Şimdi Ara

Türkiye gerçekten Laik bi ülkemi (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
243
Cevap
0
Favori
9.364
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orjinalden alıntı: neverlate

    Devlet ateist de değildir.

    Anlayamadığınız şey şu: Laiklik din düşmanlığı değildir. Devletin dinlere eşit mesafede durmasıdır. İnsanların değil dikkatinizi çekerim, DEVLETİN. İnsanın laik olması bütün dinlere eşit durmasıdır. Müslüman, Hristiyan, deist, teist vs... insanlar laik olamazlar. Kimse de insanlara laik olması yönünde baskı yapamaz, insan haklarına terstir.Türkiye sadece şunu anlasa büyük bir yol kat etmiş olacağız.



    Bizatihi din kendi sorumluluk sahasını akıl baliğ olan insanlarla sınırlar. Sadece cansız bir örgüt olan devlet elbet ateisttir. Bunu tartışmak bile abestir. Benim ne anlayamadığımı siz nasıl anladınız doğrusu garip olan bu. Laiklik anlayışları farklı olabilir. Fakat klasik din ve devlet işlerini birbirinden ayırmak tanımında anlaşsak bile. Din ile devletin ilgi alanlarının farklılığını ortaya koyar ki bu da devletin yönetim alanlarını dinin müdahalelerinden korumak için laikliği kullanması zorunluluğunu ortaya koyar. Dinin kendisi de bir devlet modelidir çünkü. Basit anlamda laiklik, sosyal devletin yetki alanlarını dinin midahalelerinden koruma kılıcıdır. Bu saptama, Türkiye'de uygulanan laiklik şeklinden daha radikal şekilleri de meşru kılar. Devlet tüm inançlara eşit duracak denilerek dinlerin devletin yetki sahalarına gir0esine 6nay verilemez. Bu sosyal devletin varoluş felsefesine aykırıdır.

    quote:


    "Türban ne zaman inanç koşullarından biri olmuş? İslamın şartları arasına ne zaman girmiş?"

    Devlet bunu tartışmaz. Eğer devletin hizmet ettiği insanlar böyle inanıyorsa olay bitmiştir. Dolayısıyla konumuz dışındadır. Eğer çok merak ediyorsanız, fıkıh kitaplarına bakabilir veya diyanet işleri başkanlığına sorabilirsiniz.

    "Hangi şirketin başında başı kapalı bir kadınımız var?"

    Öncelikle böyle şirketler var. Ama çok az. Ben size soruyorum kaç şirketin başında bayanlar var? Kaç CEO bayan? Buna dayanarak kadınları üniversiteye almayalım diyor muyuz? Veya kaç genel müdür eşcinsel? Veya kaçı kıvırcık saçlı? İsteyen insan üniversite okuduktan sonra çalışır, istemeyen çalışmaz bu kadar basit. Bunu baz alarak bir kişiye dahi yasak koymak son derece çarpık bir düşüncenin eseridir ve insan haklarının açıkça ihlalidir. Madem çalışmayacaklar neden çalışmalarına engel getiriyorsunuz? Dediğim gibi son derece mantıksız bir bahane bulmuşsunuz.



    Sizin iddianız devletin inançları engellediği/yasakladığı idi. Bu iddianız havada kaldı. Etrafından dolaşıp yumuşatmaya çalışmışsınız. Devlet inançlara müdahale etmez. Sadece kendi yetki alanına dair kurallar koyar. Burada din kuralları ile devletin kuralları çatışırsa devletin kuralları belirleyici olur. Bu kadar basit. Din beni yasaklıyor türü yaklaşımlar sadece hezeyandır, doğru değildir.

    Diğer yandan türbanlı yöneticilere sahip işyerlerine var demek yerine keşke örnek verebilseydiniz. Böylece daha anlamlı olurdu. Demokratik laik ilkeleri benimsemiş, türbansız, binlerce hatta onbinlerce yönetici kadın var. Oysa türbanlı yönetici ben hiç görmedim. Özellikle dinci kuruluşlarda hiç görmedim. Var olan türbanlı kadınlarda hizmet işleri görüyorlar ve eğitimsiz sıradan kişiler. Dinin kadına öngördüğü şekil/statü ortada iken bu iddialar zaten sadece kuru söylemdir. Kadının yeri evde çocuk beslemek, kocasının dizinin dibinden ayrılmamaktır diyen dinin mensuplarının yüksek öğrenim talebi zaten kel alakadır. Kadın okulu bitirdikten sonra ne olacağına onlar karar verdiği için demokratik laik çevrelerin yajklaşımlarından bahsetmek ve türbanlılar için bunları talep etmek hiç ilgisiz bir yaklaşımdır. "Ama siz kadınlar için aslında böyle istiyorsunuzya" yaklaşımı sadece duygu sömürüsüdür ve gerçeklere aykırıdır. Çünkü karar makamı biz değiliz.

