Şimdi Ara

NEDİR BU TV SEÇME BİLMECESİ??

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
11
Cevap
0
Favori
1.421
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Sevgili arkadaşlar biliyorum belki bu konuyu açtığım için tepki gösterenler olacak ama dayanamadım kusurabakmayın..

    Biliyorum televizyon almadan önce okunabilecek ve bilgi alınabilecek birçok konu ve yorum var forumlarda.. İşte plazmacıl'arın lcd'cilerin led'cilerin farklı farklı guruplaştığı yada üstatların genel bilgiler bazında tv tür ve çeşitlerine ve mevcut özelliklerine dair verdiği muhteşem ve bulunamayacak bilgiler.. İnanın bir teknoloji markette hiç bir ürün danışmanı burdaki üstatların verdiği bilgileri verecek bilgiye ve kültüre sahip değil bunu kesinlikle anladım..

    Bırakın büyün paralar harcayarak alınan televizyonu ben mp3 player bile alacaksam ilk donanimhaber forumlarını gezerim..

    Örnek olarak evde oturduğum normal bir günde birşey almaya karar verdiğimde açıyorum forumları geziyorum hiç sıkılmadan tek tek okuyorum ama birçok kişinin yaptığı gibi 1 yada 2 gün sonra, o sıkılmadan okuduğum konulardan hiç sonuç almadığımı ve mutlaka kendi derdime derman aramayı ve bir başlık açmayı buluyorum çare olarak.. Bunu hepimiz yapıyoruz dürüst olmak gerekirse.. Şahsi hissiyat olarak bunu kesinlikle üstatların ve tv sahiplerinin yorumlarına saygısızlık olarak görmüyorum çünkü gerçekten sıkılmadan okuyorum birçok konuyu.. Ama yinede aradığımı buldum EVET diyemiyorum nedense..

    Aslında en önemli sorum başlıktada belirttiğim gibi nedir bu TV bilmecesi?

    TV alırken nasıl çıkılması gerekiyor bu kararsızlık durumundan? Bazıları karar verip aldığı TV yi çok iyi yada kesin şunu almalısın şeklinde telkinleriyle yönlendiriyor burada insanları, bazıları ise gerçekten bilgisine güvenerek teknik açıklamalar getiriyor olaya.. Her türlü yoruma ve tavsiyeye saygı duyuyorum kesinlikle. Ancak ne yapmalıda TAMAM yahu karar verdim diyebilmeli.. Yada aman zaten vereceğim para 1500 TL gidip bi tane alayım mı demek lazım..

    Piyadaki firmaların önceden telefonlarda olan standart piyasaya sürme taktiklerini kullandıkları çok açık.. Bir model çıkartıyorlar belli özelliklere sahip 1 ay sonra bilmem ne serisi diye bir üst model çıkartıyorlar contrast'ına 1000 ekleyip üzerine de 200-300 vs. bi fark koyuyorlar ve sürüyorlar piyasaya.. Aklı karşışık kararsız tüketici de ya o kadar para veriyorum 200 TL daha koyarım üstüne yeni modeli alırım ilerisi için yatırım diyor kendince.. Ben işte buna sinirleniyorum.. Çünkü herkesinde bildiği gibi durmuyor bu teknolojik kandırmaca.. 2 sene önce 2250 TL ödeyip aldığım LCD tv'im 5 gömlek üstü TV ler 1500 TL şimdilerde.

    Yani bu karmaşadan bu karasızlık durumunda sıyrılıp TV almak için ne yapmalı.? O kadar çok bilmece varki artık sorasım gelmiyor teknik soruları..
    50 Hz mi almalıyım 100 Hz mi gibi..

    Ben aslında bu kapsamdaki görüşlerinizi almak için açtım bu başlığı.. Herkes kendi kulladığı TV'yi değil gerçekten doğru yorumları ve tavsiyeleri yapsın diye birazda. Üstatların verdiği gerçekten değerli teknik yorumlardan çok onların ağzından çıkacak içinde çok teknik barındırmayan ve bu bilmeceye çözüm bulacak yorumlarıda rica ediyorum..

    Neden Plazma yada LCD yada LED?
    Neden Samsung/Sony/Panasonic/Toshiba/Philips/LG?
    Neden 50 Hz yada 100 Hz?
    vs.vs.
    gibi sorulara komplike teknik bilgilerden ziyade daha genel ve bu karmaşıklık yada kararsızlığa çözüm bulabilecek yorumlarınızı bekliyorum..

    Saygılar...







  • Ben de yaklaşık 15-20 gün önce sizinle benzer kafa karışıklığı içindeydim. O zamandan beri önüme gelen her forum yazısını, verilen her linki incelemeye çalışıyorum. Tabii ki çok derin bilgi sahibi olmasam da okuduklarımdan çıkardığım bilgileri size ve diğer almayı düşünen arkadaşlarla paylaşayım. Dediğim gibi bunlar benim okuduklarımdan edindiğim izlenimler bu yüzden arada yanlış bilgiler varsa kusura bakmayın.

