beğeniyorlardı.” suçlamasını kesin olarak reddediyorum ve asla kabul etmiyorum. Diğer yurtseverler de bunu kabul etmez.
    Gerçekler örtülmek isteniyor. Mustafa Kemal’e gerçekten sahip çıkanlar varsa onlar da bizleriz. Onun İstiklal-i tam prensibini, ve onun istiklal-i tam Türkiye idealini yalnızca biz devam ettiriyoruz.
    Anayasa’yı en fazla savunan bizleriz
    İddianame’de bizim Anayasa’yı cebren ilgaya teşebbüs ettiğimiz ileri sürülmektedir. Öteden beri arzetmiş olduğum gibi, bu ülkede Anayasa’yı en fazla savunanlar bizleriz. Anayasa’yı ihlal edenlerse ortadadır. Anayasa’nın uygulanmasını isteyen gene bizleriz. Anayasa’yı uygulamayan yavuz kimselerse hâlâ ortadadır. Ve yine o kişiler bizim kellemizi istemektedirler. Bile bile iddia makamı bizim Anayasa’yı ilgaya teşebbüs ettiğimizi ileri sürmektedir.
    İdddia makamı bizim vermekte olduğumuz Bağımsızlık Savaşı’na karşıdır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na karşı, reformlara karşı ve bu nedenle bizim Anayasa’yı ilgaya teşebbüs ettiğimizi ileri sürmektedir. Çünkü Süleyman Demirel hâlâ ortada gezmektedir. Kudreti yetiyorsa Süleyman Demirel hakkında aynı şekilde dava açsın, onlar 36 milyonluk ülkenin bütün yükünü 20 gencin üzerine yıkmaya alışmışlardır.
    Amerika sizin döneminizde ülkeye girdi ve hiçbiriniz sesinizi çıkarmadınız
    Bizi bağımsız bir ülkenin çocukları olmaktan mahrum eden hepiniz dahil sizlersiniz. Çünkü Amerika sizin döneminiz sırasında Türkiye’ye girdi ve hiçbiriniz sesinizi çıkarmadınız. Ve Demokrat Parti iktidarına 10 yıl ses çıkarmadınız. Ta ki 38 yurtsever subay ses çıkarana kadar ve onları devirene kadar. Ve bugün aynı savcılar bu şahıslar hakkında da idam kararı istemektedir. Süleyman Demirel’in Anayasa’yı ihlaline ve despotizmine ve ülkeyi Amerika’ya satmasına ses çıkarılmadı.
    Ve meydanlarda bunlara karşı bizler dövüşmek zorunda kaldık, bizler kurşunlandık. Ve sonunda idam isteğiyle buraya getirildik
    Bizim düşmanımız
    Amerikan emperyalizmi ve yerli işbirlikçileridir
    Dediğim gibi Türkiye’yi bu hale getiren eski yöneticilerin bütün suçları bize yüklenmek istenmektedir. Bütün eski idarecilerin suçu bize yükletilmek istenmektedir.
    Türkiye’nin bağımsızlığından başka hiçbir şey istemedik ve hayatımızı bu yola koyduk. Varlığımızı Türkiye halkına armağan ettik. Bunun aksini iddia edenler vatan hainidir. 12 Mart Muhtırası muvaffak olmasaydı bizi itham eden makam onları da aynı şekilde itham ederdi. Buna da kanaatim tamdır. 12 Mart Muhtırası Anayasa’nın uygulanmadığını iddia etmektedir ve parlamentoyu açıkça suçlamaktadır.
