Beyler makina mühendisliği hakkında ne düşünüyorsunuz (3. sayfa)

Alman ligine oynanmaz kuralimi cok bozdum yakinda fena patlicam 

Oysa ki Sergen 15 sene önce bu hatırlatmayı yapmıştı 

Bundesliga'da oluşan tuhaf sonuçların sebebi bu tipico'dur.Yani bir takımın bir hafta 6 atıp öteki hafta 6 yemesi gibi saçömalıklar.

Sanırım okurken biraz afallamışsın.Stajlarını baya geç yapmışsın.

Makina mühendisliği evrilmiyor.Ne ise o evrilecek bir halide yok.En oturmuş bölüm sadece daha çok tecrübe ve kıdem gerektiriyor.Otomasyon robotik teknolojileri ve üretim kolaylıkları geliştikçe insan gücüne olan ihtiyaçta azalacak.

Dünyada yeri yok gibi algıda bulunulmuyor.Emek /performans değeri düşük bir bölüm o kadar.Bunu zaten sende okurken anlamışsındır.Mezun sayısı fazla.Şans faktörü lazım.Ytü biraz sanayi ile içli dışlı sende bursa'da ikamet ettiğinden biraz bölgesel görmüş geçirmişliğin belki çevre şansın var.Ama görüyorum ki motorlu araçlar üzerine düşüyorsun ama bir müddet sonra sende yurt dışına gitme çabasına girersin.

Türkiye'de bu bölümün bir değeri yok.Emek karşılığının pek bir değeri yok.

Kimmiş o takım yav merak ettim şimdi 

bu nasıl mantık aq. işletme ya da dükkanım olsa gidip bir de 4yıl keriz gibi makine mi okurum. yeni mezun makine mühü alırım 7-8k'ya onu çalıştırırım.

asıl ve asıl dükkanın ya da babandan kalma işin yoksa okuyacaksın. bu durumda okumaktan başka çaren de yok zaten.

küçükten başka işi öğrenmişsindir tamam gene para kazanırsın da. aynı emeği ünide müh. derslerine versen 10 kat iyi yerlerde zaten olacaksın. kimse böyle bakmıyor bu olaya. millet sanayiyi falan kolay sanıp okumayın sanayide çalışın diyor ya. bunu diyen kişi hayatında sanayide çalışmamıştır. o sanayide öyle bir amelelik var ki o iş gücünün yarısını üniye verseniz zaten gayet iyi yerlerde olursunuz. (dershane parasını her yaz sanayi ve fabrikadan çıkaran biri olarak söylüyorum.)

edit: kaynakçılıkta kolunu bacağını parmağını kulağını vs. kaybetmeden emekli olan bir kişi tanımıyorum.

aklın yolu bir kardeş ya. sanayide öyle bir amelelik öyle ağır bir iş gücü vardır ki bizim burada ağır bir şeyi kaldıramadığında falan "olm hiç sanayide de mi çalışmadın" derler. her gün eve yorgun gidersin köpek ölüsü gibi atılır kalırsın zaten. sırt, omuz, eklem ağrıları bir kere başlar ölünce gider. millet sanayicileri oturduğu yerden araba söküp takıyor sanıyor. halbuki o ağır ameleliğin max yarısını mühendisliğe versen nerelere gelirsin.

Sen işte dar bir bakış açısı ile bakarsan olaya böyle olur.Ülkende şuanda örnek gösterilen Sabancı ve Koçlarda sanayiden gelme.Ha sanayi çok iyi değil.Bakış açısı vizyonu doğru adımı doğru zamanda atanlar için iyi.Biraz kurnaz riskide seven ileriye dönük atılganların vs.

