Şimdi Ara

Son terör olayları ile ilgili bir kaç kişisel tespit

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
55
Cevap
0
Favori
1.930
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Merhaba,

    Son yaşanan üzücü Aktütün olayından sonra galiba bazı devlet büyüklerimiz olayı muhakeme etmemekte ısrar ediyorlar şöyle ki:

    1) Yaşanan bu son olay aslında var olan ve süregelen terörle mücadele politikasının bir yansımasıdır. İlginç değildir! Beklenmedik değildir. Bugün bu olaya üzülsek dahi üzüleceğimiz aslında çok önceden bellidir. Gidişat bellidir. Terörle mücadele politikamızı bilip gelecekte neler olacağını tahmin etmek hiç zor değildir!

    Terörle mücadele ile gelecekte yaşanacak olaylar (devinim) aşağıdaki gibidir:

    a1) Teröre kurban vereceğiz.
    a2) Olay medyaya taşınacak. Miyonlarca kişi üzülecek, öfkelenecek. Cenazelerde lanet okunacak.
    a3) Yurtdışı gezileri vesaire iptal edilecek. Acilen toplantılar yapılacak.
    a4) Saldırının olduğu bölgede operasyon düzenlenecek. "Kararlıyız, yıkılmadık" mesajı verilecek.
    a5) Sakinlik dönemi yaşanacak ve bir süre sonra döngü a1' den devam edecek.

    Bu gidişatın uzun süredir böyle olduğunu ve muhtemelen de böyle devam edeceğini kestirmek çok mu yanlış olur? Bunun bir kısır döngüye dönüşmek üzere olduğunu düşünen devlet büyükleri var mı?


    2) Her terör olayında bazı toplantıların yapılması ve gezilerin iptal edilmesi o kadar sıradanlaştı ki! Şahsen benim gözümde bir anlamı kalmadı artık. Başbakanın kendisi de belki farkında yurtdışı gezisinin iptal etmesinin olaya çözüm olmayacağının ya da daha önce kaç defa bu tür olaylardan kaynaklı gezi iptal edildiğinin farkında. Eğer farkında değilse bile gezisini iptal etmek için bir sebebi daha var; kalitesiz Baykal muhalefeti. Geziyi iptal etmese muhalefet hemen vatan hainliğiyle suçlayacak neredeyse. Neden işi gücü bırakıp olaya odaklanmıyorsun diyecekler. Baykal'ın sözlerini duyar gibiyim... Tayyip Erdoğan'ı suçlayacak çok nokta olsa da bu iptal meselesinde kalitesiz Baykal muhalefeti yüzünden hak vermek zorunda kalıyorum.


    Sonuç:

    Bu kadar insanın gerçekten ölmesi gerektiğine emin değilim. Verilen yanlış kararlar çok ve ders alınmıyor. Sorunu çözemiyoruz işte.. A yöntemini çok denedik, sonuç vermiyor. Biraz da B yöntemini denemek gerekir. Mantık bunu gerektirir. B yöntemi en azından denenir, o da çözüm getirmiyorsa A'da devam edilir ya da yeni bir C yöntemi bulunur. Gerçekten sorunu çözmek isteyen bir insan bu mantıkta gider. Ama bir insan ya da insan topluluğu problemi çözmeyi gerçekten istemiyorsa ve başka amaçları varsa; kısacası A yöntemiyle "sonuca ulaşamamak" ona fayda sağlıyorsa bu yöntemde ısrarcı olması pek tabi doğaldır.


    ---------------------
    Şunu da unuttum: Hayatını kaybedenler nedense genelde en gariban ailelerin çocukları. Ortada bu sonucu doğuran bir sebep var ama herkesin aslında bildiği bu şeyi söylersem RTÜK beni kapatır heralde, bilmiyorum. Bazı şeyleri üstü kapalı geçmekten çok rahatsızlık duyuyorum ama memleketteki özgürlük anlayışı belli olduğu için yapamıyorum. Yeterince cesur değilim. İnsanın öyle çok şey söyleyesi geliyor ki memleketin gidişatıyla ilgili.. Üstünlüğü ele geçirmek için mücadele eden gruplarla ilgili... Halkımız da bazı gruplara neredeyse tanrı gibi baktığından ve hata yapma olasılığı olmadığını düşündüğünden bazı şeyleri kabul ettirmek de zor. Sisteme ayak uydurup kendi keyfimize mi bakalım ne yapalım.. Düşünmeyi bırakalım mı.. Durumdan rahatsız olmamak için sığır olmak lazım... ama mutlu bir sığır..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi [cins] -- 5 Ekim 2008; 2:29:36 >







  • Bizim terörle mücadelemiz Bir [Bataklıkta ki sinek topluluğunu terlikle teker teker öldürmeye çalışmak]gibi
  • Tespitler güzel ve yerinde.
    Bir de ben kısa bir yere dikkat çekmek istiyorum.

