Şimdi Ara

Orta Asya'dan Göçün Bilinmeyen İçyüzü

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
25
Cevap
0
Favori
4.592
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • "Türkler Orta Asya'dan neden göçtü?" & "Neden kollara ayrıldı?"

     Orta Asya'dan Göçün Bilinmeyen İçyüzü


    Tarih kitaplarımızda bazı noktaların eksik ya da yanlış verildiğini duymadık değil fakat böylesi bir gerçeğin genç nesilden saklanması fazlasıyla üzücü. Halbuki insan bu gerçeği öğrenince kendini atalarına daha yakın hissediyor, kendini tarihin bir parçası olarak görebiliyor. Eğitim sistemimizin yenilenmesi gerektiğini söylemekten dilimizde tüy bitti...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi [cins] -- 7 Şubat 2008; 21:49:38 >



  • quote:

    Orjinalden alıntı: [cins]

    "Türkler Orta Asya'dan neden göçtü?" & "Neden kollara ayrıldı?"

     Orta Asya'dan Göçün Bilinmeyen İçyüzü


    Tarih kitaplarımızda bazı noktaların eksik ya da yanlış verildiğini duymadık değil fakat böylesi bir gerçeğin genç nesilden saklanması fazlasıyla üzücü. Halbuki insan bu gerçeği öğrenince kendini atalarına daha yakın hissediyor, kendini tarihin bir parçası olarak görebiliyor. Eğitim sistemimizin yenilenmesi gerektiğini söylemekten dilimizde tüy bitti...


    Hocam dönmüşsün.Hemde bomba gibi...




  • Hehe.. Yok, o sizin bombalığınız kardeş :) Arada bir adminleri sinirlendirip gidiyoruz.
  • sebep bu olmalı .
    Başka açıklaması yok:)
  • resim yarım ya , 2 saattir açılmadı
  • Aslında bu da önemli bir sebep. Genelde tip olarak birbirimize benzemememizin de bir açıklaması bence.
  • kabullenmek zor ama aslında bi çoğumuz farklı ırkların karışımıyız saf Türk değiliz.Tarih eğitimimizi tartışırsak eğer bunun başlangıcı 1950 lerde yapılan eğitim sisteminindeki değişikliğe dayanır bu 10 yada 20 sene içinde olmuş bi olay değildir kendi tarihimizi bile araştırmaya üşenmişiz malesef bi çok yabancı eseri kaynak olarak kullanıyor meb sonrada ikide bir değişiklik yapıyor olay oluyor.


  • hatta




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Cem -- 8 Şubat 2008; 0:14:18 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: gssmartboy

    kabullenmek zor ama aslında bi çoğumuz farklı ırkların karışımıyız saf Türk değiliz.Tarih eğitimimizi tartışırsak eğer bunun başlangıcı 1950 lerde yapılan eğitim sisteminindeki değişikliğe dayanır bu 10 yada 20 sene içinde olmuş bi olay değildir kendi tarihimizi bile araştırmaya üşenmişiz malesef bi çok yabancı eseri kaynak olarak kullanıyor meb sonrada ikide bir değişiklik yapıyor olay oluyor.

    Kabullenmek niye zor olsun ki artık dünyanın geldiği noktada ırkın pek bir önemi kalmadı.
    Bana göre öğretilen tarihin özellikle yakın tarihin %80'i yalan ve taraflıdır.
  • Bugün birçok ırk (Özbek, Bulgar, Macar..vs) Türk olmadıklarını kabul ederler.
    ama bizler lafa geldiği zaman Moğolları bile cumhurbaşkanı forsuna sokarız.

    Sebebi insanları tarihle oyalamak olmasın ?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi zero01 -- 8 Şubat 2008; 1:10:53 >
  • Çok doğru.
    Yalta' da grup halinde gezince bütün kızlar kaçmıştı. Hatta kızın biri "Siz kalabalıksınız ben korktum" demişti.

    Sonra ben gruptan ayrılıp tek gezmeye başladım. Kısmetim açıldı.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: zero01

    Bugün birçok ırk (Özbek, Bulgar, Macar..vs) Türk olmadıklarını kabul ederler.
    ama bizler lafa geldiği zaman Moğolları bile cumhurbaşkanı forsuna sokarız.

    Sebebi insanları tarihle oyalamak olmasın ?


    Anlamadım belirttiğim kısmı. Cumhurbaşkanı forsuna sokarızla ne demek istedin?
  • Yeni Turku,

    Cumhurbaşkanlığı forsunda 16 yıldız bulunur. Hepsi tarihte kurulmuş Türk devletlerini temsil eder.

