Şimdi Ara

Neden Muhammed böyle bir şey yaptı? (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
182
Cevap
2
Favori
3.543
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
10 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hsnksy92

    Kuran'da çelişki var, bilimsel değil vs. diyenleri artık ciddiye almayın ..
    Dertleri sizide kendi seviyesizliklerine çekmeye çalışmaktan ibaret.. Yoksa saçmaladıklarının kendileride farkındalar..
    Ha gelip şu şu noktayı anlamadım diyenler olursa onları tenzih ederim, ancak gelip; Kuranda çelişki var öeöeöe diyip kenara çekilenleri kaale almayın.


    Gecenin ayın gözükmesi ile oluştuğunu iddaa eden arkadaşımız da geldi.

    Saçmalayıpta farkına varamayan , Yüce insan.
    Güneşin ayı takip etmesi ve gecenin ayın gözükmesi ile oluşması bilimsel değil.
    Gel PMye tartışalım, bilimsel olduğunu iddaa ediyorsan.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Perceptron -- 1 Nisan 2016; 21:11:28 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    quote:

    Orijinalden alıntı: hsnksy92

    Kuran'da çelişki var, bilimsel değil vs. diyenleri artık ciddiye almayın ..
    Dertleri sizide kendi seviyesizliklerine çekmeye çalışmaktan ibaret.. Yoksa saçmaladıklarının kendileride farkındalar..
    Ha gelip şu şu noktayı anlamadım diyenler olursa onları tenzih ederim, ancak gelip; Kuranda çelişki var öeöeöe diyip kenara çekilenleri kaale almayın.


    Gecenin ayın gözükmesi ile oluştuğunu iddaa eden arkadaşımız da geldi.

    Saçmalayıpta farkına varamayan , Yüce insan.
    Güneşin ayı takip etmesi ve gecenin ayın gözükmesi ile oluşması bilimsel değil.
    Gel PMye tartışalım, bilimsel olduğunu iddaa ediyorsan.

    Bir kerede beni şaşırtta doğru bir cümle kur, bir cümlende iftira ve yalan olmasın şaşarım.
    Kimse bu terbiyesiz şahsın yazılarını ciddiye almasın lütfen.
    Aksi halde tıpkı Kuran'da olmayan alakasız çelişki çıkarımlarını uydurduğu gibi sizede söylemediğiniz kelimelerle iftira etmeye kalkabilir.
    Ben hiç bir zaman gecenin ayın gözükmesi ile oluştuğunu iddia etmedim.

    Gece dünyanın dönmesiyle birlikte güneşin arkada kalmasıyla oluşur, bu zaman zarfında ay gözükür, ay dünyayı aydınlatır diye bir cümlem oldu. Çıkardığı anlama bakın, varın gerisini siz düşünün..




  • hsnksy92 kullanıcısına yanıt
    yanlış biliyorsun. ayda dünyanın arkasında kalırsa, ayı falan göremezsin.
    http://www.mucizeyalanlari.com/kuran-astronomisinin-toplu-elestirisi/
  • quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    yanlış biliyorsun. ayda dünyanın arkasında kalırsa, ayı falan göremezsin.
    http://www.mucizeyalanlari.com/kuran-astronomisinin-toplu-elestirisi/

    O cümleden 'sürekli ay gözükür' anlamını çıkararak söylediklerimi kendinde doğrulamış oldun eyvallah.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hsnksy92

    quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    yanlış biliyorsun. ayda dünyanın arkasında kalırsa, ayı falan göremezsin.
    http://www.mucizeyalanlari.com/kuran-astronomisinin-toplu-elestirisi/

    O cümleden 'sürekli ay gözükür' anlamını çıkararak söylediklerimi kendinde doğrulamış oldun eyvallah.

    Ay eskiden güneş gibiydi. Onun için hiç gece olmuyordu diyen sen değil miydin?
    mesajını bulup göstertme şimdi. trollleme yapma, konumuz bu değil.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    quote:

    Orijinalden alıntı: hsnksy92

    quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    yanlış biliyorsun. ayda dünyanın arkasında kalırsa, ayı falan göremezsin.
    http://www.mucizeyalanlari.com/kuran-astronomisinin-toplu-elestirisi/

    O cümleden 'sürekli ay gözükür' anlamını çıkararak söylediklerimi kendinde doğrulamış oldun eyvallah.