    Diğer yandan okul bittikten sonra hiç çalışmayacak olan bu kızların eğitimi için devletin yüksek öğrenim süresince yaptığı masrafların israf boyutuna hiç değinmemişsiniz. Keza bu kızların gasp ettiği(çünkü eğitim amaçlarına aykırı!) okulu bitirdiğinde üreterek topluma borcunu ödeyecek olan diğer öğrencilerin kontenjan haklarına da hiç değinmemişsiniz.




  • Sayın Lehrer yanıtınızı okudum. Maalesef itiraz ettiğiniz birçok noktanın cevabı alıntı yaptığınız mesajımın içerisinde mevcut. Diğer bir kaç istisnaya gelirsek:

    Dinlerin devletin yetki sahasına girmesinden kastınız başörtülü insanların kamuda çalışması ise buna itirazım var. Bu insan başörtülü olmasından dolayı devletin herhangi bir işini aksatıyorsa veya görev yetkisini aşıyorsa bu insan hakkında yasalar dahilinde işlem yapılabilir. (Örneğin başörtülü doktor erkek hastaya bakmam diyorsa). Bunun dışında koyulan yasaklar modası geçmiş bir şekilcilikten öteye gitmez.


    Türbanlı yöneticilere sahip işyerlerine örnek vermememin sebebi bunun aslında hiçbir önemi olmaması. Boşuna konuyu dağıtmaya gerek yok. Benim kendi annem başörtülüdür ve bir şirketin yönetim kurulu üyesidir. Başka örnekler de biliyorum. Şirketlerin küçük olması veya sayının az olmasının hiçbir önemi yok. Alıntı yaptığınız mesajımda net bir şekilde açıkladım.

    Son olarak demişsiniz ki:

    Diğer yandan okul bittikten sonra hiç çalışmayacak olan bu kızların eğitimi için devletin yüksek öğrenim süresince yaptığı masrafların israf boyutuna hiç değinmemişsiniz. Keza bu kızların gasp ettiği(çünkü eğitim amaçlarına aykırı!) okulu bitirdiğinde üreterek topluma borcunu ödeyecek olan diğer öğrencilerin kontenjan haklarına da hiç değinmemişsiniz.

    Bu örnek, son derece çarpık bir hak kavramınız olduğunu ortaya koyuyor. (Öncelikle okul bittikten sonra çalışmalarına izin verirseniz çalışacaklar. Ayrıca birçok insan başörtülü şekilde çalışıyor, tek başına ev geçindiren bile var. Belki uzun yıllar yurt dışında kaldınız, belki bulunduğunuz çevrede pek görmediniz orasını bilemem.) Hem nereden biliyorsunuz çalışmayacağını? Belki çalışıp nanoteknoloji dalında ülkemizi çok üst noktalara taşıyacak. Birilerinin okumasını, çalışmasını devlet yoluyla engellemek asıl kaynaklarımızın israfıdır. İnsan beyninden daha büyük bir kaynak yoktur.

    Yine de bunların hiçbir önemi yok. Üniversiteye girerken size ileride çalışacak mısınız diye soruldu mu? Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir kıstas aranıyor mu? Her yerde aranan kıstaslar üniversite okuyacak zeka ve bilgi birikimine sahip olmaktır. Eğer sahipseniz okursunuz, değilseniz açıkta kalırsınız. Bir sürü zengin insan da grafik tasarımı okuyup babasının şirketinin başına geçiyor. Gerçekten grafik tasarımcısı olacaklara haksızlık değil mi? Ya da kız başını açıp okuyor. Sonra tekrar kapatıyor. Yüzlerce örnek verebilirim. Böyle bir hak kavramı olabilir mi? Dünyanın neresinde var? Kusura bakmayın ama sizin bu bahanelerinizi benim mantığım kabul etmiyor. Burada tıkandınız, "başörtüsü simgedir" muhabbetine girin artık bence...




  • Daha net yazayım ki anlaşılsın.

    İslam'da kadının yeri nedir? Kadın çalışabilir mi? Öğrenim görebilir mi? Yüksek öğrenim bir anlamda üst meslek ve görevlere yükselme yolu olduğuna göre kadın yönetici olabilir mi?

