Liberal sol her ülkenin beka meselesidir. (3. sayfa)

İskandinav ülkeleri senin o güzel dediğin sisteme geçebilmek için önce liberal oldu yalnız. Serbest piyasa + sınırlı devlet + zenginden de fakirden de az vergi vardı ilk başta.

1 .Dünya savaşından sonra o ülkelerin ya da Batı Almanya'nın benimsedikleri sisteme, vergi oranlarına bak bakalım nasılmış.

Özellikle İskandinav ülkelerinde eğitim dışında öyle sosyal bir hizmet yoktu başta.

Vergiyi de öyle zenginden çok alayım fakirden az alayım (çok az derken oransal olarak) zenginden aldığımı fakire dağıtayım böylece sosyal adaleti sağlayım kafasıyla zengin olmadı İskandinav ülkeleri. Zengin ve fakirden alınan vergi farklı oransal olarak çok azdı.

İlk başta zenginden de fakirden de az vergi aldı eğitim dışında hiç bir sosyal hizmet sunmadı. Halklarının entelektüel seviyesini ahlakını refahını artırdı bunları artırdıktan sonra vergileri artırıp refah toplumuna sosyal devlete geçtiler.

İsveçte GDP'ye göre kamu harcamaları

yine İsveçteki vergi oranları yıllara göre

Yine aldığı vergiye göre sosyal güvenliğe harcadığı para :

Kaynak : https://www.researchgate.net/publication/299003484_Swedish_taxation_Developments_since_1862

Hali hazırda fakir bir ülke yüksek vergi + sosyal devlet ile fakirliği çözemez petrol doğalgaz içinde boğulmuyorsa Dünyada örneği yok.

Fakir bir ülkenin fakirliğini çözmesinin tek yolu özel sektörün istihdam kapasitesini artırıp az vergi alıp önce milletini zengin etmektir. Bu sırada da eğitime yüksek para harcayıp milletini eğitmelidir.

Bunları yapmadan fakirliğini çözebilmiş tek bir 1. Dünya ülkesi yok. Bunları yaptıktan sonra senin dediğin sisteme geçenler var. (Çoğu Avrupa ülkesi) geçmeyen de var (USA)

Birde şöyle bir şey var. Halkını eğitmeden sosyal devlete geçemezsin Halkının eğitimi yeterli değilse ahlaki seviyesi düşükse sosyal devlet felaket ile sonuçlanır. Mesela Amerika sosyal devlete geçemez. Geçmeye çalışırsa zenciler, düzenli göçmenler falan anasını beller sosyal devletin.

VisualPolitik ENyoutube

Join the VisualPolitik community and support us on Patreon: https://www.patreon.com/VisualPolitik We recommend this video: Why does SWEDEN NO LONGER WANT IMMIGRANTS? https://youtu.be/5CSUimZjiI0?si=CEaOoaNWP7CgFsUa For many years, decades even, the rich Nordic social democracies were seen as the perfect haven for immigration. Regardless of origin, race, religion or any other status, most of these countries were built by the arrival of hundreds of thousands of foreigners. Some time ago, however, all this has begun to change, especially in Denmark. Denmark is by far the Nordic country that has taken the most radical approach to illegal immigration. Did you know that the Danish government is even demolishing immigrant neighbourhoods? In this video we tell you all the details. #Denmark #Immigration #VisualPolitik

https://www.youtube.com/watch?v=xFZjSwzdFyM

Danimarka'da mülteciler , göçmen sosyal devletin içinden geçmiş durumda.

Öte yandan Türkiye'de 10 yıl boyunca mültecilerin tüp bebek tedavisi bile devlet tarafından karşılanmış , bizim vergilerimizle o nedenle bugün borç içinde yüzüyoruz.

