Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Kültür ve Bilim
  • Kültür, Güncel ve Tarih
  • Güncel
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

yogurt mayalama

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha fazla göster butonu
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü, 1 Mobil
5 sn
18
Cevap
0
Favori
4.112
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
0 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • ilk yoğurt nasıl mayalanır (yoğurt olmadan) bilen varmı. bu aralar çok kafama takılmaya başladı bu mesele. Öğrendiğime göre özellikle ege taraında kullnaılan yoğurtlarda yüksek oranda domuz katklıları varmış. Peynir zaten sabıkalı. süt ürünlerinden nerdeyse kesildik yahu. Varsa bir bileniniz ilk yoğurdu nasıl yaparız herkeze bir hizmet olsun.

    yanlış hatırlamıyorsam sanki bir bitkiden oluştuğununa dair birşeyler okumuştum yıllar önce nette. ama şimdi hiçbir bilgi yok elimde. en son öğrendiğim kabaca karınca topğrağı deniliyor ama nasıl uygulanıyor bilmiyorum.
    ilginizi ve bilginizi bekliyorum



  • bilim teknik 2005 şubat sayısı var elimde . orda anlatıyor :

    Birçoğunuzun bildiği gibi yoğurt, sütün çeşlitli mayalar ile fermente edilerek
    yarı katı hale getirilmesi ile üretilir. Yine sütün fermente edilerek tam katı hale çevrilmesi
    sonucunda da peynir oluşlur.

    Yoğurt genellikle, ısıtılan süte az bir miktar eski yoğurdun eklenmesi ile yapılır. Ilık olan sütün
    ortasına daha önceden ayrılmış bir miktar yoğurt, su ile karıştırılarak inceltilir ve ateş üzerinde
    bulunan orta sıcaklıktaki süte yavaş yavaş eklenir. Bir süre kaynatıldıktan sonra yoğunluk
    kazanan süt ateşten indirilerek üzeri örtülür ve
    soğumaya alınır. Yaklaşlık bir gün sonra bu karışım yoğurt halini alır. Burada en önemli girdi,sütü yoğurt haline dönüşmesini sağlayan maya.

    Anlatılan işlemde, sütün içine katılan eski yoğurt maya görevi yapmakta. Peki, elimizde hiç
    yoğurt veya günümüzde kullanılan ticari yoğurt mayaları yoksa ürettiğimiz sütü nasıl yoğurt haline
    getirebiliriz? Bu noktada çevremizde bulunan doğal mayaları kullanabiliriz.

    Göçebe olarak yaşlamlarını sürdüren atalarımızın yoğurt yapımında kullandığı doğal mayalar, karınca yumurtalarıdır.
    Göçerler bahar aylarında yaylalara çıktıklarında küçük taşları kaldırarak altında yer alan küçük ve beyaz beyaz baloncuk şeklindeki taze karınca yumurtalarını toplayarak ezerler ve ısttıkları sütün içine koyarlardı. Böylece karınca yumurtasında bulunan kimyasal maddeler (formik asit ve türevleri vb.) yardımıyla
    süt mayalanarak yoğurt haline gelirdi. Bugün karınca yumurtası bulup yoğurt üretmek, ne ekonomik ne de pratik bir yol. Ancak, yoğurdun özünde nasıl yapıldıgını bilmek ve bu bilgiyi unutmamak gelecek nesillerin de doğadan nasıl faydalanabileceğini öğrenmesi açısından çok önemli.




  • bir de bir ayran çıkmıştı adı neydi ya,

    o da iğrenç görünüyordu bakterileri saklıyolar bir kapda dogrudan sutun içine atiyorlardı.

    bu kansere iyi geliyormuş. vücuttaki toksin maddeleri yogurt gibi atıyormuş.onkolojide çalışan arkadaş yapıyodu bunu.
  • maya olarak karınca yumurtasını okuyunca bir hoş (?) oldum...

    karınca yumurtasının bir işlevi daha geldi aklıma. Yeni doğmuş bebeklerin ileride kıl çıkma ihtimali olan bölgelerine sürülürmüş bazı yörelerde. Tüylenmeyi önlermiş... konuyla epeyce alakasız oldu... domino taşı gibi...
  • Benim bildiğim kadarıyla bunun karınca yumurtası içindeki maddelerden değil de direk tek hücreli bir canlı tarafından yapılması gerekiyor..? Yani süte bir canlı kolonisinin girip orada üremesi ve süte sürekli olarak boşaltım maddelerini salması gerekiyor..

    Yoğurdun oluşması için gerekli dönüşümü yapabilen bütün tek hücreli canlılar maya olarak kullanılabilir sanırım..? Tam buraya gelmişken bişiy sormak istiyorum; turuncu ambalajlı doritos peynirli resmen kokuşmuş çorap gibi.. Bildiğin ayak kokuyor.. Bu durumda acaba bu cipse katılan penirin mayalanma işleminde kullanılan tek hücreli ile bazılarımızın ayaklarında üreme ortamı bulmuş canlılar aynı olabilir mi..? Birbirinden farklı bir sürü kokuda peynir var.. bu belli ki farklı tek hücreliler tarafından mayalandığı için oluyo.. Maya tipinin tanısı da eğer bazı durumlarda sadece kokuya göre yapılabiliyorsa ki şüpheliyim, bilmiyorum; bana ayaktaki ile doritostaki aynı ş.fsizin işi gibi geldi..?




  • @
    quote:

    turuncu ambalajlı doritos peynirli resmen kokuşmuş çorap gibi..


    Bu subjektif bir yorum. Kişiye göre değişen bir yorumdan yola çıkarak çıkarımlarda bulunmak bilimsel anlamda bir şey ifade etmez.
  • Yorumu siz yapın diye yazdım.. Tabi ki tespitim insan koku alma hasaslığı ile sınırlı..

    Ben doritos peynirlinin kokusunu birebir olarak ayak kokusuna benzetiyorum.. İki kokunun da kaynağının aynı canlı olduğunu tahmin ediyorum.. Bu konuda araştırma yapacak laboratuar ortamını bulamadığımdan sizlere soruyorum..

