Şimdi Ara

Motorsiklet Sürmek Ve Kazalar

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
11
Cevap
0
Favori
1.883
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Benim aklımı kurcalayan bir soru var motorsiklet sürmek ve kazalar noktasında.Uzun süredir gerek kaza videoları gerekse yorumcuların,usta acemi herkesin bazı farklı ve ortak yorumları var.20 yıldır motor kullanıyorum ciddi bir düşme kaza yaşamadım diyende var,suda kayıp düşende,düz yolda düşende...Motor kazalarını izlediğimde dikkatimi çeken bazı hususlar oldu.

    - Kazaların çoğu diğer araçlardan kaynaklanıyor.
    - Tek başına motor kazaları pek yok olanlarında çoğu basit denecek düşmeler.
    - Tekli kazaların çoğundada viraj veya ana konuya bakarsak motorun kayması ile ilgili bir durum var.


    Şimdi sorum şu;

    Bilinçli kullanıldığında eğitime önem verildiğinde usta sürücülerde (yarışlar dışında) ciddi kaza yaşayan yok.Ama eski tecrübeli olupta kaza yapan çok.Bu işin bir sırrı var mıdır? Yani motorsikleti adam gibi ciddi bir kaza yapmadan sağlıklı şekilde sürmenin bir yolu yok mu? Yoksa illa her motor süren ciddi kazaya karışıyor mu?

    Bunu şundan soruyorum,kaza yapan arkadaşların forumlarda kazayı anlatırken genelde ilk söyledikleri "aslında benim hatamdı" demeleri.

    Zira diğer açıdan düz mantıkla bakıldığında bir ulaşım aracı olmaktan çok bir ölüm makinası mıdır motorsiklet? Yoksa adam gibi bir zevk ya da ulaşım aracı mıdır? Bunu ayıran konu nedir? Burada bir parantez açıp tecrübenin motorda pek etkili olmadığı,daha doğrusu düşe kalka tecrübe etmektense ciddi eğitimlere katılıp amerikayı tekrar keşfetmeden öğrenmek olduğu.

    İşin eğitimini alıpta ciddi kaza yapan yok gibi.

    Tabi genelde hep kazalar ön planda.Kaza yapmayan anlatmıyor forumlarda,kaza yapanlarsa direk forumlarda paylaştığından belkide böyle algılanıyor.

    Anladığım kadarı ile motorsiklet mesela durup dururken kaymıyor.Kullanım hatası ve tecrübe eksikliğinden kaynaklanıyor.Kaya düşe tecrübe gelişiyor ve eğer ciddi bir kaza olmazsa usta olunuyor ki bu seferde farklı tecrübeler gündeme geliyor.Halbuki tecrübeler sonucunda geliştirilmiş eğitimler sonucunda motor hakimiyeti geliştirilirse düşüp kalkmadan (yada asgari düzeyde kazalar ile) bu iş çözülebiliyor.

    Anlaşılması gereken,motorsiklet kullanma anlamında diğer taşıtlar gibi değil.İsterseniz 30 yıllık motorcu olun yinede hiç bilmediğiniz bir durum gerçekleşebiliyor bireysellik anlamında.Halbuki eğitimler alınıp yetenek sürekli ileriye taşınsa kazalar asgari düzeye inecek.

    Hadi 30-40 la kaymak bir tarafa 100 km/h in üzerinde motorun kayması ölüme demek.Örneğin motor neden ıslak zeminde kayar? Ben bisikletle bile ıslak zeminde kaymıyorum Allah cc korusun.Kaldıki bu anlamda bisiklet daha sıkıntılı değil mi aslında? Bundan anladığımda şu; motorsiklet güçlü bir mekanik sistemle sürülüyor.Bisiklette insanın üretebileceği tork yada beygir gücü lastiği kaydıramazken,aynı durum motorun gücünü lastiklere doğru uygulayamazsak kayma yaşanacağı....Yani zemine,dönüş açısına,duruş şeklimize ,lastiklere vs...göre belirli kurallar çerçevesinde dönmek lazım ki buda ancak eğitimle olabilecek bir şey...Yok ben bu işi biliyorum 10 yıldır motorcuyum dersek hiç karşılaşmadığımız veya henüz tecrübe etmediğimiz bir zemin vs yada durumda düşmemiz kaçınılmaz olabilir.(mi?)