    Gerek pkk'nin, gerekse Türk Silahlı kuvvetlerinin elinde Amerikan yapımı silahlar var.
    Benimde dilim varmıyor senin gibi; ama bu savaş başka savaş.

    Şehitlerimizin Ruhları Şadolsun. Mekanları Cennet olsun.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: [cins]
    Şunu da unuttum: Hayatını kaybedenler nedense genelde en gariban ailelerin çocukları. Ortada bu sonucu doğuran bir sebep var ama herkesin aslında bildiği bu şeyi söylersem RTÜK beni kapatır heralde, bilmiyorum. Bazı şeyleri üstü kapalı geçmekten çok rahatsızlık duyuyorum ama memleketteki özgürlük anlayışı belli olduğu için yapamıyorum. Yeterince cesur değilim. İnsanın öyle çok şey söyleyesi geliyor ki memleketin gidişatıyla ilgili.. Üstünlüğü ele geçirmek için mücadele eden gruplarla ilgili... Halkımız da bazı gruplara neredeyse tanrı gibi baktığından ve hata yapma olasılığı olmadığını düşündüğünden bazı şeyleri kabul ettirmek de zor. Sisteme ayak uydurup kendi keyfimize mi bakalım ne yapalım.. Düşünmeyi bırakalım mı.. Durumdan rahatsız olmamak için sığır olmak lazım... ama mutlu bir sığır..


    bu konuya cevap vermek istiyorum.

    daha önce de kayınvalidem benzer düşünceleri dile getirmişti ...

    kanaatime göre her ne kadar torpilli askerler olsa da bizzat cephede çatışanlar için böyle bir ayrımın yapıldığını düşünmüyorum ben.

    bunun sebebi olarak maddi durumu iyi olan aileler çocuklarını okutuyorlar, onlar da askere kısa dönem er ya da asteğmen olarak gidiyor. dolayısı ile kısa dönem erler de cephede teröristler ile çatışmadığı için maddi durumu iyi olan ailelerin evlatları daha az şehit oluyor.

    be3n bu şekilde düşünüyorum ...




  • Artık B yöntemini denemek konusunda çok haklısın. Ama B yöntemi için yürek gerekiyor. B yöntemi ne? Bu işin mevcut sınırlarla olmayacağını kabullenmek. Yıllardır terörist yuvası olan Kuzey Irak'ın ağalarını ve conicanları kızdırmak pahasına Kuzey Irak'a girip tampon bölge oluşturmaktır bu işin çözümü. İşlerine gelince bizden asker isteyen NATO'lu zımbrıtılara "yıllardır bu bölgeden ülkeme saldırı düzenleniyor bende kendimi savunma hakkımı kullanıyorum ya yanımda olun yada karışmayın" demek gerekir. Coniciklere madem bu bölgeyi kontrol edemiyorsun çekil kenara işi bir bilene bırak denmelidir. Ama bunları yapmak sadece iktidarda değil vatandaştada irade ister. Bunu yaptın mı ambargoyu göze alacaksın, vatandaşlarının bazı ülkelere kabul edilmemesini göze alacaksın. Ama kendimizi kandırmayalım, daha başbakan olmadan, hiç bir sıfatı yokken bushun elini öpmeye beyaz saraya çıkanların bunu yapacağını düşünmek saflıktan öte bir şey olur.