    Biz strtaejik olarak düşüncelerimizi hiçbir zaman saklamayız. Hangi şartlar altında olursak olalım bunu açıkça söyleriz. Düşüncelerimizi mezara kadar götürürüz. Nasıl burada namluların ve dipçiklerin gölgesi altında konuşuyorsak düşüncelerimizi her zaman açıkça ifade ederiz. Bizim Anayasa’yı ilgaya teşebbüs gibi bir kastımız bulunsaydı, bunu da burada açıkça söylemekten çekinmezdik. Bizim böyle bir amacımız yoktur.
    Bizim düşmanlarımız Amerikan emperyalizmi ve onun yerli işbirlikçileridir. Yani emperyalizm ile işbirliği yapan patronlar, feodal mütagallibe yani bezirgânlar, tefeciler. Toprak ağaları ve diğer işbirlikçileri ve bizim bütün eylemlerimiz bu hedefe yönelmiş bulunmaktadır. Bunun dışında başka bir hedefimiz yoktur.
    Milyon metrekare vatan toprağı işgal altındayken mili bütünlüğü bozmakla suçlanıyoruz
    Bizim kişi güvenliğini, mülkiyet hakkını, egemenlik ilkelerini, milli bütünlüğünü bozmak için harekete geçtiğimiz iddiaları vardır. Kişi güvenliğini ihlal edenler kimlerdir. Bunu evvela tesbit etmemiz lazım. Karakollarda işkence gören bizler olduk. Meydanlarda kurşunlanan yine bizler olduk. Bakanların emriyle hapishanelere atılan bizler olduk. Buna rağmen kişi güvenliğini bozan olmakla itham ediliyoruz. Yukarıda anlatılan asıl kişi güvenliğini bozanlar ise serbestçe meydanlarda dolaşmaktadır.
    Mülkiyet hakkını ortadan kaldıracağımız iddia ediliyor. Bizatihi Anayasa mülkeyet hakkını toplum yararına kısıtlamıştır. Mutlak mülkiyet hakkı tanımamıştır. 50 köye sahip bir toprak ağasını anayasamız kabul etmemiştir. Egemenlik ilkelerine karşı çıkanlar halkın sırtından geçinenlerdir.
    Ayrıca milli bütünlüğe karşı çıkmakla da suçlanıyoruz. 101 tane Amerikan üssünün bulunduğu ülkede bizim milli bütünlüğü bozmak istemekle itham edilmemiz gülünç olmaktadır. Milyon metrekare vatan toprağı işgal altındayken bizim milli bütünlüğü bozmakla suçlanmamız gülünçtür.
    21 yılın hesabını 21 gençten sormak istiyorlar
    Mustafa Kemal sağ olsaydı bugün çok şaşırırdı. İddianame baştan beri sırf kelle istemek maksadıyla hazırlanmıştır. Şeklen de hukuk mantığından mahrumdur. Hukuki kıymet ve değerden mahrumdur. 21 yılın hesabını 21 gençten sormak maksadıyla ve suçluların telaşı içerisinde hazırlanmış bir iddianamedir.
    Ben şunu iddia ediyorum ki, hareketimiz tamamen Anayasal bir harekettir. Anayasa’nın başlangıç ilkesinde belirtilen ulusun zulme karşı direnme hakkını kullandık. Bu sebeple Anayasal bir davranışta bulunduk. Yaptıklamızın haklı olduğuna inanıyorum. Halen de bu inancı taşıyorum.
    Türkiye’nin bağımsızlğından başka bir şey istemedim. Ve bu sebeple Amerikan emperyalizmine ve işbirlikçilerine karşı mücadele verdik. Bundan dolayı da ölümden korkmuyoruz. Onu ancak işbirlikçiler düşünsün. Ve ancak onlar kendi canının telaşına düşsün. Ve ben 24 yaşındayken kendimi Türkiye’nin bağımsızlığına armğan etmekten onur duyuyorum. Bu bağımsızlık düşüncesini mezara kadar götüreceğiz.




