Şimdi Ara

Celal Şengör hakkında sorularınızı bana sorabilirsiniz (11. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
301
Cevap
5
Favori
11.068
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
8 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Teknoseyir var insanların yaş ortalaması yüksek ve birbirine saygılılar, bloklama sistemi de müthiş tavsiye ederim.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Genelde teknolojik paylaşımlar yapılsada sen bilimsel bir soru sorduğunda vs. cevap veren oluyor düzgün bir biçimde.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir bilim adamının serüveni kitabından

    Dolayısıyla
    Türkiye’de alman ödüller, verilen cezalar hiçbir şey ifade et-
    miyor. İşte seninle birlikte bu sabah bir örneğini yaşadık. Ga-
    zeteci, “Celâl Şengör emlak şirketi kurdu” diye yazıyor. Bu
    haberi yapan kişinin aklına, bunu tahkik etmek ve doğrusu-
    nu yapmak gelmiyor. Böyle bir kaygı yok. Bilimde de yok.
    Mir bakıyorsunuz, adam bilmem kimin makalesini yürütüyor.
    Ilöyle bir bilim olabilir mi? Bilimle ne alakası var bunun? Bir
    insan fikirleri, yaptıkları duyulsun, bir yanlışlık varsa meslek-
    laşları kendisini ikaz etsin diye makale yazar. Yani her bilim-
    sel yayın, bir haber bültenidir. Bu haber bülteninin maksadı
    da bilim camiasını yapılan işten haberdar etmektir. Burada
    hırsızlık yapılır mı?
    Burada yapılırsa zaten başka nerede yapılmaz ki?
    Benim aklım almıyor bu işi. Ben bunu yapanlara insan di-
    ye bakamıyorum, bunlar zavallı yaratıklar. Bir adam bir ma-
    kaleyi çaldıysa ne diyeceksiniz? Şöyle bir örnek bile gördük:
    Adam makaleyi olduğu gibi almış, yazarın adını tipeksle silip
    keııdisininkini yazmış...
    / ahmet edip tekrar yazmıyor bile...
    I layır ve bunu doçentlik dosyasına koyuyor. Bu bile gö-
    ı ııldü bu ülkede. Hem de Yücel Yılmaz yakaladı yapanı.
    (ı örüldü de ne oldu? Muhtemelen şimdi profesördür o sö-
    ■■ıiııii ettiğiniz kişi...
    liıbii öyle. Dolayısıyla, onları insan değil de zavallı yara-
    ııklar seviyesinde görürseniz pek fazla üzülmezsiniz veya kişi-
    •ıel olarak sıkılmazsınız. Ama ben yine de bunun için rektöre
    l'.ulıp, bu üniversitenin hiçbir esprisi kalmadı, lütfen izin verin
    ayrılayım, diyorum. Üniversite değil burası. Öğrenci ciddiye
    alınıyor, hocası ciddiye almıyor, halk ciddiye almıyor, yöne-
    lim i'iddiye almıyor. Biz neden bahsediyoruz?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bir bilim adamının serüveni kitabından