  • başbakan içerdekilerle uğraşmak varken dışarıdaki 500 tane ilemi uğraşacağız dedikten sonra dağlıca saldırısı oldu.şimdi ise bu saldırı.uğraşmaya değmez dediği teröristler askerlerimizi şehit edip duruyor.
    bu zihniyet terörle mücadele edebilirmi.ancak çiftçisine ,gazetecisine hakaret edebilir.
  • Daha da kötüsü TV den şehit haberleri izlemek alışkanlık haline geldi.
  • B planı radikal karar ve uygulamalar içermelidir. Adam resmen bölünmekten bahsederken hala milletvekilliğini sürdürememelidir. Aslında şu an uygulanmakta olan politikada askeri açıdan bir sorun yoktur. Sadece Ankara yani siyaset ayağı zayıftır. AB, ABD nin bölücü politikaları ve yaptırımları ile halkın çıkar ve istekleri arasında bocalamaktadır. Dünyanın hiç bir ülkesinde böyle saçma özgürlük anlayışı yoktur. Sorun önce kürt kökenli vatandaşların, özellikle kanaat önderlerinin kafasında çözülmek zorundadır. Kendilerini iyi değerlendirmek zorundadırlar. Şımarık çocuğu oynamaktan vazgeçtiklerinde sorunda çözülmüş olacaktır.
  • Terörün insan kaynağının doğudan çok batıdan olduğu teröristlerin yaşam öykülerinden anlaşılmaktadır. Eğer uğrunda savaştıkları bölünme gerçekleşirse tarihi veriler ışığında BM tarafından uygulanacak olan mübadele sonrası bir daha batı bölgelerini rüyalarında görecek olduklarını bilseler sanırım hiçbiri böyle saçma bir amaç için can vermez/almaz.

    İşin bu boyutunu düşünme cesaretini bulan kürt aydını var mıdır dersiniz?
  • Büyük oranda haklı olsan da sonuç olarak ekonomik gücün iyi değilse ve vasıfsızsan hayatını kaybetme ihtimalin yükseliyor diyebiliriz. Bana kalırsa her kesime eşit sorumluluk düşüyor bu konuda. Belki zenginler de çocuklarını kaybedince çözüme ulaşma hırsı ve baskısı artabilir. Bu çok farklı olur. Garibanların çocukları ölünce o kadar ses getirmiyor nedense bu memlekette...

    quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact


    quote:

    Orjinalden alıntı: [cins]
    Şunu da unuttum: Hayatını kaybedenler nedense genelde en gariban ailelerin çocukları. Ortada bu sonucu doğuran bir sebep var ama herkesin aslında bildiği bu şeyi söylersem RTÜK beni kapatır heralde, bilmiyorum. Bazı şeyleri üstü kapalı geçmekten çok rahatsızlık duyuyorum ama memleketteki özgürlük anlayışı belli olduğu için yapamıyorum. Yeterince cesur değilim. İnsanın öyle çok şey söyleyesi geliyor ki memleketin gidişatıyla ilgili.. Üstünlüğü ele geçirmek için mücadele eden gruplarla ilgili... Halkımız da bazı gruplara neredeyse tanrı gibi baktığından ve hata yapma olasılığı olmadığını düşündüğünden bazı şeyleri kabul ettirmek de zor. Sisteme ayak uydurup kendi keyfimize mi bakalım ne yapalım.. Düşünmeyi bırakalım mı.. Durumdan rahatsız olmamak için sığır olmak lazım... ama mutlu bir sığır..


    bu konuya cevap vermek istiyorum.

    daha önce de kayınvalidem benzer düşünceleri dile getirmişti ...

    kanaatime göre her ne kadar torpilli askerler olsa da bizzat cephede çatışanlar için böyle bir ayrımın yapıldığını düşünmüyorum ben.

    bunun sebebi olarak maddi durumu iyi olan aileler çocuklarını okutuyorlar, onlar da askere kısa dönem er ya da asteğmen olarak gidiyor. dolayısı ile kısa dönem erler de cephede teröristler ile çatışmadığı için maddi durumu iyi olan ailelerin evlatları daha az şehit oluyor.

    be3n bu şekilde düşünüyorum ...




  • quote:

    Orjinalden alıntı: [cins]

    Büyük oranda haklı olsan da sonuç olarak ekonomik gücün iyi değilse ve vasıfsızsan hayatını kaybetme ihtimalin yükseliyor diyebiliriz. Bana kalırsa her kesime eşit sorumluluk düşüyor bu konuda. Belki zenginler de çocuklarını kaybedince çözüme ulaşma hırsı ve baskısı artabilir. Bu çok farklı olur. Garibanların çocukları ölünce o kadar ses getirmiyor nedense bu memlekette...



