Şimdi Ara

Güneşi Gördüm (2009) (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
139
Cevap
0
Favori
5.489
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Fragmanının son sahneleri çok etkileyici
  • quote:

    Orjinalden alıntı: director

    quote:

    Orjinalden alıntı: penkala


    quote:

    Orjinalden alıntı: director

    Bu arabeskcilerdeki yönetmenlik merakını anlamıyorum.İbo,Maho, daha var mı benim aklıma gelmedi başka

    + ferdi


    onu unutmuşum ekleme için sağol penkalabakalım bu sefer arabesk bakış açısıyla bize neler kazandıracak.Türlü acıtasyonlara girer yineAma toplumumuz arabesk bir toplum olunca maalsef böyle şeyler tutuluyor.O arabesk dönemi biteli çok oldu demeyin bana toplumumuz hala arabesk sadece müzikleri dinlenmiyor artık.


    Müfetişmisiniz? Size ne kimin ne dinlediğinden?

    Hatırlatmak lazım bu bölüm forumdaki sinema köşesi oluyor.. bundan dolayıda yorumun kimin ne müzik yaptığı veya dinlediği ile ilgili değil filmle ilgili olmalı.. Gerçi sizin engin görüşünüz o kadar geniş ki birine yönetmen diyebilmeniz için entel tabir ettiğimiz takımlardan olup elini cebe sokarak kafayıda yukarı hızasına getirip o şekilde yürüyen insanlardan olmak lazım..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Alfren -- 7 Mart 2009; 21:02:52 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Alfren

    quote:

    Orjinalden alıntı: director

    quote:

    Orjinalden alıntı: penkala


    quote:

    Orjinalden alıntı: director

    Bu arabeskcilerdeki yönetmenlik merakını anlamıyorum.İbo,Maho, daha var mı benim aklıma gelmedi başka

    + ferdi


    onu unutmuşum ekleme için sağol penkalabakalım bu sefer arabesk bakış açısıyla bize neler kazandıracak.Türlü acıtasyonlara girer yineAma toplumumuz arabesk bir toplum olunca maalsef böyle şeyler tutuluyor.O arabesk dönemi biteli çok oldu demeyin bana toplumumuz hala arabesk sadece müzikleri dinlenmiyor artık.


    Müfetişmisiniz? Size ne kimin ne dinlediğinden?

    Hatırlatmak lazım bu bölüm forumdaki sinema köşesi oluyor.. bundan dolayıda yorumun kimin ne müzik yaptığı veya dinlediği ile ilgili değil filmle ilgili olmalı.. Gerçi sizin engin görüşünüz o kadar geniş ki birine yönetmen diyebilmeniz için entel tabir ettiğimiz takımlardan olup elini cebe sokarak kafayıda yukarı hızasına getirip o şekilde yürüyen insanlardan olmak lazım..

    yani biz boşu boşuna bu işin okulunu okuduk.kısa yoldan türkü söyleyip de yönetmen olunuyormuş aslında.buna bi itirazın var mı?
    entel danteli bilmem de zannedersem mahonun teknik bilgisi bizimki kadar değildir.onu unutma.ha duygularıyla iş yapar, o ayrı severek de bi yere kadar gelir...seninle tartışmayacağım, sen olayı başka yerlere çekmişsin...




  • quote:

    Orjinalden alıntı: penkala
    yani biz boşu boşuna bu işin okulunu okuduk.kısa yoldan türkü söyleyip de yönetmen olunuyormuş aslında.buna bi itirazın var mı?
    entel danteli bilmem de zannedersem mahonun teknik bilgisi bizimki kadar değildir.onu unutma.ha duygularıyla iş yapar, o ayrı severek de bi yere kadar gelir...seninle tartışmayacağım, sen olayı başka yerlere çekmişsin...


    O dediniz "Maho" şuanda bir çok hayranı oluduğunuz sanatçının aksine konservatuar bitirmiş bir çok enstruman kullanabilen asıl işi olan müziğin en iyi eğitimini görmüş birisi..Sinema içinse okumak diye bir kayide yoktur zaten kimse Mahsun şöyle yönetmendir böyle yönetmendir diye tartışmıyor daha yolun çok başında ama bir okadarda iyi bir başlangıç yapıldığından bahsediliyor.. Yönetmen bakışıyla eleştiri yapmak istiyorsanız Destere, Maskeli Beşler veya Çılgın Dershane gibi filmlerin yönetmenlerini eleştirin çünkü bu insanlar Mahsun gibi 1 film çekmiş insanlar değiller sadece para uğruna mesleklerini satan yönetmen kılıklı insanlardır Mahsun ise varını yoğunu bir film için döküp en azından iyi bir iş için uğraş veren birisi aradaki farkda bu zaten benim gözümde...