    En sonunda benim iki üç gün erken ayrılmam icap et-
    ti. Benim gıyabımda Alay Komutam’ndan izin alındı. Bana,
    “Alay Kumandam’na git, bir teşekkür et, izin verdi sana”
    dediler. Gittim, “Teşekkür ederim, bana izin vermişsiniz”
    dedim. “Burayı beğendin m i?” diye sordu. “Komutanım
    güzel ama açık konuşabilir miyim?” dedim. “Tabii canım,
    söyle ne söyleyeceksen” dedi. “Komutanım ben Hava Kuv-
    vetleri’nde altı yılımı geçirdim” dedim. “Onlarınki de as-
    kerlik m i?” diye küçümsedi hemen komutan. “Komutanım
    onlarınki sizinkinden çok iyi. Bir kere daha çok iş yapıyor-
    lar” dedim. “Ne demek istiyorsun sen?” dedi. “Burada si-
    zin yaptığınız askerlik değil, siz birbirinize işkence ediyorsu-
    nuz” dedim, arkasından da, “buradan ne kadar savaşacak
    bir güruh çıkar, emin değilim” diyecektim ki, “Çık dışarı!”
    diye kovdu beni. “Emredersiniz komutanım” deyip çıktım
    tubii ki.
    Netice itibariyle askerlik çıkmış oldu aradan. Pekâlâ ko-
    kuşta falan yatmak zor olmadı mı veya yemeklere alışmak?
    I Iayır, ben yatılı okula gitmiş adamım, hiçbir farkı yoktu.
    I Lıtta diyebilirim ki, askeri koğuşlar Robert Kolej’in koğuş-
    l.ırından iyiydi. Silahlı Kuvvetler’in koğuşları daha temizdi,
    pırıl pırıldı her taraf.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • 24 Mart doğum günüydü Celal Şengör'ün. Kendisine buradan da mutlu yıllar dileyelim.
  • "Bu Cumartesi saat 19.00'da Gelecek Bilimde Twitch ve Youtube kanalında Celal Şengör ile Mars jeolojisini ve depremleri konuşacağız. Youtube'da yorumlar kapalı olacak, chat için twitchden izleyebilirsiniz
    youtube.com/gelecekbilimde
    twitch.tv/gelecek_bilimde"

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yayın başlamış.

    http://dhbr.co/bsBQ

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Celal Şengör'e gönderdiğim e-posta ve aldığım yanıt:

    Merhaba hocam.

    1980 - 1989 arası milletin gözdesiyken, sonrasında yıllardır kendisine nefret kusulan, iftira atılan, ölüp gitmesine rağmen hâlâ seviyesizce sözlere maruz kalan Kenan Evren'e dair insanları aydınlatıcı bir kitap yazmayı düşünüyor musunuz? Düşünür müsünüz? Övgü ya da yergi değil, Evren ne ise o. Onu anlatan bir kitap... Bence çok yakışır size. Sadece "Erdal Eren'in YAŞINI BÜYÜTTÜ ve onu astı." yalanı ve iftirasını bile insanlar anlasa çok iyi olur.

    Normalde cevap yazdığınızı söylüyordunuz ama iletilerime sadece bir kez yanıt aldım. En azından umarım görüyorsunuzdur. :)

    Kolaylıklar, saygılar, sevgiler.

    Cevap:

    Keşke böyle bir kitap yazmaya vaktim olsa. Şahinkaya General’in bir röportaj metni Fırtına Generalde mevcut. Sanırım yayımlanacak. Evren General ne yazık ki işlerini evde konuşmazdı. Onun için ailesinden de yardım almak mümkün değil. 12 Eylül müdahalesini bile onlar da televizyondan öğrenmişler!!!




  • Doğru diyorsunuz. Sizin düşündükleriniz bir e-posta üzerinden konuşulacak şeyler değil. Ben sadece acaba Evren için de bir kitap yazar mı diye düşündüm, ondan sordum kısaca. Cevabı da almış oldum.
  • Gelecek bilimde Şengör yayınını yeni izleme fıraatı buldum. Güzel bir yayındı, özellikle ayrıntılı soru sorulması çok hoşuma gitti ve verilen cevapların psikoloji açısından anaiz edilmesi de güzeldi. Yalnız bilim yayını videosunun yorumlar kısmını kapatmak bence çok saçma, perhiz-turşu ilişkisi gibi.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • "Piri Reis konuşulan bir ortamda paylaştığı bir fikir sonrası "sen jeologsun, sus!" diyen de çok olmuştu malum...

    Acaba onlardan kaçı Piri Reis ile ilgili bir sempozyum için bildiri hazırlamış ve sunmuş, üstüne bir de oturum yönetmiştir!?!?!?!?

