Şimdi Ara

Yargıdaki Rezillik... Artık Tuzda Kokmaya Başlarsa???

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
9
Cevap
0
Favori
504
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Çakıcı-Mit-Yargıtay arasındaki skandalı artık duymayan kalmamıştır sanırım. Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, Çakıcı'ya yurtdışına kaçışından tam 10 gün önce tutuklanacağı kararını verdiği ortaya çıktı. Aşağıdaki yazı Milliyetten alınmıştır ama tüm medyada hemen hemen aynı yazılar vardır. Dikkatle okursanız , en güvenilen kurum olması gerekn yargının içler acısı halini görebilirsiniz..
    -
    -----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
    Çakıcı'ya yakınlığıyla bilinen müteahhit Hakkı Süha Şen'le Çakıcı konusunu konuşurken 20 kez dinlemeye düşen Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın, Şen'e sadece Yargıtay kararını bildirmekle kalmadığı anlaşıldı.
    Emniyet'in dinleme kayıtlarına göre; kararın çıktığı gün Özkaya'yı arayan Şen, "Başkanım karar nasıl?" diye sordu. Özkaya, "Çıkmış ama istediğiniz gibi değil" karşılığını verdi.
    Şen, bu kez "Hangi aşamada?" sorusunu yöneltti. Özkaya "Postaya verilmiş veya verilmek üzere" diye yanıtladı. Şen, Özkaya'ya "Tashih-i karara gidilebilir mi?" diye sordu. Özkaya da, "Bu aşamadan sonra zor" karşılığını verdi.
    Özkaya ile Şen, bir sonraki telefonda, Çakıcı kararının yaratacağı sonuçlar üzerine konuştu. Şen, Özkaya'ya, "Bundan sonra ne olur?" diye sordu. Özkaya "Büyük ihtimal tutuklanır" dedi. Şen, bu kez Çakıcı'nın tutuklanma ihtimalinin yüzde kaç olduğunu öğrenmek istedi. Özkaya, "Yüzde 70 tutuklanır" bilgisini verdi.
    Bilindiği gibi tutuklanacağını önceden öğrenen Alaattin Çakıcı polisi atlatıp yurtdışına kaçmayı başarmıştı.


    'SUS TELEFONDA KONUŞMA'!

    Yargıtay Başkanı'nın Bodrum'daki villasının tadilatını yapan müteahhit Hakkı Süha Şen ile hayat arkadaşı Serra Yaşar'ın telefon konuşmaları Yargıtay’dan Çakıcı hakkında olumlu karar çıkması için bazı kişilere para verildiğini de ortaya koydu.
    Hürriyet Gazetesi'nin haberine göre, Bodrumlu müteahhit Hakkı Süha Şen’in kadın arkadaşı Serra Yaşar’la yaptığı telefon konuşmaları, Yargıtay’daki dosyasının lehine sonuçlanmasını isteyen Alaattin Çakıcı’nın araya ‘para’ soktuğunu ortaya koydu. Ancak paranın kime, nasıl verildiği konuşmalardan anlaşılmıyor.
    Şen, Serra Yaşar ile konuşmasında, Serra Yaşar’a, Yargıtay Birinci Ceza Dairesi’nde Çakıcı ile ilgili çıkan kararın olumsuz bir şekilde sonuçlandığını anlatıyor.
    Kilit ifade Serra Yaşar’ın bu haberi duyduğunda verdiği tepkide ortaya çıkıyor. Çünkü, Serra Yaşar şaşkınlığını gizlemeyerek, ‘Nasıl olur, üstelik para da verilmişti’ diyor.
    Şen, telefonda bu ifadenin kullanılması üzerine Serra Yaşar’ı uyarmak gereğini duyuyor ve ‘Sus, telefonda böyle şeyler konuşma’ dedikten sonra telefonu kapatıyor.

    KARAR ÇANTAMDA ALIP GELEYİM
    Aynı kayıtlar Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya’nın Alaattin Çakıcı ile ilgili Yargıtay Birinci Ceza Dairesi’nin kararının bir kopyasını alarak çantasına koyduğunu ve yanında taşıdığını da ortaya koyuyor.
    Buna göre, müteahhit Hakkı Süha Şen kendisini arayıp Çakıcı’nın durumu hakkında bilgi istediğinde, o an evde olduğu tahmin edilen Özkaya, ‘Bir dakika kararı çantamdan alıp geleyim’ diyor.
    Özkaya, kısa bir sessizliğin ardından telefona dönüyor ve Şen’e karar hakkında bilgi veriyor, ne anlama geldiği hakkında yorum yapıyor. Özkaya, kararın Çakıcı’nın aleyhine olduğunu belirttikten sonra bu aşamadan sonra yapılabilecek bir şey olmadığını da aktarıyor.



