Şimdi Ara

PANDEMİDE BİRBİRİNE BENZEYEN GÜNLERE YAZARAK BİR BAŞKALDIRIŞ GİBİ..TAKDİM EDERİM MÜSAADENİZLE

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
2
Cevap
0
Favori
77
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • YOKLUKLA OLAN ANIM-‘’KIZA ÖYKÜ’’MSEL ÖYKÜNMELERİM

          Asansördeydi yine. Uzun zamandır denk gelemiyorduk ama o gün orada onu görmek iyi gelmişti ne yalan söyleyeyim.Beni gördüğüne mutlu olmuşçasına gülümsemedi-gerçi en ufak bir tepki dahi vermedi.Sadece biraz irkilmişti sanki. Merhabalar dedim yumuşak bir sesle. ‘’Ben Zafer ,alt katınıza geçen ay taşındım .’’ Hiçbirşey söylemedi. Belkide susmalar en ücraya doğru kaçışlarıydı onun. Kovalamaya cüretim de yoktu ama ilk katta inmek de içimden gelmedi o an.Hep ihmal ettiğimiz ,bizdeki yerini anlamamak adına özel bir çaba gösterdiğimiz yerlerden –belki de en başında geleniydi- asansör. O küçük kutuya sığdırdığımız göz kaçırmalardı belkide kendimize ayırabildiğimiz susma seanslarının ifşacıları. Daha büyük bir hazla istemiyorduk belkide hiç değilse oradaki aidiyeti ve yükseleceksem de en alta –evet zemine kadar-  ineceksek de  bu kendi irademizle olmalıydı sanki. Ve evet mümkünse tek başımıza. Ve şu da vardı biraz. Çıkarken mutlaka kullanmalıydık o şeytan icadını. Daha hızlı ve evet hiç yorulmadan. Kim yükselirken yorulmayı tercih ederdi ki hem? Neden etsindi değil mi? Sonra yüzüne bir daha baktım o asansöre kaçışlarına vurulduğum ay parçasının. Yine tepkisizdi ama daha sakindi bakışları. Varlığımdan ilk defa rahatsız olmayan bir kadın vardı sanki o an orada.

    O an daha büyük bir mucize olamazdı ve elektrikler gitti 2.kata yaklaştığımızda. Söyleniyormuş üzülüyormuş gibi yapsam da daha iyi hissettiğim bir an olmamıştı sanki. Ve birden elektrik komple kesildi zifiri karanlığın ortasında kaldık ay tanrıçasıyla oracıkta. O tepki vermedi yine ben de hergün başıma gelen bir durummuş umursamazlığına bürünmeyi yeğledim . Evet perdiyodik olarak yeğlerim ben de herkes gibi. Kim yeğlemez ki zaten? Herneyse  evet orada onunla olmak güzeldi de ..

    Göremiyordum onu. Nereye gidiyordun dedim? Daha sesssiz çığlıklar atabileceğim daha kalabalıklara doğru dedi. Anlam veremedim ama vardır bir bildiği diye geçirdim içimden.’’Peki ya sen ‘’diye soracak sandım.’’Sormadı. Ve bir ses duyuldu en daha çok sustuğu anda. Yöneticinin sesiydi bu . Asansörü tamir ediyorlardı .Ve evet yine bir ses ve  asansör çalışmaya başlamıştı. Ama yanımdaki ay tanrıçasının yüzünü seçememeye başladım. Sesi daha bir cılız yüzü gitgide flulaşıyordu adeta. Neden diye soruyordum kendime. Nedensizce susmaları artırıyordu. İçim daha yüksek sesle sorular sordukça onun sesi daha büyük bir şiddetle kısılıyordu. Sahi adı neydi bu güzelin? Adı da güzel miydi mesela?

    Dürdane değildi umarım,yada Döne olmasa gerekti değil mi? Beste yada Ela’dan aşağısı sürpriz olacaktı o an bana. Bensu der gibi yaptı sanki o flu bakışların ardında ,Cansu dedi belkide. Tansu bile olabilirdi belkide babasının politik bir anlık gaza gelip ona uygun gördüğü ama hiç değilse Cemile değildi ona da şükür değil mi. Derken asansör zemin kata vardı ve yönetici Alican abi açtı kapıyı. Evet 45-50yaşında Alican abimiz var bizim apartmanda herneyse. Hafif göbekli ama bikinisini yaz tatilinde nispet yaparcasına giyebilme hasretiyle yanıp tutuşan 24yaşındaki 153 boyundaki esmer vasatı Çilem edasıyla binanın alt katındaki spor odasından çıkmayan Alican abi seslendi birden.

    -Çıkmayacak mısın?

    -Geliyorum hemen abi .Yanımdaki hanımefendi de geliyor hemen dedim.

    Yüzüme boş boş bakmaya başladı erkek güzeli Alican abi.Hadi oğlum işim var daha.

    -‘’Abi şakanın sırası değil şuradaki hanımefendi de gelsin onu burada bırakacak değiliz ya’’ dedim.

    Ama o da nesi.Bir daha döndüm baktım ve artık flu da değildi .Hiç kimseyi göremiyordum.

    Üzerine takribi 13 dakika düşündüm .Düşünürken zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım bana 11 dakika düşünmüşüm gibi gelmişti oysaki –ki gerçi 17dakika gibi gelse bile düşünürdüm-onu-.Onla arafta kalmanın hiçliğini.

    Ve kendime dedim ki bilgiç bir üslupla. ‘’Yoktu hiç olmamıştı o da diğerleri gibi. Yükselirken vardı belki, henüz daha inişe geçmeden de vardı ve bir süre daha olacaktı ama emindim ki inmeye başladığımız anda çok net bir şekilde yok olmak daha cazip geldi ona.Belki mutlak planı da buydu.

    Sahi şimdi diyeceksiniz ‘’çıkmalar inmeler sen hayırdır’’?Asansör çıkıyor muydu iniyor muydu ne o öyle belirsizlikler falan. Ben bindiğimde o metal kokulu aşk yuvamıza o yükselmeyi kafasına koymuş bir edayla 6.kat düğmesine basmıştı bile. Yükselmekti amacı ve onunla yükselen yada onu daha yukarıya çıkaracak herkese vardı ve  daha uzun süre görünecekti hiç değilse ama benim sade ve sadece daha aşağılara meylettiğimi hissettiği an kaybolmak-hızla kaybolmak istedi belkide.

    Onun da canı sağolsun hem bu kadar plansız romantizm de yeter de artardı bana daha eve gidip Gerçek Kesit 4.sezon 27.bölümü bitirecek Kibariye’nin Cansever ile olan keyifli sohbetini 4.kez izleyecektim. Kısaca çok işim vardı ve o adını dahi bilmediğim güzel hayali bir daha görebilecek miydim ?

    Sahi ya adı neydi ki acaba ?  

    .........................................................................................................

    Olumlu olumsuz görüşlerinizi dinlemek isterim..Teşekkürler şimdiden.:)




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nightblue_dreamer -- 23 Mayıs 2021; 16:56:1 >







  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.