    Piri Reis meraklılarının, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir, Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Başkanlığı tarafından Eylül 2004'te düzenlenen bu sempozyuma ait bildirileri ve oturum metinlerini içeren kitapçığını edinmesini öneririm"

    http://dhbr.co/bryg

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir bilim adamının serüveni kitabından

    — Bir de milliyetçilikle alakalı bir tarafı var herhalde....
    — Var var. Milliyetçilik bileşeni benim hayatımın her döne-
    minde oldu, hiç bitmedi o, hâlâ da var. Ama benim milliyetçi-
    liğim çok enteresandır. Mesela Türkiye’deki milliyetçiliğin bi-
    leşeni ne yazık ki din olmuştur. Bende ise tam aksine, din
    karşıtlığı var. Dolayısıyla kesinlikle Türk milleti deyince, be-
    nim kafamda ideal olarak şamanist Türk milleti beliriyor. On
    iki hayvanlı Türk takvimi olan. Geçenlerde Cumhuriyette.
    okudun mu Deniz Som’un köşesindeki yazıyı? T R T Daire
    Başkanı beyefendi buyurmuşlar ki, TRT’nin domuzu çizgi
    filmde reddetme hakkı vardır, kültürümüzde domuz yoktur.
    Ben de hemen Deııiz’e iki satır yazdım, yayımladı. Şu adam
    keşke birkaç ay bekleseydi, kültürümüzde domuz yoktur lafı-
    nı etmek için, dedim. Çünkü bu lafı, on iki hayvanlı Türk
    takviminin domuz yılında etmiş olacaktı.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Bir bilim adamının serüveni kitabından

    — Edebiyatçılar arasında beğendiğiniz bir kişi bile yok mu?
    — Nâzım Hikmet ve Yaşar Kemal yok.
    — Kim var beğendiğiniz?
    — Çok beğendiğim kimler var? Mesela Yahya Kemal’den
    bahsettik. Şahanedir. Ama Türk edebiyatında Tevfik Fikret’i de severim ben.
    — Yahya Kemal tabii iyi şairdir ama Tevfik Fikret kötü şair-
    dir. ..
    — Tevfik Fikret’in bazı şiirleri çok güzeldir, üstelik zengin.
    Her okuduğumda en azından kelime ve imaj hâzinem zengin-
    leşiyor; yabancı dillerde bile olsa.
    — Pekâlâ Yahya Kemal ve Tevfik Fikret dediniz, başka?
    — Fikirlerinden hiç hoşlanmadığım halde Mehmet Âkif’i çok
    beğenirim.
    — Karakter olarak mı beğeniyorsunuz, şair olarak mı?
    — Yalnızca şair olarak. Karakter ve fikirleri açısından beğen-
    mem.
    — Niye, çok düzgün adamdır...
    — Bana öyle gelmiyor, Fikret’e sataşma şekli makbul bir tar-
    za sahip olmadığını gösteriyor. Yani bugünkü yobazlardan
    pek az farkı olan bir adam. Farkı da herhalde veterinerlik
    okumuş olmasından ileri geliyor. Yani dini şeyler dışında akıl
    ürünü bir şeyler de okumuş.
    — Polemik yapıyorlar ama, öyle şeyler olur...
    — Ben karakterini sevmem ama o “Çanakkale Şehitleri” ina-
    nılmaz bir şiir. Yani onun içinde Bedir filan gibi Müslüman-
    lıkla ilgili şeylerden söz etmese şuraya asacağım o şiiri.
    — İyi ama Çanakkale’de ölen insanların neredeyse tamamı
    Müslüman’dı...
    — Maalesef. Ama aralarında pek çok Osmanlı gayrimüslimi-
    ni de es geçmeyelim. Onlar da bizler için hayatlarını verdiler.
    — Oğlunuz Asım’ın ismiyle, Mehmet A kif’in “Âsım’ın Nes-
    li” arasında bir bağlantı var mı?
    — Ben o şiirlerden etkilendiğim için Asım koydum oğlumun i'.mini. Hoş bir tesadüf babamın adının da Asım olması. O
    ıl.ı ismi kararlaştırmamızda etken oldu tabii. Ailede bir sü-
    ıeklilik lazım.
    Eebiyatı bırakıp akademik kariyerinize dönelim. Doçent
    olmuştunuz. İki kitabınız ve tam 66 makaleniz vardı.
    66 tane olması mühim değil. Doçent olana kadar ben han-
    l’,ı problemleri çözdüm, önemli olan bu.
    66 makalede jeolojinin birtakım problemlerini çözdünüz
    herhalde değil mi?
    Makale sayısı bir bilim adamı için hiçbir şey ifade etmez.
    Ilıidc edecek olan şey, hangi problemleri ne zamana kadar
    yüzdüğüdür. Bunun altını özellikle çizmek isterim. Benim bü-
    yiik şansım şuydu: Ben üniversiteye hiçbir zaman sıradan bir
    < iğrenci olarak girmedim. Ben üniversiteye girdiğim zaman
    I«.»yatta ne yapmak istediğimi biliyordum. Ve üniversite eğiti-
    mini bunu tamamen mümkün kılacak bir şey olarak değil,
    benim amacıma giden bir aşama olarak gördüm her zaman.
    Mesela ITouston’daki hocalarımla anlaşamadım. Çünkü on-
    l.ır üniversiteyi bir mesleğin edinildiği yer olarak görüyorlar-
    dı. bu mesleği edindikten sonra o mesleğin icra edilmesine si-
    ni geleceğini zannediyorlardı. Ben de onlara diyordum ki,
    "llcıı jeolojiyi bir meslek olarak yapmıyorum. Yapmayaca-
    ğım da. Ben jeolojiyi hobi olarak yapacağım. Ben para ka-
    lınm aya ihtiyacı olan bir adam değilim. Ben istesem play-
    Itoyluk yaparım. O kulüp senin bu kulüp benim, o yat senin
    İm yat benim gezerim ömür boyu. Bunu yapabilecek mali gü-
    t ııııı var benim. Fakat ben bundan zevk almadığım için baş-
    l.ı tiir bir insan faaliyetinden zevk alıyorum, bilimden zevk
    Alıyorum.”