  • quote:

    Orjinalden alıntı: chawush

    afiş oylama sonucu değiştirildi zannedersem.

     Güneşi Gördüm (2009)


    böyle daha güzel olmuş gibi. merakla bekliyorum.


    Teşekkürler
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Alfren


    quote:

    Orjinalden alıntı: penkala
    yani biz boşu boşuna bu işin okulunu okuduk.kısa yoldan türkü söyleyip de yönetmen olunuyormuş aslında.buna bi itirazın var mı?
    entel danteli bilmem de zannedersem mahonun teknik bilgisi bizimki kadar değildir.onu unutma.ha duygularıyla iş yapar, o ayrı severek de bi yere kadar gelir...seninle tartışmayacağım, sen olayı başka yerlere çekmişsin...


    O dediniz "Maho" şuanda bir çok hayranı oluduğunuz sanatçının aksine konservatuar bitirmiş bir çok enstruman kullanabilen asıl işi olan müziğin en iyi eğitimini görmüş birisi..Sinema içinse okumak diye bir kayide yoktur zaten kimse Mahsun şöyle yönetmendir böyle yönetmendir diye tartışmıyor daha yolun çok başında ama bir okadarda iyi bir başlangıç yapıldığından bahsediliyor.. Yönetmen bakışıyla eleştiri yapmak istiyorsanız Destere, Maskeli Beşler veya Çılgın Dershane gibi filmlerin yönetmenlerini eleştirin çünkü bu insanlar Mahsun gibi 1 film çekmiş insanlar değiller sadece para uğruna mesleklerini satan yönetmen kılıklı insanlardır Mahsun ise varını yoğunu bir film için döküp en azından iyi bir iş için uğraş veren birisi aradaki farkda bu zaten benim gözümde...

    sinema için okumak diye bir şey vardır...
    bahsettiğin filmleri bilemiyeceğim çünkü film yerine koymadım, o yüzden de oturup izleme gereği duymadım.
    benim bahsettiğimse adamın yönetmenliği idi.oyuncuların performansı ya da senearyonun iyi olması değil.
    kalkıp da onu bir Zeki Demirkubuz ya da Reha Erdem ya da bir Nuri Bilge Ceylan ile karşılaştıracak değilimkeza o kategoriye girebilmesi için daha 10 fırın ekmek yemesi lazım..
    bak tekrar söylüyorum yaptığı müzik zerre umrumda değil,karıştırma bunu konuya,burda onun filminden ve yönetmenliğinden konuşuyoruz albümlerinden değil.




  • penkala ya katılıyorum sonuna kadar ve bir ekelme yapıyorum arkadaşım ben yaptığı müziği eleştirmedim ya da olayın içine katmadım ben bir kültürden bahsettim o kültürün şu anda müzik olarak değil arabesk dizi ve filmlerle var olduğunu söyledim.Onun dışında bu adam ne yaparsa yapsın benim gözümde zerre değeri yok evet bu konuda tutucuyum.Bununla da gurur duyuyorum.Filmlerinde acıtasyondan başka bir şey yok zaten.Bizim okula beyaz melek in görüntü yönetmeni Eyüp Boz geldi ve senaryonun daha berbat olduğunu kendilerinin katkılarıyla en son bu hale geldiğini söyledi.Demeki ki senaryo ya bunlar dokunuş yapmasa arabesk klip tadında bir şey izleyecektik



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi director -- 8 Mart 2009; 0:57:04 >
  • Bu film bir Başyapıt olacak göründe bakın.....
  • göründe bakın olmaz. "bakın da görün" olur.
  • Mahsun'un müziğini severim zamanında çok dinledim ve hala ara sıra dinlerim ama filmleri harbi beş para etmiyo...
  • @penkala, usta o nedir ya?Kör oldum olsaydı belki gülebilirdim..
    Beyaz Melek güzel bir filmdi, inşallah bu da güzel olur.. Kadro da iyi..
  • @Crabeinmorn

    Tamam usta öyle olsun....