    O halde eğitimlere dikkat edip maliyetine katlanır ve tam ve sağlam ekipman kullanarak güvenliğe dikkat edildiğinde yinede illa düşecek miyiz bu motordan? Hep acaba ne zaman ilk kazamı yapacağım diye düşünerek rahat rahat gezilmesi mümkün mü?

    Konu hakkında acemi-usta her türlü yorumu bekliyorum.Belki herkes için faydalı olabilecekte bir başlık olur.Çünkü; forumlarda genelde şu sorular var?

    - Hangi kotoru alayım?
    - Scooter dan vitesliye geçeceğim?
    - Scooter tavsiyesi?
    vs vs..

    Ama şu sorular yok?

    - Viraj eğitimi nedir?
    - Ciddi motor eğitimlerine katılan arkadaşlar var mı?
    - Eğitime katılmanın ne gibi faydalarını gördünüz?


    ....

    Tüm bunları özümsediğimde sonuç sanki motor sürücülerinde tıpkı otomobil sürücülerinde olduğı gibi genel bir "ben bu işi bilirim" durumu mu var?

    Yanlış anlaşılmasın,doğru ve eğriyi anlamaya çalışıyorum...

    Saygılarımla







  • İyi sabahlar arkadaşım. o kadar güzel bir soru sormuşsun ki bravo gerçekten.

    Ben her motorcu tarafından bilnen, söylenen ve literatüre geçmiş bir sözle başlayayım. İki çeşit motorcu vardır: Düşmüş motorcu, düşecek motorcu. Bu her nekadar işin geyiği olsa da gerçeklik payı vardır.

    Öncelikle eğitim kesinlikle gerekli. Üstelik profesyonel eğitim almak gerekli. Bu düşe kalka tecrübe edinerek olacak iş değil. Çünkü Allah korusun bir düşersin tecrübe etmeye yetecek kadar ömrün kalmayabilir. O nedenle önce eğitim sonra tecrübe. En azından düşmeyi öğrenmelisin.

    Bunun yanısıra motor bir ölüm makinesi değildir ama olabilir de. Her an motordan düşme korkusuyla zaten motor sürülmez. Motor sürerken belirli kurallar vardır onlara muhakkak uymak gerekir. En başta iyi bir eğitim ve tecrübe ederek cc yükseltmek. Sonrasında kesinlikle kaliteli koruma ekipmanları. Kesinlikle alkollü motor kullanılmamalı. Yorgun ve dikkatin dağınık olduğu durumlarda mümkün olduğunca kullanılmamalı. Ülkemizin yollarının yapısı ve asfalt kalitesi malum, bunları gözönünde bulundurmalı. Yine ülkemizde araç kullanıcılarının trafik kurallarına ne kadar dikkat etdiği de malum. Bizim araç kullanıcılarımız kesinlikle ayna kullanmaya gerek duymuyor. Sinyalin ise varlığından haberi olmayan sürücüler biliyorum ben. O nedenle motosiklet kullanıcıları tehlikeyi önceden sezip tehlikeden kaçınmayı alışkanlık haline getirmeli. Motosiklet maalesef hız yapan ve hız yaptıkça kullanıcısına zevk veren bir araçtır. Kabul. Ama az önce de dediğim gibi ülkemizin asfalt kalitesi malum. Birçok asfaltta yol tutuşu sıfıra yakındır. O nedenle motosikletler patır patır kayıp düşüyor. Yurtdışından gelen bir gurup Harley kullanıcısı Edirne'den giriş yaptıklarında ilk virajda patır patır kayıp düştüler. Adamlar bütün Avrupa'yı gezmiş ülkemize gelir gelmez düşmüşler. Konuştuğumuzda bize siz Harleyler için özel lastik mi kullanıyorsunuz diye sordular. Yok anam ne gezer. Sizin lastiklerin aynısı. Ancak biz yollarımızı bildiğimizden düşsek de umursamıyoruz artık. Bundan iki ay önce bağdat Caddesi'nde 30-40 la giderken önümde giden taksici, yola aniden fırlayan bir kadın sürücüye çarpmamak için ani fren yaptı. Taksinin stop lambaları yanmıyordu ve benim ed bir anlık dalgınlığıma geldi. Kaçacak yer olmadığı için son anda frenlere asıldım ancak yol sanki buz pisti gibi kayıyor anasını sattığımın motoru. Oysa yaz günü buzlanma da yok ancak yol jilet gibi. Asfalt sıfır olmuş. Zor bela vurmadan durabildim. Bu çok basit bir örnek. Ancak 4 faktörü içinde barındırıyor. Yola bakmadan çıkan bir araç, stop lambası yanmayan bir taksi, iğrenç bir asfalt ve dikkatsiz ben. Al sana kaza... Yani kaza bazen kaçınılmaz oluyor. Ne kadar tecrübeli olsan da.

