Şimdi Ara

Vade yapan toyota bayisi var mı? (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
67
Cevap
0
Favori
1.711
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: axxxx

    nufusunun çoğunluğu ateist olan bir ülkenin ürettiği arabayı almakta neden bu kadar ısrarcısınız?



    ateist ama adamlar calisiyo

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ikco öneririm. faizsiz. iran üretimi.. araç satış sitesinde temiz araçlar var... fiyatlar uygun..
  • oldsalt O kullanıcısına yanıt
    Saol mesajın için. Öncelikle verdiğin linkteki konuyu okudum ve mu'amele-i şer'iyye yi araştırdım . Bu konu aslında benim bahsettiğim vadeli satış şekli değil. Yani şöyle anlatim. mu'amele-i şer'iyye hilei şeriyye şöyle hile ile günah olan birşe yi uygun hale getirmek gibi yani atıyorum 10 bin tl paraya ihtiyacınız var borç verecek kişide 12 bin tl geri alırım diyor bu 2 bin tl faiz. Burda mutabıkız. Şimdi bu şekilde para alış verişi olursa faiz olacağından iki kişi anlaşıp ve ya araya 3. Bir kişiyi koyup 12 bin tl yi eşya olarak vadeli bir şekilde alıp aynı kişiye 10 bin tl ye satmak ve hile i şeriye ki bu konuda çok görüş var hanefilere göre bu yok caiz. Ancak ben de bi hanefi olarak şunu söylim böyle bir ticaret ile hile yapılmış oluyor ve faiz başka bir isimle alınıp veriliyor . Ki bence bu tehlikeli. Şimdi konumuz a gelirsek bu ticaret şeklinin vadeli satışla alakası yok . Yani senin niyetin bir araba almak ve ya alıp birine satmak . 40 binlik arabayı satıcı 50 bine vadeli satabilir . Ki bu caizdir. Vadeli satış fiyatıdır . Alıcı ise bunu vadeli 50 bine alıp 40 bine satabilir . Ancak 50 bine vadeli alıp aynı kişiye 40 bine satarsa sıkıntı . Sıkıntı şurdaki adamın niyeti 40 bin tl parayı vadeli bir şekilde alıp 50 bin geri ödemekse bu mu'amele-i şer'iyye yani hile i şeriyye . Ancak adamin niyeti bu değil ise yani niyeti araba almak ama mecbur kalıp arabayı satarsa buna faiz diyemeyiz . Ameller niyetlere göredir diyim. Bu yüzden mu'amele-i şer'iyye net olarak faiz ve ya net olarak caiz demek zor. Niyet önemli .

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • banka faizlerinin, vade farklarının haram olduğunu düşünen varsa bence deveye binsin. Kim kime vade farksız araba satar? her şeyden önce etik ve doğru değil. enflasyon olmasa hadi tamam diyelim. sene olmuş 2016, 1500 sene önceki şeye inanıp, hayatını ona göre şekillendirenler var. HARAM OLAN ŞEY TEFECİLİKTİR. sadece İslam dininde değil dünyanın hiç bir yerinde ve dininde hoş karşılanmaz. TEFECİLİK insanlar üzerinden haksız fayda sağlamaktır. Hakka girmektir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Wraith Todd -- 7 Mayıs 2016; 18:12:53 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: axxxx

    nufusunun çoğunluğu ateist olan bir ülkenin ürettiği arabayı almakta neden bu kadar ısrarcısınız?



    Şimdi boş konuşma ve cevap ver. Müslümanlara müslüman olmayanlarla ticaret yapmayın diye bir ayet bir hades bir fetva bulabilir misin ? Bulamazsın anca boş boş ötersin

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • sana sorulmuş bir soru yok ortada
    taze gelin gibi atlamaya da gerek yok
  • quote:

    Orijinalden alıntı: axxxx

    sana sorulmuş bir soru yok ortada
    taze gelin gibi atlamaya da gerek yok

    Boş konuşma cevap ver dedim. Ama sen hakaret ettin bunun içinde hakkımı helal etmiyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: axxxx

    nufusunun çoğunluğu ateist olan bir ülkenin ürettiği arabayı almakta neden bu kadar ısrarcısınız?



    Hocam Kur'an okumadiysan ve islamiyet hakkinda atip tutma lutfen.Islamiyet gayrimuslimlerle ticaret yapmayi yasaklamamistir.ergen ergen yorumlar yapip farkli olmaya calisma lutfen.senin inancin sana benim inancim bana

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: oldsalt

    Siz "kat kat deyince hatırladım.