    Ay eskiden güneş gibiydi. Onun için hiç gece olmuyordu diyen sen değil miydin?
    mesajını bulup göstertme şimdi. trollleme yapma, konumuz bu değil.

    ''Ay yanıcı haldeydi ve dünyaya şimdiki mesafesinden 10 kat daha yakındı. Dolayısıyla şimdiki bildiğimiz anlamda geceler oluşamıyordu, ne zaman gündüz, ne zaman gece belli değildi, dünya genelde aydınlıktı''

    Bu söylemin kaynağı ise astrofizik uzmanı Ali Ant'tır. Kafamdan uydurduğum birşey değil.

    Trol arıyorsan fazla uzağa bakma, en yakın aynaya el salla.




  • O arkadaş, benim tespit ettiğim çelişkiler var dediği "uydurmasyonus iftirauss'lar" ekşide, ateist ve misyoner sitelerinde cirit atıyor. Tespit etmesi pek zor olmasa gerek. Oralara da baktım arkadaş ben bu kadar yobazlık görmedim.

    Zaten iyi niyetli bir arkadaş değil gayette tespit ettim acayip manalar çıkarıyor. Şehadetim ile dalga geçiyor, milyar sayıda olan müslümanları bir çırpıda yalan bir yol ile itham ediyor.

    Aman yazarken dipnot düşün sizinde yazınıza bambaşka mana vermesin.

    Kurana da bambaşka mana vermesi kaçınılmaz tabi sana bana mı vermeyecek.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hsnksy92

    quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    quote:

    Orijinalden alıntı: hsnksy92

    quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    yanlış biliyorsun. ayda dünyanın arkasında kalırsa, ayı falan göremezsin.
    http://www.mucizeyalanlari.com/kuran-astronomisinin-toplu-elestirisi/

    O cümleden 'sürekli ay gözükür' anlamını çıkararak söylediklerimi kendinde doğrulamış oldun eyvallah.

    Ay eskiden güneş gibiydi. Onun için hiç gece olmuyordu diyen sen değil miydin?
    mesajını bulup göstertme şimdi. trollleme yapma, konumuz bu değil.

    ''Ay yanıcı haldeydi ve dünyaya şimdiki mesafesinden 10 kat daha yakındı. Dolayısıyla şimdiki bildiğimiz anlamda geceler oluşamıyordu, ne zaman gündüz, ne zaman gece belli değildi, dünya genelde aydınlıktı''

    Bu söylemin kaynağı ise astrofizik uzmanı Ali Ant'tır. Kafamdan uydurduğum birşey değil.

    Trol arıyorsan fazla uzağa bakma, en yakın aynaya el salla.

    'Ay yanıcı haldeydi ve dünyaya şimdiki mesafesinden 10 kat daha yakındı. Dolayısıyla şimdiki bildiğimiz anlamda geceler oluşamıyordu, ne zaman gündüz, ne zaman gece belli değildi, dünya genelde aydınlıktı''

    Gece olmuyordudan, "bildiğimiz anlamda gece olmuyorduya" terfi ettin, güzel.
    İnternette araştırdım ve o bölümden okuyan bir arkadaşıma sordum.
    Ayın 10 kat yakın olduğuna dair hiçbir delil ve kaynak yok. Bu Ali Ant denen adam nereden uydurmuş bunu?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: rebellion

    O arkadaş, benim tespit ettiğim çelişkiler var dediği "uydurmasyonus iftirauss'lar" ekşide, ateist ve misyoner sitelerinde cirit atıyor. Tespit etmesi pek zor olmasa gerek. Oralara da baktım arkadaş ben bu kadar yobazlık görmedim.

    Zaten iyi niyetli bir arkadaş değil gayette tespit ettim acayip manalar çıkarıyor. Şehadetim ile dalga geçiyor, milyar sayıda olan müslümanları bir çırpıda yalan bir yol ile itham ediyor.

    Aman yazarken dipnot düşün sizinde yazınıza bambaşka mana vermesin.

    Kurana da bambaşka mana vermesi kaçınılmaz tabi sana bana mı vermeyecek.



