Şimdi Ara

Yakın Gelecekte Silahlar Tamamen Eritilebilir mi?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
0
Favori
170
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Gün geçtikçe kullanıma sokulan silahlar iyice tehlikeli bir hal almaya başladı.

    Özellikle Amerika Birleşik Devletleri bu konuda sıkça dile geliyor.


    Normal hand-gun kategorisi yani tabancalar bile tek başına 2 insan arasında yaşanan çıkmazı tehlikeli bir kaosa dönüştürebiliyorken,

    abd'de assault kategorisindeki silahlar sivil insanlar satın alıp kullanabiliyor.


    Buda çıkan bir çıkmazda adamın bagajdan tüfeği alıp rahatça tarayabilmesi demek oluyor, sonuç okul,cafe,restorant,sinema,çete katliamları bla bla..


    abd'de bunun üzerine çelik yelek satışları da çok artmış durumda, yani insanlar belli eyaletlerde cafeye,sinemaya giderken çelik yelek giyme ihtiyacı duyuyorlar.


    bu sefer tam tersi satışlar ortaya çıkıyor, zırh delici mermiler , keskin nişancı tüfekleri vs.


    Kaos kaosu besliyor anlayacağınız, teknoloji geliştikçe de silahlarda da gelişme olacaktır,


    bu yüzden insanlık olarak bir seçim yapmak zorundayız,


    Ya artık herkes ağır silahlı eğitimlerle yaşamını sürdürecek ve güzel şeylere veda edeceğiz.


    Ya da güzel şeyleri hayatımıza alıp kaosu besleyen silahları eriteceğiz.


    Bence insanlık olarak son demdeyiz..








  • neytullah1 kullanıcısına yanıt
    "Lord of War" filminin başında şöyle güzel bir söz vardı, mutlaka hatırlamışsındır sen de.

    "Dünya üzerinde dolaşımda olan 550 milyonun üzerinde ateşli silah var. Bu da hemen her 12 insana bir adet silah düştüğü anlamına geliyor. Tek soru şu: Geri kalan 11'i nasıl silahlandırırız?"

    İşte bu silahları yapanın da, satanın da kafasında aşağı yukarı bu olduğu için sittinsene eritilmez o silahlar bence.
  • ItsAtakan24 kullanıcısına yanıt
    şuan için öyle bence, silahın yarattığı kaos ve savaşın dehşeti orta çağda daha yaygındı , toplumların eğitim ve bilgi seviyesi arttıkça, toplumlar belli başlı düşünceler de kanalize oldukça silah ve kaos da azaldı yerini barışa bıraktı

    silah lobileri geri kalan 11 i nasıl silahlandırabiliriz diye düşünebilir sonuçta işleri bu
    ama geri kalan 11 i kalan 1 i neden silahsız olması gerektiği konusunda ikna ve farklı yollar deneyecektir buna eminim

    şuan da ateşli silahlardan bahsediyoruz bunun yakın gelecekte ne gibi şeylere evrileceğinden ve yaratacağı kaos ne düzey de olacak hala muamma
    fakat muamma olmayan şey şu, sivil kullanıma sunulan silahların haddinden fazla barışa engel olduğu ortada
    tamamen engellenmesi yakin gelecekte mümkün bile olmasa eminim ki sivil kullanıma sunulan silahların gücünü minimize edilmenin çarelerine bakılacaktır eminim..
  • neytullah1 kullanıcısına yanıt
    Ateşli silahların neyi getireceği elbet muamma hocam. Bir ülkenin yanlış bir hareketine, kararına curcuna kopacak durumda.

    Elbet ki tarih boyunca baktığımızda yaşayabildiğimiz en barışçıl dönemde yaşıyoruz ama sanıyorum ki bunun sebebi barışın insanda hakim olması değil.

    Bilgi ve eğitim arttıkça teknoloji gelişti. Farklı bakış açıları da dahil oldu işin içine. Fakat teknolojinin gelişimi hiç barışçıl olmadı ki. Gizliden hatta bazen apaçık ülkeler halen bir sürü değişik silah üretmeye devam ediyor. Barışın hakim olması da bu bağlamdan dolayı.