  • arkadaslar,bu gün bu gün hakkinda bir arkadasima yazdigim mesaji yanlislikla bir profesore gönderdim,

    sizce basima ne gelir,acili 1.5 adana yermiyim?
  • başına terlik, bardak vb... gelebilir
  • Oğul

    Mustafa Atıcı

    Gömdüm Oğul Seni Toprağa Gömdüm
    Kanlı Gözyaşımla Pınara Döndüm
    Tabutun Üstünde Dirildim Öldüm
    Seni Vuran Eller Kırılsın Oğul

    Doymadım Sesine Fidan Boyuna
    Kalın İp Taktılar İnce Boynuna
    Gül Gibi Düştün Toprağın Koynuna
    Seni Asan Eller Kırılsın Oğul

    Giden Oğul Hiç Gelir Mi Yerine
    Ah Evladım Yaram İndi Derine
    Hele Bakın Zalımın Eserine
    Seni Yakan Eller Kırılsın Oğul


    sanırım 6 mayıs 1972 anısına yazılmış bir şiir



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi engin_er_26 -- 8 Mayıs 2005, 18:41:16 >
  • dogru yere acmisiniz - GERCEKTEN GEREKSIZ BIR TOPIC tebrikler...
  • parazit misin nesin gerçi parazitlerin genelinde vardır dalkavukluk ama belki sen laf anlarsın gerçi anlamıyıpta girmişsin topiğe topiğin başlığında konuşmasını bilmeğenler girmesin yazıyo dikkatini çekerim
  • Az evvel konu dışında açılan bölüme yazacaktım bu yazımı ama kilitlenmiş bende buraya yazıyorum

    o günlerin zihniyeti vatanı için canını feda edenleri idam eden zihniyet bugün pkk lideri apoyu bile idam edemedi.. tamam geçmişimizi hatırlayalım o gençlerimizi analım ama şunuda unutmayalım sağcısıyla socusuyla Atatürk'çüsüyle milliyetcisiyle hepimiz kardeşiz ve bu vatan için hepimizin dedeleri omuz omuz sırt sırta çarpıştılar kimileri şehit kimileride gazi oldular ben bütün arkadaşlara hitaben bu çekişmelere bir son vermelerini ve istiklal savaşında dedelerimizin yaptığı gibi birlik içinde omuz omuza ve el ele olmaya davet ediyorum.. hiç bir zaman provakatörlere aldanmayın bende üniversite yıllarında bu olayları yaşadım. birkaç provakatör çıkıyor gençlerimizi kışkırtıyor kardeşi kardeşe kırdırıyor sonrada aradan usulca kayboluyorlar bu vatan hepimizin vede öyle kalacak ve herzaman ve heryerde el ele ve omuz omuza olacağız .Allah göstermesin bir savaş çıksa sen sağcısın sen solcusun diyemi ayıracaklar askerlik yapanlar bilir oraya siyaset girmez..bakın meclis çatısına orada akşama kadar kavga eden siyasetciler akşam oldumu oturup beraber yemek yiyip içki içiyorlar orada sadece bizim haklarımızı savunuyor gibi görünüyorlar onlara 5 ila 7 milyar maaş verilmesin anında milletvekilliğinden istifa ederler kimse yanaşmaz aday olmaya



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi engin_er_26 -- 8 Mayıs 2005, 18:37:52 >




  • helal olsun kardeşim benim arkandayım önemli olan insanlık sağcılık yada solculuk değil insan olmak en önemlisi
    quote:

    Orjinalden alıntı: enginer804

    Az evvel konu dışında açılan bölüme yazacaktım bu yazımı ama kilitlenmiş bende buraya yazıyorum

    o günlerin zihniyeti vatanı için canını feda edenleri idma eden zihniyet bugün pkk lideri apoyu bile idam edemedi.. tamam geçmişimizi hatırlayalım o gençlerimizi analım ama şunuda unutmayalım sağcısıyla socusuyla Atatürk'çüsüyle milliyetcisiyle hpimiz kardeşiz ve bu vatan için hepimizin dedleri omuz omuz sırt sırta çarpıştılar kimileri şehit kimileride gazi oldular ben bütün arkadaşlara hitaben bu çekişmelere bir son vermelerini ve istiklal savaşında dedelerimizin yaptığı gibi birlik içinde omuz omuza ve el ele olmaya davet ediyorum.. hiç bir zaman provakatörlere aldanmayın bende üniversite yıllarında bu olayları yaşadım. birkaç pravakatör çıkıyor gençlerimizi kışkırtıyor kardeşi kardeşe kırdırıyor sonrada aradan usulca kayboluyorlar bu vatan hepimizin vede öyle kalacak ve herzaman ve heryerde el ele ve omuz omuza olacağız .Allah göstermesin bir savaş çıksa sen sağcısın sen solcusun diyemi ayıracaklar askerlik yapanlar bilir oraya siyaset girmez..bakın meclis çatısına orada akşama kadar kavga eden siyasetciler akşam oldumu oturup beraber yemek yiyip içki içiyorlar orada sadece bizim haklarımızı savunuyor gibi görünüyorlar onlara 5 ila 7 milyar maaş verilmesin anında milletvekilliğinden istifa ederler kimse yanaşmaz aday olmaya




  • aslına bakarsan doğru söylüyosun ortalıkta devrimci kalmadı artık kaldı ama kalanlar mecliste değil
    quote:

    Orjinalden alıntı: ZipiRR

    quote:

    Orjinalden alıntı: tarum82

    nerdeler onların savunduğu fikirler nerde...yüzde kaç oy aldılar...türkiyede kaç kişi var bu fikirleri savunan çook merak ediyorum...devrimciler iyidiler hoştular ama şimdi yoklar...


    kimki o az oy alan devrimciler ? devrimci birileri varda bizmi gormedik secimde ?
  •  deniz gezmişin anısına lütfen düzgün konuşmasını bilmeyenler girmesin!!!!!