    Benim sahip olduğum koku alma yetisine göre vardığım sonuç bu.. Öznelliğe tabi olmak zorundayım.. Mayalanma, fermantasyon hakkında bilgi sahibi olan birisi yanıt yazdığı zaman ayak kokusuna sebep olan canlı ile peynir mayalamakta kullanılan canlıların benzer olup olmadığını öğrenebiliriz ki ben koku alma yetimi sen ne kadar hor görsen de çok iddialıyım :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi [cins] -- 16 Mayıs 2006; 21:54:51 >
  • İlk yoğurt büyük bir ihtimalle tesadüfen mayalanmıştır, daha sonra birisi çıkıp bu yoğurttan bir parçayı süte katmayı keşfetmiştir.
  • yoğurt mayalamadan kasıt bu ise;

    ben bi kere tamamen tesadüfen yoğurt yapmıştım. annem okulda içmem için suluğuma ılık süt koymuştu tabiki bende içmemiştim, 1 gün boyunca suluğu sakladım, sabah annem süt koymak için suluğu açınca içinde çok lezzetli bir yoğurtla karşılaştı, sofrada yemiştik bi güzel, bidaha da okadar güzel bi yoğurt yapamadık

    yoğurt için içine başka bir yoğurdun katılmasının nedeni; yoğurt katınca sütün mayalanması ve yoğurt tutması hızlandığı içindir, illaha gerekli bişey değil
  • bu hep insanın aklına gelir. asırlardır merak edilen bir şey herhalde. ilk yoğurdun mayası neydi.?
    önemli olan süte yoğurt koymak değil - - - önemli olan yoğurdu yapan bakterilerdir. çeşitli maddelerin içinde bu bakteriler var. bir yerde duymuştum böyle bir çok şey saymıştı. bu bakterilerin içinde olduğu bir çok madde varmış bunlarla da yoğurt yapılır diyordu. şimdi o maddelerden yalnız birini hatırlıyorum. bira mayası ile bile yoğurt yapılabiliyormuş.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: lalelu

    yoğurt mayalamadan kasıt bu ise;

    ben bi kere tamamen tesadüfen yoğurt yapmıştım. annem okulda içmem için suluğuma ılık süt koymuştu tabiki bende içmemiştim, 1 gün boyunca suluğu sakladım, sabah annem süt koymak için suluğu açınca içinde çok lezzetli bir yoğurtla karşılaştı, sofrada yemiştik bi güzel, bidaha da okadar güzel bi yoğurt yapamadık

    yoğurt için içine başka bir yoğurdun katılmasının nedeni; yoğurt katınca sütün mayalanması ve yoğurt tutması hızlandığı içindir, illaha gerekli bişey değil




    kimbilir o suluğun içinde ne bakteriler vardı.




  • hatırladım kefir ayranıydı. şu linke bi göz atabilirsiniz.

    http://www.turkrock.com/post578203.html
  • İneğin yediği bitkilerle alakalı olabilir. Bir de garip ama Mısır'daki piramidlere bırakılan sütün yoğurt olduğunu duymuştum.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: dasdasq

    bir de bir ayran çıkmıştı adı neydi ya,

    o da iğrenç görünüyordu bakterileri saklıyolar bir kapda dogrudan sutun içine atiyorlardı.

    bu kansere iyi geliyormuş. vücuttaki toksin maddeleri yogurt gibi atıyormuş.onkolojide çalışan arkadaş yapıyodu bunu.



    MERHABA

    SİZİN BAHSETTİĞİNİZ SANIRIM KEFİR ORTA ASYADAN GELEN VE ATALARIMIZIN İÇTİĞİ AYRANIMSI İÇECEK BİRSÜRÜ FAYDASI VAR KENDİNİZDE EVDE YAPIP İÇEBİLİRSİNİZ HALENDE BİRÇOK AİLEDE İÇİLİR FAKAT FAZLA REKLAMASYON OLMADIĞI İÇİN YENİ NESİLLER PEK BİLMEZ VEYA UNUTULMUŞ TAFSİYE EDERİM KULLANMANIZI SAĞLIĞINIZ AÇISINDAN.

    İNCELEYİNİZ.

    http://www.kefir.com.tr/


    KEFİR İLE İLGİLİ BAZI GERÇEK HİKAYELER

    Cuma 31 MART 2006 08.50 O.Pınar

    Sayın ALTINKILIÇ yetkili ve çalışanları

    Firmanız kefiri piyasaya sürdüğünde eşim hamileydi ve en büyük sorunumuz onun sütü sevmemesiydi.Her akşam yoğurt,sütlü kahvelerle kandırarak bu ihtiyacını karşılamaya çalışıyordum.Ancak ürününüzü Kipa’nın reyonunda görüpte denemek için aldığımda eşim kefiri çok sevdi ve hergün yaklaşık 1 lt. içmeye başladı.

    Şimdi 6,5 aylık ,boyu ve kilosu ortalamaların üzerinde sağlıklı bir kız bebeğimiz var Bunda sizin de katkınız var ve teşekkürlerimi sunuyorum.

    Uzun bir süredir de ben kefirix içiyorum.Sabahları kahvaltıda ve akşamları da tatlı niyetine mutlaka içiyorum.İçmeye başladığımdan beri bağırsak sisteminin düzene girdiğini açıkça görüyorum.

    Salı ,28 MART 2006 Z.AVCI

    Dünyada hiçbir şey tesadüf değilmiş….

    Bende kefir mucizeleri ile tanıştım.

    Bir halam var,göğüs kanseri ve ne yazık ki karaciğerinde kanserli hücreler olduğunu öğrendik.3 yıldır kemoterapi görüyor.Ancak geçtiğimiz ay artık beyaz kan hücreleri azaldığı için vücudu ilacı kabul etmedi.Çok endişelendim.Derken kefir geldi aklıma ..Bir umut halama götürdüm.Allah var ya işe yarar mı diye tereddütlerim vardı.Ama ısrarla yemek yemeyen halama kefir içirmeyi başardık.

    Ne mi oldu?..

    Halamın vücudu en azından tekrar kabul etmeye başladı ilacı.Şimdi tedavisi sürüyor.En azından moralimiz düzeldi.Doktorda kan seviyesinin beklediğinden hızlı bir şekilde yükselmesine hem şaşırdı,hem de bizim kadar sevindi.

    Bilmem teşekkür sayılır mı ama..ALTINKILIÇ’a teşekkür ediyorum.

    Tekrar tekrar teşekkür ederim..





    Cumartesi,Ekim 22, 2005 15:26 PM Seyda O......
    Merhaba,

    Sitenizi şu an ziyaret ediyorum.ben de kefirle ilgili yaşadığımız gerçek bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum:

    Aşağı yukarı 22 yıl önce, kızımın vücudunun çeşitli yerlerinde kaşıntılı, pul pul dökülen mantar gibi, egzema gibi bir cılt hastalığı başladı.Bir cilt doktoruna götürdüm, çeşitli ilaçlar verdi.Bir süre kullandım, ama iyileşmedi aksine ilerlemeye başladı.

    Bunun üzerine, ünlü bir cilt doktoruna götürdümBakar bakmaz ''SEDEF'' hastalığı olduğunu söyledi.Yurt dışından ilaçlarını getirterek tedaviye başladık......O sıralar kefir içeceği çok moda idi.Ben de evde üreterek kızıma her gün bir çay bardağı içirmeye başladım.Yaklaşık bir yılın sonunda ,kızımın vücudunun çeşitli yerlerinde yer alan ''SEDEF'' hastalığı tamamen iyileşti.Bu arada sürekli doktora kontrole gidiyorduk.Her gidişimizde doktor, çok iyiye gittiğini söyleme başlamıştı.

    En son kontrole gittiğimizde doktor, ''gözünüz aydın, tamamen iyileşti'' dedi.Ve ilave etti: İlk geldiğiniz gün, bu hastalığın tam tedavisi olmadığını söyleyememiştim, ama bu bir mucize, kızınızı çok iyi tedavi ettiniz dedi.Ve ilave etti '' şimdi iyileşti, ama buluğ çağında tekrarlayabilir ''dedi.Ama ben doktora, çocuğuma bir yıldan beri kefir içiriyorum diyemedim tabi.O zaman doktorlar, alternetif tıbba karşıydılar çünkü.Kızım şu an 30 yaşında, hiçir cilt rahatsızlığı yok ve buluğ çağıda da bu hastalık tekrarlamadı.

