Şimdi Ara

Türkiye: boynunu büküp gidenler ülkesi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
41
Cevap
0
Favori
1.543
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • vatandaşımızın en gıcık olduğum tarafı koyun gibi güdülen tipler olması. gel dersin gelir git dersin gider. hakkını aramaz, bu neden böyle diye sormaz. çukura düşer kolunu bacağını kırar, arabasıyla yuvarlanıp arabayı haşat eder ama çukuru açıp önlem almayan firmayı dava etmez.

    neden vatandaşımız bu kadar pasif? ırkından mı? genetiğinden mi? öyle mi yetiştirilmiş? sindirilmiş mi? bunlar böyle kalmak için sebep mi? neden silkinip avrupalılar gibi hakkımızı aramıyoruz? neden her söylenene "peki, tamam" diyoruz? neden başımızı dik tutmuyoruz da "git" dediklerinde boynumuzu büküp gidiyoruz?



  • çünkü türkiye'de devlet vatandaştan önce gelir,

    devlet "höt" deyince vatandaş tırsar kaçar.


    dava etse bile sorumlu biri bulamaz, çünkü o çukurun sorumlusu belli değildir.

    hatta o çukur bir suç bile değildir.


    burası Türkiye , yok öyle...
  • neden hak sahibine verilmiyor neden illa aramak gerekiyor tamam aramak gereksin neden yollar açık belli ve basit değil.neden hak sahibinin hakkını alabileceği kesin değil.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: etusch

    neden hak sahibine verilmiyor neden illa aramak gerekiyor tamam aramak gereksin neden yollar açık belli ve basit değil.neden hak sahibinin hakkını alabileceği kesin değil.
    her devlet, hak ettiği şekilde yönetilirmiş. işlerin böyle yürümesinin suçlusu yine biziz. halk yani.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: etusch

    neden hak sahibine verilmiyor neden illa aramak gerekiyor tamam aramak gereksin neden yollar açık belli ve basit değil.neden hak sahibinin hakkını alabileceği kesin değil.
    quote:

    Orjinalden alıntı: etusch

    neden hak sahibine verilmiyor neden illa aramak gerekiyor tamam aramak gereksin neden yollar açık belli ve basit değil.neden hak sahibinin hakkını alabileceği kesin değil.


    sen hakkını aramazsan hakkını sana vermeleri için çooook beklersin dostum.
    ben marketten bozuk malı alıp evde çöpe atanları bilirim. götürüp değiştirip, üstüne de fırçasını atacağına aldığı bozuk malı çöpe atıyor. o markette sana daha çook bozuk malı satar. sana da satar bana da ona da. ama 3 kişi çarpsın kafasına o bozuk malı bak bakalım bir daha satıyor mu? tek tek inceler son kullanma tarihini. bu en basit örneği.

    şikayet kültürü yerleşmedikçe kimse kimseye hak vs vermez.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lacrima

    her devlet, hak ettiği şekilde yönetilirmiş. işlerin böyle yürümesinin suçlusu yine biziz. halk yani.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: Lacrima

    her devlet, hak ettiği şekilde yönetilirmiş. işlerin böyle yürümesinin suçlusu yine biziz. halk yani.


    aynen katılıyorum.

    adamlar havalimanının otoparkına siyah mercedesle geliyorlar, görevli rolündeki şahıs "üzgünüm ama bugün otoparka siyah mercedes almıyoruz" diyor, adamlar "kafayı mı yediniz kardeşim, ne diyorsunuz?" diyeceğine " yok ya, öyle mi, ben şimdi arabayı nereye park etsem" diyor ve gidiyorlar
    4-5 gün önce bir devlet dairesinde işim vardı, mesai saatinin dolmasına 45 dakika kala müdür tüm personeli toplantıya almış. vatandaşta bankolarda bekliyordu. güvenlik geldi beklemeyin yarın gelin beyler dedi, baktım herkes gidiyor. durun nereye gidiyorsunuz, gidelim müdüre "kardeşim mesai saatinde ne toplantısı, biz işimizi gücümüzü bırakıp gelmişiz, toplantını öğle saatinde yapsana, bizim işimizi halledin" diyelim dedim, "ya boşver abi, bunlarla uğraşılmaz, sonra geliriz gene" deyip çekip gittiler. ben tek kaldım ama genede dediğimi yaptım, ama diğer personel mesai saatleri dolup gittiği için tabiki işimi halledemedim. oranın üst kurumun maillerini aldım şikayet ettim. şimdi diyeceksinizki kimi kime şikayet ediyorsun? evet bir kişinin şikayeti etkili olmayabilir ama eğer o gidin dediklerinde gidenler gitmeseler ve benle birlik olsalardı, benle birlikte şikayet etselerdi etkili olurdu.

    olumsuzlukları şikayet eden yok. halbuki sen şikayet etsen ben şikayet etsem o adam ayağını denk alır ve başkalarına da aynı muameleyi yapmaz. eğer biz vatandaş olarak olumsuzlukların üzerine gitmezsek kim gidecek? yıllarca kendi kendilerine düzelmelerini mi bekleyeceğiz?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: C4

    quote:

    Orjinalden alıntı: Lacrima

    her devlet, hak ettiği şekilde yönetilirmiş. işlerin böyle yürümesinin suçlusu yine biziz. halk yani.


    aynen katılıyorum.