    Düşüncelerime cevap vermeyince, bana mı saldırmaya başladın?
    Cevap vermeyince, "iftira atıyor, yalan söylüyor, masonların adamı" diyerek mi kurtaracaksın kendini?

    Konu silinmeseydi alıntılayıp gösterirdim, verdiğiniz rezil cevapları.

    quote:


    Kuranda denizlerin karışmadığı söylenir. Kesinlikle karışır.
    Kuranda Yıldızlar ve şuanki gök yüzü, dünyadan sonra yaratılmıştır. Yaratma işi 6 gün almıştır. (fussilet 10/11/12)
    Bu tamamen bilimle çelişir.


    Bu konununda,"sizin konuyu saptırıp, başka yönlere çekme" tarzı cevaplarınızla silinmesini istemiyorum.
    Haklı olduğunu zannediyorsan, gel PMye tartışalım. Aksi takdirde, konumu saptırmayın.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Denizlerin karışmamasıyla ilgili ayette büyük ihtimalle haloklin denilen olaydan bahsediyor. En doğrusunu Allah bilir.

    Dediğin olay okyanuslarda oluyor, denizlerin arasında değil.
    haloklinde bile deniz karışır. fakat yavaş karışır.

    Kuran'da deniz kelimesi ''bahreyn'' ile ifade ediliyor. Arapça sözlüklerde okyanus için ''umman'' denilmiş ama hiçbir ayette bu kelime geçmiyor. Muhtemelen o dönemin Arapçasında bu kelime yer almadığı için tüm denizler için ''bahreyn'' kelimesi kullanılmıştır.

    quote:

    isim, coğrafya Okyanus


    http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=UMMAN

    Bu denizlerde tatlı ve tuzlu su arasında bir katman oluştuğu için bunlar iki ayrı bölme gibi oluyormuş. Okyanusta derinlere inerken aniden suyun tuzluluk oranı çok yükseliyormuş. Bunlar heterojen bir karışım gibi davranıyorlar.





  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    quote:

    Orijinalden alıntı: .fcan

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    Denizlerin karışmamasıyla ilgili ayette büyük ihtimalle haloklin denilen olaydan bahsediyor. En doğrusunu Allah bilir.

    Dediğin olay okyanuslarda oluyor, denizlerin arasında değil.
    haloklinde bile deniz karışır. fakat yavaş karışır.

    Kuran'da deniz kelimesi ''bahreyn'' ile ifade ediliyor. Arapça sözlüklerde okyanus için ''umman'' denilmiş ama hiçbir ayette bu kelime geçmiyor. Muhtemelen o dönemin Arapçasında bu kelime yer almadığı için tüm denizler için ''bahreyn'' kelimesi kullanılmıştır.

    quote:

    isim, coğrafya Okyanus


    http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&kelime=UMMAN

    Bu denizlerde tatlı ve tuzlu su arasında bir katman oluştuğu için bunlar iki ayrı bölme gibi oluyormuş. Okyanusta derinlere inerken aniden suyun tuzluluk oranı çok yükseliyormuş. Bunlar heterojen bir karışım gibi davranıyorlar.




    Denizlerin arasında değil, dememi neden dikkat almıyorsunuz?

    Paylaştığın videoyu inceledim. Videodaki gibi dikey bir ara katman oluşuyor. Fakat zamanla bu katman, o videodaki gibi yataylaşmaya başlıyor.
    Yani bir denizin altı ve üstü karışmıyor. Denizlerin arası karışmıyor gibi bir olay yok.
    Zeytinyağlı su deneyindeki gibi yağlar üste çıkıyor, sular aşağıda kalıyor. Çünkü yağın yoğunluğu daha az.
    Zeytin yağ denizi ve Tatlı deniz temas etseler. Zamanla bütün denizlerimizin yüzeyi ,zeytin yağlı olurdu.
    Yani karışırdı.
    Hala bu çelişkiyi görmezden gelecek misiniz?

    Ayrıca Kızıl deniz ile Hint okyanusu, arapların dibindedir. Neden ikisi için tek kelime kullanıyorlar? Merak ettim.