    MİLAS'TA ZİRVE

    Yargıtay Başkanı Özkaya'nın, müteahhit Şen, Çakıcı'nın korumalığını yapan emekli polis Özoğlu, müstafi yüzbaşı Özbulut ve Aydın Göker'le Milas'ta buluştuğu da ortaya çıktı. Milas'taki buluşma, bu dört kişi 1 Haziran'da gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan sonra gerçekleşti. Bir hafta sonu, tadilattaki evini denetlemek için Milas'a giden Özkaya, Çakıcı soruşturması kapsamında gözaltına alınan bu dört kişiyle bir araya geldi. Özkaya'nın, Çakıcı'ya yakın bu dört isimden, savcının kendisiyle ilgili sorduğu sorular ve verdikleri yanıtlar hakkında bilgi aldığı öne sürüldü. Özkaya, skandal patlak verdikten sonra yaptığı açıklamada; Şen'den bu konuda bilgi aldığını doğrulamış, "Şen, bana gelip, seninle ilgili de sorular sordular dedi" demişti. Özkaya'nın, yazlık evinin tadilatı için Şen'e yaptığı dört ödemeden ikisinin, bu görüşmeden sonraki tarihlere rastladığı ortaya çıkmıştı.

    NE BÜYÜK TEDASÜF!

    Emniyet kayıtlarına göre; Milas'taki buluşma, 4 zanlının serbest bırakıldığı 1 Haziran'ı izleyen haftada gerçekleşti. Buluşmayla Yargıtay 1. Başkanlar Kurulu'nun Neşter-2 soruşturmasında verdiği tarihi karar arasında yaklaşık bir ay var. Yargıtay 1. Başkanlar Kurulu, 29 Haziran'da Özkaya başkanlığında toplanmış Neşter-2 soruşturmasında dinlemeye düşen Yargıtay üyeleriyle ilgili tarihi kararını almıştı. Kurul, bu üyelere ilişkin dinleme kasetlerini, haklarında dinleme kararı olmadığı gerekçesiyle delil olarak kabul etmemiş ve suçlanan Yargıtay üyeleri hakkında soruşturma açılmamasına karar vermişti. Yani 1. Başkanlar Kurulu'na başkanlık eden Özkaya, kurul üyeleriyle birlikte bu kararı şekillendirirken kendisinin de başına aynı şeyin geldiğini biliyordu.
    Emniyet'in dinleme kayıtları, Özkaya'dan Çakıcı dosyasının geciktirilmesini isteyen MİT'çi Kozinoğlu'nun sadece Şen'le konuşmadığını gösterdi. Kozinoğlu emekli polis Özoğlu ve müstafi yüzbaşı Özbulut'la da defalarca telefonla görüşürken dinlemeye düştü.

    VİLLANIN HARCI ÇAKICI'DAN

    Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya'nın, Alaattin Çakıcı ile bağlantılı müteahhit Hakkı Süha Şen ve MİT'çi Kaşif Kozinoğlu ile tanışmasına neden olan Milas Kıyıkışlacık köyündeki villasının malzemelerine ilişkin bulgular da soruşturma dosyasına girdi. Çakıcı'nın adamlarının villa malzemelerini götürdüğü ortaya çıktı.
    Dosyadaki bilgilere göre, Özkaya'yı Kozinoğlu ile tanıştıran Şen, villada tadilata başladığı dönemde, Çakıcı'nın adamlarıyla sürekli temastaydı. Bu dönemde villanın tadilatında kullanılacak malzemeleri bizzat Çakıcı'nın adamları getirdi.
    Bu kişiler, Şen'e, villa için yapılacak harcamalar nedeniyle Özkaya'dan para alınmamasını isteyen Çakıcı'nın talimatını iletti.