    adamlar havalimanının otoparkına siyah mercedesle geliyorlar, görevli rolündeki şahıs "üzgünüm ama bugün otoparka siyah mercedes almıyoruz" diyor, adamlar "kafayı mı yediniz kardeşim, ne diyorsunuz?" diyeceğine " yok ya, öyle mi, ben şimdi arabayı nereye park etsem" diyor ve gidiyorlar
    4-5 gün önce bir devlet dairesinde işim vardı, mesai saatinin dolmasına 45 dakika kala müdür tüm personeli toplantıya almış. vatandaşta bankolarda bekliyordu. güvenlik geldi beklemeyin yarın gelin beyler dedi, baktım herkes gidiyor. durun nereye gidiyorsunuz, gidelim müdüre "kardeşim mesai saatinde ne toplantısı, biz işimizi gücümüzü bırakıp gelmişiz, toplantını öğle saatinde yapsana, bizim işimizi halledin" diyelim dedim, "ya boşver abi, bunlarla uğraşılmaz, sonra geliriz gene" deyip çekip gittiler. ben tek kaldım ama genede dediğimi yaptım, ama diğer personel mesai saatleri dolup gittiği için tabiki işimi halledemedim. oranın üst kurumun maillerini aldım şikayet ettim. şimdi diyeceksinizki kimi kime şikayet ediyorsun? evet bir kişinin şikayeti etkili olmayabilir ama eğer o gidin dediklerinde gidenler gitmeseler ve benle birlik olsalardı, benle birlikte şikayet etselerdi etkili olurdu.

    olumsuzlukları şikayet eden yok. halbuki sen şikayet etsen ben şikayet etsem o adam ayağını denk alır ve başkalarına da aynı muameleyi yapmaz. eğer biz vatandaş olarak olumsuzlukların üzerine gitmezsek kim gidecek? yıllarca kendi kendilerine düzelmelerini mi bekleyeceğiz?

    Alıntıları Göster
    Sistem öyle kurulmuşki hakkını arıyanı, mücadele edeni, haksızlıklara karşı çıkanı cezalandırıyor birde tv'lerde sabah akşam gösterip toplum'un diğer kesimlerinede taşlatıyor..
    Farklı düşüneceksen hakkını arıyacaksan ceza yeme sıkıntı yaşama riskinide göze alman gerekiyor bunu ne kadar çok kişi göze alırsa sistem o kadar düzelir, ama kimse göze almazsa aman banane deyip geçerse bu sistem böyle gelip böyle gider.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mika_hakinen

    Sistem öyle kurulmuşki hakkını arıyanı, mücadele edeni, haksızlıklara karşı çıkanı cezalandırıyor birde tv'lerde sabah akşam gösterip toplum'un diğer kesimlerinede taşlatıyor..
    Farklı düşüneceksen hakkını arıyacaksan ceza yeme sıkıntı yaşama riskinide göze alman gerekiyor bunu ne kadar çok kişi göze alırsa sistem o kadar düzelir, ama kimse göze almazsa aman banane deyip geçerse bu sistem böyle gelip böyle gider.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: mika_hakinen

    Farklı düşüneceksen hakkını arıyacaksan ceza yeme sıkıntı yaşama riskinide göze alman gerekiyor bunu ne kadar çok kişi göze alırsa sistem o kadar düzelir, ama kimse göze almazsa aman banane deyip geçerse bu sistem böyle gelip böyle gider.


    peki çoğu zaman çoluk çocuğunun rızkından kesip vergisini vermesine rağmen sadece kendisine reva görülenle yetinen, pasifize edilmiş bu halkı dirayetli, hakkını sonuna kadar savunan insanlar yapmanın yolu nedir bir fikri olan var mı?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mika_hakinen

    Sistem öyle kurulmuşki hakkını arıyanı, mücadele edeni, haksızlıklara karşı çıkanı cezalandırıyor birde tv'lerde sabah akşam gösterip toplum'un diğer kesimlerinede taşlatıyor..
    Farklı düşüneceksen hakkını arıyacaksan ceza yeme sıkıntı yaşama riskinide göze alman gerekiyor bunu ne kadar çok kişi göze alırsa sistem o kadar düzelir, ama kimse göze almazsa aman banane deyip geçerse bu sistem böyle gelip böyle gider.

    Alıntıları Göster
    Çok dogru bir konuya parmak basmışsın tebrikler arkadaşım.Toplumun çogu Hakkını aramıyor.Birde öyle bir düzen varki hakkını aradıgında yine sen suçlu oluyorsun.Toplumun çok az bir kısmının hakkını aramasıyla olucak iş degil bunlar.Ne kadar çok kişi hakkını arar ise o kadar cabuk ve garantili sonuçlar olucaktır ama ne yazıktır ki herkes boşverrr diyip geçiyor...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: C4

    quote:

    Orjinalden alıntı: mika_hakinen

    Farklı düşüneceksen hakkını arıyacaksan ceza yeme sıkıntı yaşama riskinide göze alman gerekiyor bunu ne kadar çok kişi göze alırsa sistem o kadar düzelir, ama kimse göze almazsa aman banane deyip geçerse bu sistem böyle gelip böyle gider.


    peki çoğu zaman çoluk çocuğunun rızkından kesip vergisini vermesine rağmen sadece kendisine reva görülenle yetinen, pasifize edilmiş bu halkı dirayetli, hakkını sonuna kadar savunan insanlar yapmanın yolu nedir bir fikri olan var mı?