  • ''Okyanus'' kelimesinin tam olarak karşılığını Kuran'da bulamadım. Ben de deniz anlamına gelen ''bahreyn'' kelimesinin o günlerde deniz ve okyanus için ortak bir kelime olabileceğini belirttim.

    quote:

    The Arabic word Baĥr is used for all kind of bodies of water such as rivers, lakes, oceans and water masses within oceans.


    Videonun sonunda ''pynocline is a barrier to mixing'' diyor. Bu engel sebebiyle katmanlı bir yapı ortaya çıkıyor.

    Denizlerin altının ve üstünün karışması ayetteki ifadeyle zıt değil. Kuran'da dikey yada yatay olarak belirtilmemiş. Denizlerde haloklin denilen olay ile birlikte derinlerde her zaman daha tuzlu su oluyormuş. Yani yüzey kısmına yakın olan yerler daha az tuzlu olduğuna göre zeytinyağı gibi üste çıkıp tüm yüzeyi kaplamış oluyorlar.

    Ayrıca ilgili ayette şöyle diyor :

    '' İkisinden de inci ve mercan çıkar.'' (Rahman 22)

    quote:

    Mercanlar genel olarak, 30o kuzey ve 30o güney enlemleri arasında kalan sıcak denizlerde yaşar. Ancak yumuşak mercanlar, çok küçük koloniler halinde soğuk ve derin sularda da yaşayabilir. Örneğin ülkemizin kıyılarında bulunan yumuşak mercanlardan dal biçimindeki kırmızı mercan Ege Denizi’nin kuzeyinde, ağaç biçimindeki beyaz mercansa Marmara Denizi’nin derinliklerinde yaşayabiliyor. Fakat iklim uygun olmadığı için ülkemizin kıyılarında mercan resifleri bulunmaz. Büyük resifler Hint ve Pasifik okyanuslarının tropikal kesimlerinde ve Kızıldeniz’de daha çok bulunur.


    http://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/mercanlar

     Neden Muhammed böyle bir şey yaptı?




    Bilmiyorum. Hangi kelimeyi ikisi için kullanıyorlar ?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Hümiyettin -- 2 Nisan 2016; 23:40:30 >





  • Adam, benim kendisine mason olduğunu iddaa etme manasını bile çıkardı. Ne kadar da paranoyaksın anlamıyorum?

    Sürekli bir anlam sürekli bir mana. Bilgin olduğunu mu sanıyorsun böyle, ana fikir mi yürütüyorsun. Bence boşa kürek çekiyorsun. Gerçekten tuhaf yaptığınız lafın eksenini 90 derece kaydiriyorsunuz.





    quote:


    Kuranda denizlerin karışmadığı söylenir. Kesinlikle karışır.
    Kuranda Yıldızlar ve şuanki gök yüzü, dünyadan sonra yaratılmıştır. Yaratma işi 6 gün almıştır. (fussilet 10/11/12)
    Bu tamamen bilimle çelişir.


    Yok artık halen mi aynı mevzu, yahu yıldızlara kandil diyor siz asıl ona yönelsenize güneş nee kandil ne ?


    Gök mü yer mi önce yaratıldı?

    Naziyat ve Fussilet suresinde geçen ifadelerden yola çıkarak iki farklı yerde yerin ve göğün yaratılışıyla ilgili farklı bir sıralamanın olduğu iddia edilmektedir. Bu farklılığın bir çelişki olduğu söylense de, gerçek iddia edildiği gibi değildir. Aslında yerler ve göklerin yaratılmasında bir sıralama yoktur. İkisi de aynı anda yaratılmıştır. Enbiya suresindeki bir ayette şöyle bildirilmektedir:
    O inkâr edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, biz onları ayırdık . (21 Enbiya, 30). Görüldüğü hem gök hem de yer birlikte vardı. Yaratılışlarında bir sıralama olmadığı gibi birlikteyken ayrılma söz konusu olmuştur. Diğer ayetler de dikkatli okunduğunda. Böyle bir sıralama yapılmadığı görülecektir.
    İlk önce Fussilet suresindeki ayetlere bakarsak bunu daha iyi görebiliriz.