    Bunlara bulunacak yanıt başörtülü kadının yükseköğrenim görme hakkına da yanıt olacaktır. Benim bilgilerime göre İslam buna izin vermiyor. Kadının yönetici olamayacağını, zorunlu olmadıkça çalışamayacağını, öğrenim göremeyeceğini, evinde yaşaması gerektiğini emrediyor. Yani bizatihi İslam kadının eğitimini engelliyor.
  • quote:

    Bizatihi din kendi sorumluluk sahasını akıl baliğ olan insanlarla sınırlar


    yanlış daha doğrusu eksik!! bilgi

    din sadece ubudiyete dair kuralları içermez hayatın her alanında belirleyicidir !!

    dinden onun özünden bihaber işinize gelen yarım yamalak din tasavvuru nefsinizin hoşuna gitsede durum aktardığınız gibi değildir

    quote:

    Diğer yandan türbanlı yöneticilere sahip işyerlerine var demek yerine keşke örnek verebilseydiniz. Böylece daha anlamlı olurdu


    Avrupanın bir çok ülkesinde kendi şirketleri kuruluşları olan türbanlı yöneticiler mevcut !!yunanistandan hollandaya kadar !!(hollanda da kendi hukuk bürosu olan türbanlı bayanlar var mesela ) ülkemizde de var ancak arzu edilen ölçüde değil işin garip yanı okumanın önüne en büyük engeli bile isteye koyan rejim ..şimdilerde neden eğitimli türbanlı yönetici yok diye bizleri mi suçluyor insafff !! hem kaç tane islami şirket gezdin ve bilgi edindin he laikçi !! (dinci ifadesine mukabele )

    eğer güya!! rahatsızlık duyup acındığın mesele türbanlı hanımların etkin ve yetkin olamaması ise suçu birazda kendinizde arayın !!

    yahu daha geçen gün katsayı haksızlığının kaldırılması için oluşan çalışmayı baltalamak adına üyelerden biri !!istifa etti sen kalk imamhatiplere katsayı kazığını sok !!ee ondan sonra dine kabahat bul nerede imiş o kadının yeri illa evidir kocasının dizinin dibidir bundan başka katılım alanı yoktur görüşü !!

    zihniyete bak yahu dinin çizdiği alan bu diye asılsız bir iddaa ile kalkmış dindar kesimin okuma hakkının ve isteğinin anlamsızlığına vurgu yapılıyor !! okumak isteyen mütedeyyin kesimi laik kızların eğitim hakkının gasp edilmesinde bir numaralı fail ve ayrıca musrif ilan ediyorsunuz !!utanır insan utanır

    öğretmen olacaksınız birde

    nereden biliyorsun sen okuyan kızlarımızın çalışmak istemediğini !!kavruk hayal dünyanda mı kurguluyorsun bunları

    yaşadığım ilçede bulunan özel hastahanelerin birinde 4 türbanlı bayan doktor görev yapıyor !! bu kızlar senin gibi düşünen insanların haklarını gasp ve imkanlarını israf için mi okuyor yada okudu !! ve daha bir çok örnek mevut !!

    nasıl bir zihniyettir bu nasıl bir kibir nasıl hakir görmedir ...cidden tiksindim ve şok oldum utanır insan utanır

    anlayışa bak mussoliniye bile taş çıkartır dindar olanlar okuyamaz !!! neden !! çünkü çalışmak gibi bir niyet yok (yalan bak)

    ee daha !! ve ayrıca laik kızlarımızın eğitim hakkını engelliyorsunuz !!

    ee imkanları israf ediyorsunuz !! bak bakkk !!

    bu faşizm değildir bu ayrımcılık bağnazlık ve yobazlık değildir de nedir !!

    işte ben bu yüzden rejimden müdafilerinden hiç hazzetmiyorum ve bu durumumdan dolayı akıl ve vicdan sahiplerince kınanacak da değilim ...işin daha acı olan yanı sahip olduğun zihniyetle öğretmenlik vazifesini sürdürür iken faşizm kokan fikirlerini genç dimağlara da aşılamış olma ihtimalin !!açıkca söylüyorum siz ve sizin gibi düşünenler bu milletin sırtında yük ve kambursunuz

    ve vakti geldiğinde bu yüklerden kurtulacak bu millet !!şükürler olsun ki çoğu gitti azı kaldı

    cidden insan utanır yahu ..ikna odalarından mı kaptınız bu replikleri

    sen müslümansın senin dinin okumanı emretmiyor ne işin var yükseköğretimde sana yakışan ya hizmetli olmak yada sıradan işçi en iyi ihtimal memur (ki türban taktığı için memurda olamıyor en azından kamuda) öylemi !!

    birde kalkmış içinde bulunduğumuz imkansızlıklar sebebi ile yine bizi suçluyor !!

    elindeki her türlü imkan ile yolları tıka fikri mali psikolojik medya cart curt her alanda baskı kur engel ol sonra hem dini hemde dindarları laiklik ve din adına eleştir ve ayıpla !! kafaya bak kafaya

    mütedeyyin insanları layık gördüğünüz profil yapınız hakkında fikir veriyor aymazlığın bu kadarına pes !!

    kadına değer vermemekle suçladığın kesimi eleştirmen bir yana !! sırf türbanı yüzünden müteddeyin kadınları nasıl aşşağıladığını gördükçe sen ve senin gibilerin kadın haklarına !!olan düşkünlüğünüz gözümüzde bi kat daha büyüyor !!

    bilmem anlatabildim mi !!

    pek sayın lehrer !!



