Şimdi Ara

Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
4
Cevap
0
Favori
164
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Merhaba arkadaşlar. Şu an bilgisayarım açık, kahvemi içerken öyle bir konu yazayım dedim gezimden. Keyifli okumalar dilerim şimdiden.

    Ramazan bayramına aile yanına gitmeden bir tatile gitmek istiyorduk fakat fiyatlar cep yakıyor bir de proje/iş bizi bitirmişti resmen. Bu tatilimizi de 28 Mayıs'ta planladık. 1-3 Haziran arası Kuşadasın'da İnfinity By Yelken'de yer ayırttık. İsteyenlere özelden bilgi verebilirim otel hakkında karışmasın buraya yazmayayım.

    O kadar zamansız oldu ki bu mini tatil bizim için 1 Haziran'da rezervasyonumuz var ben 31 Mayıs saat 21:30'da Gebze'de işteyim ve tatilde giyecek bir şortum yok resmen. Saat 21:45 gibi işten çıktım o gece. Önce evi aradım ben lazım mıyım diye sonra dosdoğru bir avmden mayo, şort falan aldım. Ramazan ayı sağolsun avmler 23:00'a kadar açıkmış. Sonunda bir işe yaradı bu koskoca avmler.

    Neyse eve vardım hazırlandık toplandık. Ama o gün, abartısız söylüyorum sadece gece yarısı Yasa tesislerinde ki yiyeceğim salçalı tostu düşündüm. Eve varışım zaten oldu 23:30 gibi çıkışı da gece 3 gibi planladım ben. Sordum bir sıkıntı da yoktu. Ama alışmamışım ki o saatte uyuyayım da uyanayım sonra. Zaten yukarıda bahsettiğim gibi iş güçten kaç gündür de uykusuzum. Ev halkına çaktırmadan yüzümü yıkadım, 7-8 kaşıktan bir bardak kahvemi termosa koydum marşa bastım gece 2:45 gibi.

    Acıbadem'den Osmangazi'ye oradan Bursa çevreyolundan Karacabey'e kadar sorunsuz geldim. Arkadaşlar o Osmangazi ne olmuş ya öyle. Neredeyse 1 gece daha kalabiliyorduk o köprüye verdiğimiz parayla. Hemen de geçtik gittik namussuzu. İnsan az daha uzun olur da paraya değer bari. Neyse sevgili hocalarım ben işten çıkmadan birşeyler yedim yolu düşünerek. Nasıl oluyorsa açlık benim uykumu getiriyor çünkü. Bünye farkı herhalde. Karacabey'den sonra biraz yoğunlaştı yol. Susurluk'a girdiğimde tüm gün hayalini kurduğum tostu yiyemedim ya. Hem girişinde neredeyse 50 araba sıra bekliyordu hem de aç değildim gibi bende geçtim yanından usulca.

    Saat 5'i gösterirken beni bir uyku bastırmaya başladı durdum su aldım bagajdan. Açtım Yandex'imi. Ülen dedim trafik yok birşey yok buradan İzmir'e gireyim, hem kahvaltı ederiz sabah sabah meşhur boyozu bombayı yeriz hem de uykum açılır. Balıkesir'i geçtim, Akhisar'ı geçtim sonra bir yeşil İzmir tabelası gördüm girdim. A girmez olaydım. Yol dümdüz hatta bir 320 ile aşık ata ata gittik İzmir'e. Derken gişelerinde 38 lira ödedim HGS'ye zaten uyku muyku kalmadı. Navime baka baka şimdilerde İnstagram aleminde de meşhur olan Dostlar boyoz fırını ve Çelebi'yi yazdım gittim. Ya sabah 7'de Alsancak sahilde bir otoparka bıraktım arabayı tak otopark görevlisi geldi 10 lira buraya da hayırlısı olsun. Bir boyoz 2 çikolatalı kurabiye bana oldukça pahalıya mal oldu.

    Neyse Dostlar'a girdik zaten bu işletmeler(Dostlar-Çelebi) aynı yol üzerindeymiş. İçinde birşey olan boyoz isterseniz 3 lira sadesi 1.75. Ben araştırmalarımda sütlü ve tahinlinin övüldüğünü gördüm. Ailem de diğer çeşitlerinden sipariş verdi hepsini denemiş olduk diyebilirim. Fakat, İzmir'li arkadaşlarımdan özür diliyorum, ben bu kadar abartılacak bir yönünü görmedim. Tabi biz otururken halk gelip 2'ye 1, 4'e 2 falan diye sipariş veriyor. Onlar için bir alışkanlık olmuş. Yumurta sayısı 2. sayıyı temsil ediyor bu denklemlerde. Zaten fotoğrafı da ekleyeceğim birazdan.

    Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu
    İkişerli boyozlarımız, çaylarımız

    Oradan da Çelebi'ye girdik. Leyla ile Mecnun dizisinden sonra ilk defa ponçik lafını burada duydum bir tebessüm oluştu yüzümde. Hemen klasik ve yeni ürünlerinden paketleyip yola çıktık. Abartısız söylüyorum bizim bu İstanbul'da "İzmir bombası" diye aldıklarımızla yakından uzaktan ilgisi yok. Bu muhteşem birşey. Yedikçe yiyesiniz geliyor. Macfit'e verdiğim parayı unutturacak kadar yemiş olabilirim laf aramızda.

    Yola koyulduk buradan saat 08:30 gibiydi sanırım. Tabaş, köprü şeklinde olan, dinlenme tesisine girdik. Hemen ekstra aldığımız boyozlarla, bomba ve "gevrekleri" yedik. Nasıl olduysa bir anda kanım ısındı, hemen adapte oldum bu kavramlara. Tabaş resmen bu gibi tatil aralıklarında paraya para demiyor. Tuvalet ücretli, ücretsiz olanlara da sürekli temizlikte diyorlar. Türk kahvesi 10 lira, çay 5 lira. E gelen adam zaten uykusuz kahve içeyim devam edeyim diyor. Her gelen araba en az 50 bırakıp devam ediyor anlamadan. Bir de benzinlik Shell. Dışarıya göre 5 kuruş pahalı. Bunu belirtiyim. Çok zorda değilseniz almayın derim.

    Otele vardığımızda saat 10:00 gibiydi. Bize odalar temizlenene kadar ya kahvaltıya gidebileceğimizi ya da lobide bekleyebileceğimizi söylediler, bilekliklerimizi taktılar. Tabi benim gözlerim kararmış ne dese evet diyorum. Lobiye geçtik kahve içtik sonra ben uyumuşum anlamadan. Orada bir 15 dakika kadar kestirmişim ama hayatımda ki en keyifli uykum buydu diyebilirim. Ardından odalarda ufak bir sorun yaşadık değiştirilene kadar üstümüzü değiştirerek iskeleye geçtik ben orada, şezlongda da uyumuşum. Telefon titreşimine uyandım. Odaya geçtik oradan yemeğe falan işte klasik bir Türk'ün ilk gün ultra herşey dahil otelde kendini kaybetmesini yaşamışım. Ama odamızın manzarası falan çok güzeldi. İlk gün böyle böyle geçti.

    Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu
    Şöyle oda manzarası

    2. gün sabahtan akşama kadar yine oteldeydik akşam Kuşadası'na geçtik. Kuşadası biraz değişmiş. Tüm fiyatlar Euro üzerinden. Siz Türk yani yerli turistin esnaf gözünde değeri sıfıra yakın. Bulabileceğiniz, düşünebileceğiniz kadar markanın çakması mevcut. Tshirtten cüzdana, çantadan şapkaya herşey. Otopark falan konusunda sıkıntı yok zaten her yer otopark. Marina çevresinde, çarşıda, sokaklarda gezdikten sonra otele geçtik. Ertesi gün çıkış günümüzdü.

    Otelden çıkışımızı aldık. En üstte bahsettiğim gibi otel ile ilgili soruları özelden alabilirim. Selçuk'a girmeden hemen Efes'e geçtik. Giriş bileti 60 lira, müzekart 70 lira. Müzekart almayı seçtik elbet bir yerlere daha kaçarız neticede. Sabah erken saatlerde (11-12) girdiğimiz için tur otobüslerinin ilk durağıymış. O yüzden yoğunluk üst düzeydi. Girişte ki hediyelikçiler yine euro üzerinden. Benim bir model, seramik büst koleksiyonum olduğu için Meryem Ana ve Efes minyatürü aldım buralardan. Mutlaka pazarlık yapın. Ama müthiş indirim beklemeyin 5 lira kapsanız yeterlidir. Klasik tam turu tamamladıktan sonra Şirince'ye geçtik.