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: C4

    quote:

    Orjinalden alıntı: mika_hakinen

    Farklı düşüneceksen hakkını arıyacaksan ceza yeme sıkıntı yaşama riskinide göze alman gerekiyor bunu ne kadar çok kişi göze alırsa sistem o kadar düzelir, ama kimse göze almazsa aman banane deyip geçerse bu sistem böyle gelip böyle gider.


    peki çoğu zaman çoluk çocuğunun rızkından kesip vergisini vermesine rağmen sadece kendisine reva görülenle yetinen, pasifize edilmiş bu halkı dirayetli, hakkını sonuna kadar savunan insanlar yapmanın yolu nedir bir fikri olan var mı?

    Çok güzel bir konuya değinmişsin c4 arkadaş. Vatandaş vergiyi veriyor ama o vereceği verginin tamamımı?
    Belki tamamını veren dürüst vatandaş vardır işte onlara acıyorum. Devlet dairesinde düştüğün durum hakkında bir şey diyemem sorduğun adamlar pırsıkmış herhalde, müdür olacak sorumsuzun mailini alacağına adını alıp davacı olacaktın.
    Bir ara kalkışmıştım bütün dolandırıcıları temizlemeye fikrim oldukça sabitti, ama gel görki dün hakkında kesin karar verdiğim insan öyle bir yardım sever davranıyorduki..
    Belki başka zamanda daha kapsamlı fikirlerim olacaktır, önüme çıkanda olacaktır..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: kryeck

    quote:

    Orjinalden alıntı: C4

    quote:

    Orjinalden alıntı: mika_hakinen

    Farklı düşüneceksen hakkını arıyacaksan ceza yeme sıkıntı yaşama riskinide göze alman gerekiyor bunu ne kadar çok kişi göze alırsa sistem o kadar düzelir, ama kimse göze almazsa aman banane deyip geçerse bu sistem böyle gelip böyle gider.


    peki çoğu zaman çoluk çocuğunun rızkından kesip vergisini vermesine rağmen sadece kendisine reva görülenle yetinen, pasifize edilmiş bu halkı dirayetli, hakkını sonuna kadar savunan insanlar yapmanın yolu nedir bir fikri olan var mı?

    Çok güzel bir konuya değinmişsin c4 arkadaş. Vatandaş vergiyi veriyor ama o vereceği verginin tamamımı?
    Belki tamamını veren dürüst vatandaş vardır işte onlara acıyorum. Devlet dairesinde düştüğün durum hakkında bir şey diyemem sorduğun adamlar pırsıkmış herhalde, müdür olacak sorumsuzun mailini alacağına adını alıp davacı olacaktın.
    Bir ara kalkışmıştım bütün dolandırıcıları temizlemeye fikrim oldukça sabitti, ama gel görki dün hakkında kesin karar verdiğim insan öyle bir yardım sever davranıyorduki..
    Belki başka zamanda daha kapsamlı fikirlerim olacaktır, önüme çıkanda olacaktır..

    Alıntıları Göster
    C4 bizim insanımız bahsettiğin durumlarda hakkını aramıyor da, her nedense alakasız şeylere alakasız tepkiler gösteriyor. Mesela örnek vermek gerekirse konu mahalledeki dul bir bayanın ya da genç sevgililerin namus bekçiliği olunca nasıl da ayaklanıveriyorlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Lacrima

    her devlet, hak ettiği şekilde yönetilirmiş. işlerin böyle yürümesinin suçlusu yine biziz. halk yani.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: Lacrima

    her devlet, hak ettiği şekilde yönetilirmiş. işlerin böyle yürümesinin suçlusu yine biziz. halk yani.



    nasılsanız öyle yönetilirsiniz (hadis)

    bir toplumu değiştirmenin yolu eğitimden geçer. (deep)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Deep Impact

    quote:

    Orjinalden alıntı: Lacrima

    her devlet, hak ettiği şekilde yönetilirmiş. işlerin böyle yürümesinin suçlusu yine biziz. halk yani.



    nasılsanız öyle yönetilirsiniz (hadis)

    bir toplumu değiştirmenin yolu eğitimden geçer. (deep)

    Alıntıları Göster
    Binlerce yılın bakış açısından görebiliyorum seni, binlerce yıl geçmişten ve binlerce yıl gelecekten bakıyorum sana.
    Kendinden korkma duygundan kurtulmanı istiyorum.
    Daha mutlu ve daha insana yaraşır bir yaşam sürmeni istiyorum,
    Kasılmış bir beden yerine, canlı, yaşayan bir bedenin olsun istiyorum,
    Kendini şimdiki konumundan farklı hissedebileceğini düşünmeye cesaret bile edemiyorsun: boynu bükük olmak yerine özgür;. 'ben kimim ki bir fikrim olsun, hayatımı belirleyeyim ve dünyayı sahipleneyim!' gerçek büyük adamdan tek bir farkın var: büyük adam da bir zamanlar küçük adamdı, fakat sadece tek bir özelliğini geliştirdi; nerede küçük ve kısıtlı düşünmesi ve davranması gerektiğini biliyordu. herhangi bir görevin baskısı altında, zamanla küçüklüğünün ve önemsizliğinin nasıl mutluluğunu tehdit ettiğini hissetmeyi öğrendi. demek ki büyük adam, nerede ve ne zaman küçük adam olacağını bilir. küçük adam ise küçük olduğunun farkında değildir ve bunun farkına varmaktan da korkar",sen aslında kendini aşağılıyorsun, küçük adam.