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sinuhe.s -- 17 Temmuz 2009; 17:25:14 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35
    İslam'da kadının yeri nedir? Kadın çalışabilir mi? Öğrenim görebilir mi? ................................


    @lehrer, kusura bakmayın ama konuyu dağıtmakta üzerinize yok. Yukarıda yazdıklarıma verecek cevabınız olmadığını ve konuyu değiştirerek haksızlığınızı gizlemeye çalıştığınızı görüyorum. Bu yüzden tartışmaya devam etmiyorum. Neden bahsetmek istediğimi anlayan anladı. Maalesef sizinkisi gibi önyargılar ve tamamen çarpık düşüneceler yüzünden batıdaki laikliği de, demokrasiyi de, insan haklarını da, hukuğu da anlayamıyoruz. Bu gibi tezlerim için güzel bir örneksiniz. İyi forumlar...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi neverlate -- 17 Temmuz 2009; 17:23:11 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: bingo crepuscule

    ve vakti geldiğinde bu yüklerden kurtulacak bu millet !!şükürler olsun ki çoğu gitti azı kaldı



    Hezeyanlar zaten üfürükte bu itiraf için teşekkürler sn. Bingo. Zaten topikte de bunu anlatmaya çalışıyoruz 3 sayfadır.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35


    quote:

    Orjinalden alıntı: bingo crepuscule

    ve vakti geldiğinde bu yüklerden kurtulacak bu millet !!şükürler olsun ki çoğu gitti azı kaldı



    Hezeyanlar zaten üfürükte bu itiraf için teşekkürler sn. Bingo. Zaten topikte de bunu anlatmaya çalışıyoruz 3 sayfadır.



    tüm samimiyetimle belirtiyorum tekraren taşıdığın anlayışa sahip kim varsa onu kınıyor ve ayıplıyorum

    çağdaş !! üfürmelerinize bizzat şahit oldum yazdıklarınızı okuduğumda !!

    vicdan sahibi her insan özellikle okuma hakkının ellerinden alındığı laik kızlarınız için üzülecektir inanın !!

    diğerlerinin hiç önemi yok nasıl olsa !!israftan ibaretler !!değil mi




  • quote:

    Orjinalden alıntı: neverlate

    quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35
    İslam'da kadının yeri nedir? Kadın çalışabilir mi? Öğrenim görebilir mi? ................................


    @lehrer, kusura bakmayın ama konuyu dağıtmakta üzerinize yok. Yukarıda yazdıklarıma verecek cevabınız olmadığını ve konuyu değiştirerek haksızlığınızı gizlemeye çalıştığınızı görüyorum. Bu yüzden tartışmaya devam etmiyorum. Neden bahsetmek istediğimi anlayan anladı. Maalesef sizinkisi gibi önyargılar ve tamamen çarpık düşüneceler yüzünden batıdaki laikliği de, demokrasiyi de, insan haklarını da, hukuğu da anlayamıyoruz. Bu gibi tezlerim için güzel bir örneksiniz. İyi forumlar...


    1. Cevap beklediğiniz ne var? Ne sordunuz da yanıt alamadınız? Eğmeden bükmeden net mümkünse alıntı ile.

    2. Konunun çarpıtıldığı hükmüne nasıl ulaştınız?
    Konu ne: Türbanlıların yüksek öğrenim görme hakkı.
    Neden türban takıyorlar: Din öyle öngördüğü için.
    Din kadının eğitimine nasıl bakıyor: İzin vermiyor.
    Öyleyse bunlar nasıl çorba???

    Konu nasıl çarpıtılmış oluyor bu soruları sorunca?




  • quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35



    1. Cevap beklediğiniz ne var? Ne sordunuz da yanıt alamadınız? Eğmeden bükmeden net mümkünse alıntı ile.

    2. Konunun çarpıtıldığı hükmüne nasıl ulaştınız?
    Konu ne: Türbanlıların yüksek öğrenim görme hakkı.
    Neden türban takıyorlar: Din öyle öngördüğü için.
    Din kadının eğitimine nasıl bakıyor: İzin vermiyor.
    Öyleyse bunlar nasıl çorba???

