Şimdi Ara

SORUMLU Fenerbahçe

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
3
Cevap
0
Favori
520
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Olmadı.. Meşin yuvarlak girmedi üç direğin arasından içeri.. 90 dakikalık pres, 15 kadar korner, frikikler, direkten dönen toplar, bir tane Trabzonspor atağı ve Şampiyon Bursaspor.

    Futbolun tanrıları böyle çizmiş kaderini, böyle oldu. Hakkeden takım şampiyonluk ipini göğüsleri. Avuçlarımız patlayana kadar alkışlamaktan ve Bursaspor’u bu Anadolu devriminden ötürü tebrik etmek boynumuzun borcu.

    Fenerbahçe takımı, forvetsiz bitirdiği 2009 – 2010 senesinde çok şey kazanmıştır. Daldan düşen çürük meyve gibi teker teker şampiyonluk mücadelesinden düşen “diğer büyükler(!)”, Bursaspor’a bel bağlayıp centilmenliği, ezeli dostluğu, yazılı olmayan rekabet hukukunu ayaklar altına alıp bir mertebe düşüp, Fenerbahçe’nin büyüklüğünü teyit etmiş, bundan sonraki senelerde hedeflerinin şampiyonluk değil, Fenerbahçe’yi şampiyon yapmamak olacağının sinyalini bu sene vermiştir.

    Daum veya futbolcuları yerden yere vurmak çözüm, çare değil. Basitçe bir hesap yapıldığında, milyonlarca müşterisi olan Fenerium mağazalarından, adam başı senelik minimum 500 TL’lik alışveriş yapan ve kulübünü manevi anlamda da asla yalnız bırakmayan Fenerbahçe taraftarı, bu hüzünlü karedeki tek mağdurdur.

    Düşünün ki, Türkiye’nin en güçlü kulübünün, vitrin branşı olan Futbol takımı, şampiyonluk gecesi umudunu Gökçek Vederson’a, Mehmet Topuz’a, Deivid’e, Gökhan Ünal’a bağlamış, koca bir sezon boyunca “ah bir atsa” dediği Güiza yüzünden kalp kasları ekstradan çalışmıştır

    Daum mu ? Tek kalemde cevabı şu :

    Fenerbahçe’de en son hangi teknik direktör istediği futbolcuları transfer ettirebildi ?

    Daum’u tercih eden yönetim mi ?

    A’dan Z’ye kulüp yönetiminde devrim yapan, yenilikleri cesurca uygulayan, özel şirket takımlarının ambargo koyduğu diğer spor branşlarında kupa bırakmayan Fenerbahçe yönetimi, en göz önünde olan şubesini Daum’a emanet ederek Türk futboluna darbe vurmuş, Bursaspor gibi bir takıma şampiyonluk tattırmıştır. Bursasporlu taraftarlar ne kadar teşekkür etse azdır.

    Turkcell Süper Lig Avrupa’nın bilmem kaçıncı en pahallı ligi konumunda, yayın gelirleri bunu gösteriyor. Ancak açık ve net, Şampiyonunun Bursaspor olduğu bir lig’den ne Avrupa Kupalarında başarı, ne de Milli Takımında bir kıpırdanma olmaz. Seneye zaten Bursaspor’un tam olarak bu haftada ligde olduğu konumu görünce anlayacağız bu sözün manasını.

    Fenerbahçe futbol takımında, 2010 – 2011 sezonu için ceza niteliğinde bir revizyon olmalıdır. Beklenmedik isimler dahil. Yönetim ise oturup acımasız bir özeleştiri yapmalı.

    Fenerbahçe, Fenerbahçe gibi olmazsa bu lig birkaç seneye kadar İskoçya, Belçika, Finlandiya ligi 4. Sınıf bir Avrupa ligine dönüşecektir.. Bursaspor’un şampiyon olmasıyla 3. Sınıf olduğunu kanıtlayan lige son haftada havlu atan Fenerbahçe’nin 1-1 beraberliği Türk Futbolunun kalite değerine büyük darbe vurmuştur.

    <ALINTI>
    INTERNETHABER


    Bu gün ki spor servislerindeki en doğru yorum da bu herhalde







  • Bu kısım dışındaki her cümle doğru.

    quote:

    Ancak açık ve net, Şampiyonunun Bursaspor olduğu bir lig’den ne Avrupa Kupalarında başarı, ne de Milli Takımında bir kıpırdanma olmaz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Bakkal Gazi

    Bu kısım dışındaki her cümle doğru.

    quote:

    Ancak açık ve net, Şampiyonunun Bursaspor olduğu bir lig’den ne Avrupa Kupalarında başarı, ne de Milli Takımında bir kıpırdanma olmaz.



    Bursa, sivasspor 'a göre daha çok hakederek ve emek sarfederek şampiyon oldu..

    Buna rağmen yayıncı digiturk'un ittirmeleri , anadolu klüplerinin bursa maçlarına farklı motive olması, büyük takımların birbirini çekememesi ,
    sözüm ona spor yazarlarının (ahmet çakar, toroğlu vbg) her maçtan sonra şike, şaibe yaklaşımları, karşı takımları töhmet altında bırakması, rakip oyuncuların şeref ve haysiyetleri ile oynanması noktalarına kadar olayları germeleri..

    Fırat Aydınus gibi korkak ve karaktersiz hakemlerle , bir kaç oyuncu dışında gerçek anlamda fenerbahçe ruhu taşımayan oyuncularla şampiyon olmamız beklenemezdi..

    87. dakika da ağlayarak sağ kanattan top sürmeye çalışan GÖKHAN GÖNÜL'ü , ceza sahasında topu kaptırdıktan sonra son nefesine kadar koşup yakalamaya çalışan EMRE yi, herşeye rağmen Mehmet Topuz 'u bu taraftar unutmaz..

    Lig e dönüp baktığımızda BJK ninde GS ninde en az FB kadar şapkasını öne alıp düşünmesi gerekiyor.. 8 milyonluk tabatalar'la 15 milyonluk guiza larla jo'larla, elanonalarla değil, başarıya aç (paraya değil) 90 dk savaşan , 1-0 'a yatmayan,

    hakeme ,rakibe, kötü şartlara,seyirciye rağmen kazanabilen , gerektiğinde takım arkadaşı için kendini siper edeceklerle şampiyonluk geliyor...

    Bursa inşallah oyuncularını para için sağa -sola satmaz , Takım olarak kalır..




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.