Ben bunu niye dedim.Sende klasik sanayici şark kurnazları gibi düşünüyorsun sanayiye gittim diyorsun ya yani.Ne ki birini bulur çalıştırırım.Şimdi senin altında çalışan sen mühendis olduğunda mı sana tabi olur sen ilkokul mezunu biri olduğunda mı veya sen daha geniş perspektifte iş yapmak isteyince ilkokul mezunu bir eleman mı karşıdakine güven verir yoksa bir mühendis olman mı.Bu sabancı koçlar malum holdingleşmişler.E herşey hazır yapılmış.Keriz miydi de birde çocuklarını okutmuşlar o kadar para harcamışlar.Neye gerek altına adam çekerlerdi bunlarda koltuk ısıtırlardı ömür boyu.

Senin düşüncene bakarsak durum buna çıkıyor.Büyüme kaydetme karşıdakinin sana güvencesi büyüme odaklı işi geliştirme sermaye risk alma gibi şeyler kendini geliştirme ile olur.Ben sana sanayide amelelik yap demiyorum.İşletmen dükkanın varsa geçmiştende bir bağın varsa bu tip şeylere işini büyütürsün.Aileden gelme vs.Sanırım başlık sahibi yanılmıyorsam bu tip şeylerden bahsetmişti.

Yaşın 18 henüz herşeyi akıl etmiş değilsin.Yaşın büyüsün işin öyle olmadığını anlarsın.Bu dediğim bakkal yönetmek değil.Kerizlik hiç değil.Tabi iş kişide biter.Sanayide amelelik yap demiyorum.Sanayide işini bilen yolunu bulur.Ama yeni yetmeleri sudan ucuza çalıştırırlar.İşveren gözü ile başka çalışan gözü ile başkadır.

Elini kolunu kopartacak kadar bilinçsiz dolu.Dikkat etmeyip çayı kahveyi parça işlerken tornaya koyup kolunu kaptıran iş bilmez akılsızlarda dolu.Ben işimi bilirim deyip maske takmayıp gözüne talaş sıçratan korneasına zarar veren avarel çok bilmişlerde dolu.Sen akıllı ol daha iyisi ol.İyi çalışan dikkatli çalışan olursan hem iyi olursun hem kendini korursun.İş güvenliği kişisel güvenlik gibi şeyler boşuna yok.Ama eski kafa usta denen bazı miadı dolmuşlar inatçı olduğundan kolunu kulağını elini koparttıran var.İşini düzgün kontrollü yapan operator de var kaynakçı da var.Türkiye'de insan karakterine bağlı birşey.Türkiye'de insan dengesiz yapıda ise kendisine de çevresinede zarar veri.Bunun kaçarı yok.

Makine mühendisiyim 99 kere daha hayata gelsem yine de makine seçmem. %1'lik aptallığı yaşıyorum. Evrendeki en aptal versiyonum makine mühendisi okuyan şuanki halimdir.  

2022 Yılı İtibariyle Popüler Mühendislik Bölümlerinin İş İmkanları ve Potansiyellerine Göre Sıralaması:

CENG ≥ SENG > EEM > EHB = EM > MENG ≥ IE > CHENG

makine mühendisliği değil makine mühendisi olarak çalışan evriliyor. hidrojen combustion engine, autonomous vehicle veya fuel cell projelerinde bulundukça şirketinde ister istemez işi yapabilmek için bunları öğreniyorsun. benim şuan yaptığım iş mekatranoik ve kontrol otomasyon işi mesela. makine mühendisiyim ama bu işi yapıyorum

otomasyon ve robot teknolojileri geliştikçe insan gücüne olan ihtiyaç değişiyor demişsin. ben production areada bulunan bir mühendis değilim. gelipte koskoca dorsesinde 40 ton yük taşıyan hcvnin kalibrasyonunu gelip bir robot veya bilgisayarda tasarlanmış bir tool yapamaz. otomatik bir şekilde softwaresinide bir tool yapamaz. montajda çalışan mavi yaka değiliz. bu söylediğin robot gücü artıyor yaaa insanlar işsiz kalıcak dayıdan bir farkı yok benim için. calibration departmanının tam olarak ne yaptığını bilmemen normal çünkü yeni yeni ortaya çıkan bir departman ki adam akıllı calibrationuda sadece türkiyede şuan otosan yapıyor. içeriğini bilsen eminim bu şekilde sığ bir şekilde konuşmazdın.