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • ''Her ne kadar Hava Kuvvetleri'ne inanılmaz bir bağlılığı olsa da, Deniz Kuvvetleri'ni de ihmal etmemiştir Celal Şengör :)

    2008 tarihli ve 16. ve 17. yüzyıllarda Hint Okyanusu'nda Osmanlı Deniz varlığı konulu bu sempozyumda bir oturum yönetmiş ve bir de bildiri sunmuştur.

    1773'te donanmanın yaşadığı Çeşme Faciası sonrası sonrası İTÜ'nün temellerinin atıldığını dikkate alırsak, aslında denizden de o kadar uzak olmaması da normal gibi Celal Şengör'ün''

    Celal Şengör hakkında sorularınızı bana sorabilirsinizCelal Şengör hakkında sorularınızı bana sorabilirsinizCelal Şengör hakkında sorularınızı bana sorabilirsinizCelal Şengör hakkında sorularınızı bana sorabilirsinizCelal Şengör hakkında sorularınızı bana sorabilirsinizCelal Şengör hakkında sorularınızı bana sorabilirsiniz




  • Kendileri teologtur.Askerlik kurumunun öneminin küçüklükten itibaren empoze edilmesinden,belli pratiklerle pekiştirilmesinden ileri geldiğini söylemiştir.Üstelik askerliğin ölüme mistik bir anlam yüklediğinden bahsetmiştir.Müslüman olup da felsefeyle uğraşıp okuma yapanlar şüphesiz daha akılcı bir tablo çiziyor.Demek ki ateistlik dahi insanı teolojiden azat etmiyormuş



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zodion -- 14 Nisan 2019; 15:57:33 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-EB772A469

    Bu mesaj silindi.
    Operatif alan sağlanmadan erek türetilemez

    E amigdalanın ve toplumsal delüzyonların etkinliğinin sabit olduğu durumlarda kafan karışır tabi
  • 
Sayfa: önceki 910111213
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.