    Edit :'Bakın da görün'
  • fragmanı filan mukemmel hollywood kalitesinde.emek harcanmıs belli baya
  • bu arada dikkat ettiyseniz afisteki bebek turkiye ye benziyor sekil olarak.
  • Galasına katılacaktım ama son anda bir aksilik çıktı.. Mehmet Barlası okuduktan sonra iyice merak ettim



    "Güneşi gördüm" "Slumdog Millionaire"den daha yoğun içerikli...

    Önceki akşam Mahsun Kırmızıgül'ün hem senaryosunu yazdığı hem de yönettiği yeni filmi "Güneşi Gördüm" ü izledim.
    Mecidiyeköy'deki Astoria gökdeleninin iki sinema salonundan birinde bu yılın Oscar rekortmeni "Slumdog Millionaire" filmi gösterilmekteydi. Hemen yandaki salonda da biz bir avuç konuk, Mahsun Kırmızıgül'ün dostları olarak Güneşi Gördüm'ün ön galasına katıldık.
    Bu iki filmin benzerlikleri çarpıcıydı.
    "Slumdog Millionaire", Hindistan'ın toplumsal yaralarını deşmekteydi. Hindu-Müslüman çatışmaları, sınıf farkları, yerel mafyaların hukuk dışı düzeni, büyük kentteki uyumsuzluklar, piyango ve televizyon yarışması kültüründen beslenen servete ve mutluluğa erişme rüyaları... Kardeşleri bile sonunda birbirlerinin can düşmanı eden bozuk düzen bu Hint filminin ana temalarıydı...
    Kırmızıgül'ün "Güneşi Gördüm" ünde ise, Slumdog Millionaire'dekinden daha çarpıcı ve daha can alıcı "Türkiye gerçekleri " sinemaya aktarılmıştı.

    Trajediler ve kadınlar
    Güneydoğu'daki bir köyde hem askere gidenlerin, hem de dağa çıkanların aynı ailelere üye olduğu bir ortamdan, zorunlu göçle bazıları İstanbul'a, bazıları da Norveç'e dağılan insanların serüvenlerine katılıyorsunuz Güneşi Gördüm'ü izlerken.
    Öncelikle şunu söylemeliyim.
    Güneydoğu kırsal kesiminde yaşayan insanların yaşadıkları trajedi ve aileleri içine alan ikilemler ilk kez böylesine derinine işleniyor sinemada.
    Aynı aileden ve aynı köyden hem "Şehitler" hem de "Ölü olarak ele geçirilen PKK'lılar" çıkıyor.
    Ve ailelerin yüreğine evlatlarını kaybetmenin ateşi aynı can yakıcılıkla düşüyor.
    Ülke topraklarını bölücü teröre karşı koruyan asker de, dağa çıkıp PKK'ya katılan militan da köylülere "Biz sizin için canımızı ortaya atıyoruz" diyorlar.
    O dünyanın kadınlarına ise bir yandan çocuk doğururken bir yandan da çocuklarının ölüm haberini alırken feryat etmek düşüyor.

    Kente göç
    Bölücü terör tehdidi yüzünden zorunlu göçle kente gelenlerin çaresizlikleri ise, bu trajedinin devamını oluşturuyor.
    İstanbul'un kent-köy oluşunun yansımalarını da bu filmde görebiliyorsunuz.
    Bir köy çocuğunun kentte profesyonel travesti olması bile işleniyor filmde.
    Bu arada insan kaçakçılarının organize ettikleri yolculukla, TIR'ların içinde nefes alamadan yapılan ve Norveç'te noktalanan bir serüven de Güneşi Gördüm'ün bir başka nefes kesen bölümünü oluşturmakta.
    Filmcilik tekniği açısından Mahsun Kırmızıgül'ü eleştirecek bilgiye sahip değilim.
    Nasıl edebiyatta her konuyu sorgulayan "Nehir Söyleşi" diye bir tür varsa, Güneşi Gördüm'e de herhalde "Nehir Film" demek yanlış olmaz.
    Bu filmin ele aldığı konulardan en az beş tane bağımsız film yapılabilir.
    Bu hafta sinemalarda gösterime giriyor Güneşi Gördüm filmi.
    Mutlaka görmelisiniz.
    Sonra da benim gibi yapın ve Mahsun Kımızıgül'ü kutlayın.
    Bu filmle kendini aşabilen insanların arasına katılmış...