    Halbuki riba, kat kat faizi, tefeciliği ifade eder. faiz ise yılda yüzde yirmiyi pek geçmiyen para gelirine delalet eder. Osmanlılarda buna "rıbh" denmiştir.

    Fazlur Rahman 43 sahife tutan uzun ingilizce makalesinde riba kelimesinin lügat manasından ve etimolojisinden işe başlayıp, riba ile ilgili Kur'an âyetlerinin kronolojik ve lojik kritiğini
    yapmış, ünlü tefsircilcrin ve hadisçilerin eserlerinde bu konu hakkında yapılmış münakaşaları dikkatle eleştirmiştir. Ayrıca Hicaz araplarının islamdan önce ve islâmî devirde Mekkede, hicretten
    sonra Medine şehrindeki tatbikatlarını ilmî bir şekilde incelemiş, bu realite ve uygulamalar ışığı altında daha sonraki yayınların kritiğini yapmış, faiz hadlerinin günümüz ekonomisindeki
    rolünü gözden geçirip sağlam sonuçlar çıkartmıştır^.

    İslam öneesi araplarmda riba-i nesie'nin tatbikatı şöyle i d i : Meselâ borçlu, aldığı borcun faizi olarak muayyen bir müddet sonra bir yaşında bir dişi deve verecekse, ödeyemeyip süre uzatıldığında
    iki yaşında bir dişi deve; borç konusu on ölçek buğday ise 20 ölçek buğday; borç konusu para olup 100 altın ise ertesi yıla uzatıldığında 200 altın, bir yıl daha uzatılırsa 400 altın olurdu
    ki islamdan önce ockları söndüren, kişileri yoksulluğa sürükleyen riba, bu tür tefeciliğe delalet ederdi. Borçlu, aldığı borcu ödeyemeyip bir kaç yıl ertelettiğinde bazan, borç aldığı az bir parayı ödemek için evini
    bağını satma, hatta hürriyetini kayb etme durumuna düşerdi*.

    Kur'an'ın I I I , 130. âyetinde, kat kat riba yemeyiniz ibaresi ile tarif edilip şiddetle men edilen şey budur*.

    Yılda yüzde yirmiyi geçmeyen faiz, arapçada "menfaa", "faide", "nema", "faiz", "rıbh", orducada ve Farsçada "sud" türkçede "gelir", "kazanç" kelimeleri ile ifade edilmektedir. Yıllık yüzde
    geliri yirmiyi, yirmi beşi geçen borç verici kişilere türkçede "tefeci" denir.*

    http://acikerisim.fsm.edu.tr:8080/xmlui/bitstream/handle/11352/1536/%C3%87a%C4%9Fatay.pdf?sequence=1 sayfa 41. Tamamını okumanız önerilir.

    Tamamını okursanız 0nu onbirbuçuktan yani yüzde onbeş faize cevaz veren şeyh ül islam fetvalarını göreceksiniz.

    Kaldı ki Peygamberin kendisi, Cabir b. Abdillah'lan bir miktar borç para almış, ödeme zamanı geldiğinde aldığı paraya bir miktar daha para ilâve ederek vermişti'^ sayfa 43

    Mal üzerinden hile-i şeriye : 13) Faizcilikte hilei şcr'i>-ye, mesela, bir saati veya teşbihi yüi elli liraya allı ay vade ile satıp bu yolla yüz elli lira borçlanan adamın, aynı malı alacaklıya peşin j-üz
    fıraya satması şeklinde olur. Bu, sö/dc mal alış verişi ile yapılan şey gerçekte açık bir riba işlemidir.


    cok oldu okuyali ama yazamadim..

    hatta mesaji atarken ilginc bir sekilde keşke diyordum bu konuyu sizden dinleyebilseydim. dogru kaynaga ulasma konusunda yillarin getirdigi bir tecrube ve yetenek var sizde :)

    arastirmalarinizin ve yazdiklarinizin hepsi cok degerli benim icin, tesekkur ederim. sadece faiz degil, din konusunda benim refleksim su sekilde oldu; bize dini yasiyoruz diye yutturan haci hoca takimindan ve gecmisten gelen hadis diye yutturulan (buhari derler ama en saglikli oldugu kaynagin kitap haline getirilisi bile 600 yillik bir sure) seyleri tamamen kafamdan silip, iniş sırasına göre okumak.