Eğitim konusunda ise şunu söylemeliyim. Eğitim ile ekonomi mutlaka ama mutlaka at başı gitmelidirler. Yani çok zayıf bir ekonomisi olan ülkede eğitime abanmak doğru olmadığı gibi çok gelişmiş bir ekonomide ise eğitimi gözardı edemezsin. Ancak eğitim dikey değil yatay planlanmalıdır. Yani herkesi üniveriste mezunu yapmak cahilce bir eğitim yaklaşımı iken örneğin çok kaliteli mesleki eğitim , çok kaliteli üniversite eğitimi açıp bunları ayırmak yani insanların çoğunun üniversiteye değil kaliteli mesleki eğitime - lidelere yönlşendirmek gerekir.

Yani lise üniversite için bir basamak olmaktan çok pekçok kişinin kalifiye eleman haline gelip para kazanmaya başladığı yani birey olduğu yer olmalıdır. Eğitim fetişisti olmayıp herşeyi olduğu gibi görmemiz gerekiyor.

Bugün batıda ve bizde aşırı eğitim sorunu adında bir problem var mesela bunu Türkiye'de yeterince konuşmuyoruz çünkü o bilinç seviyesinde değiliz.

Dediğim gibi eğitimsiz halkta sosyal devlet = FELAKET.

kökten dinci radikal sosyalist gibi birşeymi oluyor yani  

Konudaki en değerli yazı olmuş ...

şşşş sakin olun hocam, arkadaş daha rusya şakşaklayıp hayallerini kurduğu bulgaristana yerleşecek 

aynı kökten türetilince oluyor. olmayan diyen dünya siyasetini takip edemeyecen, bilgisiz biridir. ana konuya yeni paylaşılmış iki amerikan tweeti attım. amerikalılar da farkında. aslında bakarsan; Bir çok dünya farkında.

Almanlar mesela "links liberal" demekte. Sol liberal olarak Türkçesi oluyor.

Kendini zeki zanneden bir insan düşündüğü şeyi başkalarının kesinlikle düşünemeyeceğini düşünüp yapıyorsa aptaldır. Başkalarının düşünebileceğini düşünüp yapmıyorsa gerçekten zekidir. Şimdi bu sjw midir nedir bu akım algı oyunlarıyla yaptıkları saçma taktiklerle bir şeyleri değiştirebileceklerini düşünüyorlarsa sizce hangi tarafta yer alıyorlar? Bakın bu sjw olsun, feministler olsun, lgbt olsun zaten birilerinin başka emeller için kullandığı maşalar, buna eminim ama sol liberal nedir bunu birileri izah etsin lütfen iyice kavramları karıştırıp saçma şeyleri insanlara benimsetmeye çalışıyorlar ya gerçekten gözlerim yaşarıyor gülmekten  

LGBT ile milli değerin ne alakası var Allah aşkına. Gay olmak suç mu.

Arjantin'e sürdürebilir ne vardı?

Ülkede bozulmuş siyasetçiler, devletin malı deniz yemeyen domuz anlayışı, herkesin bütünün aleyhine birseyler çalma hevesinde olduğu kokuşmuş bir ülke vardı .

Milei ilk defa bu kokuşmuş düzene neşteri vuran kişi. İktidara geleli 100 gün oldu ve şimdiden bazı olumlu sonuçlar görülüyor. Fakat nemasi kesilen gruplar , çürük siyasetçiler ayaklandı. Ama bil bakalım durum ne Milei'nin oy orani yüzde 50nin üstünde çünkü halk ilk defa birinin birseyler yapmaya çalıştığını görüyor.

Senin burada savunduğun şey İstanbul'daki taksi odası gibi halkın aleyhine asalaklasmis grupların çıkarlarını savunmak ve çözümsüzlük çözüm gibi dayatmak.

Milei dediğin adam çaresiz bir ulusun belki son çıkış yolu ve göreceğiz işin ne noktaya gideceğini ancak devletten nemzkanarak , vergi toplayıp birilerine bedava dağıtarak hiçbir yere varamazsınız.

Bu arada Venezuella'yi öven biri olarak Milei'den nefret ermen doğal ancak Venezuella örneğini ve sizin sosyalist devletinizi herkes gördü. Ülkenin yarısı yurtdisina çıktı ve gayrimeşru bir dikta rejimi kuruldu. Petrol zengini ülkede Kuzey Kore inşa ettiniz bu mu başarı?

