Şimdi Ara

Felsefe Anadolu'da Öldü mü (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
25
Cevap
0
Favori
615
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Öznel otorite olarak bahsettiğin konuma aklını ve algını koyduğun zaman bu sefer sen öznel otorite konumuna geçmiş oluyorsun. Sonuçta elde edilen veriler soyut olduktan sonra önemli olan mantıksal açıdan gelinen noktadır. Zira somut verileri inceleyip soyut verilere deney yolu ile ulaşılamadığı taktir de bu nasıl sağlam bir zemin oluşturacak? Teorik fiziğin tastikleri bilimin ampirik yönü için kabul edilebilir somut verileri oluşturmayacaksa yapılan şey benim inancımdan ne fark olacak? Çünkü sen buna 'bilim' diyorsun, bu inançtan ayrılan bir ifade ise eğer, sonuç verileri deneysel nitelikte olmalıdır. Eğer olamıyor ise, bu maddesel dünyanın kendisinin meydana getirdiği mekanik akılla arasındaki kopukluk ve bağdaşmayan çıkmazı olur


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Doğayla arana otorite koymuyorsun; ne görüyorsan onu söylüyorsun. Bu da ham haliyle veri oluyor. İşlediğin zaman da kodlanmış bilgi. Ham haliyle veriye ancak yine ham halde veriyle itiraz edebilirsin. Kodlanmış bilgiye de farklı bir kodlamayla itiraz edebilirsin. Arada yine otorite yok. Özne ve nesne ilişkisi var. Özne tabii ki öznel otorite ancak nesneye boyun eğmiş bir otorite. Teistik felsefenin mantıksallaştırılmış bilim ve materyalizm düşmanlığı kimseye bir şey kazandırmaz; aksine çok şey kaybettirir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Öldü.Beni tatmin edecek adam yok koskoca ülkede.En büyük ya da popüler ne demek isterseniz entelektüellerine bakıyorum ip incecik zayıf felsefeleri var.Düşünmeyi bilen yok

  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt

    Nesneye boyun eğmek zaten verinin otoritel bir zemine bağlanması demek. Bu da haliyle nesnel dünyayı temel alan materyalizmin doğa felsefesi ile işi olmadığını gösteriyor ve felsefeyi öldürüyor. Bununla beraber soyuta indirgenemeyen bilim varoluş çıkmazını açıklayabilmek için binbir takla atıyor, soyuta indirgenen teorik fizikte ise eleştirdiği metafiziğe yönleniyor. Bu bir çeliski ve deneysellik ilkesiyle çatışıyor. 

     

    "Teistik felsefenin mantıksallaştırılmış bilim ve materyalizm düşmanlığı kimseye bir şey kazandırmaz; aksine çok şey kaybettirir."

     

    Teizmin bilim düşmanlığı yoktur, varoluşun materyalist ekseninde açıklanmaya çalışılmasına(daha doğrusu açıklanamama) karşıdır, çünkü materyalizm kendi kurguladıgı somut ampirizmin kurbanı olur ve teorik fizik ile metafiziğe yönlenerek kendi ideolojisinden sapar. Ayrıca bu pragmatist söylem ve önerme dahilinde sormak istediğim; hiclige karısacak bir mekanizmanın gelecege dair pragmatist kaygıları olur mu? Ya da tek ömürlük bu dunyada sanata, zevklere yönelmek varken kaybedilecek tavır nedir? Ego temelli bir varlığın(insan) pragmatistliği sadece kendine degil midir? Materyalist temelli pragmatizm canlılık ve psikoloji ile çatısıyor gibi görünüyor


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.