    Bisiklet ile motosiklet arasındaki farka gelelim. Bisikletle ne kadar hızlı gidersen git yeterli hıza ulaşamadığın için suyu yararak gideceksin. Bu da lastiğinin asfalta temas etmesini sağlayacaktır. Üstelik bisikletle azcık kaysan dahi bunu hissetmezsin çünkü hızın veağırlığın ani kaymayı engeller. Ancak motosiklet ile giderken lastik üzerindeki su tahliye kanalları yeterli diş derinliğine sahip değilse su tekerlekle asfalt arasında bir katman oluşturur. Bu katman lastiğin asfaltla temas etmesini engeller ve azıcık bir kayma bile düşmelere sebep olabilir. Çünkü hızından ve ağırlığından dolayı o azıcık kontrol dışı kayma sen bu kaymayı hissedene kadar düşmene neden olur.

    Bunun yanısıra ülkemizdeki trafik kuralları da motorcuların aleyhine çalışır. Otoyollarda kamyonların bile hız sınırı motosikletten fazla. Düşünsene sen sağ şeritte 80 ile giderken arkadan 100 ile gelen kamyon veya otobüs sana sellektör yapıp korna çalarak senden yol istiyor. Peki ona yol vermek için ne yapacaksın zaten sağ şerittesin. İyice sağa yanaşacaksın ve otobüs olanca haşmeti ve oluşturduğu trübülansıyla seni solayıp gidecek. Tabi sen sağ şeridin sağında tozla kaplanmış yol kenarından kayıp düşmezsen.

    Velhasıl kelam ülkede motor kullanmak zor ama dikkat edilirse yine de keyifli.

    Son olarak çok iyi bir eğitim alıp çok büyük tecrübeler edindiysen kaza yapmazsın diye bir şey yok. Örnek; Murat Hilal Sofuoğlu

    http://www.yeniasir.com.tr/UcuncuSayfa/2011/02/04/motosiklet_tutkunu_isadami_kaza_kurbani

    Artık uykum geldi. Yeter bu kadar.

    Tekeriniz yere düz bassın. Kazasız belasız keyifli sürüşler dilerim




  • Bence Pasit Kisaca Her Motorcunun Bildigi Bilmesi gerektigi surus bilgilerini tekrarlayalim faydali olur;
    -Yagmurlu/Sulu yollarda Surus:
    -Camur/Batak yollarda Surus:
    -Tasli/Bozuk yollarda Surus:
    -Bayir yukari ve Asagi inis nasil olmali?
    -vitesli motorlarda dislilerin onemi Nelere dikkat etmeli?
    -Scooter motorlari kullanirken nelere dikkat etmeli?
    -Artcili surus nasil olur?
    -trafikte sollama nasil olur?....
    -Viraja nasil girilir?
    -Konvoylarda 2li surus nasil olmali?
    -Yag hangi zamanlarda degistirilmeli
    -Hangi Cc motorla baslamali?
    -Hangi tur motor az yakar?
    Bu konular forumda detaylica vardir ama kisaca 2-3 kelime ile ozetlersek hem bilenler tekrar yapar yenilerde kisaca bilmeleri gereken cok onemli konular hakkinda bilgi sahibi olurlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • motor kullanmak hiç olmayacak şeyleri her an olabilecekmiş gibi hesap etmektir ona göre her an tetikte olmaktır.
  • Cevap ve değerli yorumlarınız için teşekkür ederim.Gayet net anlaşılır bir cevap olmuş.Saygılar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Birde linkteki haberi okudum ama rahmetli sofuoğlu kamyonda iken kaza yapmış yani mptorla değil.Yanlışmı anladım telefondan baktığım için ayaküstü yanlışta okumuş olabilirim.Esasen benimde demek istediğim usta yani eğitime önem veren sürücülerin ciddi kazalara karışmadıkları yönünde.Tabi bunda kesinlik olamaz.Sonuçta araba sürerken bile oldukça ciddi riskler taşıyoruz.
    Sagılar