    Orda (yerde) onun üstünde sarsılmaz dağlar var etti, onda bereketler yarattı ve isteyip-arayanlar için eşit olmak üzere ordaki rızıkları dört günde takdir etti. Sonra, duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki: "İsteyerek veya istemeyerek gelin." İkisi de: "İsteyerek (İtaat ederek) geldik" dediler. (41 Fussilet Suresi, 10/11)

    10. ayete bakarsak yerin yaratılmasından söz edilir. 11. ayette ise “sonra duman halinde göğe yöneldi” ifadesi vardır. Yani burada göğün daha sonradan yaratılması söz konusu değildir. Gök zaten vardır. Olan duman halindeki göğe yönelmedir. Eğer 11. ayete bakarsanız konu şöyle devam eder:

    Böylece onları iki gün içinde yedi gök olarak tamamladı ve her bir göğe emrini vahyetti. Biz dünya göğünü de kandillerle süsleyip-donattık ve bir koruma (altına aldık). İşte bu, üstün ve güçlü olan, bilen (Allah)'ın takdiridir. (41Fussilet Suresi, 12)

    Burada duman halinde var olan gök yerin yaratılmasından sonra 7 kat gök olarak tabaklandırılmasıdır. Yeni bir yaratılış söz konusu değildir.Sadece düzenleme söz konusudur.Şimdi atmosferin oluşumuyla ilgili bilimsel teorilere bakarsak bu ifadenin onunla örtüştüğünü de görürüz. Sadece şunu söyleyeyim, atmosferin ilk başta duman halinde olması daha sonradan tüm atmosferin 7 değişik katman şeklinde şekillendiğini bilimsel bazda zaten ifade edilmektedir. Şu anda atmosferimizde ayette bildirildiği gibi 7 ayrı katmandan oluşmaktadır. Bu ayetlerdeki anlatımlar bilimsel gerçekler açık bir şekilde ifade edilmektedir.

    Naziyat suresindeki ayetlere bakarsak da benzer bir durum olduğunu görürüz.Burada göğün yaratılmasından bahsedilir. Bunlar anlatıldıktan sonra ise yer ile ilgili şöyle bildirilir:

    'Bundan sonra da yeryüzünü düzenledi.'(79 Naziat-30)

    Burada da yerin yaratılmasından söz edilmez. Zaten yer vardır. Burada söz edilen yerin düzenlenmesidir. Yani bir yaratılış yoktur. Naziyat ve fussilet surelerindeki ayetlerde anlatılan yer ile gökler birlikte yaratılmıştır. Daha sonra da yer ve gök düzenlenmişlerdir. Fussilet Suresinin 11. ayetinde yerlerin ve göklerin birlikte hareket etmesi “böylece ona ve yere dedi ki: "İsteyerek veya istemeyerek gelin." İkisi de: "İsteyerek (İtaat ederek) geldik" dediler.” Böyle ifade edilir.
    Yine yerin ilk oluşumuyla ilgili bilimsel çalışmalara bakılırsa, tüm kıtaları birlikte tek bir kara parçası olduğu daha sonra karaları oluşturan tabakaların hareket ettiği, bu hareketler sırasında kıtaların birbirinden uzaklaşarak yeryüzünde yayıldığı, dağların zaman içinde şekillendiği anlatılır. Konuyu fazla dağıtmamak için o kısımdan fazla söz etmek istemiyorum. Sadece yerin yayılmasıyla ilgili şu ayeti belirteyim:

    Yeri de Biz döşeyip-yaydık; ne güzel döşeyici(yiz).(51 Zariyat, 48)

    Bu ayette de bu bilimsel gerçek ifade edilmektedir. Görüldüğü gibi iki grup ayette göklerin ve yerin yaratılmasının birbirinden önce yada sonra yaratıldığı söylenmez. Burada bahsedilenler yaratılmış olan göğün ve yaratılmış olan yerin düzenlenmesidir. Bu düzenlenme de tıpkı bilimsel araştırmalar sonucunda ortaya çıkan gerçeklerde de söylendiği gibi oluşmuş olmasıdır.

    Bu ayetler de bırakın çelişki olmasını, ancak son yüzyılda ortaya çıkan bilimsel gerçekler ifade edilmektedir.