     Orta Asya'dan Göçün Bilinmeyen İçyüzü


    Bunlardan örneğin Timur devleri Türk müdür?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: homo_sapiens


    quote:

    Orjinalden alıntı: gssmartboy

    kabullenmek zor ama aslında bi çoğumuz farklı ırkların karışımıyız saf Türk değiliz.Tarih eğitimimizi tartışırsak eğer bunun başlangıcı 1950 lerde yapılan eğitim sisteminindeki değişikliğe dayanır bu 10 yada 20 sene içinde olmuş bi olay değildir kendi tarihimizi bile araştırmaya üşenmişiz malesef bi çok yabancı eseri kaynak olarak kullanıyor meb sonrada ikide bir değişiklik yapıyor olay oluyor.

    Kabullenmek niye zor olsun ki artık dünyanın geldiği noktada ırkın pek bir önemi kalmadı.
    Bana göre öğretilen tarihin özellikle yakın tarihin %80'i yalan ve taraflıdır.

    ırkın onemli olup olmadığı toplum yapısına gore değişir bizim toplum buna ornektir fransızlarda da milliyetçilik vardır arkdasım tabiki globallaşen dünyada ırk kavramı da belki bir gün yok olacak ama bence dunya senın bahsettiğin noktaya daha gelmedi.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: zero01

    Bugün birçok ırk (Özbek, Bulgar, Macar..vs) Türk olmadıklarını kabul ederler.
    ama bizler lafa geldiği zaman Moğolları bile cumhurbaşkanı forsuna sokarız.

    Sebebi insanları tarihle oyalamak olmasın ?

    onun sebebi o moğol devletinin yönetim kademesinde türklerin bulunması biraz araştırmak lazım tabii
  • quote:

    TDK

    fors
    isim İngilizce force

    1 . Devlet başkanının bulunduğu yerlere, amirallerin çalıştıkları kuruluşlara veya gemilere, generallerin garnizonlarına ve bu düzeydeki görevlilerin arabalarına çekilen üç veya dört köşeli bayrak.
    2 . mecaz Söz geçirirlik, saygınlık.
    3 . mecaz Gösterişlilik.
    4 . denizcilik Gidon.


    Forsun anlamlarından 1. sini bilmediğimi farkettim
  • Türklerin Anayurdu ve Yayılmaları


    Türkler M.Ö. 2000 yılından daha eski çağlarda, Orta Asya'da Sayan-Altay dağlarının kuzeybatı bölgesinde, Yenisey ırmağı boylarında yaşıyorlardı. M.Ö. 1500'lerde oturdukları geniş bölge Sayan dağlarından Altaylar'a ve Tanrı dağlarına kadar iniyor, batıda Urallar'a kadar uzanıyor, güneyde Balkaş gölünü, güneybatıda Aral gölünü, Hazar denizini ve kuzeydoğu bozkırlarını içine alıyordu.

    M.Ö. 1100 yıllarından itibaren Türkler ilk yurtlarını boşaltarak Altaylar'a inmiş, Türkistan'a (Doğu ve Batı Türkistan) yerleşmişlerdi. M.Ö. yedinci yüzyılda, Ordos, Volga ve Kuzeybatı Asya olmak üzere üç yöne göç yapılmıştı: Yakut Türkleri Kuzeydoğu Sibirya'ya göç etmişti. Onlarla bir süre yaşayan Çuvaşlar ise batıya yönelerek Ural dağlarının güneyine indiler.

    M.Ö. 4. ve 3. yüzyıllarda Türkler hem batıda, hem doğuda yoğun olarak göründüler. İrtiş nehrinin batısında ve Hazar çevresinde yaşayanlara Batı Türkleri; doğuda, iç Asya'nın çeşitli yerlerinde ve kuzeybatı Çin'de yaşayanlara ve buralara hâkim olanlara Doğu Türkleri denildi.

    • Yayılma sebepleri

    Türkler yaradılış olarak taşkın ruhlu, çok hareketlidirler. Fakat göçlerin asıl sebebi bu özellikleri değildir. Türk göçlerinin ilk sebebi ekonomiktir. Nüfusun artması, anayurt topraklarının büyük hayvan sürülerini otlatmaya yetmez hâle gelmesi ve kuraklıkların hüküm sürmesi asıl sebeptir. Bu yüzden, hem nüfusları az, hem de toprakları çok verimli olan komşu ülkelere doğru ilerlediler. Başlangıçta ele geçirdikleri yeni topraklar hemen hemen ıssızdı ve bunlara sahip görünenler de o verimli yerleri öylece bırakmışlardı.