    Mehmet Barlas
    Sabah




  • yine diyorum kardeşim bu adam 5-6 yıl içinde türkiye'nin uluslararası anlamda en büyük başarılarından birisini kazanacak bence.


    hürriyet yazarı tufan türenç filmi izlemiş. adam çok etkilenmiş buyrun yazı.

    Bu arkadaş bir gün gelecek Oscar'ı TÜRKİYE'YE GETİRECEK

    O bir sinema dáhisi

    FİLM bittiğinde soluğum kesilmişti.Bir süre oturduğum koltuktan kalkamadım.

    Güzel ülkemin yaşadığı insanlık dramını tam 112 dakika nefes almadan izlerken ruhumda kaldıramayacağım fırtınalar yaşadım.

    Işıklar yandığında, büyük acıları yıllardan beri yaşamanın ağır yükünü birden omuzlarımda hissettim.

    Yorgun ve bitkin düşmüştüm.

    Ülkemin insanlarının çektiği acıları apaçık ve dürüstçe yansıtan film beni öyle sarsmıştı ki, kendimi boşlukta kalmış çaresiz bir insan olarak algıladım.

    Neden sonra kalkıp, üç koltuk ötemde filmi izleyen Mahsun’a sessizce sarıldım.

    "Hadi yemeğe gidiyoruz" dedi.

    Önceden konuşmuştuk filmden sonra birlikte yemek yiyecek, izlenimlerimizi paylaşacaktık.

    Salondan çıktık.

    Lokantanın önüne geldiğimizde Mahsun’a bir kez daha sarılıp kutladım ve bütün içtenliğimle şöyle dedim:

    "Kusura bakma... Bende yemek yiyecek hal kalmadı."

    Yüzüme baktı ve ısrar etmenin insafsızlık olacağını anladı. Sustu.

    Sessizce ayrıldık.

    * * *

    Yukarda anlattıklarım, Mahsun Kırmızıgül’ün "Güneşi Gördüm" filmini bir grup gazeteciyle izledikten sonra sürüklendiğim ruh durumumdur.

    Size, 25 yıldır yaşadığımız acıları inanılmaz bir yalınlık ve çarpıcılıkla anlatan "Güneşi Gördüm" filmini anlatacak değilim.

    Nasıl olsa milyonlarca insan gibi gidip izleyeceksiniz.

    Sanırım siz de film bittikten sonra benim gibi allak bullak olacaksınız.

    Canım ülkemin ve insanlarımın yaşadığı bu dramın, kardeşin kardeşi gırtlaklamasının anlamsızlığını siz de benim gibi iliklerinizde duyup ürpereceksiniz.

    Ben hiçbir filmde -buna Hollywood’un süper prodüksiyonları dahil- böyle bir deprem yaşamadım.

    Mahsun Kırmızıgül’ün inanılmaz bir sinema yeteneği olduğunu artık herkes anlayacak.

    Yalnız Türkiye değil, dünya da anlayacak.

    Ben, Türk sinemasının boyutlarını katbekat aşan bu yetenekli adamın dünya sinemasına çok nitelikli yapıtlar armağan edeceğine eminim.

    Onun ileride Oscar’a uzanması benim için sürpriz olmayacak.




  • ayrıca mahsun kırmızıgül 1994 yılından beri dizilerde oynuyor. söylediğine göre hep kamera arkasına da meraklıymış. onlarca klip yönetmiş. 1998 yılındaki röportajlarında bile film çekmekten bahsediyor ama bir türlü 2007'ye kadar nasip olmamış işte. beyaz melek'te sıkıldığım anlar olmuştu ama yaşlı oyuncu kadrosunun da etkisi vardı orada ve beyaz melek ilk film için idare ederdi.

    bir işe girecek herkes de illaki o işin okulunu mu okumalı. mahsun bu işten çakmıyorsa millet izlemez zaten parası batar bir daha da bu işe girmez.