    tabii bu da bir bakış açısı. fakat 30 yıldır uğraştığımız duruma bakınız. 1 000 yıldır aynı coğrafyada yaşadığımız insanların bir bölümü silahlanarak dağa çıkıyor. kabul edilebilir bi rdurum değil elbette. bu konuda kürt halkına müthiş derecede sorumluluk düşüyor. kendi içlerinde oto kontrolü sağlayıp pkk ya desteği minimize etmeliler. devletten belki de yeterli destek görmüyor, gneydoğu yatırım almıyor olabilir, olmuştur da ... aynı şekilde karadenizde devletten pek yardım ve yatırım görmedi. hangi karadenizli dağa çıktı.

    son zamanlarda devlet farklı bir şekilde güneydoğuya elini uzatıyor. başbakan cumhurbaşkanı genel kurmay başkanı bizzat halkın arasına karışıyor. ayrılık tohumlarının kimseye faydası olmaz. bence çözüm kürt halkından pkk ya verilen insan ve maddi desteği kendilerinin kesmesi ... teröriste terörist diyemeyenleri meclise göndermesi ... aralarındaki en basiretli temsilciler DTP liler mi acaba ?

    diğer partilerde olan doğu kökenli milletvekilleri de sorumluluk almalı. bir platform kurup sosyal açıdan pkk ile mücadele etmeliler. ak partilisi chp lisi bir olup milleti aydınlatmalılar ...




  • Aslında bazı kürtlerin böyle düşünmesi ve uç noktalara kayıp mantıktan uzaklaşması kendi kendine olan bir birşey değildir. Bu olay uygulanan yanlış polikanın insan gururunu, haysiyetini zedelemesi sonucu inatlaşma eğiliminden kaynaklanmaktadır. Kürtler sürekli sınıftaki yaramaz çocuk gibi gösterilmekte medyada, zaten başka türlü gösterilse işler karışır. Halbuki sınıfta olay çıkaran bu çocuklar itilmişliğin verdiği hırsla ve sesini duyuramamanın çaresizliğiyle ne yapacağını şaşırmış durumda etrafına zarar vermektedir. Bu kendi öz manyaklığından kaynaklanmıyor. İşte bu durumdan faydalanmak isteyen bazı gruplar da yangına körükle giderek olayı daha vahim hale getirmektedir. Bana göre asıl suçlu sınıftaki çocuklar değil, suçlu öğretmenler, suçlu müdür. Sorunu özellikle çözmek istemeyen oligarşik gruplar. Sınıftaki çocukların muhakeme yetisi de çok gelişmiş olmadığından öğrenciler söylenen herşeyi çok kolay kabullenebilmekte ve sorgulamamakta. Ha bu durum Londra'daki bir sınıfta bu kadar fanatikçe değil bana kalırsa. Bizim felsefe olarak bazı şeyleri değiştirmemiz gerekiyor, çok çaresiziz. Kendi kendimizi akıllandırmak ve geliştirmek zorundayız. Baştakilerin bizim bilgi ve muhakeme sahibi olmamızı istediği yok.

    Adamlar tanklı, uçaklı ordunun üzerine tabancayla tüfekle gidebiliyor. Bunu yapmak için sadece para yeterli gelmez. Bu adamlar biz kendimizi ne kadar haklı görüyorsak o kadar haklı görüyorlar, o kadar hırslanmışlar, o kadar kızmışlar. O zaman bizim de durup ya bu adamlar neden bu kadar ileri gidiyorlar, nedir buna sebep diye biraz düşünmemiz gerekir. Hemen konuşma lan diye tokadı yapıştırmak çözüm getirmeyecek çünkü. Bunu 3 bin yıldır filozoflar söylüyorlar zaten.. Kısacası bu mücadelede ideal olmayan birşeyler var, problem her zaman her yerde çıkabilir. İnsan kendi kendiyle bile problem yaşıyor, kendi kişiliğiyle ters düşüyor fakat yeterince akıllı olan insan bu problemin üstesinden mutlaka gelebilir diye düşünüyorum.


    quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35

    Terörün insan kaynağının doğudan çok batıdan olduğu teröristlerin yaşam öykülerinden anlaşılmaktadır. Eğer uğrunda savaştıkları bölünme gerçekleşirse tarihi veriler ışığında BM tarafından uygulanacak olan mübadele sonrası bir daha batı bölgelerini rüyalarında görecek olduklarını bilseler sanırım hiçbiri böyle saçma bir amaç için can vermez/almaz.