    Saygılarımla


    Salı,Haziran 7, 2005 15:26 PM Emrah B..

    Sizden aldığım yanıt sonrasında (kefir’in alkol içerip içermediği konusunda) Diyanet İşleri Başkanlığı’na da alkol meselesini sordum. Belki yayınlarınızda kullanmak isterseniz diye soru ve yanıtını da iletiyorum.

    Bir Türk içeceği olan Kefir’i bu değerinin unutmuş olan Türklerler, bizlerle tanıştırdığınız için teşekkür ederim.

    Salı,Haziran 7, 2005 14:26 PM Din İşl.Yük.Krl.Arged..

    Sayın Yetkili,

    Benim Diyanet’e sormak istediğim soru Kefir hakkında... Dünya’da çok uzun zamandan beri tüketilen ve özellikle çocukları sıklıkla içirtilen kefir’in içerdiği alkol hakkında. Bildiğimiz üzere alkol haram fakat, yediğimiz ve içtiğimiz bir çok yiyecekte alkol olduğunu gözönüne alırsak bir sütten yapılan Türk içeceği olan kefir içmek dinimizce uygun mudur?

    Bu arada ülkemizde kefiri ticari olarak üreten bir süt ve süt ürünleri üreticisi olan Altınkılıç şirketine sorduğum soru üzerine gelen yanıt da ektedir...

    Şimdiden teşekkürler

    Emrah B... Elektrik-Elektronik Mühendisi

    Sayın Emrah B...

    İslam dininde sarhoşluk verecek derecede tahammur etmemiş (mayalanmamış) içeceklerin içilmesi caiz; sarhoşluk verecek derecede mayalanmış içeceklerin içilmesi ise haramdır.
    Mayalanması kısa süren "kefir"in alkolsüz olup sarhoş etmediği, besleyici olduğu ve bir çok hastalıkların tedavisinde kullanıldığı açıklanmaktadır. Böyle bir kefirin içilmesinde dinen bir sakınca yoktur. Fakat %0,5 derecede alkol ihtiva edecek derecede mayalanmış kefirin içilmesi ise caiz değildir. Çoğu sarhoşluk veren bir şeyin, az miktarı da haramdır.

    DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI

    Pazar,Haziran 5, 2005 12:07 PM Filiz K.....

    Merhaba
    ben, eğer mümkünse bitkilerin doğal olarak kullanılmasından yanayım. Bilinçli bir şekilde, hasta olmadan beslenmemiz bitkilerinde tüketilmesiyle şekillenirse ilaçlara fazla ihtiyaç duymayacağımıza inanıyorum.

    Sitenizi ziyaret etmemin sebebi Kefir..

    Sitenize girdikten sonra Kefir’le ilgili ne varsa okudum. Anladım ki bu konuda pek bir bilgim yokmuş. Ben Kefir’i marketten süt diye aldım, hatta eve gelince kendime bir neskafe yaptım, tam süt ilave edecektim biraz içmek istedim, şişeyi diktim ve ilk anda süt bozulmuş diye tükürdüm, sonra ağzımda ayran tadı kaldı. Tekrar içtim, ayran sandım. Niye yanlışlık yaptım niye süt sandım diye şişenin üzerine baktım. Ne süt nede ayran yazmıyordu. Sadece süt ürünü diye tanımlıyordu. Süt ürünü ayran olabilirdi, yoğurt olabilirdi, peynir olabilirdi. Kefir yoğur değildi, peynir değildi. Bence ayrandı. Ama üzerinde ayran olduğunu belirten hiçbir şey yoktu. Ayran da değildi. Hafızamı biraz zorladım Kefir neydi? Bildiğim tek şey; doğum yaptıktan sonra inekten alınan ilk süt idi. Bunları biraz önce yaşadım. Ve bunları size anlatırken bir şişe Kefir içtim, tadı harika benim ayranda aradığım Tat. Bundan sonra ayran içeceğimi sanmıyorum, evde ayran yerine Kefir tüketilecek, ve de sağlıklı kalmak için günde en az bir bardak Kefir içilecek. Teşekkür ediyorum.. Hem bilgi sahibi oldum, hem de sağlıklı kalma şansına sahip oldum. Çok teşekkür ediyorum..
    31 yaşındayım ve lise yıllarından beri tuvalete çıkamama gibi bir problemim var 5-6 yıldır da midemde problemlerim var. Bu konuda gördüğüm faydaları mutlaka sizinle paylaşacagim

    Sayın yetkili hakikaten uzun oldu ama bu konuda yaşadıklarımı, düşüncelerimi sizinle paylaşmak istedim.

    Çalışmalarınızda başarılar diliyorum ve kolay gelsin diyorum.

    Pazartesi,Mayıs 23, 2005 2:07 AM Levent A.....

    sayin yetkili
    kefirle bugun tanistim.Uzun suredir uzerinize afiyet tuvalete cıkmakta gucluk cekiyordum,henuz aksam yemegi yememistim ve iki bardak kefir ictim yaklasık 10 dk sonra tuvaletteydim ve çok mutluydum.Verdigi tokluk hisside cabasi iki bardak kefirin üzerine epey acikmis olmama ragmen yemek dahi yiyemedim sanirim kefir perhizimede faydali olacak.Tek sikintim braz gaz yapiyor olmasi onuda bünyemin alişkin olmamasina bağliyorum,insallah öyledir.saygilarimla


    Salı,Mayıs 22, 2005 12:07 PM Ahmet A.....

    SAYIN YETKİLİ,

    Türk kültürünün unutulmaya yüz tutmuş böyle paha biçilmez bir ürününü, türk toplumu ile tanıştırdığınız için size en derin şükranlarımı arz ederim.

    Allah hayırlı ve bol kazanç versin.

    Çarşamba,Mayıs 4, 2005 2:07 AM N.S.....

    Sayın Yetkili,
    Ciddi, bilinçli ve duyarlı üretim anlayışınız için sizi tebrik ediyorum. Sizin gibi üreticilere, Türk halkı olarak her zaman ihtiyaç duymaktayız. Bundan böyle, başta hasta olan dostumun, aile fertlerimin ve kendimin, tarafınızdan üretilen Kefir’i düzenli tüketmemizi sağlayacağım. Bu konuda bilgisi olamayan arkadaşlarımı da bilgilendirmeye uğraşacağım. Firmanıza ve tüm çalışanlarınıza başarılar ve hayırlı işler diliyorum. Saygılarımla,


    Pazartesi,Nisan 18, 2005 3:49 PM Herbert G.....

    Merhaba

    Merhaba ürünlerinizin hepsi birbirinden güzel vede lezetli özellikle de Kefir 2 ay dan beri ürününüz olan Kefiri kullanmaktayım faydasını da gördüm. Ben 2002 den beri diabet hastasıyım ve içeceğinizin bayağı faydasını gördüm.