    Teknoloji gelişti; eskiler, yerini daha tehlikeli, daha kitlesel silahlara bıraktı. Ve sonuç olarak da milletler bunları kullanmaya korkar oldular. Çünkü mutlak ki o silah, namluyu uzattığı kişide de var ve o kişi de o tetiğe basmaktan hiç tereddüt etmeyecek. Yani tetiği sıkan kendi ölüm emrini de verecek karşısındakinin de.

    Böyle gerilimle süren bir dünyada insanın kendini korumaya eğilimi de şüphesiz ki daha keskinleşti. Bundan dolayıdır ki de o 1'i silahsızlaştırmaya çalışmıyor, 12 kişiden 2'de yer almaya çalışıyor. O 1'e de güvenmiyor zaten. 1 de ona güvenmiyor. Yoksa neden alsın zaten silahı.

    O yüzden de giyiyor o yeleği; alıyor o bıçağı, tabancayı yanına. Ya da bu dünyada yiyor kafayı bir sebepten, alıyor eline tüfeği, sonra ver yansın...




  • Zor. Hatta bence imkansız. Açıkçası "güvenlik", "savunma" veya "dava" adları altında askerileşme ve silahlanma içerisindeki bir dünyada silahsızlığı hayal edemiyorum. Bu konuda güvenlik ikilemi (security dilemma) kavramına bakabilirsiniz. Domestik düzeyde bireyler silahlanmayı bıraksa bu sefer uluslararası düzeyde rakip devletler birbiriyle yarış halinde silahlanıyor. Devletler hasmane rekabeti bıraksa ve silahlanmasa bu sefer oradan buradan türeyen çarpık algılı sadistik teröristler silahlanıp gayri askerileştirme nedeniyle savunmasız kalmış bireylere ve devletlere saldırıyor. Bu anlamda politik realist kuramcıların kötümserliğini paylaşıyorum. Popülasyonda ne yaparsanız yapın, silaha yeltenecek bir kötülük olacak. Her zaman. O sebeple de zaten - silahlı ve şiddet karşısında meşru şiddet uygulama hakkına sahip - emniyet güçleri var.


    Ama yine de insan toplumsallığındaki militarizmi ve silahlanmayı - domestik olsun, milletlerarası olsun - her boyutuyla minimize etmeye çabalayabiliriz. Ki günümüz dünyasının geçmişe nazarla ayırt edici özelliği istikrara ve tam teşekküllü gayri askerileştirme olmasa bile barışa yaptığı tavizsiz vurgudur. Bu tarz tavizsiz ve sürdürülebilir bir barışa ve istikrara yönelik gerçekten samimi bir söylem, politika ve mekanizmalar geliştirmektir. O sebeple başta Batı dünyası olmak üzere dünya üzerindeki birçok yer geçmişe nazaran çok daha barışçıl ve huzurlu. Buna mukabil geçmiş tam anlamıyla bir belirsizlik ortamı olarak savaşın kaosuyla yanıyordu. Nereden ne zaman istilacıların geleceği ve insanların hayatını altüst edebileceği bilinemezdi.


    Burada bence şu an üç öncelikli misyon söz konusu: 1) dünyada istikrarsızlık ve savaşa yatkın gayri medeni yerlerin medenileşmesinin önünün açılması ve medeniyetin oralarda her yönüyle teşvik edilmesi 2) başta Batı dünyasında bulunanlar olmak üzere geçmişin kalıntısı olarak varolan gizli emperyalist gündemli politikacıların ve kimi nüfuzlu çevrelerin istikrarsızlık kaynağı politik manevra ve hilelerinin boşa çıkarılması. Bush, Putin, Netanyahu gibi figürlere geçit verilmemesi. 3) Terörizmin kaynaklarının kurutulması ve terörist unsurların inlerine çekilmeye zorlanması.

    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.