    İşin bu boyutunu düşünme cesaretini bulan kürt aydını var mıdır dersiniz?







  • Hatırlar mısınız ilkokulda ve ortaokulda dağılan türk devletrinin bir süre sonra tekrar kurulduğundan bahsedilirdi ve "türkler bağımsızlıklarına çok düşkün insanlar olduğu için isyan çıkarıp kontrolü tekrar ele almak isterlerdi" gibi açıklamalar yazardı kitaplarda. Şimdi o zamanın şartlarına göre mevcut devlet yönetimlerii bu isyancı grupları ne olarak görüyordu sizce? Adını siz koyun... ama kitaplarda biz öyle demiyoruz değil mi? Bizler özgürlük mücadelsesi veren onurlu savaşçılarız değil mi!.... işte size bakış açısı farkı.. bugün de durum böyledir... Ben şu doğru bu yanlıştır demiyorum, bahsettiğim şey düşmanın olarak gördüğün insanı anlamak ve nasıl bir psikoloji içerisinde olduğunu algılayabilmek. Neden bana zarar vermek istediğini görerek buna çözüm getirmek. Belki çözüm herhangi bir tarafın birbirini tamamen yok etmesi değildir. Belki çözüm aynı ailenin parçalanmadan verlığını sürdürmesidir. Fakat çözümü düşmanı olduğu tarafın başını ezmek olarak görenler büyük risk alıyorlar. Böyle bir ailede kazanan varmış gibi görünse de huzur diye birşey kalmaz.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: [cins]

    Aslında bazı kürtlerin böyle düşünmesi ve uç noktalara kayıp mantıktan uzaklaşması kendi kendine olan bir birşey değildir. Bu olay uygulanan yanlış polikanın insan gururunu, haysiyetini zedelemesi sonucu inatlaşma eğiliminden kaynaklanmaktadır. Kürtler sürekli sınıftaki yaramaz çocuk gibi gösterilmekte medyada, zaten başka türlü gösterilse işler karışır. Halbuki sınıfta olay çıkaran bu çocuklar itilmişliğin verdiği hırsla ve sesini duyuramamanın çaresizliğiyle ne yapacağını şaşırmış durumda etrafına zarar vermektedir. Bu kendi öz manyaklığından kaynaklanmıyor. İşte bu durumdan faydalanmak isteyen bazı gruplar da yangına körükle giderek olayı daha vahim hale getirmektedir. Bana göre asıl suçlu sınıftaki çocuklar değil, suçlu öğretmenler, suçlu müdür. Sorunu özellikle çözmek istemeyen oligarşik gruplar. Sınıftaki çocukların muhakeme yetisi de çok gelişmiş olmadığından öğrenciler söylenen herşeyi çok kolay kabullenebilmekte ve sorgulamamakta. Ha bu durum Londra'daki bir sınıfta bu kadar fanatikçe değil bana kalırsa. Bizim felsefe olarak bazı şeyleri değiştirmemiz gerekiyor, çok çaresiziz. Kendi kendimizi akıllandırmak ve geliştirmek zorundayız. Baştakilerin bizim bilgi ve muhakeme sahibi olmamızı istediği yok.

    Adamlar tanklı, uçaklı ordunun üzerine tabancayla tüfekle gidebiliyor. Bunu yapmak için sadece para yeterli gelmez. Bu adamlar biz kendimizi ne kadar haklı görüyorsak o kadar haklı görüyorlar, o kadar hırslanmışlar, o kadar kızmışlar. O zaman bizim de durup ya bu adamlar neden bu kadar ileri gidiyorlar, nedir buna sebep diye biraz düşünmemiz gerekir. Hemen konuşma lan diye tokadı yapıştırmak çözüm getirmeyecek çünkü. Bunu 3 bin yıldır filozoflar söylüyorlar zaten.. Kısacası bu mücadelede ideal olmayan birşeyler var, problem her zaman her yerde çıkabilir. İnsan kendi kendiyle bile problem yaşıyor, kendi kişiliğiyle ters düşüyor fakat yeterince akıllı olan insan bu problemin üstesinden mutlaka gelebilir diye düşünüyorum.