    Çarşamba, Nisan 13, 2005 1:52 AM Burak A....

    Sn. yetkili

    Ürününüzü ilk defa çoğunlukla alışveriş yaptığımız Carrefour'dan aldım. Daha önce Kefir hakkında hiç bir şey duymamıştım.

    Doğrusunu söylemek gerekirse merak ederek deneme maksadıyla ürününüzü aldığımda bu kadar beğeneceğimizi tahmin etmemiştim. Hakikaten kullanılan fermentasyon bakterileri süte çok ilginç bir tat veriyor.

    Zaten sitenizde yararları hakkında yeterli derecede bilgi vemişsiniz ben burada tekrar etmeden sadece böyle bir ürünü üretmenizden dolayı şirketinizi kutluyorum.

    İyi çalışmalar

    Salı , Nisan 12, 2005 7:35 PM Münir K.. Yenimahalle,Ankara

    Merhaba,

    İki gün önce üretiminiz olan kefirden aldım. Kafkas kökenli olduğumdan, artık evlerimizde yapıp tüketemediğimiz için neredeyse unuttuğumuz kefir'i görünce sanki eski bir dosta kavuşmuş gibi oldum. Değişik bir duygu yaşadım. Tadı da ambalajı da güzel.
    Bu vesileyle sitenizi de ziyaret etmiş bulundum. Neredeyse sadece peynirle ilgili olması da ayrıca güzel. Diğer ürünlerinizi henüz tatma şansım olmadı; ancak diğer ürünlerinizin de kefir 'iniz kadar kaliteli olacağını tahmin ediyorum.
    Kefir üreterek, hem Türk Kültürü'nün unutulmaya yüz tutmuş bir güzelliğini yeniden yaşatmaya başladığınız hem de bu yararlı kültür ürününü kaliteli bir şekilde bizlere sunduğunuz için teşekkürler ediyorum.

    Pazar, Nisan 10, 2005 9:03 AM Yrd.Doc.Dr. Figen T... Gazi Univ. Eczacilik Fak. Farmasotik Teknoloji ABD 06330-Etiler-ANKARA

    Sayin Altinkilic Yoneticileri.

    Ben Gazi Universitesi Eczacilik Fakultin de Yrd.Doc olarak calismaktayim. Kefir i herkesin ulasabilecegi bir gida tuketim urunu haline getirdiginiz icin sizlere tesekkur etmek istiyorum. Ankara da yasamamiz nedeniyle babam eskiden ziraat fakultesinden kefir tanesi alir, annem de bize kefir icecegi hazirlardi. Biz de seve seve ayran gibi bunu icerdik. Ancak annemi kaybetmemiz nedeniyle uzun bir suredir bu guzel aliskanligimiza ara vermistik. Urununuzu marketlerde gorunce o kadar sevindim ki anlatamam. Hemen kizim ve kendim icin satin aldim tabiki. Tanidigim herkese bu icecegi alip ailecek tuketmelerini oneriyor ve baski yapiyorum.

    Calismalarinizda basarilar diliyorum ve tekrar tesekkur ediyorum.

    Saygilarimla.

    Çarşamba, Nisan 06, 2005 6:36 PM Avukat İsmet Ü.. Ankara

    Öncelikle sağlık durumumdan söz etmek gereğini duyuyorum. Şöyle ki; her yıl sağlık sorunlarım nedeniyle San Fransico'ya giderim. Son gidişim 2004 yılındaydı. Meme kanseri ameliyatı, mide kanaması daha sonra gastrit ve reflü sonucu yaşadığım halsizlik, yorgunluk, bitkinlik, hazımsızlık çok önemli boyutlardaydı. San Fransisco'da eczacı olan oğlum beni kefir içmeye yönlendirdi. Günde 3 bardak kefir içmem beni mucizevi bir iyiliğe kavuşturmaya başladı. İçmeye devam ettikçe düzeliyordum. İnanılmaz bir enerjiyle mutluluğu yakalamıştım. Türkiye'ye dönmek zorundaydım. Peki ama kefir olayı ne olacaktı? Bir ara Ankara'da bir yerden aldığım kefir öylesine kalitesiz, öylesine farklıydı ki... Ne yapabilirim diye kara kara düşünürken genç bir dostum "İşte kefir, sizin için aldım" dedi. Ambalajındaki Altınkılıç'ın ismini görünce sevindim. Altınkılıç haklı bir üne sahipti; önemliydi. Ve de hemen almaya ve içmeye başladım. Baktım; San Fransisco'da içtiğim kefirle eşdeğerdi. Devam ettim ve ediyorum. Yukarıda değindiğim halsizlik, yorgunluk, hazımsızlık artık beni vuramıyor. Enerjim inanılmaz boyutta. Beni Altınkılıç'ın kefiriyle mutlu eden dostumun eşi bu arada görevli olarak gittiği Çanakkale'de Altınkılıç'ın kefirinin hazırlandığı fabrikayı görme imkanı bulmuştu. Dönüşünde bütün hijyenik ve her türlü gerekli koşullarla çalışıldığını söylediğinde bana düşen bir görev vardı. Altınkılıç'a teşekkür etmeliydim.

    TEŞEKKÜRLER ALTINKILIÇ.

    Salı, Nisan 05, 2005 2:38 PM Ridvan M......

    Kefir'i ilk Carrefour daki süt ürünleri reyonunda gördüğüm an hemen 4 şişe aldım.Yıllardır duyduğum ama sayenizde ancak ulaşabildiğimiz bu ürün için bende özel olarak teşekkür etmek istiyorum. Ben 1998 den beri ülseratif kolit hastasıyım ve alternatif tıbba da oldukça çok inanan bir kişi olarak değişik bitkisel tedaviler uyguladım. Bir çoğundan iyi yanıtlar aldım.

    Artık kendi kendimin doktoruyum ve hastalık da eskisi kadar etkin değil. Laktoz toleransı da bizim hastalığımızla ilgili dolayısiyle Kefir bu anlamda ayran niyetine, hemde bağırsaklardaki gazları giderici, rahatlatıcı ve diğer faydalarıyla birlikte benimde vazgeçmezlerim arasında girdi.

    Pazartesi, Nisan 04, 2005 5:26 PM Hami GERÇEK

    Merhaba, gelen mektuplar da dahil sitenizin tamamını taradım. Kefir hakkında yazılan ve söylenenlerin hepsi doğru. Neden bu kadar net ?, çünkü bundan tam 25 yıl önce (1980) kefir hakkında geniş bir araştırma yaptım, 60 yıldır yaşadığım Ankara´da Ziraat Fakültesi´nden aldığım küçük bir kefir mayasını sağlıklı bir şekilde üreterek, mayaladığım kefiri hem kendim içtim, hen de ürettiğim mantarı su koyduğum küçük kavanozlarda eşe-dosta dağıttım. Bu harika içeceğin tarifini ve hikayesini anlattığım bir yazılı metni de yüzlerce çoğaltarak kavanozlarla birlikte yine yüzlerce insanla paylaştım.