  • ı am best yönetmen yaaa




    http://www.youtube.com/watch?v=AXyeZ4WcDDM
  • Güneşi gördüm" "Slumdog Millionaire"den daha yoğun içerikli...
    Önceki akşam Mahsun Kırmızıgül'ün hem senaryosunu yazdığı hem de yönettiği yeni filmi "Güneşi Gördüm" ü izledim.
    Mecidiyeköy'deki Astoria gökdeleninin iki sinema salonundan birinde bu yılın Oscar rekortmeni "Slumdog Millionaire" filmi gösterilmekteydi. Hemen yandaki salonda da biz bir avuç konuk, Mahsun Kırmızıgül'ün dostları olarak Güneşi Gördüm'ün ön galasına katıldık.
    Bu iki filmin benzerlikleri çarpıcıydı.
    "Slumdog Millionaire", Hindistan'ın toplumsal yaralarını deşmekteydi. Hindu-Müslüman çatışmaları, sınıf farkları, yerel mafyaların hukuk dışı düzeni, büyük kentteki uyumsuzluklar, piyango ve televizyon yarışması kültüründen beslenen servete ve mutluluğa erişme rüyaları... Kardeşleri bile sonunda birbirlerinin can düşmanı eden bozuk düzen bu Hint filminin ana temalarıydı...
    Kırmızıgül'ün "Güneşi Gördüm" ünde ise, Slumdog Millionaire'dekinden daha çarpıcı ve daha can alıcı "Türkiye gerçekleri " sinemaya aktarılmıştı.

    Trajediler ve kadınlar
    Güneydoğu'daki bir köyde hem askere gidenlerin, hem de dağa çıkanların aynı ailelere üye olduğu bir ortamdan, zorunlu göçle bazıları İstanbul'a, bazıları da Norveç'e dağılan insanların serüvenlerine katılıyorsunuz Güneşi Gördüm'ü izlerken.
    Öncelikle şunu söylemeliyim.
    Güneydoğu kırsal kesiminde yaşayan insanların yaşadıkları trajedi ve aileleri içine alan ikilemler ilk kez böylesine derinine işleniyor sinemada.
    Aynı aileden ve aynı köyden hem "Şehitler" hem de "Ölü olarak ele geçirilen PKK'lılar" çıkıyor.
    Ve ailelerin yüreğine evlatlarını kaybetmenin ateşi aynı can yakıcılıkla düşüyor.
    Ülke topraklarını bölücü teröre karşı koruyan asker de, dağa çıkıp PKK'ya katılan militan da köylülere "Biz sizin için canımızı ortaya atıyoruz" diyorlar.
    O dünyanın kadınlarına ise bir yandan çocuk doğururken bir yandan da çocuklarının ölüm haberini alırken feryat etmek düşüyor.

    Kente göç
    Bölücü terör tehdidi yüzünden zorunlu göçle kente gelenlerin çaresizlikleri ise, bu trajedinin devamını oluşturuyor.
    İstanbul'un kent-köy oluşunun yansımalarını da bu filmde görebiliyorsunuz.
    Bir köy çocuğunun kentte profesyonel travesti olması bile işleniyor filmde.
    Bu arada insan kaçakçılarının organize ettikleri yolculukla, TIR'ların içinde nefes alamadan yapılan ve Norveç'te noktalanan bir serüven de Güneşi Gördüm'ün bir başka nefes kesen bölümünü oluşturmakta.
    Filmcilik tekniği açısından Mahsun Kırmızıgül'ü eleştirecek bilgiye sahip değilim.
    Nasıl edebiyatta her konuyu sorgulayan "Nehir Söyleşi" diye bir tür varsa, Güneşi Gördüm'e de herhalde "Nehir Film" demek yanlış olmaz.
    Bu filmin ele aldığı konulardan en az beş tane bağımsız film yapılabilir.
    Bu hafta sinemalarda gösterime giriyor Güneşi Gördüm filmi.
    Mutlaka görmelisiniz.
    Sonra da benim gibi yapın ve Mahsun Kımızıgül'ü kutlayın.
    Bu filmle kendini aşabilen insanların arasına katılmış...
    MEHMET BARLAS




  • Yukardaki yorumlarda iyi uçmuşsunuz.Hiç bilmyende Mahsunu Coppola zannedecek.Adamın yaptığı şey kendi yaşadıklarını ve gördüklerini yansıtmak başka bir şey yok.Onlarda bitince ne halt yiyecek merak ediyorum.Sinema bilgisi olmayan bir insan olduğu için tıkanacak.
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.