    Bazen Türkler de yabancıların baskısına uğruyor ve özellikle bozkır hayatı yaşayan boylar yurtlarını terk etmek zorunda kalıyorlardı. Çünkü, yabancı bir devletin idaresinde olmak, bağımlı yaşamak onların katlanabileceği bir durum değildi ve hür ve bağımsız kalmak Türklerin asıl özelliği idi.

    İlk büyük Türk İmparatorluğu'nu kuran Hunların, Orhun-Selenga ırmakları ile bu ırmakların batısındaki Ötüken ve daha aşağıda kalan Ordos çevresinde oturduklarını biliyoruz. Bu bölge, bugünkü Moğolistan'ı ve Kuzey Çin'i içine alır.



    Milâttan önceki yüzyıllarda başlayan Hım yayılması, milâttan sonra da devam etti. Türkler, çağ çağ çeşitli adlar verdikleri devletlerinin egemenlik sınırını doğuda Büyük Okyanus'a, batıda Avrupa içlerine, kuzeyde Sibirya buzullarına, güneyde Hindistan içlerine ulaştırdılar. Bu yayılmanın ve göçlerin safhaları ana hatlarıyla şöyledir:

    •M.S. 2. yüzyılda Hunlar Orhun bölgesinden Güney Kazakistan bozkırlarına ve Türkistan'a,

    •M.S. 350 yıllarında Ak-Hunlar Afganistan ve Kuzey Hindistan'a,

    •374'ten sonraki yıllarda Avrupa'ya,

    •461-465 yıllarında Oğuzlar, Güneybatı Sibirya'dan Güney Rusya'ya ve aynı dönemde Sabar'lar Aral'ın kuzeyinden Kafkaslar'a,

    •6. yüzyılın ortasında Avarlar, Orta Asya'dan Orta Avrupa'ya,

    •669 yılından itibaren Bolgarlar, Karadeniz'in kuzeyinden Balkanlar'a ve Volga nehri kıyılarına,

    •830'dan itibaren Macarlar ve bazı Türk boyları Kafkaslar'ın kuzeyinden Orta Avrupa'ya,

    •840'tan sonra Uygurlar Orhun bölgesinden İç Asya'ya,

    •10. ve 11. yüzyıllar arasında Peçenek, Kuman (Kıpçak) ve Oğuzlar'ın bir kolu olan Uz'lar, Doğu Avrupa'ya ve Balkanlar'a,

    •10. yüzyılda Oğuzlar Orhun bölgesinden Seyhun nehri kıyılarına ve 11. yüzyılda Ma-veraünnehir üzerinden İran'a ve Anadolu'ya göç ettiler. Bilindiği gibi Maveraünnehir Ceyhun ve Seyhun (Amuderya ve Sırderya) havzalarını içine alır.






  • quote:

    Orjinalden alıntı: Ömer

    Türklerin Anayurdu ve Yayılmaları

    />

    Türkler M.Ö. 2000 yılından daha eski çağlarda, Orta Asya'da Sayan-Altay dağlarının kuzeybatı bölgesinde, Yenisey ırmağı boylarında yaşıyorlardı. M.Ö. 1500'lerde oturdukları geniş bölge Sayan dağlarından Altaylar'a ve Tanrı dağlarına kadar iniyor, batıda Urallar'a kadar uzanıyor, güneyde Balkaş gölünü, güneybatıda Aral gölünü, Hazar denizini ve kuzeydoğu bozkırlarını içine alıyordu.

    M.Ö. 1100 yıllarından itibaren Türkler ilk yurtlarını boşaltarak Altaylar'a inmiş, Türkistan'a (Doğu ve Batı Türkistan) yerleşmişlerdi. M.Ö. yedinci yüzyılda, Ordos, Volga ve Kuzeybatı Asya olmak üzere üç yöne göç yapılmıştı: Yakut Türkleri Kuzeydoğu Sibirya'ya göç etmişti. Onlarla bir süre yaşayan Çuvaşlar ise batıya yönelerek Ural dağlarının güneyine indiler.

    M.Ö. 4. ve 3. yüzyıllarda Türkler hem batıda, hem doğuda yoğun olarak göründüler. İrtiş nehrinin batısında ve Hazar çevresinde yaşayanlara Batı Türkleri; doğuda, iç Asya'nın çeşitli yerlerinde ve kuzeybatı Çin'de yaşayanlara ve buralara hâkim olanlara Doğu Türkleri denildi.