    faiz konusunda da, bu "faiz yemek haramdir" deyip sifir faizli araba pesinde veya kar payi adi altinda dagitilan faizin pesinde kosan kendini bilmezler gibi konusmak istemiyorum ama, nerede baslayip nerede bittiginden pek emin olamadigim icin hepsinden uzak durmaya karar verdim, içim onu kaldirdi. kat kat kelimesi burada bir fikir vermek icin kondu mutlaka oraya, fakat esas faizi duzenlemekten ziyade esas fikir paranin ihtiyaci olana gitmesi, veya ekonominin dönmesi amaciyla uretime veya ticarete katilmasi. daha once belirttigim gibi finansmana yuklu miktarda faiz oduyorum evet ama o da kendi sartlarimin getirdigi mecburiyetim. hic katilmayi dusunmedim dusunmem ama bildigim tarikatlar bile sifir faizli kredi vermiyor :))

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ben mobilyacıyım.

    8 liraya ürettiğim şeyi diyelim ki 10 liraya satıyorum. Nakit al gülüm ver gülüm. Ben 2 lira kazanıyorum 8 lira ile malın yerine yenisini koyuyorum 2 lira ile masraflarımı karşılıyorum. Bu ürünü ayda 3 kez sattığım zaman 6 lira kazanıyorum. Diğer türlü taksitle sattığımda bu ürünün yenisini yerine koyamayacağım ve ayda 6 lira kazanamayacağım. Onun için nakit fiyatı 10 lira olan ürünü 15 liraya 3 taksitle sattığım zaman kazancım 7 lira(maliyeti 8 lira) oluyor. Ama bu para bana eğer zamanında ödenirse 3 ayda dönüyor. Ama diğer türlü ben bu ürünü nakit satmış olsaydım ayda 6 lira toplamda 18 lira kazanacaktım. Onun için bir ürünün taksitli fiyatı ile nakit fiyatı arasında fark olması normal ve helaldir.

    Bence Tüm bankacılık sistemi faiz üzerine kurulmuş adı değişik olup hepsi haramdır. En iyisi nakit alışveriş. Hem vade farksız hem kıyasıya pazarlıklı.


    Arabayı senetle alma işine geldiğimizde ise madem nakit 20 bin var 20 binlik araç al biriktir 30 binlik al öyle öyle istediğin arabayı almaya çalış. Hem bir amacın olduğunda daha zevkli para birikiyor. Hemde kimseye minnet etmemiş olursun. Tabi takdir sizin. Diğer türlü galerici esnafına güvenip aracın üzerine rehin koydurup almak çok riskli.




  • axxx yada ayyyy Forumda tanımadığın insanlara taze gelin gibi atlama şeklinde lafların çok çirkin ve edepsizce....Kendini frenle...ateist toplumların arabasını almak suç yada günah değil...Bilmediğin konularda insanları kuru lüzumsuz lafla bunaltma...Efendi ol efendi gibi yaşa.....Dünyada çakal çok.... Forum kuralları hakkında bilgi al......Bu forumlarda saygılı ve ölçülü yazılar okunuyor.....Bilgin olsun.... Kolay gelsin...
  • Soru basit:vade yapan toyota bayisi var mı?
    Cevaplarda bu kadar basit olmalı:evet var,hayır yok..
    Milletin inancından kime ne arkadaş.adam yazmak zorunda kalmış ben buna inanıyorum size ne diye..kendince doğru olduğuna inandığı şekilde yaşamaya çalışıyor.bize ne size ne.sordugu seyle ilgili birşey biliyorsan yazarsın.yoksa okur geçersin.
    Otomobil forumunda konuşulan şeylere bak.
    Buarada vadeli senetli araç satmıyor hocam bayiler sanırım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • yarı yaşımda çocuk benimle saygılı konuşsun . öteki kendine bakmadan benim nickimle dalga geçmeye çalışmasın. herkes edebiyle oturup konuşsun.
    samimi bir soru , dürüst bir başlık değil bu. göstermelik müslümanlık.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi axxxx -- 30 Mayıs 2016; 10:52:28 >
  • Ozellikle bu tarz konularda din ile ilgili sikintisi olanlar konuya dahil olup olayi farkli mecralara tasiyorlar. Cok uzucu bir durum; ancak hep de hakli oluyorlar ne hikmetse. Fetva vermek kidinin deger yargilari ya da kalbine dogru geleni soylemek olarak dusunuluyor; kac kisi fetva verecek donanimda acaba? Isin garip kismi ise genellikle rahatca fetva verenler din ile sorunlu ifadeler kullanan kisiler. Rabbim islah etsin hepimizi. Medeni olarak soruya cevap vermek soruyu soranin isini görür, gerisi isguzarliktir. Sorunun cevabi da illa ki sifir km arac isteniyorsa sifir faiz kampanyalarini takip edin hocam, diger turlusu yetkili satici ahbabiniz degilse mumkun degildir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: CemUsUs