    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Çalışan Ağustos Böceği kullanıcısına yanıt
    birde böyle anlatalım


    http://forum.donanimhaber.com/forumid_12/tt.htm
  • rebellion kullanıcısına yanıt
    ya boşuna uğraşıyorsun ,bu ve bunun gibi birkaç kişi var burada
    daha dini bilmeden ateist olmuşlar
    gerçi ateistler bunları görse oradan bile aforoz eder :)
    hani yanlış anlamışlar desek ?
    hiç bilmiyorlar ki yanlış nasıl anlayacaklar :)
  • doğru kararı vermiş olursun, basmakalıp fikirlerinle pek zihin açtığın söylenemez
  • Çalışan Ağustos Böceği kullanıcısına yanıt
    orada alıntı diye bir buton var ,boşuna koymadılar değil mi ?
    yahu ben zihin açıcı mıyım ?
    yok artık :)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: boostibo

    şunu kafanıza sokun islam hz muhammedle başlamadı onla kurulmadı ilk insandan beri var hz.muhammed(s.a.v) son peygamberdir

    Malesef konu oraya bile gelemiyor bu arkadaşların iftiraları ile uğraşmak zorunda kalıyoruz.

    islamiyet genel Adem as'dan beri süre gelen inançtır. Temelide Tevhide dayalıdır. ALLAH'ın birliği.

    Müslümanın kelime anlamıda ALLAH'a teslim olmaktır. Ben ALLAH'a teslim oldum dersemde müslümanım. HZ.İsa da müslümandı, HZ Adem'de, HZ Musa da, HZ İbrahim de çünkü ALLAH'a teslim olan yeryüzündeki peygamberlerdi
    ( Salat ve selam üzerlerine olsun)

  • Rabbim birliğimizi bozmasın, kendimce, nacizhane dileğim; sizlere de iman nasip eylesin.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hümiyettin

    ''Okyanus'' kelimesinin tam olarak karşılığını Kuran'da bulamadım. Ben de deniz anlamına gelen ''bahreyn'' kelimesinin o günlerde deniz ve okyanus için ortak bir kelime olabileceğini belirttim.

    quote:

    The Arabic word Baĥr is used for all kind of bodies of water such as rivers, lakes, oceans and water masses within oceans.


    Videonun sonunda ''pynocline is a barrier to mixing'' diyor. Bu engel sebebiyle katmanlı bir yapı ortaya çıkıyor.

    Denizlerin altının ve üstünün karışması ayetteki ifadeyle zıt değil. Kuran'da dikey yada yatay olarak belirtilmemiş. Denizlerde haloklin denilen olay ile birlikte derinlerde her zaman daha tuzlu su oluyormuş. Yani yüzey kısmına yakın olan yerler daha az tuzlu olduğuna göre zeytinyağı gibi üste çıkıp tüm yüzeyi kaplamış oluyorlar.

    Ayrıca ilgili ayette şöyle diyor :

    '' İkisinden de inci ve mercan çıkar.'' (Rahman 22)

    quote:

    Mercanlar genel olarak, 30o kuzey ve 30o güney enlemleri arasında kalan sıcak denizlerde yaşar. Ancak yumuşak mercanlar, çok küçük koloniler halinde soğuk ve derin sularda da yaşayabilir. Örneğin ülkemizin kıyılarında bulunan yumuşak mercanlardan dal biçimindeki kırmızı mercan Ege Denizi’nin kuzeyinde, ağaç biçimindeki beyaz mercansa Marmara Denizi’nin derinliklerinde yaşayabiliyor. Fakat iklim uygun olmadığı için ülkemizin kıyılarında mercan resifleri bulunmaz. Büyük resifler Hint ve Pasifik okyanuslarının tropikal kesimlerinde ve Kızıldeniz’de daha çok bulunur.


    http://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/mercanlar

     Neden Muhammed böyle bir şey yaptı?




    Bilmiyorum. Hangi kelimeyi ikisi için kullanıyorlar ?

    Hocam , kuranla zıt olan iki denizin (bahreyn: arapçada 2 deniz demek) karışmaması. denizin altı ve üstü kast edilmiyor.

    bahr : deniz
    bahreyn : iki deniz
    bahriye : denizci

    fark etmez bu kelimeyle hem denizi hemde okyanusu kastedsin. aynı sonuca çıkıyor




  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.