    Konu nasıl çarpıtılmış oluyor bu soruları sorunca?




    İspat isteriz okumaya müsade etmeyen dinin asıl kaynaklarından (eğip bükmeden ama) kim demiş kadının eğitimine din izin vermiyor diye !!bana dinin asıl kaynakların dan bu konuda delil getirin yada iftira etmekten vazgeçin
  • Var mı bu amaçların içinde evinde oturmak, çocuk yetiştirmek, kocasının dizinin dibinden ayrılmamak gibi dinin kadına öngördüğü yaşam biçimine uygun olan? Bir üniversite öğrencisinin devlete maliyeti nedir bilir misiniz? Ya kontenjan ne demektir haberiniz var mı?

    quote:

    Yüksek Öğretim



    Yüksek öğretim, ortaöğretime dayalı en az iki yıllık yüksek öğretim veren eğitimin tümünü kapsar.

    Liselerden herhangi birini başarı ile tamamlayan öğrenciler, yüksek öğrenim kurumlarının koşullarına bağlı olmak kaydıyla, bu kurumlardan yararlanma hakkına sahiptirler.

    Yüksek öğretimin amaç ve görevleri, Kıbrıs Türk milli eğitiminin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak şunlardır:

    *

    Atatürk milliyetçiliği doğrultusunda sosyal ve kültürel bütünleşmeyi sağlamak ve korumak;
    *

    Öğrencileri, ilgi ve yetenekleri ölçüsünde ve doğrultusunda yurdun ve toplumun en üst düzeyde ve çeşitli alanlardaki insan gücü gereksinimlerine göre yetiştirmek;
    *

    Çeşitli düzeylerde ve özellikle toplumsal gereksinimlere uygun alanlarda bilimsel öğretim yapmak;
    *

    Yurdumuzu ilgilendirenler başta olmak üzere; sosyal, ekonomik, kültürel konularla, genel ve teknik eğitimle ilgili her türlü sorunu bilimsel yöntemlerle çözümlemek için, bilimleri genişletip derinleştirici inceleme ve araştırmalarda bulunmak ve bu konuda kamuoyunu aydınlatıcı sözlü, yazılı ve benzeri yollarla yayınlar yapmak;
    *

    Yurdun kalkınma ve gelişmesini etkileyen sorunları çok yönlü bir biçimde ve bilimsel bir yaklaşımla öğretim, inceleme ve araştırma konusu yapmak; bulguları, sonuçları ve önerileri genelde toplumun ve özelde yasama ve yürütme organları ile sorunlardan etkilenen diğer toplum kesimlerinin yararlanmasına sunmak;
    *

    Yaygın eğitim hizmetlerinde bulunmak.

    Yükseköğretim kurumlarının kuruluşu, açılışı, özel amaçları, çalışmaları ve öğretim üyeleri ile ilgili esaslar ve yükseköğretim kurumlarına ilişkin diğer hususlar, bu kurumların özel yasalarında belirlenir.

    Yükseköğretim paralıdır. Ancak, maddi olanakları elverişli olmayan, başarılı öğrenciler ile özürlü öğrencilerin her türlü öğrenim giderleri, olanakları ölçüsünde burs, kredi, parasız yatılı ve benzeri yollarla devletçe karşılanır.

    http://www.mebnet.net/genel-egsis/egsistemi-yapisi/yuksekogretim.htm




  • kendi kafanızda sabitlediğiniz anlayışın sıkıştırılmış kalıplar halinde dizelere dökülmesi bir yana

    ben okuyup ailesine eşine vatanına hizmet etmekten başka gaye tanımayan ve bu yolda çaba sarfeden öğretmen doktor mühendis vb meslek dallarında hizmet veren insanlar görüyorum

    kimse ideolojinizi benimsemek zorunda değil lehrer bu ülkeye hizmet etmek için kemalizm ön şart değildir diğer her alanda en az laikler kadar (bu ayırıma siz sebeb oldunuz) vatanına milletine hizmette çaba sarfedecek insanlar mevcuttur..

    bakınız misalen ben kemalist değilim ama görev yaptığım kamu kuruluşunda hem işimi layıkı ile yapmaya çalışıyor hemde bu yöndeki gayretlerim için takdir belgeleri alıyorum !!!

    bilmem anlatabildim mi

    ayrıca ..

    http://webhaberler.blogcu.com/oss-sozel-2-zahide-keskin-imam-hatip-lisesi-mezunu-oldugu-icin-istedigi-universiteye-gidemiyor_47721551.html

    quote:

    Uygulanan katsayı adaletsizliğini haksızlık olarak nitelendiren Zahide Keskin, “ÖSS'de Türkiye 2.'si olduğum halde, İlahiyat Fakültesi haricinde başka bir bölüme giremiyorum. Bu uygulama büyük bir haksızlıktır ve bizim önümüzdeki engeldir. Bu haksızlık artık bitsin” dedi



    size en güzel cevap bakınız !! bu kızımız okumak çalışmak hem kendisi hem ailesi hemde milleti için bir şeyler yapabilme çabasında !!

    ideolojik dayatmalarınız ile biryere varamadınız varamıyacaksınız bunu böyle bilin baskı kurdukça insanlar sizlerden dahada fazla uzaklaşacaktır emin olun !!

    kimseye durduk yere tenkit etmiyoruz

    yazdıklarınızı vicdanınızı öne alarak bir kaç kez okuyun ne demek istediğimi anlarsınız



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi sinuhe.s -- 17 Temmuz 2009; 17:52:26 >




  • quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35
    1. Cevap beklediğiniz ne var? Ne sordunuz da yanıt alamadınız? Eğmeden bükmeden net mümkünse alıntı ile.

    2. Konunun çarpıtıldığı hükmüne nasıl ulaştınız?
    Konu ne: Türbanlıların yüksek öğrenim görme hakkı.
    Neden türban takıyorlar: Din öyle öngördüğü için.
    Din kadının eğitimine nasıl bakıyor: İzin vermiyor.
    Öyleyse bunlar nasıl çorba???

    Konu nasıl çarpıtılmış oluyor bu soruları sorunca?


    2) Konu gayet başarılı bir biçimde çarpıtılmış oluyor. Ben diyorum ki dinin neyi nasıl emrettiği fıkhi bir meseledir. Dolayısıyla konumuzla alakası yoktur. Bu çok derin ekonomik ve sosyolojik etkileri olan bir insan hakları ve demokrasi sorunudur. Nerede önemsiz detay varsa oralarda konuyu dağıtıyorsunuz.

    1) Şimdilik şunlara cevap verin yeter. Çünkü konu burada tıkandı.

    - Dünyanın neresinde üniversiteye kabul edilirken ileride çalışma şartı aranıyor ?
    - Başı örtülü olan birinin ileride kesinlikle çalışmayacağını ispat ediniz. (ilk soruya yanıt verebilirseniz)
    - Kamuda başı örtülü olarak çalışmayı engellemek şekilcilikten başka nedir?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi neverlate -- 17 Temmuz 2009; 17:53:49 >




  • * Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Bütün yurttaşların vicdan, ibadet ve din hürriyeti demektir.(1930)
    * Laiklik, asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkanını temin etmiştir.(1930)
    * Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz.(1926)
    * Bizim dinimiz en makul ve en doğal bir dindir ve ancak bundan dolayıdır ki, son din olmuştur. Bir dinin doğal olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur. Müslümanların toplumsal hayatında, hiç kimsenin özel bir sınıf halinde mevcudiyetini muhafaza hakkı yoktur. Kendilerine böyle bir hak görenler, dini emirlere uygun harekette bulunmuş olmazlar. Bizde ruhbanlık yoktur, hepimiz dinimizin hükümlerini eşit olarak öğrenmeye mecburuz. Her fert dinini, din duygusunu, imanını öğrenmek için bir yere muhtaçtır. Orası da mekteptir.
    * Laik hükümet kavramından dinsizlik manası çıkarmaya çalışan fesatçılara fırsat vermeyiniz.

    Mustafa Kemal Atatürk




  • quote:

    Orjinalden alıntı: bingo crepuscule


    quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35



    1. Cevap beklediğiniz ne var? Ne sordunuz da yanıt alamadınız? Eğmeden bükmeden net mümkünse alıntı ile.

    2. Konunun çarpıtıldığı hükmüne nasıl ulaştınız?
    Konu ne: Türbanlıların yüksek öğrenim görme hakkı.
    Neden türban takıyorlar: Din öyle öngördüğü için.
    Din kadının eğitimine nasıl bakıyor: İzin vermiyor.
    Öyleyse bunlar nasıl çorba???

    Konu nasıl çarpıtılmış oluyor bu soruları sorunca?