    Bizler sadece görünüşte insan olmamalıyız
    Hacı Bektaşi Veli'nin dediği gibi İnsanı Kamil (olgun insan)olmalıyız.
    düşünmeli ve doğru yolu kendimiz bulmalıyız koskoca osmanlı imparatorluğunu sen ben kavgası parçalamıştır ve bu günde aynı oyunlar Türkiye'miz için oynanmaktadır birileri bizim tekerimize sürekli çomak sokmaktadır güzel ülkemizin güzel insanlarını çeşitli yollarla birbirine düşman etmeye birbirine kırdırmaya çalışmaktadırlar aslında bu konularda yazacak ve okunacak o kadar çok şey varki buraya forum sayfalarına sığmaz internette araştırılırsa çok sayıda dökümana ulaşılacağından eminim.
    insanlar birbirleri hakkında peşin hükümlü oldukları için bir çok dostluklar kaybediliyor ...lütfen peşin hükümlü olmayalım ön yargılı davranmayalım iyice araştırmadan sen şusun busun demeyelim...

     deniz gezmişin anısına lütfen düzgün konuşmasını bilmeyenler girmesin!!!!!

    Bakın buradaki resime de birazcık düşünün ve bundan ibret alın derim bu resim insanlara çok şey anlatmıyormu



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi engin_er_26 -- 8 Mayıs 2005, 18:55:24 >




  • enginer804

    İdam anında sıkıyönetim komutanları ve infaz savcılarının yüzlerindeki o alaycı tavır, aşağılık tavır zaten çok şeyin özeti..Ancak bu idamı gardiyanlar ve iki imam tam bir saygı duruşu içinde izlemiştir...
    Bu ülkenin gerçek dindarlara ihtiyacı var, dini siyasete alet edenlere değil...
    Bir örnek daha veriyim, ismini tam hatırlayamadığım bir Vakit gazetesi yazarı önceki günlerde göz altına GrupYorum solistlerinden biri ile ,lg,l, bir yazı yazmıştı köşesinde...Yapılan aylemin ne kadar hukuk dışı bir eylem olduğunu vurgulamaya çalışıyor ve kimsenin bu konu hakkında sessiz kalmaması gerektiğini savunuyordu...İşte bu yazar benim gözümde gerçek bir dindar.Keşke herkes böyle olabilse...
  • Yusuf Arslan'ın en sevdiği türkü...
    Aılmadan bir gün önce kapatıldığı hücrede sürekli bu türküyü söylemiş...



    UZUN İNCE BİR YOLDAYIM


    Uzun ince bir yoldayım
    Gidiyorum gündüz gece
    Bilmiyorum ne haldayım
    Gidiyorum gündüz gece


    Dünyaya geldiğim anda
    Yürüdüm aynı zamanda
    İki kapılı bir handa
    Gidiyorum gündüz gece


    Uykuda dahi yürüyom
    Kalkmaya sebep arıyom
    Gidenleri hep görüyom
    Gidiyorum gündüz gece


    Kırk dokuz yıl bu yollarda
    Ovada dağda çöllerde
    Düşmüşüm gurbet ellerde
    Gidiyorum gündüz gece


    Düşünülürse derince
    Irak görünür görünce
    Yol bir dakka miktarınca
    Gidiyorum gündüz gece


    Şaşar Veysel işbu hâle
    Gâh ağlaya gâhi güle
    Yetişmek için menzile
    Gidiyorum gündüz gece


    Aşık Veysel ŞATIROĞLU



    Yusuf ARSLAN anısına...




  • İki gün girmedim dolmuş pm kusura bakma
    Ben msn'i gönderdim...Konuşabilriz msn'den
  • ya bu topici acan da gereksiz bu topicte konuslanlarda cok gereksiz tam olrak gereksiz bir topic ....
    bana bugune kadar deistirdirdiiniz bir seyi gösterebilirmisiniz?

    G_E_R_E_K_S_I_Z_
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.