    Yukarıda ki yazıyı ,Wilhelm Reich in sevdiğim bir romanı olan Dinle Küçük Adam kitabından aktardım.Sevgili C4 sanırım bizler Büyük adam olma cesaretini gösteremiyoruz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: rashamon

    Binlerce yılın bakış açısından görebiliyorum seni, binlerce yıl geçmişten ve binlerce yıl gelecekten bakıyorum sana.
    Kendinden korkma duygundan kurtulmanı istiyorum.
    Daha mutlu ve daha insana yaraşır bir yaşam sürmeni istiyorum,
    Kasılmış bir beden yerine, canlı, yaşayan bir bedenin olsun istiyorum,
    Kendini şimdiki konumundan farklı hissedebileceğini düşünmeye cesaret bile edemiyorsun: boynu bükük olmak yerine özgür;. 'ben kimim ki bir fikrim olsun, hayatımı belirleyeyim ve dünyayı sahipleneyim!' gerçek büyük adamdan tek bir farkın var: büyük adam da bir zamanlar küçük adamdı, fakat sadece tek bir özelliğini geliştirdi; nerede küçük ve kısıtlı düşünmesi ve davranması gerektiğini biliyordu. herhangi bir görevin baskısı altında, zamanla küçüklüğünün ve önemsizliğinin nasıl mutluluğunu tehdit ettiğini hissetmeyi öğrendi. demek ki büyük adam, nerede ve ne zaman küçük adam olacağını bilir. küçük adam ise küçük olduğunun farkında değildir ve bunun farkına varmaktan da korkar",sen aslında kendini aşağılıyorsun, küçük adam.


    Yukarıda ki yazıyı ,Wilhelm Reich in sevdiğim bir romanı olan Dinle Küçük Adam kitabından aktardım.Sevgili C4 sanırım bizler Büyük adam olma cesaretini gösteremiyoruz.

    Alıntıları Göster
    Gazetelerde ,işsizlikten bahsederler, Yeni iş açanlara kolaylaştırmak için yeni yaslar yaparlar, Eğer bir İnternet Kafe tarzı birşey açmaya Gerçekten insanlara birşeyler vermeyi düşünüp Kütüphane-satranç tarzı benim gibi, önce
    1- Belediyenin istediği kriterlere uygun yer bulursunuz - okuldan,camiden uzaklık
    2- bir derneğe kayıt olursunuz
    3- Maliyeye sizi hemen kabul ederler parayı almaya hazırdır devlet, açılışı da parayla yaparsınız, para almayı da parayla yaptırırlar.
    4-muhasebeci her ay en az 60-80 ytl alır
    5-Ruhsat almak için başvurursunuz bütün kriterlerinizi yerine getirirsiniz,
    size belirli bir zaman verilir,içerde adamınız olması önemlidir, partiden olmanız,islami bir kuruluştan olmanız,hemşerinizin olması avantajdır.
    6-Rakipleriniz de varsa sizin belediyede ne yaptığınızı kollayan adamları vardır,illa ki ruhsat alacaksınız bu bellidir, siz tam Ruhsat alacakken Şikayet edilip Kapatma cezası alabilirsiniz. çünkü rakibiniz belediyenin içindeki kişilerle dosttur ve yeni bir oluşumu yok etmek için Belediye tanıdık çalışanlarına danışıp ta dilekçe verir,sizi yok etmek üzere hemşerilerini herşeyini kullanır, açılmaz bir kilit haline gelir.
    7-Rakibiniz Bırakın vergi dairesine kayıt olmayı ruhsat bile olmasa çalışır,aylarca
    zabıtalar nedense bu dükkanı görememezlikten gelir. Hiçbir kriteri yerine getirmeden, okula camiye yakın bile olsa mailyeye nihayet kaydolur-ruhsat bile verilir. havalandırma Klima takmayı size ilk gun isteyen belediye ondan istemez,
    8- Beyaz masaya şikayet etseniz - isminizi hemen o gün öğrenirler
    vurulabilirsiniz,veya dayak yiyebilirsiniz, sıkıysa şikayet edin
    ama sizi şikayet edeni hiçbir zaman öğrenemezssiniz,
    9- belediyeyi Mahkemeye verip kazanabilirsiniz, zorla dükkanı açabilirsiniz ama, sudan sebeplerle belediyenin zabıtaları sizi ,sadece sizi rahatsız edip,ceza niyetine kapatırlar,hep canınızı sıkarlar. kendi kolladıkları adamları zararlı olsa da sizinle uğraşırlar.
    bld.başkanı ile görüşemezssiniz, özel kalemi ile görüşürsünüz, o da şunu söyler, internet kafe açmak için bize mi sordunuz,istediğimize açtırırız,istediğimize açtırmayız.. ama bu sözü resmi bir kağıda dökemezssiniz.
    10- Sizi beledeiye hep ruhsatı verecekmiş gibi oyalar, maksat dayanma direnme gücünüzü zayıflatmaktır- 5-6 ay korkunç kiralar ödersiniz,verginiz devam eder,her an açılırım diye
    ---iflas edersiniz --- zarara uğrarsınız--
    11- Aynı belediyede başka bir işiniz düşer, Güzel güler yüzle Hizmetlerimizden memnunmusunuz ? diye sorarlar çok memnunuz

    --- Bulgaristan a gidip girişimcilik yaparsınız ,paranız azdır ama kafanız iyi çalışmaktadır, belediyeye başvurursunuz,belediye başkanı size girişimciliğiniz için teşekkür eder,probleminiz varsa özel telefonunu verir. Türkiyede açamadığınız İnternet kafeyi orada açarsınız, kazanırsınız, zabıtalar hergün rahatsız etmez çok ayıp bişeydir müşteri yanında,
    siz zaten hizmet yapıyorsunuz, hırsızlıga karşı sigorta yaptırırlar, toplam alınan vergi %22 dir , kafenizde anormal bir iş olasılığına karşı gizli kontrol ederler ama müşterilerin yanında üniformalı elbiseyle gelip rencide etmezler anlaşılmaz bile.