    Ama ne yazık ki, çevremdeki bu insanlar bir süre sonra ya üşenerek mayalama işleminden vaz geçtiler mantarı bozdular, ya da onun üreyip çoğalmasını gözlerken yersiz bir korkuya kapıldılar. Pek az kişi kefirin mucizesini sıkıntıları ve hastalıkları yok olunca keşfetti.

    Bunun en canlı ve yakın örneği, kız kardeşimizin sedef hastalığına yakalanan ve yıllarca o çirkin görüntüyü saklamaya çalışan eşidir. Üşenmeden, bıkmadan sonucu alana kadar kefiri hem içti, hem de solüsyon olarak bacaklarındaki hastalıklı bölgelere uyguladı ve hastalığını tedavi etti.

    Kefir konusunda çok geniş bilgiler aldığım bir insandan da söz etmek istiyorum sizlere. Çalıştığım Kurumda yıllarca İngilizce Masası şefliği yapmış Berter hanımdan. Berter Hanım, o uğursuz minibüs çarpıp öldürdüğünde 76 yaşında, hala Kurumdaki görevini sözleşmeli olarak sürdüren, hiç bir hastalığı olmayan, çevik, çalışkan, bir genç kız edasıyla eteklerini savurarak koşuşturan, sevecen, sevilen diri bir delikanlıydı.

    Yine o uğursuz minibüs çarpıp onu öldürmeseydi, bu gün 86 yaşında yine eteklerini savura, savura aramızda dolaşacaktı. Berter Hanım´ın çocukluğundan bu yana bir gün dahi terk etmediğini söylediği kefir içme alışkanlığını onu tanıyan insanların hepsi bilirdi. Bu gün bile Berter Hanım´ı andığımızda "KEFİR" sözcüğü de mütlaka ismi ile birlikte telaffuz edilir. Mekanı cennet olsun...

    Kendime gelince; şu anda 60 yaşındayım, çalıştığım Kurumda 41. hizmet yılımı doldurdum, aktif bir işim var, hala çalışıyorum, işimin yanı sıra 8 adet Sivil Toplum Örgütünün üyesiyim, zaman zaman bu kuruluşları bir araya getirip, anlamlı etkinlikler düzenleyerek birçok genci yoran bir performansa ulaşabiliyorum. Belli aralıklarla yaptırdığım kan tahlillerinde bütün değerlerin kendi sınırları içinde olduğunu görüyorum. Kefirden önceki yüksek tansiyonum artık 80 - 120 civarında seyrediyor. Bazen sınırı aşan bir biçimde alkol aldığım halde karaciğer enzimlerim ve ultrason sonuçlarının gayet normal olduğunu görüyorum. Özet olarak sağlıklı yaşlanıyorum.

    Kefir içme alışkanlığını aşılayamadığım, benden tam 6 yaş küçük kardeşimle karşılaşan bazı arkadaşlarım; "Bu gün senin ağabeyinle birlikteydik..." dediklerinde hem üzülüyor, hem de memnun oluyorum.

    Size ben de diğer insanlar gibi teşekkür ediyorum, çünkü beni sağlıklı süt aramaktan ve kefir mayalamaktan kurtardınız. Ayrıca, gerçekten sizin ürününüz benim mayaladığım kefirden çok daha lezzetli.

    Başarılarınızın devamını dilerim.

    Cuma, Nisan 01, 2005 10:29 PM Samsundan Arzu


    Degerli Üretici, Sizler cok tesekkur etmek istiyorum.Biz tüketicileri böylesine sağlikli bir icecekle ödüllendirdiginiz icin.Kefiri ben ödül olarak görüyorum.Sagolun var olun.Ben yillardir allerji tedavisi görüyordum Kefir benim imdadima yetişti. Su anda çok iyiyim .

    Çarşamba, Mart 30, 2005 10:45 PM Hüseyin S.. O..


    Merhaba...

    bugün işim icabı bakırköy de Carousell içinde ki Migros'da idim . Amacım alışveriş yapmaktı. Raflar arasında dolaşırken sizin ürününüz olan KEFİR'i gördüm ve dikkatimi çekti...Gözümde gözlüğüm olmamasına karşın zar zor şişe üzerindeki ve kapağına iliştirilmiş kitapcık da ki yazıları okumaya çalıştım. sonuçta denemek için aldım. Doğrusunu söylemek gerekirse yüksek tahsil yapmama rağmen KEFİR ' i duymamıştım. Bu benim hatam olabileceği kadar ,söz konusu ürünün ülkemizde yeteri kadar tanıtılmamış olmasından da kaynaklanıyordu.

    Ve sizi candan kutlarım............

    Muhteşem bir şey...

    bilgisayarımın başına geçerek ne kadar eş dost varsa , işlerini güçlerini bırakıp bu ürünü almaları için dışarı çıkmalarını sağlık verdim.. Böyle bir ürünü sunduğunuz için sizleri candan kutlarım...

    her önüme gelene tavsiye ediyorum. ve etmeye de devam edeceğim.

    ellerinize sağlık...yüreğinize sağlık...sizlere çok teşekkür dederim

    saygılarımla...

    Çarşamba, Mart 30, 2005 2:24 PM Betul se....


    Öncelikle ben de, bu urünü bu kadar kolay ulaşılabilir kıldığınız için, ÇOK teşekkür ederim.. gerçekten gecikilmiş bir çalişma.. ve bunun şerefi size nasip oldu.. bir kaç yıldır kendim üretmeye calışsam da, bakterileri öldürdüğümden tekrar başa dönüyordum.. bundan bıkmış ve bırakmıştım. ama, şimdi rahatlıkla alıp içebiliyorum..

    Yaklaşık bir aydır içiyorum ve de o kadar düzenli olmamasına rağmen, yüzümde sivilceler eksik olmazken artık hiç sivilce çıkmıyor. bu sebeple hiç bir şekilde baharatlı yemek yiyemezdim.. son 1 haftadır inadına acı kırmızı biber yiyorum ve bir tane bile sivilce çıkmadı.. cildimde bir parlaklık var.. üstelik günde sadece bir su bardağı içerek elde ettim bunu..

    Yaşım 43 ve kemiklerim için de cok onemli bir destek..

    Ayrıca ben de bir laktaz süt içicisiyim.. yoğurdu bol yemekle birlikte süt içemezdim.. hatta ayran bile şişkinlik yaptığı için yoğurt olarak tercihim yoğurtdur... ama, kefiri şişkinlik sorunu olmadan içebiliyorum..

    Apartmanda ve işyerimde herkese bu içeceği tanıttım.. ilk 2 şişeyi aldıktan sonra, gidip 10 şişe daha aldım ve bunlardan benim için önemli olan kişilere dağıttım..

    tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Çabalarınız bereketli olsun

    saygılarımla

    Çarşamba, Mart 09, 2005 10:25 AM Buğra N.. ( System Engineer )


    Şu bir gerçektirki türklerin tarihi şifa dağıtır..

    İlk öncelikle Bu gerçeği açıklığa kavuşturduğunuz için size teşekkür ederim.