    • Yayılma sebepleri

    Türkler yaradılış olarak taşkın ruhlu, çok hareketlidirler. Fakat göçlerin asıl sebebi bu özellikleri değildir. Türk göçlerinin ilk sebebi ekonomiktir. Nüfusun artması, anayurt topraklarının büyük hayvan sürülerini otlatmaya yetmez hâle gelmesi ve kuraklıkların hüküm sürmesi asıl sebeptir. Bu yüzden, hem nüfusları az, hem de toprakları çok verimli olan komşu ülkelere doğru ilerlediler. Başlangıçta ele geçirdikleri yeni topraklar hemen hemen ıssızdı ve bunlara sahip görünenler de o verimli yerleri öylece bırakmışlardı.

    Bazen Türkler de yabancıların baskısına uğruyor ve özellikle bozkır hayatı yaşayan boylar yurtlarını terk etmek zorunda kalıyorlardı. Çünkü, yabancı bir devletin idaresinde olmak, bağımlı yaşamak onların katlanabileceği bir durum değildi ve hür ve bağımsız kalmak Türklerin asıl özelliği idi.

    İlk büyük Türk İmparatorluğu'nu kuran Hunların, Orhun-Selenga ırmakları ile bu ırmakların batısındaki Ötüken ve daha aşağıda kalan Ordos çevresinde oturduklarını biliyoruz. Bu bölge, bugünkü Moğolistan'ı ve Kuzey Çin'i içine alır.

    />


    Milâttan önceki yüzyıllarda başlayan Hım yayılması, milâttan sonra da devam etti. Türkler, çağ çağ çeşitli adlar verdikleri devletlerinin egemenlik sınırını doğuda Büyük Okyanus'a, batıda Avrupa içlerine, kuzeyde Sibirya buzullarına, güneyde Hindistan içlerine ulaştırdılar. Bu yayılmanın ve göçlerin safhaları ana hatlarıyla şöyledir:

    •M.S. 2. yüzyılda Hunlar Orhun bölgesinden Güney Kazakistan bozkırlarına ve Türkistan'a,

    •M.S. 350 yıllarında Ak-Hunlar Afganistan ve Kuzey Hindistan'a,

    •374'ten sonraki yıllarda Avrupa'ya,

    •461-465 yıllarında Oğuzlar, Güneybatı Sibirya'dan Güney Rusya'ya ve aynı dönemde Sabar'lar Aral'ın kuzeyinden Kafkaslar'a,

    •6. yüzyılın ortasında Avarlar, Orta Asya'dan Orta Avrupa'ya,

    •669 yılından itibaren Bolgarlar, Karadeniz'in kuzeyinden Balkanlar'a ve Volga nehri kıyılarına,

    •830'dan itibaren Macarlar ve bazı Türk boyları Kafkaslar'ın kuzeyinden Orta Avrupa'ya,

    •840'tan sonra Uygurlar Orhun bölgesinden İç Asya'ya,

    •10. ve 11. yüzyıllar arasında Peçenek, Kuman (Kıpçak) ve Oğuzlar'ın bir kolu olan Uz'lar, Doğu Avrupa'ya ve Balkanlar'a,

    •10. yüzyılda Oğuzlar Orhun bölgesinden Seyhun nehri kıyılarına ve 11. yüzyılda Ma-veraünnehir üzerinden İran'a ve Anadolu'ya göç ettiler. Bilindiği gibi Maveraünnehir Ceyhun ve Seyhun (Amuderya ve Sırderya) havzalarını içine alır.





    İŞTE KÜLTÜR BİLİM FARKI ...

    konu dışında ciddi açılan konu geyiğe giderken, burda geyik açılan bir konu ciddiyete doğru yol almaktadır ...

    şaka bir yana @ömer arkadaşımıza katkılarından dolayı teşekkür ediyorum ...




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Cem



    hatta




    +1

    Hatta ve hatta ;



    Hoşgeldin [cins], toplumca ve dolayısıyla forumca gerildiğimiz şu günlerde yüzümüzü güldürdün...



    Ekleme: Göçün asıl nedenini ve göç yollarını anlatan şema yüklenmiyor sanırım, bir daha ekleyelim:

     Orta Asya'dan Göçün Bilinmeyen İçyüzü



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi feylesof -- 9 Şubat 2008; 4:19:46 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    İŞTE KÜLTÜR BİLİM FARKI ...

    konu dışında ciddi açılan konu geyiğe giderken, burda geyik açılan bir konu ciddiyete doğru yol almaktadır ...

    şaka bir yana @ömer arkadaşımıza katkılarından dolayı teşekkür ediyorum ...


    Ben de doğruları cımbızla çekip "Olay budur!" diyebilen kişilere teşekkür ediyorum, sağolasın...
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.