    Bence ilk karar verilmesi gereken boyut. Bunun için teknoloji mağazalarını gezmek fikir verse de o mağazalarda genelde uçuk boyutlarda TV'ler bulunduğu için diğer tüm ürünlerin boyutları göze küçük geliyor. 46" TV'yi bile görünce küçük mü acaba diye düşünüyor insan. Bu yüzden eş-dost gezmeleri daha faydalı oluyor:) Örneğin ben 40" yetmez mi diye düşünürken benimle benzer boyutlarda bir eve sahip tanıdığıma gittiğimde 40" TV'nin bana yeterli olacağına emin oldum.

    İkinci karar verilmesi gereken Hz olayı. Bunun için forumda çok sayıda tartışma mevcut. Ne yazık ki incelediğim konuların linklerini saklamadım, keşke saklasaymışım. Ama okuduklarımdan çıkardığım şu: 50 Hz kullananlar durumlarından oldukça memnun ve 100 Hz ile aralarında gözle görülür ciddi bir fark olmadığını söylüyorlar (hatta bu görüşe katılan 100Hz kullanıcıları da mevcut). 100Hz kullananların büyük bölümü de fark olduğunu söylüyor. Ben kendim de gidip teknoloji mağazalarında yan yana 50Hz ve 100Hz modelleri inceledim, almak isteyenlere de bu incelemeyi yapmalarını tavsiye ederim. Benim izlenimim çoğu yayında gözle görülür bir fark olmadığı yönünde. Sadece futbol maçı, araba yarışı gibi görüntünün hızlı aktığı yayınlarda 50Hz'lerde topun veya arabanın arkasında hafif bir iz kalıyor gibi görünüyor. Fakat yine forumda sıklıkla dile getirilen bir konu bu farkın Hz farkından değil, 100Hz modellerde kullanılan panelin daha kaliteli olmasından kaynaklandığı yönünde. (Panel konusuna sonradan tekrar değineceğim.)

    Üçüncü karar verilmesi gereken nokta LCD - LED ayrımı. İki ürün arasında ciddi denebilecek bir fiyat farkı var. Ülkemizde satılan LED'ler "Edge LED" denilen bir teknoloji. Yani ekranın arkası tamamen LED kaplı değil. Sadece kenarlarda LED şeritler var, öncelikle bunun bilinmesi lazım. LED'in avantajı TV'nin daha ince olması, daha az ısınıp daha az elektrik harcaması ve daha yüksek kontrast oranı vaad etmesi. Dezavantajları ise yüksek fiyatı, -bazı modellerde olan- clouding denen siyah sahnelerde siyahın her yerde aynı tonda olmaması, ekranda dalgalı bir görünüm yaratması sorunu görülebilir. Bir de bence ciddiye alınması gereken bir konu da LED'lerin avantaj olarak saydığım vaatlerini yerine getiremediği yönünde. O konuda şu linke bir göz atmanızı tavsiye ederim:http://forum.donanimhaber.com/m_31249607/tm.htm

    Geldik marka konusuna. Yine okuduğum ve incelediğim kadarıyla markalarla ilgili kısa notlarımı aktarayım.

    Philips: Benim incelediğim modellerde hareketli görüntülerde özellikle de maçlarda görüntüde bozulmalar yaşanıyordu bu yüzden daha derinlemesine incelemeye girmedim.

    Panasonic: Renk olarak daha doğal renkler vaad ediyor, görüntü kalitesi de oldukça etkileyici, servisi konusunda diğerlerine göre olumlu yorumlar okudum. USB'den medya oynatımı konusunda sıkıntılar var.

    Sony: Zaten mevcut bir kalitesi olan bir firma. Arçelikle ortak üretimi olan ürünleri daha düşük fiyata satılıyor. Görüntü kalitesi tatmin edici. Bunda da USB'den oynatım konusunda sıkıntılar mevcut.

    LG: Görüntü kalitesi bence diğerlerinin daha altında bu yüzden çok derin araştırmadım.

    Samsung: Piyasada en çok tutulan ve herkesin"en iyi" diye diline doladığı bi firma. Görüntü kalitesi gerçekten güzel. Renkler fazla canlı ve doygun. Bu biraz tercih meselesi bir mağazada incelemenizi tavsiye ederim. En büyük artısı USB'den film izlerken tüm formatları sorunsuz çalıştırması. En büyük eksisi ise herkesin şikayetçi olduğu servisi.

    Bunların dışında bence alırken dikkat edilmesi gereken nokta panel olayı. Bir LCD'nin %80'i paneli, panel ne kadar kaliteliyse aldığınız görüntü de o kadar kaliteli. Hem markalar arasında hem de aynı marka modeller arasında ciddi panel kalite farkları var (hatta aynı modelde bile farklı paneller var.) Bu konuda her marka modelin paneli farklı olduğu için seçiminizi bir miktar daralttıktan sonra panel araştırmasına girmenizi tavsiye ederim.