    --Bulgaristan 2007 de resmen avrupa toplulugu ülkesi, sefil belki ama insanlık ölmemiş.

    BOYNUMU NASIL BÜKMEDEN Yaşamalıyım bilmiyorum,,




  • quote:

    Orijinalden alıntı: orkunorkun

    Gazetelerde ,işsizlikten bahsederler, Yeni iş açanlara kolaylaştırmak için yeni yaslar yaparlar, Eğer bir İnternet Kafe tarzı birşey açmaya Gerçekten insanlara birşeyler vermeyi düşünüp Kütüphane-satranç tarzı benim gibi, önce
    1- Belediyenin istediği kriterlere uygun yer bulursunuz - okuldan,camiden uzaklık
    2- bir derneğe kayıt olursunuz
    3- Maliyeye sizi hemen kabul ederler parayı almaya hazırdır devlet, açılışı da parayla yaparsınız, para almayı da parayla yaptırırlar.
    4-muhasebeci her ay en az 60-80 ytl alır
    5-Ruhsat almak için başvurursunuz bütün kriterlerinizi yerine getirirsiniz,
    size belirli bir zaman verilir,içerde adamınız olması önemlidir, partiden olmanız,islami bir kuruluştan olmanız,hemşerinizin olması avantajdır.
    6-Rakipleriniz de varsa sizin belediyede ne yaptığınızı kollayan adamları vardır,illa ki ruhsat alacaksınız bu bellidir, siz tam Ruhsat alacakken Şikayet edilip Kapatma cezası alabilirsiniz. çünkü rakibiniz belediyenin içindeki kişilerle dosttur ve yeni bir oluşumu yok etmek için Belediye tanıdık çalışanlarına danışıp ta dilekçe verir,sizi yok etmek üzere hemşerilerini herşeyini kullanır, açılmaz bir kilit haline gelir.
    7-Rakibiniz Bırakın vergi dairesine kayıt olmayı ruhsat bile olmasa çalışır,aylarca
    zabıtalar nedense bu dükkanı görememezlikten gelir. Hiçbir kriteri yerine getirmeden, okula camiye yakın bile olsa mailyeye nihayet kaydolur-ruhsat bile verilir. havalandırma Klima takmayı size ilk gun isteyen belediye ondan istemez,
    8- Beyaz masaya şikayet etseniz - isminizi hemen o gün öğrenirler
    vurulabilirsiniz,veya dayak yiyebilirsiniz, sıkıysa şikayet edin
    ama sizi şikayet edeni hiçbir zaman öğrenemezssiniz,
    9- belediyeyi Mahkemeye verip kazanabilirsiniz, zorla dükkanı açabilirsiniz ama, sudan sebeplerle belediyenin zabıtaları sizi ,sadece sizi rahatsız edip,ceza niyetine kapatırlar,hep canınızı sıkarlar. kendi kolladıkları adamları zararlı olsa da sizinle uğraşırlar.
    bld.başkanı ile görüşemezssiniz, özel kalemi ile görüşürsünüz, o da şunu söyler, internet kafe açmak için bize mi sordunuz,istediğimize açtırırız,istediğimize açtırmayız.. ama bu sözü resmi bir kağıda dökemezssiniz.
    10- Sizi beledeiye hep ruhsatı verecekmiş gibi oyalar, maksat dayanma direnme gücünüzü zayıflatmaktır- 5-6 ay korkunç kiralar ödersiniz,verginiz devam eder,her an açılırım diye
    ---iflas edersiniz --- zarara uğrarsınız--
    11- Aynı belediyede başka bir işiniz düşer, Güzel güler yüzle Hizmetlerimizden memnunmusunuz ? diye sorarlar çok memnunuz

    --- Bulgaristan a gidip girişimcilik yaparsınız ,paranız azdır ama kafanız iyi çalışmaktadır, belediyeye başvurursunuz,belediye başkanı size girişimciliğiniz için teşekkür eder,probleminiz varsa özel telefonunu verir. Türkiyede açamadığınız İnternet kafeyi orada açarsınız, kazanırsınız, zabıtalar hergün rahatsız etmez çok ayıp bişeydir müşteri yanında,
    siz zaten hizmet yapıyorsunuz, hırsızlıga karşı sigorta yaptırırlar, toplam alınan vergi %22 dir , kafenizde anormal bir iş olasılığına karşı gizli kontrol ederler ama müşterilerin yanında üniformalı elbiseyle gelip rencide etmezler anlaşılmaz bile.

    --Bulgaristan 2007 de resmen avrupa toplulugu ülkesi, sefil belki ama insanlık ölmemiş.