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • "Mustafa Kemal Sofuoğlu'nun kardeşi ve ortağı Murat Hilal Sofuoğlu, dün sabah saatlerinde firmaya ait 34 DG 7741 plakalı kamyonla yola çıktı. Dikili'yi 10 kilometre geçtikten sonra kamyonu kullanan sürücü Gökhan Ceylan (30) önünde seyreden Melih Rençber yönetimindeki 35 H 584 plakalı kamyonun kasasına sol tarafından çarptı. Çarpma sonucu TIR'ın sağ koltuğunda oturan Murat Hilal Sofuoğlu hurdaya dönen şoför mahallinde hayatını kaybetti."

    Vefatın motorla bir ilgisi yok.İlgili olan aslında aynı haberde geçen ;" Tam bir motosiklet tutkunu olan işadamının, bugüne kadar birçok yarışmaya katıldığı ve ölümcül kaza geçirmediği kaydedildi." cümlesi...Herhalde kastettikleri ciddi bir kaza geçirmediği.

    Benim anladığım kadarıyla motorsiklet tüm vücut tek oluncaya kadar çalışmak çalışmak...
  • Motor sürerken mutlaka emniyet kurallarına uymak ve gerekli ekipmanları kullanmak şart.Ama en önemli kural kazaya hiç karışmamak adına güvenlik tedbirlerinin alınmasıdır.Korku aklımızda hep olmalı ama vücudumuza hükmedecek derecedede olmamalı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Motosiklet sürüş eğitiminin kazaları engelleme oranıMotosiklet kazası yapanların %92’sinin herhangi bir teorik ya da pratik sürüş eğitimi almadıkları tespit edilmiştir.Türkiye’de motosiklet kazası yapan her 4 sürücüden 3’ü ehliyetsizdir.Koruma ekipmanlarının yaralanmaları engellemedeki faydası (Kaynak: Dünya Sağlık Örgütü)Kask kullanımı, bir kaza durumunda kafa bölgesinde yaralanma ihtimalini %75 oranında azaltır.Motosiklet montu, dirsek, omuz ve sırt yaralanmaları ihtimalini %92 oranında azaltır.Motosiklet botları, ayak ve bilek yaralanmaları ihtimalini % 96 oranında azaltır.Motosiklet pantolonları, diz ve kalça yaralanmaları ihtimalini % 96 oranında azaltır.Korumalı eldivenler, el ve bilek yaralanmaları ihtimalini %95 oranında azaltır.Bu oranlar, otomobil kazalarında, emniyet kemeri ve hava yastığının birlikte kullanımında verdiği koruma oranlarıyla denk (%75) hatta çoğu alanda daha yüksektir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • üstadım ben kendimden örnek vereyim
    haziran 2016 da pulsar 200 NS alarak bu zehire bulaştım ilk motosikletimdir ayrıca daha önce bir motorum olmadı bundan önce bazen arkadaşların motosikletlerini kullanmışlığım var ama öyle aman aman değil 1 veya 2 tur mahalle aralarında filan kullandım tecrübem yok yani motoru aldığım ilk gün İsanbuldan İzmite geldim otoban veya D100 karayolundan gelmeye korktuğum için şile ağva kandıra üzerinden geldim benim için o an uzun ama tecrübeli bir yolculuk oldu yolda işi kısmen çözdüm motosikleti aldıktan sonrada bir yere gideceğim zaman otoyol dışında nereden gidilir gelinir bunları araştırdım hep mesela istanbula gideceğim zaman eski istanbul yolundan gidip geliyordum eski tarihi bir yol ipek yolunun kalıntısı köylerin içinden geçen ama yerine göre bol virajlı sakin ama dikkat isteyen bir yol izmitten karamürsele gideceksemde akçat yolunu kullanıyordum D130 karayoluna mecbur kaldıkça çıkmamaya çalışaraktan tabi km ler uzuyordu ama olsun zevkli oluyordu