    Bir de yine dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta garanti konusu. Ülkemizde çok sayıda paralel ithalat yapan firma var. Bunun avantajları da var dezavantajları da. Biraz kullanıcı tercihine kalmış bir durum. İyi araştırmanızı, övgüleri değil de şikayetleri ciddiye almanızı tavsiye ederim. Şu konuda daha derli toplu olarak paralel ithalat konusu işleniyor:http://forum.donanimhaber.com/m_44550874/tm.htm

    Daha ayrıntı sayılabilecek konular ise Response Time olarak geçen tepki zamanı ve Input Lag olarak geçen olay. Response Time için hareketli görüntülerde yaşanan bulanıklaşma diyebiliriz. Örneğin bir futbolcu topa vururken anlık ayağındaki ve toptaki netlik. Örnek olarak link
    Input Lag ise gelen görüntünün kaç salise sonra ekrana yansıdığı olarak tanımlanabilir. Özellikle bilgisayarı veya oyun konsolunu (PS3, Wii...) TV'ye bağlayıp oyun oynadığınız sırada önemli olabilecek bir kriter.
    Bu yazdıklarım biraz daha ayrıntılı araştırmaya girmenizi gerektiriyor dediğim gibi.

    Yazı boyunca plazma TV'lere hiç değinmedim çünkü çok bilgim yok onlarla ilgili. Okuduğum kadarıyla -özellikle SD yayınlarda- LCD ve LED'lere göre çok daha kaliteli görüntü sundukları yönünde. Response time diye bir olay yok denebilir, görüntü anlık olarak ekrana yansıyor. Görüntü açısından artıları olması yanında başka eksileri olduğu söyleniyor. Güç tüketiminin yüksek olduğu, uzun süre aynı kanal izlendiğinde kanal logosunun ekranda kaldığı yönünde şikayetler var. Dediğim gibi çok bilgim yok, daha bilgili biri ayrıntılı yazarsa daha aydınlatıcı olur.

    Umarım faydalı olabilmişimdir. Yazdıklarımda hata varsa affola.




  • @grngck

    kardeşlik seni bu toplu yorumunla çavuşluktan yarbaylığa terfi ediyorum..
    hayırlı olsun
  • Yorumlarınız için çok teşekkür ederim grngck.. Gerçekten istediğim tarzda ve aşırı teknik olmayan yorumlar katmışsınız.. Herkesin katılması ümidiyle.. Saygılar..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi LeThauS -- 19 Kasım 2010; 17:16:54 >
  • Fazla tekniğe kaçmadan anlaşılır ve sade bir yorum olmuş. teşekkürler ben de LED almayı düşünüyorum. Kafamda bir şeyler oluştu. Diline sağlık...
  • güzel yorumlar olmuş ama cidden plazma tv'ler araştırılması gereken paneller. ben yurtdışından flatpanelshd adlı bir siteyi inceliyorum genelde. Harika ve çok net incelemeler var. Genelde de iyi plazmaların arasına çok az led ve lcd panel girebiliyor.
  • katılımlar için teşekkürler arkadaşlar.. yeni ve farklı yorumlar bekliyoruz..
  • İyi dilekleriniz için teşekkürler arkadaşlar, açıkçası ben de farklı yorumları (özellikle plazmalar hakkında) dört gözle bekliyorum.
  • up
  • KARDESLERIM yorumlarınız ıçın tesekkurler samsungun c serısınden sonra aurupada d serısı çıkmıs ue turkeyede gelcekmıs teknosadakı bır goreulı soyledı c: serısınden d: serısıne geçmısler bu nekadar dogru bılen uarmı?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: astalagulu

    KARDESLERIM yorumlarınız ıçın tesekkurler samsungun c serısınden sonra aurupada d serısı çıkmıs ue turkeyede gelcekmıs teknosadakı bır goreulı soyledı c: serısınden d: serısıne geçmısler bu nekadar dogru bılen uarmı?

    Bu doğru bir bilgi. Ben de birçok yerden D serisinin 2011 yılında piyasaya sürüleceğini duydum. Hatta şu sitede modeller tek tek yazılmış: link

    Tabii her yeni modelin piyasaya sürülmesinde olduğu gibi bunda da önceki modellerde bir fiyat düşmesi yaşanacak. Dikkat ederseniz bu sıralar c5xx modellerinde birçok firmada kampanya var. Kampanya yapan firmalardan birini aradığımda bu kampanyanın Samsung tarafından yapıldığını, bu yüzden Samsung garantili satanların da bu modelde kampanya yaptığını söyledi (ne kadar doğrudur bilemiyorum, firma çalışanının söylediği bu). Benim düşüncem yeni modeller çıkmadan önce eski serilerin stoklarını eritiyorlar. Tabii buna da daha düşük olan c5xx serisinden başladılar. Yılbaşına doğru da c6xx serisinde birçok firmada kampanya olacağını düşünüyorum. 40c650 almayı düşünen biri olarak beklemeyi uygun gördüm ben kişisel olarak.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.