    İspat isteriz okumaya müsade etmeyen dinin asıl kaynaklarından (eğip bükmeden ama) kim demiş kadının eğitimine din izin vermiyor diye !!bana dinin asıl kaynakların dan bu konuda delil getirin yada iftira etmekten vazgeçin



    Bingo ya İslamiyeti bilmiyorsunuz ya da şark kurnazlığı yapmak istiyorsunuz. Kör birinin yanında bile kadının bulunmasına cevaz vermeyen, bakışmayı zina sayan, diğer cinse dokunmayı haram sayan bir dinden bahsediyoruz. Ne ispatı istiyorsun? Belli ki hemen zıt bir hükmü getireceksiniz. Zaten hepsi birbiri ile çelişiyor. Bir yerde söylenen diğer yerde yasaklanıyor. Uygulamaya bak. En iyi veri o çünkü. 1 milyarın üstünde insan hepsi aynı şeyi anlıyorsa o şey dinden kaynaklanıyor demektir.




  • Yahu ne alakası var bana kişisel yorumları değil kuran ve sahih hadisleri sunun

    Akıl almıyor ya bizzat peygamber efendimiz zamanında çarşı ve pazarları denetleme konusunda görevlendirilen sahabi hanımlar var siz neden bahsediyorsunuz günümüz zabıtası yani !!

    ayrıca çelişki yok cehaletten kaynaklanan bütünlüğü kuramama ve eksik bilgi mevcut !!

    bektaşi misali ayetin bir kısmını yada hadisin bir bölümünü alıp aha işte bu demek başka şeydir işin hakkını vererek !!meseleyi kavramak başka şey !!

    daha bir kaç sayfa önce bahsettim basit misaller ile ..örnek mi istiyorsunuz alınız çok eşlilik gerçeği olay ne ama insanlara nasıl aksettiriliyor ..yada miras paylaşımı meselesi (çok daha geniş içerikle ele alınabilir)

    göz zinasından sakınma ile sosyal hayatı idame ettirme arasında nasıl bağ kurup kadını eve soktunuz anlamış değilim !!

    sakınmak başka şeydir sakınacağım diye eve hapsolmak başka şey !!




  • quote:

    Orjinalden alıntı: neverlate



    2) Konu gayet başarılı bir biçimde çarpıtılmış oluyor. Ben diyorum ki dinin neyi nasıl emrettiği fıkhi bir meseledir. Dolayısıyla konumuzla alakası yoktur. Bu çok derin ekonomik ve sosyolojik etkileri olan bir insan hakları ve demokrasi sorunudur. Nerede önemsiz detay varsa oralarda konuyu dağıtıyorsunuz.

    1) Şimdilik şunlara cevap verin yeter. Çünkü konu burada tıkandı.

    - Dünyanın neresinde üniversiteye kabul edilirken ileride çalışma şartı aranıyor ?
    - Başı örtülü olan birinin ileride kesinlikle çalışmayacağını ispat ediniz. (ilk soruya yanıt verebilirseniz)
    - Kamuda başı örtülü olarak çalışmayı engellemek şekilcilikten başka nedir?



    2. Laik devlet fıkıha mıkıha bakmaz. Konunun özü buradadır.

    1.
    -Dünyanın her yerinde üniversite eğitiminin amacı bellidir. Yukarıdaki bir gönderiye MEB sitesinden bizdeki amaçlarıda kopyaladım. Hiç bir devlet laf olsun diye eğitimin yükünü istlenmez. Üniversitelerde üretilecek bilgiler ürüne dönüşsün ve topluma yansısın diye eğitim verir. Amacına aykırı bir şey yapılamaz.

    -Niyet okumayı mümkün kılan bir cihaz olmadığından bunu kanıtlamak mümkün değil tabi. Ancak "iştir kişinin ainesi, lafa bakılmaz" ilkesi gereği mezunlara baktığımızda bunu net olarak görürüz. Okumuş olan türbanlı onbinlerce belki yüzbinlerce kızımız nerede? İşhayatında görünmediklerine göre, ek olarak dinin de öngörüsü öyle olduğuna göre evlerinde oturuyorlar. Bu kaynak israfıdır. Diğerlerinin yolunu kesmektir.

    -Kamuda başörtülü bir şekilde çalışmayı diğerlerine dayatma riski nedeniyle sosyal devlet uygun görmemektedir. Bir başka topikte de tartıştığımız üzere mahalle baskısının benzeri bir durum oluşması kaygısı bu yasağın konulmuş olma nedeni olmalıdır. Başı açıklar "aç" diye diğerlerine baskı yapmaz ama başı kapalılar "ört" diye yapar. Bu kesinliktir.




  • Madem konuyu dağıtıp çorba yapmaya niyetlisiniz alın bir kaşık da benden:

    Yani "din kadının eğitimine karşıdır.", "din kadının çalışmasına karşıdır" diyip din sahibi kadının eğitim almasını ve çalışmasını engelliyorsunuz. Size mi düştü dinin emirlerini uygulamak? Bu çok ironik gerçekten.