    Durum saptamanıza katılmakla birlikte durumun oluşum nedenleri konusunda tezat düşüncedeyim. Kürt kökenli vatandaşlarımızın itilip kakılmaktan bu psikolojiye girdikleri doğru değil. Ülke hür ve eşit vatandaşlardan oluşuyor. Yasalar önünde herkes aynı fırsat ve yaptırımlara sahip. Sorun emperyalist güçlerin kürtlerin beynine kazıdığı mazlum, sömürülen halk psikolojisinden kaynaklanıyor. Ortalama her kürt'ün kafasında bu haklı olmayan bilgi var. Çıkış noktası bu yanlış bilgi olunca üzerine inşa edilen diğer fikirlerde yanlış oluyor. 500 yıldır süren birliktelikten en çok yararlananlar kürtler olduğu halde hemen hepsi hepsi aksine inanmaktadırlar. Doğal olarak bu güdü onların aralarında gettolar oluşturmalarına, kafalarında kendilerini diğer etnik unsurlardan izole etmelerine neden oluyor. Kültür ve kimlik farklılığı diğer etnik unsurlarda da var. Gürcüler, çerkesler, boşnaklar en belirgin farklılıklara sahip olanlar. Ama hiçbirinde bölücülük isteği yok.

    Aslında sadece kürtlerle ilgilide değil yaşadığımız sorun. Sorunun kökeninde devlet olgusu ve gerekliliğinin hala anlaşılamamış olması var. Devleti kendi dışımızda, bize düşman bir varlık olarak görüyoruz çoğumuz. Oysa devlet, hepimizin üyesi olduğu bir kooperatif. Ve kalitesinin düşüklüğüde onu oluşturan biz bireylerin kalitesinin düşüklüğünden geliyor. Bunu anladığımızda sadece kürt sorunun çözümü değil; kayıtdışı, vergi, vatandaşlık hakları gibi temel konularda da çok daha iyi bir örgüte sahip olacağımız gerçeği var.




  • Ben 'Z' planın devreye sokulmasını düşünüyorum. Üstelik bu plan şu an toplum yapısına en uygun ve başarıya ulaşma şansı en yüksek olan plan...
    A,B,C,Ç,D,E,F... gibi planları uygulamaya gücümüz yetmiyor, hepimiz biliyoruz ki elimizi kolumuzu bağlayan etkenler var;ABD,AB gibi...
    Peki 'Z' planı nedir?
    Tamamen umursamamak...
    Terör ile ilgili hiç bir unsuru topluma görsel ve yazılı olarak topluma yansıtmamalı....
    Yansısa bile tepki vermemeli, gülüp geçmeli, 'şov devam etmeli'...
    Zaten sizlerde yorumlarınızda belirtmişsiniz ağlayıp sızlamaktan başka bir şey yapamıyoruz diye...
    Şu an bile bir umursamazlık var ama tam değil madem öyle bunu hakkıyla yapmalı ki terörü icra edenler ve destekleyenler bu işten bir yarar sağlayamadıklarını görsünler.
  • @lehrer35Aslında doğru; kürtlerin içinde hazırda bulunan bir sömürülen halk psikolojisi tetikte bekleyebilir fakat birçok türkün içinde de kürtler ayrımcılık peşinde ve memleketi bölmek istiyor peşin önyargısı var, aynı kürtlerdekine benzer...

    Yasalarda türk ve kürdü ayırmaya yönelik maddeler her ne kadar olmasa da uygulama biçiminde farklılıklar kesinlikle var. Zaten yasalar yazıldığı şekilde uygulansaydı bugün dediğiniz gibi; vergi kaçakçıklığı, yolsuzluk gibi problemler de olmazdı fakat var işte... Bu bağlamda ufak çapta türk-kürt kültür kavgalarını sürekli gazetelerde okuyoruz. Bu yasaların dışında gelişen psikolojik bir durumdur ve tek taraflı bir çıkış değildir. Herhangi bir düğün sohbetinde, bir cenaze sohbetinde birbirini önceden tanımayan insanların konuşmalarını dinleyin. Türk ve Kürt kökenli olanlar mevzu terörizmden açıldığı zaman ilk başta karşılıklı saygı pozisyonu alıyor gibi görünse de ilerleyen dakikalar durum genelde değişiyor. Genelde de son cümleyi söyleyen türk kökenli kişi aynen şunu diyor:

    "Bakın siz ne güzel kendini geliştirmiş bir kürtsünüz, bizimle tartışabilecek seviyeye gelmişsiniz, keşke her kürt sizin gibi olsa"