    Kefir i carrefour dan aldık. Grup arkadaşlarım ve ben sadece merak yüzünden... genelde her pazar olduğu gibi müzik çalışmamızı yürütmek için studyoya gittik. ben bateristim;

    Fakat bir şey dikkatimi çekti terlemedim.... Yorulmadım ve daha önce olan bir kaç şey.. Sadece bana değil arkadaşlarımada etkisi oldu.. Ellerimdeki çıtırdamalar da gitti sayılır. Ve insanı çok güzel bir şekilde ferahlatıyor...

    Tekrar Ellerinize sağlık diyor başarılarınızın devamını diliyorum...

    Çarşamba, Mart 09, 2005 9:22 AM Erhan M....

    Sayin yetkililer,
    Duzenli kefir icicisiyim. Evde yapiyordum, fakat esim bakterileri gorunce icmege cekiniyordu.

    Gercekten cok takdir edilecek bir is yaptiniz.

    Allah basarili etsin.

    Salı, Mart 08, 2005 8:58 PM Ahmet B...

    Sn. Yetkili,

    Yıllardır bilinen fakat bir türlü tanıtımı ve ideal sunumu yapılamayan kefiri sizin sempatik ambalajınızda ailece içmeye başladık.Sizin firmanızı peynirlerinizden zaten tanıyorduk. Güvenilir bir isme sahipsiniz.Yeni mamülünüz kefirdede bunu kanıtlıyorsunuz.Biz her hafta Metrodan bir koli kefir alıyoruz ve afiyetle içiyoruz.<

    Salı, Mart 08, 2005 3:59 PM Mehmet B....

    Merhaba,

    KEFİR'i, mitolojik İDA dağı eteklerinden sofralarımıza getirerek kolayca ( zahmetsiz) tüketmemizi sağlayan sizlere teşekkür ederim.

    Tanınmış diğer süt ürünleri markalarının yapamadığını siz büyük riskleri göze alarak yaptınız.
    Kefir gibi sağlıklı bir ürünü ülkemiz yurtaşlarının hizmetine sundunuz.Tüketici olarak bizler de KEFİR'i kolayca kullanımıza sunan sizlere destek olmak için diğer ürünlerinizi de tüketeceğiz.

    www.kefir.com.tr

    Bu e-postayı dost ve arkadaşlarıma da gönderiyorum. İşleriniz de başarılar diler. Büyük sermaye gruplarının ekomik görmediği için üretmediği KEFİR'i üretip halkımızın tüketimine sunduğunuz için tekrar teşekkür ederim.

    saygılarımla

    Pazartesi, Mart 07, 2005 2:51 PM esma D..... Antalya

    Merhabalar
    2 gün önce tesadüfen marketten satın aldığım ürününüzü keyifle içtim.Peki bu kadar yararlı ve kendi öz kültürümüzün içeceği olan kefir niçin bizlerden bu zamana kadar esirgendi.Etrafımızda kaç kişi KEFİR'i tanıyor.Kendi adıma bu zamana kadar kefir'den mahrum kaldığım için üzülüyorum.Ve elimden geldiğince etrafımdakilere öneriyorum.Sizleri de bu içeceği bizlere ulaştırdığınız için tebrik ediyorum.

    Cuma, Mart 04, 2005 2:38 PM Ahmet A......Ankara

    Sayin Yetkili,

    Ben Dış Ticaret Müşteşarlığı Ithalat Genel Müdürlüğünde Daire Baskanı olarak çalışmaktayım.

    Ankara'da yaşadığım için kefiri daha önce A.U.Ziraat Fakültesinden temin ediyordum. Ancak, Fakültenin dağıtım ağının yaygın olmaması bizi bu değerli maddeye ulaşmada zorluyordu. Bu nedenle, firmanızın Türk Halkına yapmış olduğu bu değerli hizmet için teşekkür ediyorum. Özellikle tum Avrupa'da son derece yaygIn olarak satIlan bu harika Ürünün ulkemizde de kısa sürede gerekli ilgiyi göreceğini umuyorum.

    Perşembe, Mart 03, 2005 11:45 AM Pınar Ö..... Ankara

    Eskiden, Ankara'da Ziraat Fakültesi'nin Arjantin Caddesi'ndeki satış yerinde satılıyordu ve içiyordum. Çok yararını gördüm. Ancak, son bir kaç senedir ne yazık ki içemiyordum (satış yeri kapandı).

    Dün, Migros'ta alışveriş yaparken rastladım kefire. O kadar mutlu oldum ki.. Hemen 2 tane aldım. Eve gider gitmez 1 bardak, ve bu sabah da kalkar kalkmaz 1 bardak içtim. Çok güzel bir tadı var, içtikçe içesim geliyor. Yararlarını biliyorum ve bundan sonra evimizden eksik olmayacak, buna inanabilirsiniz. Sizlere bize bu imkanı sağladığınız için gerçekten binlerce teşekkür..

    Salı, Mart 01, 2005 5:58 PM Gökhan G.... İstanbul

    Sayın Yetkili,

    Deniz Ulaşıtırma İşlteme Yüksek Mühendisiyim, Uzakyol Kaptanıyım, halen Petrol Ofisi A.Ş. bünyesinde çalışmakta olan gemilerin operasyonu ile ilgilieniyorum ve aynı zamnda da İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesinde de ders vermekteyim.

    Kefir ürününüzü piyasaya çıkarttığınız tarihten bu yana alarak evimde zevkle tüketmekteyim. Aynı zamanda da içinde bulunduğum tüm meclislerde de yine ürününüzün tanıtımını zevkle yapmaktayım.

    Pazartesi Şubat 28, 2005 11:37 AM Çağatay Y... ( Procurement Engineer )

    Sayın Yetkili,
    Öncelikle size, hergün biraz daha uzaklaştığımız özümüze ait bir simgeye kavuşturduğunuz için teşşekkür ederim. Açıkçası ne olduğunu bile bilmediğim ve ilk kez 4 ay önce duyduğum bir içecek olan "kefir"i 2 gün önce deneme fırsatı buldum. Sizi temin ederim daha ilk paketi bitirmeden bünyemde sıkıntı yaşatan problemlerimden bir çırpıda kurtuldum. Hazımsızlık yüzünden geceleri huzursuzdum, gaz sıkışması kalbimi daha çok dinlememe ve sinirlerimin bozulmasına neden oluyordu. Sindirim sistemini hızlandırdı. Strese bağlı kas ağrılarım vardı, sızım sızım sızlayan bacaklarıma sanki sihirli bir asa dokunduruldu. Afrodizyak etkisini hissettim. Olumlu etkilerini bu kadar çabuk gösteren bir ilacımız var ve biz bu hazinemizin farkında dahi değiliz. Kola, aromalı diğer gazozlar ve enerji içeceklerine harika bir alternatif, hem de bizden Türk'ten bir keşif yeter ki vitrini iyi olsun, tüm pazarlama teknikleri ile bu şifa kaynağının hakkı verilsin. Emin olunuz iş yerinde gönüllü reklamınızı büyük keyif alarak yapmaktayım..