    BOYNUMU NASIL BÜKMEDEN Yaşamalıyım bilmiyorum,,

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: orkunorkun

    Gazetelerde ,işsizlikten bahsederler, Yeni iş açanlara kolaylaştırmak için yeni yaslar yaparlar, Eğer bir İnternet Kafe tarzı birşey açmaya Gerçekten insanlara birşeyler vermeyi düşünüp Kütüphane-satranç tarzı benim gibi, önce
    1- Belediyenin istediği kriterlere uygun yer bulursunuz - okuldan,camiden uzaklık
    2- bir derneğe kayıt olursunuz
    3- Maliyeye sizi hemen kabul ederler parayı almaya hazırdır devlet, açılışı da parayla yaparsınız, para almayı da parayla yaptırırlar.
    4-muhasebeci her ay en az 60-80 ytl alır
    5-Ruhsat almak için başvurursunuz bütün kriterlerinizi yerine getirirsiniz,
    size belirli bir zaman verilir,içerde adamınız olması önemlidir, partiden olmanız,islami bir kuruluştan olmanız,hemşerinizin olması avantajdır.
    6-Rakipleriniz de varsa sizin belediyede ne yaptığınızı kollayan adamları vardır,illa ki ruhsat alacaksınız bu bellidir, siz tam Ruhsat alacakken Şikayet edilip Kapatma cezası alabilirsiniz. çünkü rakibiniz belediyenin içindeki kişilerle dosttur ve yeni bir oluşumu yok etmek için Belediye tanıdık çalışanlarına danışıp ta dilekçe verir,sizi yok etmek üzere hemşerilerini herşeyini kullanır, açılmaz bir kilit haline gelir.
    7-Rakibiniz Bırakın vergi dairesine kayıt olmayı ruhsat bile olmasa çalışır,aylarca
    zabıtalar nedense bu dükkanı görememezlikten gelir. Hiçbir kriteri yerine getirmeden, okula camiye yakın bile olsa mailyeye nihayet kaydolur-ruhsat bile verilir. havalandırma Klima takmayı size ilk gun isteyen belediye ondan istemez,
    8- Beyaz masaya şikayet etseniz - isminizi hemen o gün öğrenirler
    vurulabilirsiniz,veya dayak yiyebilirsiniz, sıkıysa şikayet edin
    ama sizi şikayet edeni hiçbir zaman öğrenemezssiniz,
    9- belediyeyi Mahkemeye verip kazanabilirsiniz, zorla dükkanı açabilirsiniz ama, sudan sebeplerle belediyenin zabıtaları sizi ,sadece sizi rahatsız edip,ceza niyetine kapatırlar,hep canınızı sıkarlar. kendi kolladıkları adamları zararlı olsa da sizinle uğraşırlar.
    bld.başkanı ile görüşemezssiniz, özel kalemi ile görüşürsünüz, o da şunu söyler, internet kafe açmak için bize mi sordunuz,istediğimize açtırırız,istediğimize açtırmayız.. ama bu sözü resmi bir kağıda dökemezssiniz.
    10- Sizi beledeiye hep ruhsatı verecekmiş gibi oyalar, maksat dayanma direnme gücünüzü zayıflatmaktır- 5-6 ay korkunç kiralar ödersiniz,verginiz devam eder,her an açılırım diye
    ---iflas edersiniz --- zarara uğrarsınız--
    11- Aynı belediyede başka bir işiniz düşer, Güzel güler yüzle Hizmetlerimizden memnunmusunuz ? diye sorarlar çok memnunuz

    --- Bulgaristan a gidip girişimcilik yaparsınız ,paranız azdır ama kafanız iyi çalışmaktadır, belediyeye başvurursunuz,belediye başkanı size girişimciliğiniz için teşekkür eder,probleminiz varsa özel telefonunu verir. Türkiyede açamadığınız İnternet kafeyi orada açarsınız, kazanırsınız, zabıtalar hergün rahatsız etmez çok ayıp bişeydir müşteri yanında,
    siz zaten hizmet yapıyorsunuz, hırsızlıga karşı sigorta yaptırırlar, toplam alınan vergi %22 dir , kafenizde anormal bir iş olasılığına karşı gizli kontrol ederler ama müşterilerin yanında üniformalı elbiseyle gelip rencide etmezler anlaşılmaz bile.

    --Bulgaristan 2007 de resmen avrupa toplulugu ülkesi, sefil belki ama insanlık ölmemiş.

    BOYNUMU NASIL BÜKMEDEN Yaşamalıyım bilmiyorum,,


    Dayak ve vurmak tehdidiyle sizi sindirebiliyorlarsa amaçlarına ulaşmışlar demektir.
    Belediye aleyhine dava açınız, hayat böyle, savaşmaya mecbursunuz.
    Herşey güllük gülistanlık değildir.
    Kolay gelsin.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: kaotika

    C4 bizim insanımız bahsettiğin durumlarda hakkını aramıyor da, her nedense alakasız şeylere alakasız tepkiler gösteriyor. Mesela örnek vermek gerekirse konu mahalledeki dul bir bayanın ya da genç sevgililerin namus bekçiliği olunca nasıl da ayaklanıveriyorlar.

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    C4 bizim insanımız bahsettiğin durumlarda hakkını aramıyor da, her nedense alakasız şeylere alakasız tepkiler gösteriyor. Mesela örnek vermek gerekirse konu mahalledeki dul bir bayanın ya da genç sevgililerin namus bekçiliği olunca nasıl da ayaklanıveriyorlar.

