isayı bile ultra yakışıklı lanse ettiler

halbuki adam gerçekte hemen hemen böyle birşeymiş. bu tiple çizselerdi isayı kim inanırdı bu adamın tanrı olduğuna omg. herşey ambalaj. herşey tip dış görünüş olmuş.

harbiden omg. hristiyanlık aşırı saçma bir din. 4 tane kutsal kitapları var ki bunlar elemelerden geçmiş hali.

Hz. İsayı öldüremedikerki ALLAH onu göğe yükseltti kurtardı. İslam inancında böyle.

Bir tanrının var olduğuna nasıl inanılır ya,

İnsanoğlu çaresizliğinden tanrıyı icat etmiştir...

Tarih boyunca çizilen resimlerin, portrelerin hiçbiri Hazreti İsa Aleyhisselam değildir. Hazreti İsa Aleyhisselam çarmıhada da gerilmedi, diri olarak göğe kaldırıldı ve Hazreti Mehdi Aleyhisselam zamanında yeryüzüne indirilecektir, ona yardım edecektir.

Peki kuzeydoğu Dünyası Müslüman olsaydı kaç X daha güçlü olurdu ?

İsa'nın yeni bir öğreti yayıp etrafına bir cemaat toplayıp kutsal bir misyon üstlendiği yadsınamaz olsa da gerçekten kendisini doğrudan Tanrı olarak lanse edip etmediği aslında tartışmalı. Tarihte İsa'yı Tanrı - Tanrıdan kasıt Yahudi Tanrısı* - kabul etmeyen İsacılar ve İsa cemaatleri de mevcut. Ama günümüzde İsacılıkta hakim anlayış-teoloji İsa'nın Tanrı olduğu yönünde. Buna göre evet Üçleme Doktrini ile Birinci İznik-Nicea Ekümenik Konsili'nde resmen kabul edilen eş-özlülük (homoousios) çerçevesinde Mesih (İsa/Yeşua) Tanrı. Tanrının "Oğul" yüzü, insan vasıtası. İsacılığı mantığın özgecilik gibi prensipleriyle çelişen bu doktrinleriyle beraber saçma addeden her zaman mevcuttu. Bu anlamda aslında ilk değilsiniz.

Hıristiyan kutsal kitabında bile havari Petrus'a Atinalı felsefecilerin kulaktan dolma bilgi satan cahil muamelesi gösterdiğinden bahsedilir. Galenos, Cersos, Porphyrios, Lukianos gibi antik filozofların ve politeistlerin hatırı sayılır bir kısmı tuhaf ve saçma addettikleri öğretileri ve fiilleri uyarınca İsacılığı ve İsacıları hor görmüştür. Tanrıları kızdıracaklar ve Roma İmparatorluğu'nu çökertecekler korkusuyla İsacılar zulüme uğramıştır. İsa da zaten Yahudilerle - en çok da Ferisi Yahudileriyle - gerilim yaşayıp Roma yönetimini riske soktuğu için ayaklanma derecesinde hoşnutsuzlaşan Yahudi ahalinin suçlamaları çerçevesinde Romalılarca idam edilmiştir. Ancak herkese tek tanrıcı ve tek doktrinci mesajlarını aşılamaya ve dayatmaya çalışan İsacılar da Roma İmparatorluğu'nu zaman içerisinde ele geçirdikçe hem azınlık haline gelmeye başlayan politeistlere hem de kendi din kardeşlerine görüş farklılıkları nedeniyle zulüm etmişlerdir. İsa'nın kendisi de - anlaşıldığı kadarıyla - Romalıların - yerel yönetici Pontius Pilatus'un - ön uyarısını dikkate almamış. Yerel Yahudilerle gayet dogmatik bir temelde süren kavgasına devam etmiş. İncillerde geçen İsa'nın "Göksel Krallık geri gelecek" söylemi Roma otoritesine isyan ettiğine dair aleyhinde delil olarak kullanılmış. İsa çarmıha gerildiğinde - bu Romalıların çok yaygın başvurduğu bir idam yöntemi - çarmıha alaycı biçimde İsa Yahudilerin / Yahudiye'nin Kralı diye tabela asılmasından ve başına dikenli taç takılmasından bu anlaşılmaktadır.