farkettiysen stajlarım hep uzun dönem stajlar, 1 aylık stajlar değil. bunları son sınıfta dersin azken yapabilirsin. haftanin 3 günü staja gidip 2 gün derse gitmek 1 , 2 veya 3. sınıfta yapabilceğin bir staj türü değil

kendi yorumumda da söyledim zaten bir sonraki hedefim yurt dışı diye. türkiyede zaten emeğinin karşılığını aldığın bir iş yok. şuan için türkiye standartlarında çok güzel parada alıyorum. 2 sene kadar tecrübelenip yurtdışına çıkmak benimde bir sonraki hedefim ki bu sadece makine mühendisi için geçerli değil herkes bunu düşünüyor.

ki mezun olmuşum ilk işim otosan sancaktepede argedeyim dahası yok yani reis türkiyede :d çevremde var, ailemde zengin, ben de potansiyelli bir mühendisim. ben her zaman rahat yaşarım bu hayatta reis babadan, amcadan, dayıdan makine mühendisiyiz biz sen bunları başkasına söyle

Ben genele dedim.Sen çevrem var demişsin.Tanıdığın varsa ne işi yaptığın önemi yok diplomanın bile aileden de geliyor demişsin bunlar +'lar fakat burada senin avantajlarını genele yayarak söylemezsin işte.Benim durumum şu ona göre burayı seçtim dersin durum farklıdır.

Biz burada ne diyoruz bağımsız olarak biri seçmeli mi.Boşta kalır mı tatmin olur mu.Emeğinin karşılığını alır mı.

Yani buradan kasıt senin durumun ile genele tavsiye olarak bunu söylemen mantıksız.Baştada dediğim gibi çevren varsa bazı şeyler daha kolay ama biz burada piyasa durumunu mesleğin geleceğini öngörerek söylüyoruz.

2.Makine mühendisleri dediğini zaten yapıyor otomasyon kontrol gibi şeyleri.Sen bulunduğun yere kendin girmek istediğin kimse seni sokmadı herhalde bir yerde ihtiyaç ne ise sen zaten ona göre hareket edersin.Bunun konumuzla alakası yok makine mühendisi gerektiğinde işi dolayısı ile bir bilgisayar mühendisi kadar yazılım donanım bir elektrik mühendisi kadar elektrik bilgisine tam olarak olmasada sahip olmak zorunda.Mühendisliğin mayasında bu var.Müfredatıda böyle.Bunun evrilme ile alakası yok.Üretim teknolojileri geliştikçe ve sen bir alanda çalışmak istiyorsan ona göre sen geçmişten bu yana değişiyorsun zaten.Ama bu seni o alanda tecrübeli kılıyor.Bir makine mühendisi için çalışma sahaları geniş olabilir ama net olarak kıdemli olacağı alan sayısı imkanı azdır.

3.Ben Almanya'dayım herşeyinde farkındayım.Dışarıya iş yapıyorsa teklif aldı ise elinde imkan varsa firmalar öneri veya planlama ile yeni bir şekle bürünebilir bu değişen birşey.Bu işlem uyum için yapılan birşey.O veya bu yapması önem arz etmiyor.Otomasyon ve üretim teknolojileri geliştikçe insana olan ihtiyaç azalacak bu olacak.Azalma olmayacak demen safsata.Tabi bunun bakım onarım noktasında önemide var bazı noktalarda Türkiye'deki insan gücü bakım onarımdan daha ucuz kaldığı için bu geçiş evresi kolay olmayabilir ama az çok bu olacak.