    EMNİYET: KAÇIŞTA İHMALİMİZ YOK

    Emniyet Genel Müdürlüğü sözcüsü Ramazan Er, bugün düzenlediği basın toplantısında Alaattin Çakıcı'nın yakalanması konusunda polisin bir ihmali olup olmadığına ilişkin soru üzerine, Türkiye'de 101 hudut kapısı bulunduğunu, Alaattin Çakıcı'nın bu kapıları kullanarak, polisin ihmali sonucu değil, illegal yollardan kaçtığını söyledi.
    ''Alaattin Çakıcı'nın yakalanmasını MİT mi, polis mi sağladı?'' şeklindeki soruya Ramazan Er, Çakıcı'nın Türk güvenlik güçlerinin çabasıyla yakalatıldığı karşılığını verdi. Er, ''Güvenlik güçlerimiz Jandarma, MİT, Sahil Güvenlik Teşkilatı ve emniyet teşkilatımız koordinasyon ve işbirliği halinde çalışmaktadır'' dedi.
    Alaattin Çakıcı'nın telefonlarının dinlemesinin hangi kurum tarafından yapıldığının sorulması üzerine de Ramazan Er, bunun 4422 Sayılı yasa kapsamında adli mercilerin izni ve kontrolü ile gerçekleştiğini bildirdi.
    ----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    Bugünlerde istifa etme onursuzluğu konusu gündemde forumda... Peki burada istifa etmemek sizce onursuzluk değilmi??? Artık bu yargıya kim güvenir???



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi coolx -- 21 Ağustos 2004, 1:30:15 >







  • Çakıcı eskiden devlete çalışıyordu.Avrupadaki diplomatlarımızı öldüren pkk'lıları gebertiyorlardı.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Pcbuilder

    Çakıcı eskiden devlete çalışıyordu.Avrupadaki diplomatlarımızı öldüren pkk'lıları gebertiyorlardı.


    Dostum bunlar , kendi pisliklerini örtmek ve halk gözünde kendilerini yükseltmek için uydurdukları yalanlar. Çakıcı'ya kendi pasaportunu veren MİT görevlisi de, Asala'ya karşı mücadele verdiklerini söylemişti ama yalan olduğu ortaya çıktı. Atin.org'da , Eymür bunu açıklamıştı..

    Eğer böyle bir mücadeleye girmiş olsalar bile bu yaptıkları kanunsuzlukları ve öldürdüğü vatandaşlarımızın suçunu affettirmez sanırım. Adam boşandığı karısını bile öldürtmüştü...

    Sonuç olarak bunlar kağıttan kahramanlar bence...
  • Devletin bu konuları hiç bir şekilde halk ile paylaşılmaması lazım.
    Anlatılanlar eksik..
    Devlet hiç bir şekilde kullandığı insanlarla ne tür ilişkiler işçine girdiğini göstermiyor. Halka gösterilen kısmıyla yorum yapmamak lazım.



    Derin devlet



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Designer -- 21 Ağustos 2004, 13:11:21 >
  • Peki Yargıtay başkanının ve neşter 2 davasındaki yargıtay üyelerinin mafyayla olan ilişkileri ne olacak? Onlar da mı karanlıkta kalsın? Susurluk da hiç bilinmesemiydi yani? Bilmediğimiz için içimiz daha mı rahat edecekti acaba?
  • Başka konularda istifa etmemeyi onursuzluk sayanlar , bakıyorumda burada yorum yapmamayı tercih ediyorlar...
  • onların onurla alışverişi yok ki arkadaşım
    onların maksadı başka..
    maksat bağcıyı dövmek
  • quote:

    Orjinalden alıntı: coolx

    Peki Yargıtay başkanının ve neşter 2 davasındaki yargıtay üyelerinin mafyayla olan ilişkileri ne olacak? Onlar da mı karanlıkta kalsın? Susurluk da hiç bilinmesemiydi yani? Bilmediğimiz için içimiz daha mı rahat edecekti acaba?



    evet bunların ortaya çıkması italya da ki gibi bir temizlik operasyonunu da arkasında getirebilir bence..baştakiler hukuku hiçe sayarsa başkaları neler yapmaz.. bence istifa etmeli sonuçlanıncaya kadar ama kim istifa edecek ya da ettiricek..Cumhurbaşkanı acaba burda taraf olmalı mı çünki bu kurumlar devletin en üst kurumları bence onun da bu işin içine parmağını sokup adaleti sağlamak adına bişiler yapması gerekmez mi..Yani kim kimi yargılıycak sorguluycak karışık durumlar...Ülkemiz için çok kötü şeyler bunlar :(




  • Evet Galaksi, maalesef durum aynen senin dediğin gibi.

    Cumhurbaşkanı eğer ,herzamanki hukukçu! kişiliğini öne sürerek davranırsa, bu olaydan hiçbir sonuç alınamaz. Maalesef durum bu... Yargıtay başkanı çıkmıç CNN Türk'e demeç veriyor ve demeci 1 hafta sonra, gelişen olaylarla yalanlanıyor ve kaç gün geçmesine rağmen hala bir açıklama yapmış değil..
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.