    çok güzel değinmişsin, yeri gelince dediğin gibi kan gövdeyi bile götürüyor ama, işte aması




  • quote:

    Orijinalden alıntı: kryeck

    quote:

    Orjinalden alıntı: orkunorkun

    Gazetelerde ,işsizlikten bahsederler, Yeni iş açanlara kolaylaştırmak için yeni yaslar yaparlar, Eğer bir İnternet Kafe tarzı birşey açmaya Gerçekten insanlara birşeyler vermeyi düşünüp Kütüphane-satranç tarzı benim gibi, önce
    1- Belediyenin istediği kriterlere uygun yer bulursunuz - okuldan,camiden uzaklık
    2- bir derneğe kayıt olursunuz
    3- Maliyeye sizi hemen kabul ederler parayı almaya hazırdır devlet, açılışı da parayla yaparsınız, para almayı da parayla yaptırırlar.
    4-muhasebeci her ay en az 60-80 ytl alır
    5-Ruhsat almak için başvurursunuz bütün kriterlerinizi yerine getirirsiniz,
    size belirli bir zaman verilir,içerde adamınız olması önemlidir, partiden olmanız,islami bir kuruluştan olmanız,hemşerinizin olması avantajdır.
    6-Rakipleriniz de varsa sizin belediyede ne yaptığınızı kollayan adamları vardır,illa ki ruhsat alacaksınız bu bellidir, siz tam Ruhsat alacakken Şikayet edilip Kapatma cezası alabilirsiniz. çünkü rakibiniz belediyenin içindeki kişilerle dosttur ve yeni bir oluşumu yok etmek için Belediye tanıdık çalışanlarına danışıp ta dilekçe verir,sizi yok etmek üzere hemşerilerini herşeyini kullanır, açılmaz bir kilit haline gelir.
    7-Rakibiniz Bırakın vergi dairesine kayıt olmayı ruhsat bile olmasa çalışır,aylarca
    zabıtalar nedense bu dükkanı görememezlikten gelir. Hiçbir kriteri yerine getirmeden, okula camiye yakın bile olsa mailyeye nihayet kaydolur-ruhsat bile verilir. havalandırma Klima takmayı size ilk gun isteyen belediye ondan istemez,
    8- Beyaz masaya şikayet etseniz - isminizi hemen o gün öğrenirler
    vurulabilirsiniz,veya dayak yiyebilirsiniz, sıkıysa şikayet edin
    ama sizi şikayet edeni hiçbir zaman öğrenemezssiniz,
    9- belediyeyi Mahkemeye verip kazanabilirsiniz, zorla dükkanı açabilirsiniz ama, sudan sebeplerle belediyenin zabıtaları sizi ,sadece sizi rahatsız edip,ceza niyetine kapatırlar,hep canınızı sıkarlar. kendi kolladıkları adamları zararlı olsa da sizinle uğraşırlar.
    bld.başkanı ile görüşemezssiniz, özel kalemi ile görüşürsünüz, o da şunu söyler, internet kafe açmak için bize mi sordunuz,istediğimize açtırırız,istediğimize açtırmayız.. ama bu sözü resmi bir kağıda dökemezssiniz.
    10- Sizi beledeiye hep ruhsatı verecekmiş gibi oyalar, maksat dayanma direnme gücünüzü zayıflatmaktır- 5-6 ay korkunç kiralar ödersiniz,verginiz devam eder,her an açılırım diye
    ---iflas edersiniz --- zarara uğrarsınız--
    11- Aynı belediyede başka bir işiniz düşer, Güzel güler yüzle Hizmetlerimizden memnunmusunuz ? diye sorarlar çok memnunuz

    --- Bulgaristan a gidip girişimcilik yaparsınız ,paranız azdır ama kafanız iyi çalışmaktadır, belediyeye başvurursunuz,belediye başkanı size girişimciliğiniz için teşekkür eder,probleminiz varsa özel telefonunu verir. Türkiyede açamadığınız İnternet kafeyi orada açarsınız, kazanırsınız, zabıtalar hergün rahatsız etmez çok ayıp bişeydir müşteri yanında,
    siz zaten hizmet yapıyorsunuz, hırsızlıga karşı sigorta yaptırırlar, toplam alınan vergi %22 dir , kafenizde anormal bir iş olasılığına karşı gizli kontrol ederler ama müşterilerin yanında üniformalı elbiseyle gelip rencide etmezler anlaşılmaz bile.

    --Bulgaristan 2007 de resmen avrupa toplulugu ülkesi, sefil belki ama insanlık ölmemiş.

    BOYNUMU NASIL BÜKMEDEN Yaşamalıyım bilmiyorum,,


    Dayak ve vurmak tehdidiyle sizi sindirebiliyorlarsa amaçlarına ulaşmışlar demektir.
    Belediye aleyhine dava açınız, hayat böyle, savaşmaya mecbursunuz.
    Herşey güllük gülistanlık değildir.
    Kolay gelsin.

    Alıntıları Göster
    ALINTIDIR



    Merhaba
    Sik tekrarlanan kesinti, ya da düzensiz voltaj yüzünden evinizdeki elektrikli esyalarin bozuldugu oldu mu? Bir çogumuzun olmustur. Bu durumda elektrik saglayicisindan zararinizin tazminini isteyebilirsiniz. Ben bunu basardim.