Batı dünyasında tüm bunlar biliniyor. Esasında Hıristiyanlık orada eskisi kadar önplanda değil. Orada "Hıristiyanların" pek çoğu isimde Hıristiyan veya deist. Cidden inançlıysa da kendi kişisel bireysel inancı addetme veya - bilhassa Amerikan bağlamında - lobicilik yapacak bir kilisenin parçası olma eğiliminde. Hatta Batı Uygarlığı asırlar boyunca hüküm sürmüş geleneksel Hıristiyanlığın aşama aşama tasfiyesinden ve yerini Aydınlanma değerlerine ve aydınlanmanın modernist anlayışına bırakmasından türedi diyebiliriz.

Hıristiyanlıkta tek bir kutsal kitap var (Kitab-ı Mukaddes). 4 kitap diye bahsettiğiniz 4 İncil, Haberci İşleri, Mektuplar ve Eski Ahit'le beraber Hıristiyan Kitab-ı Mukaddes'in parçaları/kısımları. Bu İncillerin kutsal ruhun ilhamıyla yazarlarına yazdırıldığına ve İsa'nın olayını tanrısal plan çerçevesinde ortaya koyduklarına inanılıyor. Mantıklı bulursunuz veya bulmazsınız. İnanç doktrinleri, iman kalıpları böyle. Prensipte Musevi ve İslami inanç sisteminde bir peygamberin bir melekten -Muhammed örneği - veya tanrının kendisinden - Musa örneği - misyon veya vahiy almasıyla aynı. İlgili 4 İncil'in yazarı da sıradan kimseler olarak kabul edilmiyorlar. Hıristiyanlığa göre kutsal ruh - tanrının ilham veren yüzü - onları araçsallaştırıp kullanıyor. Buna göre insanlarla insanlardan umudunu kestikten sonra inayet sergileyip onları affetmeye karar veren Tanrı arasında Kurtarıcı Mesih sıfatlı İsa'nın şahsında cisimleşen "Yeni Ahit" vuku buluyor. Bu inanca göre Tanrı tekrar dirildiğine inanılan, dirildiği anlatılan İsa'da planını açıklıyor. Bu inançta İsa diriliyor; sebebi de basit, insanlar Tanrı'yı veya vasıtasını yok edemez. "Mantık" bu. Mantık değil de tarih boyunca biriken efsaneler ve spekülasyonlara dayanan inanç demek daha doğru.

Hristiyanın dinimi kalmış, uydura çıkara folloşa çevirdiler, zaten son peygamber efendimiz Hz. MUHAMMED (s.a.v) gelince incil şeriatı yürürlükten kaldırıldı.

Bu Dura-Europos Sinagogu'nda (M.S. 250'liler) bulunan, Ezra'nın çizimidir. Richard Neave gibi şarlatanlar bu çizim üzerinde biraz oynayarak İsa'nın görüntüsü diye pazarlıyorlar. Ezra:

İsa'nın eski Roma tasvirleri onu temiz traşlı ve kısa saçlı olarak gösteriyor. Çok benzer görünen İsa resimlerinin tümü, onu bir Yunan filozofu gibi uzun saçlı ve sakallı olarak gösteren erken dönem Bizans resimlerinden alınmıştır. Bu, altıncı yüzyıldan itibaren Batı sanatını etkiledi. Bu görüntüler “doğru” oldukları için değil, sanatsal gelenek nedeniyle benzerdir. İsa'nın zamanındaki Yahudiler saçlarını kısa kullanıyorlardı ve uzun saçı Yunan ve dolayısıyla "Pagan" tarzı olarak görüyorlardı.

Bu, MS 235 civarında Suriye'de İsa'nın bilinen en eski tasviridir.

Roma 3. Yüzyıl Yeraltı Mezarlarından:

4. yüzyılın sonlarında Roma Yeraltı Mezarlarından ilk sakallı tasvir:

Hristiyanlık Roma İmparatorluğu'nun devlet dini haline geldiğinde, bu sakallı filozof İsa ikonografisi neredeyse standart hale geldi, ancak onun sakalsız olarak tasvir edilen bazı tasvirleri en az 400 yıl daha hayatta kaldı. Doğu Roma sanatında en çok kullanılan "Pantokrator İsa" imgesiydi:

Son 10 yıl içinde 1600 yıllık yeni fresklerde keşfedildi. Bunlar da Roma Yeraltı Mezarlarından geliyor:

Sonuç olarak elimizde İsa'nın gerçek bir resmi yok, onu tanıyan herhangi bir insanın onun dış görünüşü hakkında kaydı da yok. Kanonik İncillerin tümü Yunanca konuşanlar tarafından yazılmıştır ve en eskisi (Markos), MS 70'ten önce, İsa'nın idam edilmesinden yaklaşık 40 yıl sonra yazılmıştır. Nasıl göründüğüne dair bilinen çağdaş bir açıklama yok.