Ayrıca alım gücü yeterlilik ve daha ilerisini düşünmek adına bir süre sonra sende bir yerde tıkanacaksın ve ülkeden çıkmak isteyeceksin.Bu noktada sonda da bahsettiğim gibi bu noktaya geliniyor.İşte kişiler imkanları dahilinde bunu soruyor.Türkiye'de bu mesleğin geleceği nedir.Çevresi tanıdığı bağlantısı olan gelip burada sormaz zaten.Kişi iş bulur tatminde olamaz.Biz ortada kalır demiyoruz.İlla bir yerde çalışır ama işini ortamını sevmez.Bak sen konum çevre ailen neticesinde rahatsın.Bu sana özel durum ama olmayan çok kişi var.Karamsar bakan.O nedenle senin verdiğin tavsiye geçersiz.

Neden tüm gençler yazılıma yöneliyor.Sürü psikolojisi ile.Çünkü kaygılı olduğundan çevresi bağlantısı olsa böyle saçmalıklar olmazdı.Bir dönem inşaatada böylesine yükleme vardı.

Başlığı açan kişi babam oto tamircisi demiş.Ben bu yoldan çıkarak şunu bunu olabilirsin dedim.Babasının böyle işi varsa bağlantısı aşinalığı vardır.Yoksa dümdüz git sanayide şunu ol demiyorum.Benimki tavsiye.Yani iyi bir kaynakçı oto tamircisi daha iyi kazanım elde eder tabi işinde iyi olursa.Ha kişi vazgeçip başka yolda çizebilir kendine zorunda değil.Kişinin kendi bileceği iş.Biz burada şunu ol bunu ol demiyoruz.Bu toplumda büyüdüğümüzden az çok aile baskısı ile çoğu kişi sevmediği işi yapıyor.Sanayinin pek ala eğer hiç geçmişiniz yoksa kötü bir yer olduğunu yoksa bizde biliyoruz.Emek sömürüsü bir yer tabi küçük yaşta çalışan çocuk ve genel işçiler için.İşi sen kurarsan başka çalışırsan başka.

O kişilerin bileceği iş son noktaya gelecek olursak.Yani bir fabrika işletme sahibi iseniz.Konum ve statü olarak belli bir noktaya gelmek daha çok güven bakış açısı katar.Ha kişi okumaz etmez.Gerek görmez bu onun bileceği iş.Ama altında çalışan kişilerle iletişim noktasında ve daha büyük düşünebilmek için.Birazda yani kişilerin çoğunda ukte kalıyor.En azından lisans düzeyinde bir eğitim almak günümüzde biraz gereksiniz gibi.

Eskiden böyle bir husus yoktu gerek yoktu.Ama günümüzde biraz eliniz parada görmüşse .Eğitim düzeyi olarak altta kalmak biraz aşağılayıcı bir durum.Tabi er kişi 60-70li değilse ben 80 ve sonrası nesil için diyorum.Çünkü buldunuğunuz konumda karşınızdakilerin size takındığı tavırda farklı oluyor.Sizin işiniz dolayısı ile iletişimde bulunduğunuz yerlerde.Ben gidin london econonomics'te okuyun demiyorum sonuçta.En azından ortalama düzey bir lisans mezunu olmak iyidir.Koç,Sabancı çok farklı noktada zaten babalarıda eğitime verilen paraya acımadığından kendileri zorlamış oğullarını kızlarını.Tabi her adımı onlardan önce öngörerek yani şirketlerin geleceğini garantiye almışlar.

Baba işi eğer seviyorsanız aşinaysanız iyi birşey bayrak taşımak gibi oluyor.Ama her babada girişken değil.Risk alan cinsten değil.Böyle böyle büyütüyorsun işleri.Yoksa sen şimdi a olursun b olursun her nesilde sıfırdan başlarsın.Kim istemez.Kendi işinin patronu olmayı.Ama işte birilerinin senin neslinde riski göze alıp ilk adımı atıp sana yol açması lazım.Seninde heves etmen vs.