Katılıyorum hocam. Sol ve liberal ekonomik düzen olarak birbirlerinin zıttıdır. Sol görüş liberalizmi tamamen zor koyarak ortadan kaldırmak üzerindedir. Çünkü ona göre liberalizm çalışan işçinin emeğinin sömürerek sermaye yaratır ve bu sermayeyi daha fazla sömürmek için kullanır. Hiç bir zaman durmaz.

Sol dediğin Marx'tır, sosyalizmdir, komunizmdir. Şu andaki sol deyince ortaya atılan tanımların sol ile bir alakası yoktur. Bunun en büyük nedeni de batı bu tanımı kasıtlı olarak değiştirmeye çalışıyor. İnsanlar sol deyince akıllarında liberal bir ekonomide vergilerle gelir düzeyi düşük insanların ekonomik adaletsizliklerinin giderildiği, aslında öyle bile olmayan ama öyle ifade edilen bir tanım gelsin herkesin aklına istiyorlar. Aslında bu ifade edilen şey sosyal devlettir. Yanına bir de demokrasi getir, sosyal demokrat devlet. Yapılmak istenen aslında sosyal devlet sanki sosyalist devlet ya da sosyalizmle aynıymış gibi bilinçleri karıştırmak. Sosyal devleti gerçek sol gibi ifade etmek de aslında emperyalist batının amacına farkında olmadan hizmet etmektir. Bugün solcu dediğimiz insanlar aslında sosyal devleti savunur, solcu değildir. Zaten her alanda ülkenin insanının beyni boşaltımış. Solcu Marx'ı bilmez, Atatürkçü Atatürk'ü bilmez, müslümanım diyenlerin %90'ı Kuran'ı bilmez vs.

Ortada serbest piyasa yoksa o sisteme ne kapitalizm ne de liberalizm denir. Özelleştirmelerin nerdeyse tamamı peşkeştir önceden ilan edilmiş ve herkesin girip teklif verdiği yapıda değildir ... Para Türklerden veya vatandaştan alınıp bir kesime yani yandaşa aktarılması gerekiyor ve bu rejim değişikliği veya silah -asker zoruyla yapılmıyor işte şu anki sistem yarı kapitalizm yarı sosyalizm görünümlü yandaşların kapitalizmi sonuna kadar yaşayıp geri kalanın fakirlikte eşitlendiği ve nerdeyse komünizme doğru giden bir rejimdeyiz . Komünizmden en önemli farkımız sadece toprak ve mülk sahipliğimizdi artık topraklar ya yabancılara gitmekte yada devlet istediği an el koyabilmektedir mülk sahipliği ise nerdeyse imkansız hale gelmiştir . Yandaş belediye başkanı resmi 67 ev için vergi ödemiyorken sıradan vatandaş 2.evi için bir sürü vergi ödemektedir . 20sene önce tasarruf yapan kişi %25lerdeyken şimdi muhtemelen %15lere düştü ve her sene bu düşüyor . Artık TC vatandaslari tasarruf yapamayacak mal mülk edinemeyecek duruma geririliyor evet resmiyette komünizm yok ama vergilerle insanlar komünist bir hayata zorlanıyor %10luk yandaş kesim bütün malı mülkü toplayacak yabancılarla birlikte . Böylece yandaşlar ve yabancılar kapitalizmi yaşarken geri kalan %90ise mülkiyetsiz olarak komünizmi yaşayacaklar

Uzun uzun yazmaya gerek yok, kapitalizmin kaçınılmaz sonucunu (servet transferi, vergi adaletsizliği, tekelleşmek) komünizm gibi yansıtıyorsun. Bu tipik bir liberalin, kapitalizmin ve emperyalizmin geri kalmış ülkeler üzerindeki etkisini o ülkelerin tarihsel ve coğrafi koşulları hiçe sayarak aklama çabasındayken yaptığı manipülasyondur. Türkiye gibi ülkelerde veya Afrika ülkelerinde hukuksuzluk, yolsuzluk, adaletsizlik olacak ki batı ülkeleri refah içinde, hukuksal düzende yaşayabilecekler.