Güneydoğu'da Yatırım Yapan Firmalar Kaçak Elektrik Kullanımından Şikayetçi

Fatih Altaylıyoutube

ICRYPEX Ekonomi ve Kripto Seminerleri, 27 Nisan Cumartesi günü Ankara'da sizlerle! Her ay Türkiye'nin farklı bir şehrinde düzenlenen bu seminerde, uzman konuşmacılar ve sürpriz hediyeler sizleri bekliyor! Ücretsiz katılım için: https://bit.ly/3HMwPfn #işbirliği Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:44 Adanada Portakal Çiçeği Festivali 08:46 Ekrem İmamoğlu ile Haluk Bayraktar'ın polemiği 11:52 Özgür Özel'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderme 15:58 Özgür Özel'den saç boyama açıklaması 17:17 İktidar yanlısı yazarların iktidarı sert eleştirmesi 20:17 Afyon Belediyesi'nin mültecilerin ruhsatsız dükkanlarını mühürlemesi 22:14 Güney Doğu Anadolu'daki kaçak elektrik kullanımı 22:49 DEM Parti belediyelerine kayyum atanması için mi uğraşıyor? 26:01 İran - İsrail çatışmalarında Türkiye’deki Kürecik Radarı 29:26 Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas lideri ile görüşmesi 31:48 Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MKYK toplantısı 37:15 AK Parti Gaziantep Belediyesi’nin “Haydi Sofraya” lokantası 38:02 Restoran ve kafelerin boykot edilmesi 43:40 Küflü çikolata paylaşımı sonrası CEO'dan müşteriye tehdit 51:34 Cübbeli Ahmet'ten ekonomi açıklaması 52:45 Diyanet'in 2024 yılının ilk çeyreğinde 24 milyar TL harcaması 54:53 Tarım Kredi Kooperatifi'nin 2023 yılında 319 milyon TL kar etmesi 56:56 Bakan Özhaseki'den “Ağaçlarımızı yok ettik" açıklaması 58:24 Turist rehberliğinde yabancı dil şartı kaldırıldı 59:02 Hekimlerin online olarak hasta bakması 59:48 Uğur Dündar’a evlilik dışı çocuğu olduğu iddası ile yapılan saldırılar 1:01:51 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.

https://www.youtube.com/watch?v=-f-x3MFrlDA

Güneydoğu Anadolu bölgesinde yatırım yapan firmalar bölgede yoğun kaçak elektrik kullanımının bedelini ödemek zorunda kaldıkları için şikayetçiler.

Bu maliyeti sırtlanmanın kendileri üzerinde yük oluşturduğunu belirtmişler.

Malesef işte yozlaşma ve hırsızlık kültürü bölgeye uzun vadede fayda sağlayacak , yatırım ve iş yaratacak firmaların sırtına binerek aslında uzun vadede o hırsızlığın kanıksandığı toplumlara ve bölgelere daha ağır zarar veriyor ancak bunu anlamak için belli bir algı seviyesinin üstünde olmak gerekli.

Mücadele olmadığını kim söylüyor ? Özellikle elektrik dağıtım işi özelleştirildikten sonra kaçak elektrikle bir mücadele var fakat başta Dem partililer olmak üzere bölgede hırsızlığıun hak olduğunu iddia eden odaklar yüzünden gerçekten çirkin bir durum var.

Ekiplerin üzerine vahşi köpek salınması , linç girişimleri bi,r ton rezillik yaşanıyor.

Devlet ise özelleştirmeyi yaparken her yıl kaçak elektiriğin yüzde 5 oranında düşürülmesi gibi kademeli bir geçişi öngörmüştü ancak o bölgede sorun iltihaplanmış bir yara gibi temizlemek ve düzeltmek olmayan ahlakı tesisi etmek çok zor.

Hele demokrasi denilen sistemde "DOĞRU"yu yaparsan bedel ödüyorsan ,idoğruyu yaparsan kaybediyorsan işte tüm sistem bir anlamda yozlaşmanın itici gücü haline geliyor.

Kaçak elektrik sadece cebimize değil çevreyede büyük zarar veriyor. Hırsızlık bir alanda kanıksanınca zincirleme bozulma gerçekleşiyor. Türkiye gelecekte kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya fakat bölgede su israfı inanılmaz düzeyde kaçak elektirk kaynaklı hoyratça suyun kullanılması yüzündsen.

Bununla birlikte bölgemizde 100 binin üzerinde tarımsal sulama yapan irili ufaklı çiftçimiz var ve bunların 35 bine yakını büyük ölçekli çiftçiden oluşmakta. Bu çiftçilerimiz neredeyse 200 haneli bir mahallenin enerjisini karşılayacak büyüklükte trafo kullanıyor. Özellikle elektrik bedeli ödemedikleri için israf söz konusu. Türkiye'de yıllık 15 milyar kWh tarımsal sulama amaçlı enerji tüketimi var ve bunların yarısı bizim bölgemizde. Üstelik bu aboneler; damlama, yağmurlama veya pivot sulama dediğimiz israfı engelleyen teknolojilere de çok ilgi duymuyorlar. Daha çok salma sulama veya vahşi sulama olarak tabir edilen metodu tercih ediyorlar. Kısacası sorun bir elektrik problemi değil, aslında bir sulama problemi olarak karşımıza çıkıyor.

Bu tarımsal potansiyele karşın, yüksek elektrik enerjisi harcanarak kuyulardan çekilen yer altı suları, hem ekonomiye hem de coğrafyamıza zarar veriyor. Yer altından çekilen suların bölgemizde neredeyse 700 metre derinliğe indiğini söyleyebiliriz. Geleceğimizi tehlikeye atan bu sulama modeli sürdürülebilir değil. Sınırlı kaynaklarımızı bilinçsizce tüketmek, ciddi kuraklığa sebep oluyor ve yaşam kaynaklarımızı tehdit ediyor.

Devletin sert onlemler almasi gerekirken onlar acilim pesindeydi