    Laikliği din düşmanlığı görmeyin diye Atatürk söylemiş. Herhalde laiklik başlığı altında dine sataşanlar bu sözlerin muattabıdır. Bu da ironik.
  • quote:

    Okumuş olan türbanlı onbinlerce belki yüzbinlerce kızımız nerede? İşhayatında görünmediklerine göre, ek olarak dinin de öngörüsü öyle olduğuna göre evlerinde oturuyorlar. Bu kaynak israfıdır. Diğerlerinin yolunu kesmektir.


    okuyabilmiş onbinler !! yüksek okul yani öylemi yüksek okulu bitirmiş ama evde oturan onbinler

    saydınız mı lehrer onbinleri çetelesini siz mi tutuyorsunuz !! hayatı ve gelişmeleri kendi çevreniz ile mi değerlendiriyorsunuz

    ben size onbinlerce rakam sunamam ama tanıdığım onlarca başı örtülü çalışan gösterebilirim

    müsait vaktinizde misafirim olun hem laflarız hem çay içeriz hemde o onbinlerden size bizzat çalışan örnekler sunarım


    siz varsayımları gerçekmiş gibi insanlara aktarıyorsunuz !!

    işsizliği bahane etseniz anlarımda meseleyi eğitim hakkı israfına dayandırmanız cidden yanlış




  • quote:

    Orjinalden alıntı: lehrer35
    2. Laik devlet fıkıha mıkıha bakmaz. Konunun özü buradadır.

    1.
    -Dünyanın her yerinde üniversite eğitiminin amacı bellidir. Yukarıdaki bir gönderiye MEB sitesinden bizdeki amaçlarıda kopyaladım. Hiç bir devlet laf olsun diye eğitimin yükünü istlenmez. Üniversitelerde üretilecek bilgiler ürüne dönüşsün ve topluma yansısın diye eğitim verir. Amacına aykırı bir şey yapılamaz.

    -Niyet okumayı mümkün kılan bir cihaz olmadığından bunu kanıtlamak mümkün değil tabi. Ancak "iştir kişinin ainesi, lafa bakılmaz" ilkesi gereği mezunlara baktığımızda bunu net olarak görürüz. Okumuş olan türbanlı onbinlerce belki yüzbinlerce kızımız nerede? İşhayatında görünmediklerine göre, ek olarak dinin de öngörüsü öyle olduğuna göre evlerinde oturuyorlar. Bu kaynak israfıdır. Diğerlerinin yolunu kesmektir.

    -Kamuda başörtülü bir şekilde çalışmayı diğerlerine dayatma riski nedeniyle sosyal devlet uygun görmemektedir. Bir başka topikte de tartıştığımız üzere mahalle baskısının benzeri bir durum oluşması kaygısı bu yasağın konulmuş olma nedeni olmalıdır. Başı açıklar "aç" diye diğerlerine baskı yapmaz ama başı kapalılar "ört" diye yapar. Bu kesinliktir.


    2. Nihayet bana hak verdiğinize sevindim.

    1. Soruları numaralandırdım

    a) Üniversite eğitiminin amacı konumuz değil. Üniversiteye kabul şartları konumuz. Çünkü türbanlı öğrencinin üniversite okumasını bir hak ihlali olarak gördünüz. Ben de diyorum ki üniversiteye kabul edilirken ileride çalışma şartı aranıyor mu? Buna cevap vermeniz gerekli.

    b) Bu biraz "Giyiniştir kişinin ayinesi, lafa bakılmaz" oluyor. Hem üniversite okumalarına engel ol, hem çalışmalarına engel ol sonra çıkıp zaten çalışmıyorlar de...Soruya gelince... İspat edemezsiniz. Çalışmamanın sebebinin türban olduğunu da ispat edemezsiniz. Bu durumda bir takım ispat edilemeyen iddialar ile bir insanın okuma hakkını elinden almak insan haklarına aykırıdır. Diğer mesleğini yapmayanlar için böyle bir uygulamanın olmaması da çifte standart olduğundan insan haklarına terstir.

    c) Dayatma riski! Dayatma varsa yasalarla o kişiyi yargılarsınız. Dayatma bir sorun ise bu devlet "başını aç" diye dayatıyor. Yoksa okuyamazsın, çalışmana, milleti temsil etmene izin vermem diyor. Bu bir risk değil, bir gerçek.




  • Sizin amacınız bilgi paylaşmak değil neverlate. Amaçsız hiç bir şey olamaz. Olursa akılla işi olmaz. Üzgünüm. Yanıtlarınızın hepsi bir önceki gönderide var.
  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.