    tüm bu zaman zarfında ben motoruma motorumda bana alıştı ilk zamanlar ağır geliyordu şimdi ise oyuncak gibi geliyor ilk zamanlar 60 km hızı görünce korkuyordum şimdi 120 bile az geliyor

    mesele şu ki acemiyken kaza yapma riskim bana göre daha azdı çünkü korkuyordum ama acemiliğimi attıkça kaza yapma riskimde artmaya başladı mesela tehlikesiz gördüğüm eski istanbul yolundan bir gün istanbula giderken bir viraja hızlı girdiğim için az kalsın kamyonun altına giriyordum o kadar teğet geçtimki aynası kaskımın üzerinden geçti viraja girmeden önce hafif frene dokunmuştum yavaşlamıştım belkide hayatımı bu kurtardı kader denilen şey belkide budur

    inanan bir insanım ecel denen şeyin vakit saat geldiğinde seni bulduğunu geri kalanın sebep ve teferruattan ibaret olduğunu düşünürüm hep

    Allah Araf suresi 34. ayetinde (Her ümmet için belirli bir süre vardır; vakitleri dolunca (artık ondan) ne bir saat gecikebilir, ne de öne geçebilirler.) der yine

    Nahl suresi 61.ayetinde (Ve eğer Allah Teâlâ nâsı zulümleri sebebiyle muaheze edecek olsa idi yeryüzünde bir hareket eder mahluk bırakmazdı. Velâkin onları mukadder bir zamana kadar tehir eder. Onların ecelleri geldiği vakit ise onlar ne bir saat geri kalabilirler ve ne de öne geçebilirler.)der

    yani ecelin geldiyse ne bir saat ileri alabilirsin nede geri ölüm şeklin sadece sebep olur kimi için motosikletten öldü derler kimi için sigaradan kimi için kalp krizi

    dün gölcükte motosiklete gönül veren bir arkadaşımız rahmetli oldu motosiklet ile gonca rampasında 160 km hızla giderken virajda bir aracı sağdan sollamaya kalktığında yol kenarındaki bariyerlere çarpmış kazayı izledim haberlerede çıktı Allah Rahmetiyle muamele etsin ama kaza resmen geliyorum demiş yani arkadaş kusurlu ama dedim ya keşke sağdan sollamasaydı keşke o kadar hızlı gitmeseydi filan demek boş bunlar doğru sözler ama vakit saat gelmiş bunuda düşünmek gerek

    kazayı izlemek isteyenler için
    (https://www.izlesene.com/video/kask-kamerasindan-motosiklet-kazasi/9619805)




  • Herkes kaza yapar. Ha bu kaza büyük olur küçük olur o ayrı.
    Benim izlediğim kadarıyla kazaların tek sebebi özgüven gibi. Yukarıda arkadaşta demiş acemiyken daha çok korkuyordum daha dikkatliydim diye. Bizim ülkede trafik kuralları takılmıyor. Sürerken çevreyi kontrol etmeli ve maksimum dikkatle hareket etmeli. Önündeki aracı sollamaya çalışırken birden sola kırabilir ani fren basabilir. Trafikte aralardan geçerken birden biri kapıyı açıp yola atlayabilir. Mümkün olduğunca motor girebilse bile siz aralara çok girmeyin hız sınırlarını zorlamayın takip mesafesini korumaya çalışın. Bunlar kazaladı minimuma indirir. Geç gidin küfür yiyin ama bildiğinizden şaşmayın.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.