Boş C Segmentinden Dolu B Segmentine Geçmek

Merhaba, bu sıralar kafamı karıştıran bir durum var. Şu anda 47bin kilometrede 2017 model 1.2 TSI 86 PS Ambition Octavia sahibiyim. Aracın sadece park halinde sürtme sonucunda stop lambası değişti ve depo kapağının arka kısmında bir karış kadar boyası var. Aracın çekişinden ve yakıtından yokuşlar haricinde memnunum. Genellikle uzun yolda 110-120 km hızlarda 2 yetişkin, 2 çocukla 4,5-5 litre ortalamalar görüyorum. Kafamı karıştıran araç ise yeni Honda City 1.5 Executive paket. Bolca inceleme videosu izledim.

İki araç arasındaki Octavia'nın güçlü yanları:

1- Daha geniş ve ferah iç hacim

2- Yolcu bölümünde havalandırma menfezi

3- Liftback olması nedeniyle rahat bagaj yerleştirme alanı

4- Daha küçük hacimli olmasına rağmen turbo avantajı ile alt devirlerde canlı olması

5- Yine motor hacminden ve yaşından dolayı düşük MTV.

Görebildiğim kadarıyla City'nin güçlü yanları:

1- Araç şu andaki aracımda bulunmayan birçok elektronik aksama sahip (şu anda direksiyonumda tuş bile olmadığını eklemek isterim  )

2- CVT şanzımanlı, otomatik vites.

Beni en çok cezbeden şey ise aracımı sattığımda üzerine 20-30 bin ekleyip sıfır kilometre, otomatik vites, yeni kasa bir araç alabilmek. Tavsiyelerinize ve yorumlarınıza açığım.

hocam sizin canınız sıkılıyor bence hiç değiştirmeyin araçtan memnunsanız. yakıt değerlerine bir bakın city nin sizinkinden yüzde 20 fazladır. turbo olmaması da can sıkıcı. rampada transitten selektör yedikten sonra sıfır olsa kaç yazar.

Honda City'nin 3 sene boyunca en az 2500 lira yıllık MTV'si olacağını göz önünde bulundurun.

İlla bir geçiş yapacaksanız yine turbo benzinliden şaşmayın derim.

Model yılı düşürebilirsiniz belki ya da B sınıfı turbo benzinli bakabilirsiniz.

Atmosferik çekiş olarak şu anki aracınızdan sonra çok üzmez ama vergi olarak maalesef üzüyor.

otomatik araç kullanmak için geçilir, onun dışında pek fark olmaz. Hatta konfor olarak bir seviye rahatsız hissettirir (malzeme kalitesi, süspansiyon, yol tutuş, sessizlik vb.)

Otomatik konusunu bir yana bırakırsak, o caf caflı görünen bir sürü elektronik özellik (güvenlik sistemleri hariç) bir süre sonra kullanılmıyor. En elzem görünen hız sabitleme bile ayda yılda bir kere şehir dışına çıkmadıktan sonra sürüşü kolaylaştıracak bir konu değil. Bunlar için segment düşmeye gerek yok bence.

Hangisi kullanılmıyor? Yağmur sensörü, far sensörü, park senörü, hız sabitleyici, otomatik klima, otomatik kararan dikiz aynası, koltuk ısıtma, direksiyon ısıtma, bluetooth, usb... Kendi aracımda hepsini sonuna kadar kullanıyorum.

Ben de önceleri sizin gibi düşünüyordum ama inanın olunca kullanılıyor. Hele o ayda yılda bir lazım olan Hız sabitleme yok mu? Uzun yolda çok büyük konfor. Hakeza bluetooth, Android Auto, geri görüş kamerası (ki artık geri görüş kamerası olmayan bir araçla sanırım park edemem) v.s. gibi lüks ya da israf ya da lüzumsuz görünen pek çok şey vazgeçilmez oluyor bir kere kullanmaya başladıktan sonra. Mesela aracımı alırken bir üst donanımdan eksiği far ve yağmur sensörüydü, gerek görmedim ama şimdi keşke far sensörü olsaydı diyorum mesela. Ha bunlar için segment düşürülür mü? Arada çok fark olmasa düşürülür de arkadaşın aracı da Octavia, bayağı büyük ve geniş bir araç. City için de çok dar değil deniliyor ama sığacaksa, hoşuna giderse sırf otomatik vites için bile geçilir.

Sırf otomatik vites için geçilir.

donanımı dolu araba bana keyif veriyor, punto evo vardı dynamic+assist kit, hız sabitleyici, çift bölge otomatik klima, otomatik kararan ayna, kumandadan cam açma kapama, stop&start, direksiyondan kumandali multimedya, yağmur sensörü, park sensörü, viraj özellikli sis farı falan vardı, gayet keyifliydi. sonraki c4'te otomatik kararan ayna yoktu ve çok aramıştım.

çocuklu araçta otomatik klima olunca çocuk hiç terlemiyor ve hasta olmuyor.

sırf otomatik için geçerdim onun haricinde geçmek için bir sebep göremiyorum ben.

trafiksiz, küçük bir şehirde yaşıyorsam yine geçmezdim ben.