    quote:

    Orijinalden alıntı: oldsalt

    Siz "kat kat deyince hatırladım.

    Halbuki riba, kat kat faizi, tefeciliği ifade eder. faiz ise yılda yüzde yirmiyi pek geçmiyen para gelirine delalet eder. Osmanlılarda buna "rıbh" denmiştir.

    Fazlur Rahman 43 sahife tutan uzun ingilizce makalesinde riba kelimesinin lügat manasından ve etimolojisinden işe başlayıp, riba ile ilgili Kur'an âyetlerinin kronolojik ve lojik kritiğini
    yapmış, ünlü tefsircilcrin ve hadisçilerin eserlerinde bu konu hakkında yapılmış münakaşaları dikkatle eleştirmiştir. Ayrıca Hicaz araplarının islamdan önce ve islâmî devirde Mekkede, hicretten
    sonra Medine şehrindeki tatbikatlarını ilmî bir şekilde incelemiş, bu realite ve uygulamalar ışığı altında daha sonraki yayınların kritiğini yapmış, faiz hadlerinin günümüz ekonomisindeki
    rolünü gözden geçirip sağlam sonuçlar çıkartmıştır^.

    İslam öneesi araplarmda riba-i nesie'nin tatbikatı şöyle i d i : Meselâ borçlu, aldığı borcun faizi olarak muayyen bir müddet sonra bir yaşında bir dişi deve verecekse, ödeyemeyip süre uzatıldığında
    iki yaşında bir dişi deve; borç konusu on ölçek buğday ise 20 ölçek buğday; borç konusu para olup 100 altın ise ertesi yıla uzatıldığında 200 altın, bir yıl daha uzatılırsa 400 altın olurdu
    ki islamdan önce ockları söndüren, kişileri yoksulluğa sürükleyen riba, bu tür tefeciliğe delalet ederdi. Borçlu, aldığı borcu ödeyemeyip bir kaç yıl ertelettiğinde bazan, borç aldığı az bir parayı ödemek için evini
    bağını satma, hatta hürriyetini kayb etme durumuna düşerdi*.

    Kur'an'ın I I I , 130. âyetinde, kat kat riba yemeyiniz ibaresi ile tarif edilip şiddetle men edilen şey budur*.

    Yılda yüzde yirmiyi geçmeyen faiz, arapçada "menfaa", "faide", "nema", "faiz", "rıbh", orducada ve Farsçada "sud" türkçede "gelir", "kazanç" kelimeleri ile ifade edilmektedir. Yıllık yüzde
    geliri yirmiyi, yirmi beşi geçen borç verici kişilere türkçede "tefeci" denir.*

    http://acikerisim.fsm.edu.tr:8080/xmlui/bitstream/handle/11352/1536/%C3%87a%C4%9Fatay.pdf?sequence=1 sayfa 41. Tamamını okumanız önerilir.

    Tamamını okursanız 0nu onbirbuçuktan yani yüzde onbeş faize cevaz veren şeyh ül islam fetvalarını göreceksiniz.

    Kaldı ki Peygamberin kendisi, Cabir b. Abdillah'lan bir miktar borç para almış, ödeme zamanı geldiğinde aldığı paraya bir miktar daha para ilâve ederek vermişti'^ sayfa 43

    Mal üzerinden hile-i şeriye : 13) Faizcilikte hilei şcr'i>-ye, mesela, bir saati veya teşbihi yüi elli liraya allı ay vade ile satıp bu yolla yüz elli lira borçlanan adamın, aynı malı alacaklıya peşin j-üz
    fıraya satması şeklinde olur. Bu, sö/dc mal alış verişi ile yapılan şey gerçekte açık bir riba işlemidir.


    cok oldu okuyali ama yazamadim..