    Cumartesi Şubat 26, 2005 7:06 PM Neval k……

    Yaklaşık 3 yıl once Amerika da yaşayan bir arkadaşım bana kefirden söz
    etmişti.Ustelik orada herkesin hastalık halinde bunu tükettiğini ve bir çok
    rahatsızlığa iyi geldiğinden de bahsetmişti.O zamandan beri ilgi alanımda
    olup.Türkiye de satışa sunulmasını bekliyordum.Herhalde ürününüzü satışa
    sunduğunuz zaman en çok ben sevindim.Hemen satın alıp tüketmeye
    başladım.Sindirim problemim düzene girdi ve cildim fark edilir bir şekilde
    güzelleşti.

    Çarşamba, Şubat 23, 2005 3:29 PM Bayhan E....

    Rahmetli babamin gecirdiği bir karaciger rahatsizligi sebebiyle o zamanlar nereden temin edildigini bilmedigim karnibahara benzeyen bir sey getirdiler eve. Sonradan ogrendimki, Ziraat Fakültesinden gelmis hatirladigim kadari ile, hatirladigim kadari ile diyorum cunku bu olay olali herhalde bir 27-28 sene olmustur, sonralari kefiri mayalamak neredeyse benim gorevim haline geldi, yogurt olurdu mayalanan sut ve tahta bir kasikla alirdim maya kefiri ve tabi bende zaten yogurdu cok sevdigimden habire yer dururdum, pasabahcenin cam kavanozlarina mayalardimki bu kavanoz babamin kimse ellemesin diye, sonralari kefirdenmidir bilmem ama babamim senin karacigerin siroz olur diyenler babami turp gibi gorduklerinde cok sasirmislardi, ama kefirdenmidir bilmem, bana gore oyle, tabi sonralari birazda teknoloji cagi olsa gerek hersey hazir ayagimiza gelsin aliskanligindan kefiri unuttuk gitti, gecen gun esimle bilkent-real markette dolasirken gorunce valla acaip hosumuza gitti, surekli alip icme karari aldik, kizimada hergun biraz zorlada olsa iciriyorum,

    Cuma, Şubat 18, 2005 1:24 PM Prof. Dr. Muhsin D...

    Sayın Yetkili

    Bu değerli besini ülke halkına ulaştırdığınız için sizi kutluyor ve teşekkür ediyorum. Yıllar önce kefiri kendi tüketimim için kendim üretiyordum ancak mayasını kaybettim.

    Perşembe, Şubat 17, 2005 11:39 AM Ayşe Ç.....

    Satış Noktaları ve Teşekkür

    KEFİR Gibi Faydalı bir içeceği bugüne kadar tatmadık ama sayenizde bu tada ulaştık.

    Pazar, Şubat 13, 2005 1:43 AM Dr. Ayse Y....

    Sayın Yetkili,
    Öncelikle, bir süre önce Hürriyet Gazetesinin ekonomi sayfasından öğrenerek hemen marketlerde aramaya giriştiğim ve Migros'tan aldığım ve halen almaya devam ettiğim " Kefir " markasıyla ürettiğiniz, benim yıllar öncesinden hatta çocukluğumdan bildiğim, yediğim " bizim kefirin ", yıllar sonra çocuğuma kadar ulaşması çok büyük bir sürpriz oldu. Ben çocukken bize sağlık olsun diye yedirdikleri bir çeşit mantar olan kefir, sütün içinde tutulur ve kurutulmamaya çalışılırdı. Benim kökenim Trakya ve Rumeli olduğu için bizlere yabancı değil bu ürün. Tanıdıklara ve markette sizin kefiri alırken gören ve merak ederek soran bazı kişilere ise, bir misyoner işleviyle anlatmaktayım kefiri. Bir yoğurt muptelası olan 9 yaşındaki oğluma ise almakla yetiştiremiyorum. Tüm bu samimi ifadelerimden maada, size nacizane iletmek istediğim sudur ki bu tamamen bilinçli bir tüketici olarak bir yorumumdur.

    Salı, Şubat 10, 2005 7:50 PM Selçuk E... ATAŞEHİR,İSTANBUL

    SAYIN ALTINKILIÇ YETKİLİSİ,
    SİZLERİ KEFİRİ SÜT,YOĞURT GİBİ TİCARİ AMBALAJ İÇİNDE GÜNDELİK KULLANILABİLMESİNİ SAĞLADIĞINIZ İÇİN İÇTEN KUTLUYORUM. BEN TESADÜFEN BİR MİGROS MAĞAZASINDA 7 ŞUBAT 2005 TARİHİNDE FARKETTİM,İLK NE ZAMAN PİYASAYA VERİLDİĞİNİ BİLEMİYORUM,UMARIM FAZLACA GEÇ BİR ZAMAN SONRA FARKETMEMİŞİMDİR.HER GÜN DÜZENLİ İÇİYORUM.
    OLDUKÇA UZUN BİR ZAMANDAN BERİ, WEB SİTENİZDE BELİRTİLDİĞİ ÜZERE SÜT,YOĞURT,AYRAN GİBİ ULASAL BİR İÇECEK OLMASI GEREKEN KEFİRİN TÜRKİYE'DE TİCARİ AMBALAJ İÇİNDE GÜNLÜK TÜKETİME SUNULMAMIŞ OLMASININ NEDENİNİ ANLAMAYA ÇALIŞIYORDUM.BU SEKTÖRE YATIRIM YAPMIŞ OLAN PEK ÇOK BÜYÜK FİRMANIN BUNA YÖNELMEMİŞ OLMASINI BİRAZ DA AYIPLIYORDUM.AYRICA BÜYÜK BİR MERAKLA BU İŞİN NE ZAMAN VE KİM TARAFINDAN YAPILACAĞINI BEKLİYORDUM.BU EKSİKLİĞİ FARKETMİŞ OLMANIZDAN VE GERÇEKLEŞTİRDİĞİNİZDEN DOLAYI ÖVGÜYÜ HAKEDİYORSUNUZ.

    BİZİMLE BİR ÇOK ORTAK KÜLTÜREL,YEME-İÇME ALIŞKANLIK VE TATLARINI PAYLAŞAN RUSYA,YUGOSLAVYA GİBİ ÜLKELERDE BUNUN ÇOK UZUN ZAMANDAN BERİ GÜNLÜK TÜKETİMDE OLDUĞUNU SİZLER DE SANIRIM BİLİYORSUNUZDUR.ARTIK ORALARA GİTTİĞİMİZDE BULABİLDİĞİMİZ BİR İÇECEK OLMAKTAN ÇIKTIĞINI GÖRMEKTEN ÇOCUKÇA BİR SEVİNÇ DUYDUĞUMU BELİRTMELİYİM.

    Salı, Ocak 27, 2005 10:28 PM Yüksel G. Hak (Etiler, Istanbul)

    Sayın Altınkılıç Yetkilileri;
    58 yaşındayım. Kefir gibi bir ürünü biz tüketicilerin yararına ürettiğiniz için sizlere teşekkür ederim. Ürününüze Etiler Akmerkez'deki Macro'da rastladık ve oradan temin ediyoruz. İlk gün 1/2 litre kadar içtim ve sonucuna şaşırdım. Hiçbir mide ve bağırsak sorunu olmadan rahatça uyudum. Yoğurt veya süt gibi şişkinlik ve gaz yapmıyor. Bugün yine özel olarak kefirden almak üzere Macro'ya gittik ve 4 şişe daha aldık. Kızıma ve eşime de içmelerini tavsiye ettim.