    5.7.2002 tarihinde, Cumartesi sabahi bir kaç saniye ara ile gelip giden elektrik yüzünden bilgisayarim hasar gördü. Hasarin voltajdaki anormallik ve/veya kesintinin bir iki saniye gibi bir sürede bir çok kez tekrarlanmasindan oldugunu düsündüm. Bir bilgisayar tamircisine gidip durumu ögrendim. Tüm bilesenler yanmisti. Her ne kadar hükmü olmasa da, bir rapor hazirlamasini istedim. Raporu aldim, bölgemdeki elektrik saglayicisi olan Baskent Elektrik Dagitim AS'ye(BEDAS) dilekçe yazarak zararimin tazminini istedim. Bekledigim gibi BEDAS o tarih ve saatte voltaj dalgalanmasi olmadigi cevabini verdi. Cevabi aldim, Tüketici Sorunlari Ilçe Hakem Heyeti'ne basvurdum. Hakem heyeti de bekledigim gibi konunun benzersiz olmasi nedeniyle hüküm vermedi ve yargi yolunun açik oldugu yanitini verdi. Yaniti aldim, Tüketici Mahkemesi'ne dava dilekçesi verdim. Mahkeme hasarli bilgisayari aldi, bilirkisi görevlendirdi, hasar tespiti yaptirdi. Bilirkisi hasar nedeni olarak yüksek voltaji gösterdi. 2002'nin Aralik'inda baslayan dava biri karar usul hatasi, biri esasa itiraz ve biri de "karar düzeltme" olmak üzere 3 kez Yargitay'a gitti, geldi. 2005'in Ekim'inde dava sonuçlandi, zararimi ve mahkeme masraflarini aldim.


    Avukat tutmadim. Açikçasi basta ben de kaybetmeyi göze alarak bu ise giristim ama basardim. Basiniza benzer bir kaza geldiginde lütfen hakkinizi arayin. Olmaz demeyin, örnekte görüldügü gibi oluyor.


    Saygilar.
    selimtokgoz@hotmail.com
    selimtokgoz@yahoo.com











  • quote:

    Orijinalden alıntı: eDDiè

    quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    C4 bizim insanımız bahsettiğin durumlarda hakkını aramıyor da, her nedense alakasız şeylere alakasız tepkiler gösteriyor. Mesela örnek vermek gerekirse konu mahalledeki dul bir bayanın ya da genç sevgililerin namus bekçiliği olunca nasıl da ayaklanıveriyorlar.

    çok güzel değinmişsin, yeri gelince dediğin gibi kan gövdeyi bile götürüyor ama, işte aması

    Alıntıları Göster
    quote:

    Orjinalden alıntı: eDDiè


    quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    C4 bizim insanımız bahsettiğin durumlarda hakkını aramıyor da, her nedense alakasız şeylere alakasız tepkiler gösteriyor. Mesela örnek vermek gerekirse konu mahalledeki dul bir bayanın ya da genç sevgililerin namus bekçiliği olunca nasıl da ayaklanıveriyorlar.

    çok güzel değinmişsin, yeri gelince dediğin gibi kan gövdeyi bile götürüyor ama, işte aması


    bunun nedeni de eğitim insanları çok gereksiz şeylere yönlendiren tv kanalları halkın pasifliğini görünce umarım mutlu oluyorlardır.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: yavkar@fb

    quote:

    Orjinalden alıntı: eDDiè


    quote:

    Orjinalden alıntı: kaotika

    C4 bizim insanımız bahsettiğin durumlarda hakkını aramıyor da, her nedense alakasız şeylere alakasız tepkiler gösteriyor. Mesela örnek vermek gerekirse konu mahalledeki dul bir bayanın ya da genç sevgililerin namus bekçiliği olunca nasıl da ayaklanıveriyorlar.

    çok güzel değinmişsin, yeri gelince dediğin gibi kan gövdeyi bile götürüyor ama, işte aması


    bunun nedeni de eğitim insanları çok gereksiz şeylere yönlendiren tv kanalları halkın pasifliğini görünce umarım mutlu oluyorlardır.

    Alıntıları Göster
    Okul müdürüme liesedeyken pandik atmıştım, kapısını tekmelemiştim. Aynısını yine yaparım. Ama işin garibi hakkımı hep aramışımdır. Hiçbirşeyi boşuna yapmadım. Şu yaşantımda kimseden korkum yok. Bir tane canım var ulan zaten! Alınırsa alınsın. Ne yani? Kazık mı çaktık dünyaya?
    Ama şuda var. Kanunları iyi bilen biriyim. Arada bir açar Türk ceza kanunu okurum. İnanın çok işe yarıyor. 2 kez arabamla durdurulduğum polisi kanun manunsayıp kendime boş yere ceza kestirmekten kurtardım.
    Madem burası Türkiye işte öyle, ben de böyleyim hadi bakalım, o kadar :P



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi bdfyobgsougt -- 11 Temmuz 2006; 9:22:17 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: bdfyobgsougt

    Okul müdürüme liesedeyken pandik atmıştım, kapısını tekmelemiştim. Aynısını yine yaparım. Ama işin garibi hakkımı hep aramışımdır. Hiçbirşeyi boşuna yapmadım. Şu yaşantımda kimseden korkum yok. Bir tane canım var ulan zaten! Alınırsa alınsın. Ne yani? Kazık mı çaktık dünyaya?
    Ama şuda var. Kanunları iyi bilen biriyim. Arada bir açar Türk ceza kanunu okurum. İnanın çok işe yarıyor. 2 kez arabamla durdurulduğum polisi kanun manunsayıp kendime boş yere ceza kestirmekten kurtardım.
    Madem burası Türkiye işte öyle, ben de böyleyim hadi bakalım, o kadar :P

    Alıntıları Göster
    Ha bu ara benim yaptığımı yapın, mutlaka alın bir Türk ceza kanunu kitapçığı 3-5 milyon birşey. Kanunları bilmeyen, hakkını savunamaz. Savunsa da kazanamayacaktır.

    Düzene inat yaşam bu olsa gerek :P




  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.