    hatta mesaji atarken ilginc bir sekilde keşke diyordum bu konuyu sizden dinleyebilseydim. dogru kaynaga ulasma konusunda yillarin getirdigi bir tecrube ve yetenek var sizde :)

    arastirmalarinizin ve yazdiklarinizin hepsi cok degerli benim icin, tesekkur ederim. sadece faiz degil, din konusunda benim refleksim su sekilde oldu; bize dini yasiyoruz diye yutturan haci hoca takimindan ve gecmisten gelen hadis diye yutturulan (buhari derler ama en saglikli oldugu kaynagin kitap haline getirilisi bile 600 yillik bir sure) seyleri tamamen kafamdan silip, iniş sırasına göre okumak.

    faiz konusunda da, bu "faiz yemek haramdir" deyip sifir faizli araba pesinde veya kar payi adi altinda dagitilan faizin pesinde kosan kendini bilmezler gibi konusmak istemiyorum ama, nerede baslayip nerede bittiginden pek emin olamadigim icin hepsinden uzak durmaya karar verdim, içim onu kaldirdi. kat kat kelimesi burada bir fikir vermek icin kondu mutlaka oraya, fakat esas faizi duzenlemekten ziyade esas fikir paranin ihtiyaci olana gitmesi, veya ekonominin dönmesi amaciyla uretime veya ticarete katilmasi. daha once belirttigim gibi finansmana yuklu miktarda faiz oduyorum evet ama o da kendi sartlarimin getirdigi mecburiyetim. hic katilmayi dusunmedim dusunmem ama bildigim tarikatlar bile sifir faizli kredi vermiyor :))

    oldsat'dan da zaten ancak fazlur rahman gibi birinini fikirlerinden alıntı beklenir. türkçe tonla kaynak dururken ingilizce kaynaktan alır ve bunu da özellikle vurgular ki ne kadar entellektüel olduğu belli olsun. fazlur rahman sağlam pabuç biri değildir. faizi helal kılmak isteyeceklere bile ağır gelecek kadar yamuk fikirleri olan bir adamdır. en basitinden:

    “Sünniler tarafından İsa’nın göğe çıkışına benzer bir şekilde geliştirilip, hadislerle desteklenen miraç anlayışı, malzemelerini çeşitli kaynaklardan alan tarihi bir kurgudan başka bir şey değildir.” (Fazlurrahman, İslam, (terc: Mehmed Aydın, Mehmed Dağ) Ankara 2004, sh:57)

    bence başka söze gerek yoktur. faizi almak da vermek de haramdır. lamı cimi yok. yok dişi deve yok erkek deve yok şu kadardı yok bu kadardı hepsi islam'ı bozmak için kasıtlı uydurulan palavralar. fazlur rahman'ın amacı da islam'ı bozmak. ancak çıktığı toplumda direk bunu yapamayacağını gördüğü için böyle yan yollara başvuran sinsi bir şahsiyet.




  • Konu dağılmış gitmiş, neyse bu devirde baba evladına vermiyor, hiçbir bayi kendini garantiye almadan araç satışı yapmaz.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ahmtulsn

    Auris almayi dusunuyorum ama faizle almam.vade ile satis yapan toyota bayisi varsa bilgilendirirseniz memnun olurum.arac liste fiyati 53.900 nakit olarak 20000 verebilirim

    Katılım bankalarından faize bulaşmadan vadeli finansman isteyip bu işi yapabilirsiniz. Kuveytturk banka çalışanıyım . Faiz hassasiyetiniz varsa herhangi bir şubemize bekleriz. Bunu reklam için demiyorum . Herhangi bir katılım bankası da aynı işlemi yapar.
  • Lego95 kullanıcısına yanıt
    vadeli finansmana başvurunca faiz alınıyor mu?
    60000 istedim geri ödemesi 60000 mi olacak ?

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ukilavuz

    vadeli finansmana başvurunca faiz alınıyor mu?
    60000 istedim geri ödemesi 60000 mi olacak ?

    yok artık daha neler :)

    Hayır . Banka aracı size vekalet vererek aldırır. İpotek konulur . 60'a alır kar payı koyar sana satar. Kimse 60 a aldığı ürünü vadeli 60 a satmaz. Bu dünyanın hiçbir yerinde mümkün değil.
  • Lego95 kullanıcısına yanıt
    Kar payı faiz isim aldatmacası sonuçta bir şey alıyor

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.