    Salı, Ocak 18, 2005 12:38 PM Ataman S...

    Sayın İlgililer,
    Çocukluğumda annemle birlikte yapmaya çalıştığımız "kefir"i temiz şişeler içinde önümde hazır görünce ilgi duydum ve 4 şişe aldım. Beğendim de. Her sabah bir büyük bardak içiyorum. Faydasını da hemen gördüm diyebilirim. Biraz yüksekçe olan tansiyonum dengelendi ve kulak çınlamam geçti.

    Salı, Aralık 23, 2004 9:16 AM Tülin O...

    Bir arkadaşımın hediye ettiği ve sizin markanızı taşıyan kefir'i dün ilk defa içtim. Tadı pek hoşuma gitti. Üzerinde bulunan tanıtım kartında, içerisinde hidrojen peroksit vb. gibi bazı kimyasalların bulunduğunu öğrenince , dehşete kapıldım. Çünkü bendeki bilgilere göre bu kimyasal kuvvetli bir dezenfektan olduğu için dozajı ayarlanmadığı takdirde öldürücü etkisi olabiliyor. Bu vesile ile öncelikle internete girerek hidrojen peroksit hakkındaki bilgilerimi arttırıp, sonra da kefir hakkında bilgi sahibi oldum. İnsan sağlığına olumlu etkilerini okuyunca çok etkilendim. Öncelikle, sizi bu ürününüzdeki emeğinizden ötürü tebrik ederim. Ben perakende bir tüketiciyim. Bu ürünü pratik olarak nerelerde bulabileceğim hususunda beni ve tabii bütün toplumu bilgilendirirseniz...

    Başarılarınızın devamını dilerim.

    Salı, Aralık 16, 2004 11:08 AM Saadet B....

    Sayın yetkili,

    Bir markette kefir ürününüzü görmekten duyduğum memnuniyeti belirtmek zorundayım. Bu ürün için firmanıza teşekkür ederim. Macaristan'a yaptığım seyahatlerde başka bir firmanın ürünlerini görmüştüm. Tüketimi de oldukça fazlaydı. Birkaç yıldır marketlerde dikkat ediyorum ancak ilk kez Ankara Real mağazasında sizin ürününüzle karşılaştım. Böylesi yararlı ürünleri daha fazla markette görmeyi umuyorum. Ayrıca yazılı ve görsel basında reklamın faydasını belirtmeme bile gerek yok. Firmanızın bunun bilincinde olduğunu düşünüyorum ve yapılacak duyurularla daha fazla kişinin bu üründen faydalanması diliyorum.

    Bu ürününüzü tüm arkadaşlarıma gösterdim ve web sayfanızı onlara ilettim.

    Çalışmalarınızda başarılar dilerim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi computeron -- 19 Mayıs 2006; 15:04:22 >




  • abı bısey sorcam atalarımız nsl bılmısler o karınca yumurtalarının maya yapmaya yarıyacagını???
    burda 2 secenek var ya cevredekı herseyı tek tek denemeısler bunu da katarsak nsl olur dıye oyle bulmuslar
    kı bana bu pek mantıklı gelmıyor yada bugunku kadar yada daha ılerı bır teknolojı oncedende varmıs sızınde dusuncelerınızı merak edıyorum
  • quote:

    Orjinalden alıntı: onlyone

    abı bısey sorcam atalarımız nsl bılmısler o karınca yumurtalarının maya yapmaya yarıyacagını???
    burda 2 secenek var ya cevredekı herseyı tek tek denemeısler bunu da katarsak nsl olur dıye oyle bulmuslar
    kı bana bu pek mantıklı gelmıyor yada bugunku kadar yada daha ılerı bır teknolojı oncedende varmıs sızınde dusuncelerınızı merak edıyorum



    SANIRIM OZAMANKİ ÇAĞ İLE BUGÜNKÜ ÇAĞ ARASINDA YAŞAM AÇISINDAN FARKLILIKLAR VAR İDİ KENDİ KÜLTÜRÜMÜZ COĞRAFİK OLARAK DA KÜLTÜRELDE ÇOK BÜYÜK BU NEDENLE BU GİBİ ŞEYLERİN BULUNMASI DENENMMESİ VEYA TESADÜFEN BULUNMASI BANA GÖRE NORMAL ŞU ANDA BİLMEDİĞİMİZ DAHA NELER VAR BİLMİYORUZ VEYA BİTMEK ÜZERE KANIMCA TÜRKLERİN YARATICI KİMLİĞİDE ORTAYA ÇIKIYOR (BAKMAYIN BİRŞERYİMİZ YOK AMA ŞU SİYASET VARYA KAHRETSİN. İLİMLE UĞRAŞACAĞIMIZA DİLİMİZLE UĞRAŞIYORUZ)
    GERÇEKTENDE OZAMANDAKİ SANATSAL VE BULUŞLAR MÜTHİŞMİŞ AMA YOK OLDU GELİŞTİRİLEMEDİ BEN BUNA KENDİ KÜLTÜRÜMÜZ İÇİNDE ÖNYARGISIZ KATILIYORUM.O ÇAĞLARDA DİĞER ULUSLAR ÜLKELER VEBA HASTALIK VB GİBİ OLAYLARLA ÇIRPINIYORDU BİZDE BÖYLE OLMADI GEREK KÜLTÜREL YAPIMIZDAKİ TEMİZLİK ANLAYIŞIMIZ(OZAMANKİ) DİĞER ÜLKELERE GÖRE ÇOK SAĞLIKLI İDİ HAMAMLARIMIZ YIKANMA ALIŞKANLIKLARIMIZ İÇTİĞİMİZ VE YEDİĞİMİZ ÜRÜNLERİN ÇEŞİTLİLİĞİ SAĞLIKLI ÜRÜNLERİN SEÇİMİ SEÇİLMESİ TESADÜF DEĞİL YANİ BİZİM TOPLUM BU İŞLRLE BAYAĞI UĞRAŞMIŞ ANLAŞILAN BİRAZ UZUN YAZDIM AMA FAKAT PEKTE SONUCU BAĞLIYAMADIM . SELAMLAR




  • köyde bulunduğum zamanlarda "süt kesilmesi " olayına şahit oldum ...

    süt de pişirilirken bir katılaşma oluyordu ...

    ve süt kesildi diye tabir ediliyordu ...

    belki de bunu maya olarak kullanabilirsin desem ne kadar yanılırım acaba ?
  • @deep,
    kesilmiş süt, yoğurttan ziyade LOR olmaya müsait... daha çok kesilmesi ve katılaşıp lor halini alması için özellikle kesildikten sonra kaynatma işlemi de yapılıyor.
    • 
Sayfa: 1

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz. DH’ye girerek kullanım izni vermiş sayılırsınız.
Anladım Veri Politikamız