    Şimdi bu cümle olumlu mu olumsuz mu belli değil. Yani siz aslında yaramaz adamlarsınız da işte içlerinden senin gibi tek tük adam çıkıyor. Aslında kısa bir sohbet ettiği bu kürt kökenli vatandaşı nispeten olumlu bulmasının sebebi de şu; kürt kökenli kişi "bizim de haklılık payımız var biraz" demiyor da ondan. Dese olay çıkacak, kaşlar çatılacak. Yani hiç kendi problemlerinden bahsetmediği için, karşı tarafa da itiraz etmediği için "iyi bir kürt" olarak algılanıyor ki sohbetin ardından eve giderken yine başta hangi kefeye koyduysa kürdü o kefeye koyuyor. Durum bundan ibaret.. Benzer şey kürt kökenli kişi için de var, o da sohbet sırasındaki kadar güleç bakmıyor olaya.

    Yani ortada bir samimiyetsizlik var her iki etnik köken için de. İnsanlar iyi olanı, doğru olanı kitaplardan okuyorlar. Karşılıklı sohbet sırasında da dile getiriyorlar ve bu onlara yetiyor.




  • Katılıyorum sayın cins. Artık yaşanmış tüm acılara bir sünger çekip barışmak zorundayız. Nedenleri hiç sorgulamaksızın, ama/fakat demeden savaş baltaları gömülmeli. Yalnız üzülerek belritmeliyim ki bu yaklaşımı kürt kanaat önderlerinden görmüyoruz. Sorunun çözümü onlarda oysa. Yoksa içsavaşa gideceğiz ki bu felaket olur.
  • iç savaş olsa bugüne kadar olurdu. bundan sonra benim çözüm adına umutlarım daha fazla. kürtlerdeki dışlanmışlık psikolojisini yenmek gerekiyor. bunu hem devlet yapmalı hem de kürt kanaat önderleri.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: eloko

    başbakan içerdekilerle uğraşmak varken dışarıdaki 500 tane ilemi uğraşacağız dedikten sonra dağlıca saldırısı oldu.şimdi ise bu saldırı.uğraşmaya değmez dediği teröristler askerlerimizi şehit edip duruyor.
    bu zihniyet terörle mücadele edebilirmi.ancak çiftçisine ,gazetecisine hakaret edebilir.



    Malum sözleri dağlıca baskınından hemen sonra söylemişti.Bu felsefeye sahip bir başbakan terörle mücadeleyi ne kadar başarılı yürütür.Bir de merak ettiğim bir şey var.Bu kadar baskın oluyor can gidiyor.Acaba neden bir bakan dahi çıkıp adam gibi açıklama yapmıyor.Başbakan ise sadece kısa basın açıklaması ile kalıyor.Eğer siz bu makamlarda milletin güvenliğinden sorumlu iseniz açıklama yapacaksınız.Kimler sorumlu ise hesap verecek.Ortada ses yok seda yok.Bu nedenle olayla ilgili bilgisi olmayan akademik laflar edip duran boş siyasi sözler söyleyenler çıkıyor.Yapması gerekenler yapılması gerekeni yapmıyor.Sorun burda.Millet de azıcık gözünü açacak ve bir kömürle oyunu vermeyecek.Verilen canları soracak.Hepimiz üzülüyorıuz ama bu kadar kolay susulmamalı ve bu mücadele adam gibi yapılmalıdır.Amerikanın emrinden çıkacak avrupaya kulak asmayacak azıcık da olsa Ahmedinejad kadar cesur olacak aslan parçası liderlere ihtiyacımız var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi aksemseddin -- 5 Ekim 2008; 13:55:35 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: Deep Impact

    iç savaş olsa bugüne kadar olurdu. bundan sonra benim çözüm adına umutlarım daha fazla. kürtlerdeki dışlanmışlık psikolojisini yenmek gerekiyor. bunu hem devlet yapmalı hem de kürt kanaat önderleri.


    İçsavaş geliyor. bkz şehit cenazeleri, Susurluk, Gönen, Bağyurdu'ndan kürtlerin tümden kovulmaları, Altınova olayı. İçsavaş kapıda. Görmezden gelinirse torunlarımız bugün yaşadığımız ermeni soykırım sorunu gibi bir kürt soykırım sorunu yaşarlar.

    Kürt aydınları ve kanaat önderleri son şanslarını kullanırlarsa ne ala...
  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.