    Uzun kıvrımlı yollardan Şirince'ye geçtikten sonra 3-4 otopark var zaten. Şöyle söyleyeyim 3 otopark aynı kişinin 1 otopark belediyenin. Belediye otoparkına ulaşım biraz sıkıntı. Ben normal otoparkı seçtim günlük 10 lira. Ve şöyle bir avantajı var. Şarap ve ya reçel ve ya karadut suyu falan aldığınızda plakanızı veriyorsunuz. Aldığınız ürünler sizden önce otoparka gidiyor bu sayede elinizde taşımıyorsunuz. Ben her gittiğimde aldığım gibi kilise mahzeninden yani Papaz'ın yerinden aldım. Çünkü diğer işletmeler Kayserkaya, Vincent gibi markalı ürünler satarken bu tatlı dükkan el yapımı şaraplar satıyor. Ben Sangria, 8 yıllık bir kırmızı, bal-badem, karadut ve böğürtlen aldım. Ortalama 40 lira fiyatı var diyebilirim. Bir de litrelik taneli karadut suyu alarak plakamı yazdırdım ve otoparka göndermişler sağolsunlar. Bolca fotoğraf var elimde buradan. Alta da birazdan göreceğiniz fotoğrafları ekleyeceğim. Şarapta sorun yok da reçel-süt reçeli-bal alırken alacağınız kavanozu deneyin derim çünkü bu konuda sanki dolandırıldım. Testerdan deneyip aldığımız herşeyin sanki ekstra sulusunu satın aldık. Özellikle süt reçelinde bu oldu. Alkolsüz ürünleri bir tezgahtan aldık da adını falan bilmiyorum. Üst kısımları dolaşarak indiğimiz için tarif de edemem ki.

    Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu
    Bir şaraphaneden renkli renkli şişeler

    Şirince'de ya manzaraya karşı ya da kapalıçarşısında kahve içebilirsiniz. Şimdi toleransınız yoksa her ikisinde de için derim ben. Çünkü çarşıda önünüzde kumda yapıyorlar showlu biraz. Biliyorsunuz biz bir içine çikolata, cheddar giren şeylere bir de alevli şeylere dayanamayız. Fiks fiyat kahve 6 lira. Zaten düşünmenize gerek yok. Kesinlikle f/p ürünü şeyler bunlar. Sıcak fırsatlar takipçisi olarak söylüyorum bana güvenin.

    Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu
    Şirince'nin tatlı evleri

    Şirince'den çıktık Meryem Ana'ya uğramadan, Yandım Çavuş çeşmelerinde arabamıza su tutarak İzmir'e doğru yola koyulduk. Çünkü yolumuz uzun ve Meryem Ana'da dua etmekten dirseğimiz çürüdü zaten geçmişte. İzmir'e girince Urla-Çeşme tabelalarını takip ederek Uzbaş çiftliğine girdik. Burası yeni yeni meşhur olan, olacak arboretum tadında bir yer hem şarap denemek hem de keyifli vakit geçirmek için kesinlikle rotanıza eklemelisiniz. Yine fotoğraflarını ekleyeceğim.

    Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu

    Uzbaş Arboretumu 1

    Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu

    Uzbaş Arboretumu 2

    Devamında otobandan çıktık Aliağa istikametinden Cunda'ya girdik saat 19' gibiydi galiba yanlış hatırlamıyorsam. Cemal'de tost-dondurma yedikten sonra yine fotoğraflarımızı çekildik sahilde. Taş kahvede sakızlı kahvelerimizi içtik. Ardından toplamda 7 tane bulunan ama 2 tanesine ulaşılabilen yel değirmenlerine gittik. Gün batımı olduğu için şahane fotoğrafları çektik. Sevim Ve Necdet Kitaplığı diye yazabilirsiniz navigasyona, orası değirmeninin tam 6 yönünde kalıyor. Yolları arşınlayarak varabilirsiniz.

    Ramazan Bayramı Rotamız // Kuşadası, İzmir, Urla, Cunda, Gelibolu
    Bahsettiğim yeldeğirmeni

    Güneşi batırdıktan sonra yola koyulduk Altınoluk'u falan geçerek, Ezine'de radarlara dikkat ederek Lapseki'ye ulaştık buradan. Zaten tatilcilere ters istikamette olduğumuz için trafik yoktu, gemi sırası da yoktu. Gelibolu'da Zafer'den fırınlanmış peynir helvası alarak sırasıyla Keşan-Uzunköprü-Havsa ve Kırklareli rotasını izleyerek vardık. Totalde yaklaşık 1300km yaptık. Biraz basarak geldiğim için 7.2 ortalama ile bitirdik gezimizi.

    Okuduğunuz için çok teşekkür ederim. Keyifli günlerrrr..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Losgalacticos -- 9 Haziran 2019; 0:51:55 >







  • Boyozun abartılacak bir yönü yok abi zaten. Yağlı tatsız bir şey. Sevemedim gitti.
    Güzel tatil olmuş.
    Bir dahakine uykusuz çıkmamaya dikkat edin, aman. :))

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mrsmrc

    Boyozun abartılacak bir yönü yok abi zaten. Yağlı tatsız bir şey. Sevemedim gitti.
    Güzel tatil olmuş.
    Bir dahakine uykusuz çıkmamaya dikkat edin, aman. :))
    İstanbul'da evimizin yanında ki pastanede kete yapılıyor birebir aynısı. Yok riskmiş o gerçekten bir daha cesaret etmem gibi.
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.